23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 2 Eylül 2016 10 ‘Yenikapı ruhu’ bitti, Türkiye normalleşiyor! Türkiye’de laik ve demokratik cumhuriyeti savunanlar, 15 Temmuz akşamı ile “Fırat Kalkanı” operasyonu arasındaki dönemde anahtar konuma yerleşmişti. Darbeyi tezgâhlayan Fethullahçı şebekenin TRT’de okuttuğu bildiriye bakın... Laiklik, cumhuriyet ve Atatürk’e yapılan güçlü vurgular dikkat çekicidir. Amaçları, bu değerleri savunanları kafakola almaktı. Yarı gizli İslami külte mensup darbeciler, İslamcı iktidarı devirdikten sonra en çok laiklerin desteğine ihtiyaç duyacaklarını öngörüyorlardı. Toplum ve siyasette hâlâ önemli bir güç oluşturmayı sürdüren laikler, kendileri farkında olmasa da dengenin tayin edici unsuruydular. Darbeyi desteklemeleri sağlanamasa bile kulağa hoş gelen bu sözlerle en azından pasifize edilmeliydiler. Darbeciler birkaç saat içinde yenilgiye uğratılınca laiklere kur yapma sırası bu kez karşıdarbeci İslamcı iktidara gelmişti... İktidarın durumu okuyup kendince anlaması birkaç gün sürdü. Darbe girişiminin ardında ABD’yi gördüler; dünyada ne kadar yalnız ve desteksiz olduklarını anladılar. Güç kaybetmişlerdi. Kendilerine yönelen tehdidi dünya ölçekli algılar olmuşlardı. Dünya yüzde 50’den büyüktü. Bu nedenle ana muhalefetin şahsında laikleri yanlarına çekmeye ve dünyaya büyük görünmeye çalıştılar. Bir “milli birlik” kalpazanlığı aldı başını gitti. Karşıdarbeciler ülkede sürekli kılmaya uğraştıkları olağanüstülük hali zemininde dayattıkları sözde “milli birlik” yoluyla, demokrasinin vazgeçilmezi olan muhalif siyaseti bitirmek istiyorlardı. Laik ve demokratik cumhuriyetten yana olanları pasifize edip siyaset yapamaz hale getirmek için mavi boncuk dağıtmaya başladılar... Taksim’de mitinge cevaz verdiler. “Başkanlık da başkanlık” diyorlar iken bir baktık, “Demokratik parlamenter sistemin içinde kalıyoruz, hiçbir zaman bundan uzaklaşmayacağız” demeye başlamışlar. “Mini anayasa değişikliği paketi” hazırladılar. Muhalefet ve medya aleyhinde açmış oldukları binlerce hakaret davasını geri çektiler. Nefret ettiklerini bildiğimiz Atatürk’ün dev bir posterini parti binalarına asarak ikiyüzlülüğün feriştahını sergilediler. Ana muhalefet bu arada ne yaptı? Bu soruyu aslında “Ne yapamadı” diye sormak lazım. Ana muhalefet, darbeyi üretenin iktidar sisteminin ta kendisi olduğunu açık ve seçik anlatamadı. İktidarın darbedeki tarihsel sorumluluğu orta yerde dururken, 15 Temmuz sonrasındaki politikasının ana omurgasını, demokrasi, laiklik, özgürlük, eşitlik ve hukuk devletinden şaşmayan bir uzlaşma zemini üzerinde inşa edemedi. Zaten başarısız olmuş bir darbeye karşıtlık eksenindeki politik uzlaşma, 15 Temmuz’u izleyen karşıdarbeciliğin siyasi çıkarlarına hizmet ederdi ve nitekim öyle oldu. Neticede “kaçak saray” dedikleri yapının kapılarından içeri girenler, o kapılardan yerli ve yabancı başkalarının da kendilerini takip ederek geçmesinin yolunu açtılar. 15 Temmuz’dan önce meşruiyetini sorguladıkları o kapılardan girenler, isteksiz, kararsız ama mecburen Yenikapı’da buldular kendilerini. Laik cumhuriyetçiler, demokrasi yanlıları yine eşsiz biçimde, anahtardılar. Fakat bu anahtarı kullanan kendileri değildi. Rejim bu arada “Yenikapı ruhu”ndan istifade, aydınları her gün birer ikişer hapse atıyor, eğitimi dinselleştirmeye devam ediyor, laiklik karşıtı uygulamalarını kamuda henüz dokunmadığı alanlara yayıyor ve cumhuriyetçilerin kapılarından geçtiği külliyede zikir ayinleri düzenleyerek fikrinin gövde gösterisini yapıyordu. Ama her şeyin bir sınırı vardı, bu tabii ki böyle gitmezdi. Sıra adli yıl açılış törenini sarayda düzenlemeye gelince, bıçak kemiğe dayandı. Yargının yürütmeye biatını sembolize etmek için daha uygun bir mekân bulunamazdı. Cumhurbaşkanı’nın kürsüye çıkıp konuşması, ayakta alkışlanması, önünde cüppe kavuşturulması vasıtasıyla da Türkiye’de yargının bir kurum olarak işlevinin sona erdiğini dünyaya ilan eden seküler bir ayin oldu bu. Bu kadarına tahammül edilemeyeceği baştan belliydi. Ana muhalefet ve avukatlar örgütünün de “Yenikapı”dan bağımsız bir ruhu varmış, gördük ve içimiz rahatladı. “Yenikapı ruhu”nun kullanma süresi de bu arada doldu. Ama sanılmasın ki bu, ana muhalefet ve avukatlar örgütü saraydaki adli yıl açılışına gitmediler diye oldu. 24 Ağustos’ta ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden, daha önce başkalarının açtığı yolu izleyip saray kapısından geçince, Erdoğan’ın da “Yenikapı ruhu”na ihtiyacı kalmadı. Cumhuriyetçiler için açılan fırsat penceresi kapandı. ABD’Lİ AKADEMİSYEN NEW YORK TIMES’A YAZDI: Hakkımdaki suçlamaları hükümet teşvik ediyor Darbe girişimi sırasında Büyükada’da İran konulu bir konferansa katılan ABD’li akademisyen Henri Barkey, New York Times’da “Türkiye beni niçin darbe planlamakla itham ediyor” başlıklı bir yazı kaleme aldı. Kendilerine direnen ya da önlerine çıkan sivillere karşı darbecilerin sergilediği ölçüsüz vahşete dikkat çeken Barkey, darbe girişiminin ardından kendisinin ve meslektaşlarının yandaş medyanın komplo teorilerinin hedefi haline geldiğini belirtti. “Türk toplumu uzun zamandır komplo teorileriyle yaşıyor, ama Amerika karşıtlığının böyle geniş çapta körüklenmesi ilk kez yaşanıyor. Bize yöneltilen temelsiz suçlamaların amacı Washington’ı Gülen’in iadeye, hatta Suriyeli Kürtlere desteğini çekmeye zorlamak” diyen Barkley, suçlamaların en rahatsız edici yanının hükümet tarafından teş vik edilmişe benzemeleri olduğunu belirtti. Barkey, buna Türkiye’ye tam giriş ve çıkış saati gibi yalnızca polisin bilebileceği detayların gazetelerde yer almasını örnek gösterdi. “Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişiminin travmasını kullanarak devleti ve kurumlarını ele geçiriyor. Tasfiye yalnızca birinci adım. Asıl amaç anayasayı değiştirmek ve zayıf denetim mekanizmalarına sahip bir başkanlık sistemi kurmak” diyen Barkey, hükümetin kontrolündeki basının ABD’yi baş düşman olarak göstermesinin uzun vadede ikili ilişkilere vereceği zarara dikkat çekti. “Washington’ın öteki yanağını çevirmesi bugünün hesaplı histeri atmosferinde işe yaramaz” diyerek pazar günü G20 zirvesinde Erdoğan’la görüşecek olan ABD Başkanı Barack Obama’nın bu konuda güçlü duruş sergilemesini istedi. l Dış Haberler haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ 820 askere ihraç Darbe girişiminin ardından ihraç edilen asker sayısı 4 bin 400’ü aştı FETÖ soruşturması kapsamında, Kara ve Deniz Kuvvetleri’nde görevli 648’i tutuklu 820 askeri personelin daha orduyla ilişiği kesildi. Son ihraçların subay ve astsubaylardan oluştuğu öğrenildi. Milli Savunma Bakanlığı’nın resmi Twitter hesabı üzerinden yapılan açıklamaya göre, FETÖ soruşturması kapsamında Kara Cezaevinde şüpheli ölüm İzmir’ de FETÖ soruşturması kapsamında, gözaltına alınan aralarında emekli emniyet mensubu ve infaz koruma memurlarının bulunduğu 5 kişi tutuklandı. Önceki gün tutuklanarak İzmir 2 Nolu F Tipi Yüksek Güven Kuvvetleri Komutanlığı ile Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda görevli 648’i tutuklu, 820 askeri personelin daha orduyla ilişiği kesildi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ihraçların titiz bir çalışmayla likli Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na gönderilen infaz koruma memuru Ömer Ç. cezaevinde ölü bulundu. Otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu’na gönderilen Ömer Ç’nin ölüm nedeni konusunda herhangi bir açıklama yapılmadı. gerçekleştirildiğine işaret edilen açıklamada, “Vatanına ve milletine bağlı kahraman askerlerimiz görevlerini başarıyla sürdürüyor. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, FETÖ’cü hainlerden temizlendikçe daha da güçlenerek, milletimizin hizmetine devam edecektir” ifadelerine yer verildi. Böylelikle Milli Savunma Bakanlığı tarafından, FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişiminden bugüne kadar 151’i general toplam 4 bin 451 askeri personelin orduyla ilişiği kesilmiş oldu. Son ihraç edilen 820 personel içinde general rütbesinde personel yer almazken, ilişiği kesilenlerin subay ve astsubaylardan oluştuğu öğrenildi. l ANKARA / Cumhuriyet Orgeneral Ünal kendi kullandığı F16 ile Eskişehir’de Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, kendi kullandığı F16 savaş uçağıyla Eskişehir’e gitti. Uzun süre görev yaptığı Eskişehir 1. Ana Jet Üssü’ne inen Ünal, buradan makam aracıyla Eskişehir Valiliği’ne gitti. Eskişehir Valisi Azmi Çelik’i makamında ziyaret eden Ünal, Eskişehir’in havacıların evi olduğunu belirterek, “Evimi zi yarete, özlem gidermeye geldim. Hava Kuvvetleri’nin tarihinde Eskişehir’in her zaman, her olayda önemli bir yeri olmuştur. O nedenle burayı ziyareti bir görev biliyorum, ziyaretimi yapıyorum. Sağ olsun sayın valim kabul ettiler. Bugün böyle günübirlik bir program için buradayım” dedi. l CAN HACIOĞLU/ESKİŞEHİR 543 hÂkim ve savcı meslekten atıldı Uğur Tütüneker gözaltında Futbolda FETÖ yapılanması na ilişkin yürütü len soruşturma kapsamında hak kında yakalama kararı çıkarılan ve mal varlığına Tütüneker el konulan Uğur Tütüneker yakalandı. Atatürk Havalimanı’nda gözaltına alı nan Tütüneker, İstanbul Emni yet Müdürlüğü’ne götürüldü. AKP’li başkan tutuklandı FETÖ ile bağlantısı olduğu gerekçesiyle AKP’den ihraç edilen 4 belediye başkanından biri olan Konya’nın Ilgın İlçesi Belediye Başkanı Halil İbrahim Oral, FE Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında geçici olarak görevden uzaklaştırılan, 543 hâkim ve savcıyı meslekten ihraç etti. HSYK Genel Kurulu, FETÖ’nün darbe girişimi nin ardından, başlatılan soruşturma kapsamında ikinci listede geçici olarak meslekten uzaklaştırılan 648 hâkim ve savcının durumunu görüştü. Olağanüstü hal kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname’nin 3. maddesinin HSYK Genel Kurulu’na verdiği yetki uyarınca, 543 hâkim ve savcı meslekten ihraç edildi. HSYK Genel Kurulu, daha önce aynı soruşturma kapsamında, 2 bin 847 hâkim ve savcının meslekten ihracına karar vermişti. l ANKARA / Cumhuriyet TÖ soruşturması kapsamında geçen 27 Ağustos günü polis tarafından gözaltına alındı ve serbest bırakıldı. Soruşturmayı yürüten Ilgın Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazı üzerine yeniden gözaltına alınan Oral tutuklandı. 7 kaymakam uzaklaştırıldı Iğdır’da FETÖ soruşturması kapsamında Aralık Kaymakamı Hayri Zorlu ile eşi Karakoyunlu Kaymakamı Nursan Vural Zorlu açığa alındı. Samsun’un Salıpazarı İlçesine 2013’ten bu yana görev yapan kaymakam İsken der Çolak görevden uzaklaştı rıldı. Burdur’da Gölhisar Kaymakamı Muhammet Yasin Kırcı ile Çeltikçi Kaymakamı Ahmet Tahsin Onat açığa alındı Ağrı’da Eleşkirt Kaymakamı Abdulkadir Okay ile Hamur Kaymakamı Cü neyt Manisa açığa alındı. Pervari’deki çatışmada yaralanan uzman çavuş Siirt Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Pervari ve Çaldıran’da 3 şehit Siirt’in Pervari ilçesi Bestler Dereler bölgesinde arazi arama tarama çalışması yürüten güvenlik güçlerine dün sabah bir grup PKK’li tarafından ateş açıldı.PKK’lilerin açtığı ilk ateşte uzman çavuş Halit Şiltak şehit oldu, 1 uzman çavuş yaralandı. Van’ın Çaldıran ilçesinin Tendürek Dağı bölgesinde sürdürülen operasyonda güvenlik güçleri ile PKK’liler arasında çatışma çıktı. PKK’lilerin açtığı ilk ateşte bir asker ve korucu İhsan Taş şehit olurken, 4 korucu da yaralandı. Bitlis’in Tatvan ilçesi Yeşilmezra Mahallesi’nde PKK’liler askeri aracın geçişi sırasında yola döşedikleri patlayıcıyı infilak ettirdi. Patlamada 2 asker hafif yaralandı. Tunceli merkeze bağlı Çiçekli köyü kırsalında insansız hava araçlarının bir grup PKK’liyi tespit etmesi üzerine bölgede hava destekli operasyon başlatıldı. Çatışmalarda 2 PKK’li öldürüldü. Van’da 17 Ağustos günü 2 polisin şehit olduğu saldırıyı düzenleyen biri kadın 2 PKK’li Edremit ilçesinde düzenlenen operasyonda ölü ele geçirildi. l Yurt Haberleri Kızıltepe’de bekçi öldürüldü Mardin’in Kızıltepe ilçesinde 26 Ağustos’ta bekçi olarak göreve başlayan 26 yaşındaki Ercan Gültekin ve yanındaki Mehmet Aydın’la birlikte Kilise Caddesi yakınlarında yürürken arkasından gelen 2 kişinin silahlı saldırısına uğradı. Başına 4 kurşun isabet eden Gültekin kaldırıldığı hastanede öldü, Aydın ise hafif yaralandı. Saldırının ardından şüpheliler, “İhanetçiyi öldürdük” diye bağırarak kaçtı. Kaçırılan AKP’linin cesedi bulundu Hakkâri’de Şemdinli Yüksekova karayolunu geçen salı günü kesen bir grup PKK’li silah zoruyla evli ve 1 çocuk babası Menderes Özer’i kaçırdı. Eski Köy Korucuları Derneği Başkanı Mehmet Emin Özer’in oğlu olan Menderes Özer’in cesedi Şemdinli’ye 15 kilometre uzaklıktaki Çatalca Köyü yakınlarında bulundu. Menderes Özer’in AKP’ye üye olduğu açıklandı. Tatvan’da altı mahallede yasak Bitlis’in Tatvan ilçesinde önceki gece saat 22.30 sıralarında TatvanVan Karayolu uzerinde bulunan Karataş Mahallesi’nde PKK’li bir grup ilçe girişinde bulunan polis kontrol noktasına önce roketatarla saldırdı, ardından da uzun namlulu silahlarla ateş açtı. Çıkan çatışmanın ardından ilçenin altı mahallesinde sokağa çıkma yasağı ilan edildi. ‘20 bin asker hazır’ mesajı Ordudan ihraç edilen 5. Zırhlı Tugay Komutan Yardımcısı Albay Uzay Şahin’in darbeden bir gün önce Trakya’daki generallerle 1. Zırhlı Tugay Komutanı Kurmay Albay Güngör Gündoğdu’nun resmi konutunun yazlık bahçesinde toplantı yaptığı ortaya çıktı. Darbenin Trakya sorumlusu olduğunu öne sürülen Albay Uzay Şahin, Whatsapp üzerinde “Yurtta Sulh Biziz” isimli gruba, “Trakya’da 20 bin asker hazır” mesajını gönderdiği belirlendi. Kına gecesinde gözaltına alındı FETÖ soruşturması kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan Iğdır Vali Yardımcısı Mevlüt Özmen, Kırklareli’de yakalandı. 3 Eylül’de nikâh masasına oturacağı nişanlısı Selenay Güzel için düzenlenen kına gecesine geldiği belirtilen Mevlüt Özmen, polis ekiplerince düğün salonuna giderken yolda gözaltına alındı. Yaşanan gelişme sonrası kına gecesi iptal edildi. Vali yardımcısı açığa alındı Bolu Vali Yardımcısı Kenan Erenoğlu, darbe girişiminin ardından başlatılan FETO soruşturma kapsamında açığa alındı. Erenoğlu, kaymakam adayı olduğu dönemde 9 Ağustos 2011’de PKK’liler tarafından kaçırılmış, 607 gün rehin kaldıktan sonra serbest bırakılmıştı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle