18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 2 Eylül 2016 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ ‘BARIŞÇI’ AKADEMİSYEN AVI SÜRÜYOR Barış bildirisini imzalayan iki akademisyenin daha görevine son verildi Zehra Özdilek ‘Barış için Akademisyenler’ bildirisine imza atan akademisyenler OHAL dönemi fırsat bilinerek tek tek görevden alınıyor. Görevden alınan Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde Araştırma Görevlisi Figen Güneş, “Lisans öğrenimimi birincilikle bitirdim ve doktora ortalamam da yüksek. Birçok projede görev aldım. Milli Eğitim Bakanlığı’nda çalıştım. Daha önce almış olduğum bir ceza yok, sözleşmemin yenilenmemesine gösterilen neden hukuksuz” dedi. 15 Temmuz darbe girişiminden sonra akademisyenlere yönelik artan baskılara maruz kalan Araştırma Görevlisi Figen Güneş ve Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Utku Sayın’ın sözleşmesi yenilenmeyerek görevlerine son verildi. Doktora tezinin devam ettiğini belirten Figen Güneş aynı zamanda Eskişehir’de Eğitim Sen’de yönetici olduğunu belirtti. Güneş imzacı akademisyenlerden olduğu için süren bir soruşturmasının olduğunu dile getirerek, “Savunmalarımızı 7 ay önce verdik. Darbe girişiminden sonra süreç hızlandı. Rektör dosyalarımızı YÖK’e gönderdiğini söyledi. YÖK de savunmamızı bile istemedi. 4 gün önce de sözleşmemin yenilenmediğini öğrendim. Ortada bir ceza da yok. Yenilenmemesi için hiçbir neden yok” dedi. ‘Siyasi bir karar’ Mustafa Kemal Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Utku Sayın ise “Hukuksuz bir şekilde soruşturma başlatıldı. Soruşturma daha neticelenmeden görevden alındığım tebliğ edildi. Bize de savunma hakkı verilmeliydi. Siyasi bir karardır hukuksal olarak mücadele etmeye devam edeceğiz” dedi. l İSTANBUL Soru soldan geldi FETÖ’den gözaltına alınan EğitimSen üyesi akademisyen Taylan Yenilmez 14 gün sonra serbest bırakıldı. Yenilmez’e Gezi direnişi sırasında Erdoğan’a yazdığı mektup soruldu FETÖ operasyonu kapsamında gözaltına alınan İstanbul Üniversitesi (İÜ) İşletme Fakültesi Araş tırma Görevlisi, EğitimSen üyesi Tay lan Eren Yenilmez, 14 günlük gözal tı süresinin ardından serbest bırakıl dı. Yenilmez’e gözaltı sı rasında, Gezi Parkı dire nişi sırasında doktora ne SİBEL BAHÇETEPE deniyle Hollanda’da bulunduğu sırada döne min Başbakanı Recep SİBEL BAHÇETEPE Tayyip Erdoğan’a yazdığı açık mektup soruldu. Yenilmez’e Erdoğan’a yaz dığı mektubun da sorul duğunu söyleyen avukatı Murat Kemal Gündüz, “Taylan, sosyalist kimliği olan biri. Soruşturma sonunda Yenilmez’e Gezi Parkı direnişi sırasında Erdoğan’a yazdığı mektup soruldu. Bu mektubu kim yazdırdı, neden yazdırdı, arkasın da hangi güçler var gibi sorular soruldu. Taylan da kendi irademle haksızlığı kı namak için yazdım diye yanıt verdi. So ruşturmayı mektuba bağlamak istediler” diye konuştu. Yenilmez sol görüşlü biri olduğunu ve nasıl bir mekanizmayla gözaltına alındı ğını anlayamadığını söyledi. Emniyetteki sorgusunda FETÖ/PDY’ye yönelik sorular sorulduğunu ancak hiç bir somut bir delil sunulmadığını an latan Yenilmez, “Sol görüşlü ve muha lif biri olarak neden gözaltına alındığı mı, nasıl bir mekanizmayla üniversite deki görevimden