Katalog

Pazar 14 Ağustos 2016 2 TARİHTE BUGÜN 1893: Fransa’da otomobillere takılan plaka örnek oldu. 1925: Türkiye Cumhuriyeti’nin posta pulları basıldı. 1974: Cenevre görüşmeleri çıkmaza girince, Türk Silahlı Kuvvetleri Kıbrıs’ta ikinci bir askeri harekât başlattı. Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İzmir 32/22 İstanbul 28/22 Ankara 27/16 Trabzon 28/25 Antalya 36/29 Mersin 34/27 Diyarbakır 40/21 Kars 29/13 Bursa 270/190 Adana 350/260 Artvin 270/210 Çanakkale 290/200 Balıkesir 280/190 Sivas 270/150 Erzurum 300/140 Eskişehir 140/160 Aydın 360/210 Gaziantep 370/230 Konya 280/200 Atina 300/220 Berlin 230/160 Girne 330/260 Londra 240/140 Moskova 190/120 Paris 290/150 Madrid 350/170 Amsterdam 220/140 Roma 300/200 New York 340/260 Tokyo 290/240 Bartın sele teslim İki otobüs yolcularıyla birlikte mahsur kaldı, araçlar denize sürüklendi İskele faciası ö3 lİşdçüi İzmir’in Yeşilova sem tinde, 10 katlı apartmanın dış cephe onarımı ve boyasını yapan 3 işçiyi taşıyan demir iskele, ağırlığa dayanamayıp çöktü. İskelenin üzerinde bulunan ve emniyet kemerleri bulunmayan işçiler Ercan Özkaya (40), Zihni Bayburt (58) ve Arif Gül (48) yaşamını yitirdi. İşçilerden Ercan Özkaya’nın henüz 1.5 yaşında çocuğunun bulunduğu ve kalbi delik olduğu için tedavisinin sürdüğü öğrenildi. İşçiler ise arkadaşlarının ihmale kurban gittiklerini söyledi. İşçilerden Mehmet Kutsi Turgut, “Üç gündür iskele yamuk duruyordu. Sürekli firmayı uyardık düzeltmediler” dedi. l Haber Merkezi Bartın’da otobüste mahsur kalanların imdadına iş makinesi yetişti. Gözyaşları içinde Dereüzerindeki köprüde sel kurtarıldılar sularında mahsur kalan otobüsteki 47 kişi iş makinesiyle tahliye edildi. İş makinesinin üzerinde sudan çıkarılan yolculardan 3 katlı ev TAMAMEN yıkıldı bazıları gözyaşlarını tutamadı. Otobüsteki yolculardan Savaş l Amasra’daki Çakraz tatil beldesinde ise Ege, sabahın erken saatlerinde sel dere kenarında bulunan 3 katlı ev sel sularının sularının yükselmesiyle otobüsün etkisiyle yıkıldı. Habip Kaya’ya ait ev, sel köprüde kaldığını söyleyerek, “Su sularının aktığı yöne doğru devrilerek tamamen yükseliyor diye korktuk, ancak yıkıldı. Habip Kaya ve ailesi, evin yıkılacağını soğukkanlılığımızı korumaya çalıştık. anlayıp binayı tahliye edince olası can kaybının Sürekli telefonlarla yetkililerle irtibat önüne geçildi. Çakraz bölgesinde çok sayıda halindeydik” dedi. aracın sel sularıyla sürüklendiği belirlendi. Bartın’da etkili olan sağanak nedeniyle dereler taştı, bir yolcu otobüsü içindekilerle birlikte sel sularında mahsur kaldı. İkinci bir otobüs de heyelan yüzünden yardım bekledi. Yağmur Kurucaşile ilçesi ve Tekkeönü Köyü ile Amasra ilçesine bağlı Göçgündemirci Köyü’nde etkili oldu. Ev ve işyerlerini su bastı, yollar ulaşıma kapandı. Kurucaşile Limanı kıyısındaki tersanede bulunan tekneler de sel sularıyla denize sürüklendi. Küçükbaş hayvanlar telef oldu. Yollarda yağmurun etkisiyle çok sayıda heyelan meydana geldi, ağaç devrildi. Saatler sonra yardım Kastamonu Cide’den İstanbul’a giden yolcu otobüsündekiler, Amasra’ya bağlı Göçgündemirci Köyü Mevkii’nde yükselen sel suları nedeniyle mahsur kaldı. Dere üzerindeki köprüde kalan ve içinde 45 yolcusu bulunan otobüse, saatler sonra botlar ve iş makinesiyle ulaşılabildi. Mahsur kalan araçlardaki bazı yolcuların da sığındığı otobüste 47 kişinin bulunduğu belirtildi. Öte yandan, bu otobüsün mahsur kaldığı yere yakın olan Dizlermezeci Köyü Mevkii’nde ikinci bir otobüsün heyelan nedeniyle mahsur kaldığı ortaya çıktı. İstanbul’dan Kastamonu Cide’ye cenaze götüren, içinde 30 yolcu bulunan İstanbul Ataşehir Belediyesi’ne ait otobüs, önünde ve arkasında meydana gelen heyelan nedeniyle hareket edemedi. l DHA w haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY İtiraf: Biri, bir gün, mutlaka! Yapmayın... Elinizdeki devlet gücünü kullanarak adaletsizlik, haksızlık, hukuksuzluk yapmayın! Kitle halinde, çok insanla birlikte, büyük kitleleri mağdur edecek biçimde yapılan haksızlık, hukuksuzluk ve adaletsizliklerin, mutlaka, ama mutlaka kokusu çıkar... Bir gün, birileri, belki erken, belki geç, ama mutlaka itiraf eder! Bu itiraflar genellikle en alttan değil, en üstten gelir: Çünkü “lidere en yakınlar arasında” en zalimler en korkak, en korkaklar en zalimdir! HHH Sakın bu sözleri bugün söylüyorum sanmayın: Buyrun; daha ittifak bozulmamışken, AKP ve CEMAAT’in “ortaklaşa zulmü” sürerken, yıllarca önce bu sütunda yazdığım bir yazıdan alıntılar! vicdanınızı susturursunuz. 4) Mensup olduğunuz grup, içinde bulunduğunuz ortam, siyasal hareket, sizinle birlikte altınızda, üstünüzde ve aynı düzeyde olan pek çok insan aynı amaçla aynı şeyleri yapmaktadır; “Herkes yaptığına göre sorumluluk ortak, hem ben yapmasam da aynı şeyler yapılacak nasıl olsa” der ve kendi vicdanınızı kalabalık içinde kaybedersiniz. HHH Peki yaptığınız bu çok kötü bir şey, insanların özgürlüklerini, sağlıklarını hatta hayatlarını tehdit ediyorsa ne hissedersiniz? Ya yaptıklarınızdan dolayı birileri ölüyorsa… İnsanlığınızı, varlığınızı, kişiliğinizi, ailenizi, mesleğinizi, arkadaşlarınızı, ideallerinizi ve hatta menfaatlerinizi sorgulamaz mısınız? “Değer mi?” demez misiniz? HHH Diyelim ki çok kötü bir şey yapıyorsunuz: Hem insanlığa aykırı… Hem yasalara aykırı veya en azından uygun değil… Hem meslek ahlâkına aykırı… Hem kamuoyu vicdanına aykırı… Hem de kendi bireysel vicdanınıza aykırı. Böyle bir şey yapabilmek için, vicdanınızı nasıl susturursunuz? 1) Büyük bir menfaat sağlayacaksınızdır; vicdanınızı bir yana koyarsınız. 2) Emir komuta zinciri içindesinizdir; “Ne yapayım, emir öyle” dersiniz. 3) Bir ideolojinin, bir inancın, bir siyasal hareketin militanısınızdır; inancınız, idealleriniz için bireysel HHH Ya uğruna bu çok kötü şeyleri yaptığınız veya pasif destek verdiğiniz amacın yanlışlığı ortaya çıkarsa… Veya mensup olduğunuz hareketin liderleri, yaptıklarınızın yanlış ve çok kötü şeyler olduğunu söylemeye başlarsa… Dava arkadaşlarınızdan, yaptıklarını itiraf edenler, sizin yaptıklarınız da dahil, yapılanları anlatanlar, kitaplar yazanlar olursa… HHH Yapmayın arkadaşlar, adaletsizlik, haksızlık, hukuksuzluk yapmayın: Bir gün mutlaka itirafçılar çıkar, bir gün mutlaka hesap verirsiniz... Üstelik Allah’a sığınarak da yakayı kurtaramazsınız! Bodrum’a yol vermediler Muğla Milas’ta yaşayan yüzlerce vatandaş, bir hafta içindeki iki ölüm kazanın olduğu ve önlem alınmadığı gerekçesiyle Bodrumİzmir karayolunu ulaşıma kapadı. Aynı yolda dün de bir kişinin karşıya geçmek isterken yaşamını yitirmesi üzerine halk sokağa dökülünce karayolunda 10 kilometreyi bulan araç kuyruğu oluştu. Yaklaşık 3 saat boyunca yolu kapatan göstericiler, jandarmanın gerekli tedbirlerin alınacağı sözünü vermesi üzerine ikna olup yol açtı. Halk, hiçbir hız kontrolünün olmadığı anayolda ışık ve kaldırım istiyor. l DHA Çileli yolculuk Tonya’da Raşi bölgesinde yaşayan kanser hastası Ayşe Birinci, yol olmadığından tedavi için sık sık gitmesi gereken hastaneye kendisini ulaştıracak ambulansa ancak ilkel teleferikle gönderiliyor, dönüşte aynı yolla evine çıkarılıyor. 6 çocuk annesi, kanser hastası Birinci “Çok korkutucu ve yorucu oluyor. Böyle 2 günde bir Tonya’ya gidiyoruz acile” dedi. l AHMET ŞEFİK/TRABZON Soma protestosu Sosyal Haklar Derneği (SHD) Soma katliamını protesto etmek için Beyoğlu’nda eylem yaptı. SHD Genel Başkanı Can Atalay “Taksim’de eylem yasağı siyasal iktidarın çifte standart uyguladığının en açık göstergesidir. Soma katliamı soruşturmasının cemaatçiler tarafından yürütüldüğü iddiasını ortaya atan katliamın sorumlularının bu puslu havadan yararlanarak kurtulmaya çalışacakları anlaşılıyor” dedi. l İSTANBUL Aşiret düğününde dolar yağmuru Şanlıurfa’da, eski AKP milletvekili Seyit Eyyüpoğlu’nun oğlu ile eski Bozova Belediye Başkanı Hasan Arusoğlu’nun kızının düğününde davetliler havaya dolar saçtı. Avukat Mehmet Eyyüpoğlu (29), yaşamını İsmet Arusoğlu’yla (27) birleştirdi. Düğüne; Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna, Emniyet Müdürü Eyüp Pınarbaşı, AKP milletvekilleri Mehmet Akyürek, Halil Özcan, Mahmut Kaçar, bürokratlar ile 3 bin kişi katıldı. Davetliler halay çeken eski milletvekili Eyyüpoğlu’nun başına dolar yağdırmak için adeta birbiriyle yarıştı. l DHA C MY B