açığa alındığımı halen düşünüyorum ve buna anlam veremi yorum” dedi. Yenilmez, soruşturmanın hangi yönde ilerleyeceğini bilmediğini ancak üniversiteden açığa alınmasıyla ilgili önümüzdeki günlerde dava açaca ğını söyledi. l İSTANBUL Yenilmez’i dostları ve ailesi karşıladı. Taylan Eren Yenilmez Haksız yere gözaltına alındım FETÖ’ye yönelik soruşturma kapsamında 19 Ağustos günü İstanbul’daki evinde ve üniversitedeki odasında arama yapıldıktan sonra gözaltına alınarak Harbiye Polis Merkezi’ne götürülen EğitimSen üyesi Taylan Eren Yenilmez dün emniyetteki işlemlerinin ardından Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne götürüldü. Burada savcının karşısına çıkarılan Yenilmez, emniyetteki ifadesini ile birlikte serbest bırakıldı. Serbest bırakıldıktan sonra Cumhuriyet’e konuşan Taylan Eren Yenilmez, haksız yere gözaltına alındığını ve bu süreçte kendisine destek olan herkese teşekkür ettiğini söyledi. Taylan Eren Yenilmez’in avukatı ve dayısı Murat Kemal Gündüz ise İÜ operasyonları sırasında 48 kişinin gözaltına alındığını, 15 kişinin emniyetteki ifadesinin ardından serbest bırakıldığını belirtti. Hasan Âli Yücel tepkisi AHMET ŞEFİK Cumhuriyetin kuruluş yıllarına damgasını vuran, Köy Enstitülerinin kurucusu, yazar, şair çevirmen, eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel’in adını taşıyan ilkokulun ismi Trabzon İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 15 Temmuz darbe girişimi sonrası İstiklal İlkokulu olarak değiştirildi. Eğitim İş Trabzon Şube Başkanı Tamer Özlü, Cumhuriyet’in önemli bir değeri olan Hasan Âli Yücel’in isminin yeniden okula verilmesi için Mili Eğitim Bakanlığı, Valilik ve İl Millli Eğitim Müdürlüğü’nü göreve çağırdı. Özlü, “15 Temmuz bahane edilerek geçmişte Milli Eğitim Bakanlığı gibi hizmette bulunan, ilimize de önemli katkıları olan bir eğitim duayeninin isminin değiştirilmesi kabul edilemez. Eğitimİş Trabzon şube olarak yapılan yanlıştan geri dönülmesini ve isim değişikliğinin bir an önce iptal edilmesini talep ediyoruz” dedi. Eğitim Sen Şube Başkanı Muhammet İkinci de “Bu durum FETÖ darbe girişiminden gerekli dersin alınmadığını, laiklik ve aydınlanma karşıtı, fikri paralelliğin ve birlikteliğin sürdüğünü göstermektedir” diye konuştu. l TRABZON çok tartışılan ‘Proje okulları’na ATAMALARIN kriterleri belirlendi İlahiyatçıya müdürlük vizesi yok SİNAN TARTANOĞLU Köklü liselerin isyan ettiği ‘proje okulu’ düzenlemesinin ayrıntıları yönetmelikle belirlendi. Yasal düzenlemenin, proje okullarına müdür atamasını sadece ‘bakan onayı’ koşuluna bağlamasına karşın, yönetmelik bu okullara yönetici ve öğretmen olarak atanmayı en az 4 yıl öğretmen olma koşuluna bağladı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “proje imam hatip liselerine İlahiyat Fakülteleri’nden müdür atanması” öne risi ise yönetmelikte “öğretim elemanlarının ders verebilmesi” ifadeleri ile yerini buldu. MEB; aralarında İstanbul Erkek, Kabataş Erkek, Ankara Atatürk Anadolu Lisesi gibi gözde okulların öğrencilerinin isyan etmesine neden olan ‘proje okul’ düzenlemesinin ayrıntılarını belirledi. Kritersiz atama eleştirisi Dershanelerin kapatılmasına ilişkin düzenlemede proje okulları ile ilgili olarak, “Bakan onayıyla doğrudan Bakanlık merkez teşkilatına bağlanan kurumlara yapılacak öğretmen atamaları ve yönetici görevlendirmeleri Bakan tarafından yapılır” hükmü eklenmişti. Bu madde, proje okullarına öğretmenlerin ve yönetecilerin KPSS gibi hiçbir kritere bağlı kalmaksızın doğrudan bakan tarafından atama yapılacağı eleştirileri ile karşılanmıştı. 4 yıl öğretmenlik koşulu MEB, ‘proje okul’lara yapılacak yönetici ve öğretmen atamalarının ayrıntılarını belirledi. Resmi Gazete’de dün yayımlanarak yürürlüğe giren “Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumları Yönetmeliği”ne göre proje okullarına sınavla öğrenci alınabilecek. Proje okullarına öğretmen olarak atanmak için bakanlık kadrolarında en az 4 yıl öğretmenlik yapmak koşulu aranacak. Yönetici olarak görevlendirileceklerde de bakanlık kadrolarında görev yapıyor olmak koşulu gerekecek. Müdürlük için gereken öğretmen olma şartı proje okul müdürleri için de aranacak. Yönetici öğretmenler proje okullarına 4 yıllığına atanacak. Görev süreleri 4 yıl daha uzatılabilecek. l ANKARA haber 7 Mavi Siyah Karanlıkta Bir Yıldız Vedat Türkali ya da Abdülkadir Pirhasan bizim kuşağın gördüğü, dokunduğu ustalardandır. Bu ustalık çok farklı boyutlarda etkiledi bizi. Her şeyden önce devrimci bir inattı o. Gençliğinde girdiği mücadele çizgisini her türlü mihnetini yaşayarak, onlara katlanarak, inadını hep koruyarak tavizsiz sürdürdü. O, bir anlamda solun iyileşmeyen hastalığına kendini fazla kaptırmadan, tartışmaların bir tür eleştirisini, içselleştirdiği özeleştirisini yaptı ve bize bıraktı. Roman tarzında yazdığı kitapların gerçekte uzun bir dönemin çok yararlı, içten, içeriden eleştirisi olduğunu düşünüyorum. Öyle okunmasının daha doğru olacağı kanısındayım; bir tür tarih olarak bakıyorum onlara. HHH Uzun sayılabilecek bir ömrü mücadele ivmesini her geçen gün biraz daha artırarak tamamladı Vedat Usta. Olup bitenlere yetişmek için olağanüstü bir çaba gösterdi. Yalnızca kavganın dışında kalmamak için değil, o kavganın her gün yeni bir derdine, sıkıntısına, çözümsüzlüğüne çözüm olabilmek için elinden geleni yaptı. Geçmişin muhasebesini yaparken o muhasebenin bugünle ilgili olmasını, bugünün sorunları için yapılmasını istedi ve eserlerinde, konuşmalarında, siyasi faaliyetinde bunu hep öne çıkardı. Geçmişin büyük birikimini bugünün sorunları için işe koştu. HHH Çok boyutluluğu, yazar, senarist, film yönetmeni, şair olarak çok eser vermesiyle sınırlı değildir. Bütün bu alanların tümünü boydan boya kaplayan devrimci sosyalist ruh söylediği, yazdığı her sözcükte ışır. Son zamanlarda sosyalist, komünist yazarları artık inkâr edilmez gerçekliği anlattıkları, artık onlardan kaçınamadıkları için akılları sıra “kullanmayı” seçen düzen politikacıları, geri çevrilmesi imkânsız bir birikimin toplumsal bir gerçekliğe dönüştüğünü de itiraf etmiş oluyorlar. İşte o birikimin en sağlam kanıtlarından, tüm geçmişi özümseyip aktaranlardan biriydi Vedat Türkali. HHH Kendi içine dönerek yazdığı “Bir Gün Tek Başına” romanı bizim kuşağımızın yaşadığı dağdağalı yıllarda bizim çoklarının sandığı gibi “mekanik devrimciler” değil insan devrimciler olmamızı sağladı. İnsanın çok boyutluluğunu ve derinliğini, acıların içinden geçilerek nasıl devrimci insanlar olunabileceğini öğrendik. Aşkla sokaklarda, meydanlarda toplanır, yürürken, insan olmanın aşksız mümkün olmadığını da Nâzım’da, öteki yüce gönüllü devrimcilerde, onların hayat hikâyelerinde okumuştuk. Çağdaşımız, yanı başımızdaki canlı örnekten, Vedat Türkali’den de dinledik bu gerçeği; insan olmanın olmazsa olmazlarını. HHH O küskünlüklerini, kırgınlıklarını, umutlarını romanlarına gömerek birer ders halinde sundu bize. O unutulmaz “Bekle Bizi İstanbul” yalnızca bir şiir değil, inadın ve umudun türküsüdür. O Che Guevara’ya “eşkıya” diyen Meclis Başkanı’nı duymadı. Duysaydı Che’nin “haramilerin saltanatını” yıkanların en önlerinde gidenlerden olduğunu bir güzel anlatırdı eminim. Şimdi mavi siyah sonsuz karanlıkta bir yıldızdır. Zamanın ve mekânın çok boyutlu evrenlerinde ışık hızını aşarak sürekli değecek bize. Bir Gün Tek Başına’da, Güven’de, Komünist’te kendimizi bulup bulup yitireceğiz. Frankfurt’ta Tapaz Kafe’de dostları ve gözünün içine bakan genç hayranlarıyla buluştuğu günün fotoğraf karesi geliyor aklıma. Gülümseyen bir bilgenin fotoğrafı. O son fotoğraflardaki çocuk gülümsemesiyle hep bakar artık bize. Antalya’daki Rus okulu açıldı ANTALYA’da, Rusya Federasyonu müfredatına göre eğitim öğretim yapılan Özel Rusya Uluslararası Eduant Okulu, 1 Eylül itibarıyla yeni eğitimöğretim dönemine başladı. Okula Antalya’da yaşayan yerleşik Rus çiftlerin çocuklarının ya nı sıra, Türklerle evlilik yapan Rus annelerin çocukları da kayıt yaptırdı. Okulda ana dil Rusça, Türkçe, İngilizce ve Almanca ise yabancı diller olarak okutuluyor. Okulun verdiği diploma Rusya’da geçerli. l DHA öğretmen eksiği yaşanacak Mersin ve Sakarya açığa almada rekora koşuyor ABİDİN YAĞMUR Darbe girişiminin ardından başlatılan FETÖ soruşturması kapsamında Mersin’de açığa alınan ya da görevden uzaklaştırılan öğretmen sayısı 1300’e yaklaştı. Öğretmen sendikaları, açığa alma rekorunun Mersin Milli Eğitim Müdürlüğü’nde olduğunu belirtiyor ve öğretmenlerin “somut deliller olmadan” açığa alındığını vurguluyor. Sendikaların dikkat çektiği bir diğer nokta ise, okulların açılmasına bir aydan az zaman kalmışken öğretmen açığının na sıl kapatılacağı sorusu oldu. 21 bin 820 öğretmenin bulunduğu Mersin’de açığa almalar nedeniyle yeni eğitim yılında öğretmen açığı yaşanabileceği belirtildi. Türk EğitimSen Mersin Şube Başkanı Tevabil Akıncı, “Kesin resmi sayıyı Milli Eğitim Müdürlüğü’nden istedik ancak vermediler” dedi. Öğretmenlerin açığa alınmasında Mersin ve Sakarya’nın rekora koştuğunu, bu iki il dışında toplu şekilde açığa alma olmadığını kaydeden Akıncı, açığa almalar nedeniyle Mersin’de öğretmen açığı yaşanacağına işaret etti. l MERSİN Erdoğan’dan Diyanet Vakfı’na kurban bağışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi programında olmamasına rağmen dün Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’le sürpriz bir görüşme yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyanet Vakfı’na bin 500 liralık kurban bağışında bulundu. Cumhurbaşkanlığı, bağışa ait makbuzu Cumhurbaşkanlığı sitesinden yayınladı. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle