22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 14 Ağustos 2016 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ haber 11 ‘Gazetecilik yapacaksanEvrensel muhabirleri gözaltında yaşadıklarını anlattı öleceğini bileceksin’ Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 10 Ağustos’ta On Gözlü Köprü yakınlarında çay içen Evrensel gazetesi muhabirleri Hasan Akbaş, Fırat Topal, Serpil Berk ve Reuters foto muhabiri Sertaç Kayar, bombalı saldırının ardından olay yerine gidince polis tarafından gözaltına alındı. 2 gün boyunca terörle mücadele şubesinde tutulan 4 gazetecinin giysileri kriminal incelemeden geçirildi. Cuma gecesi serbest bırakılan gazeteciler yaşadıklarını anlattı. Evrensel Muhabiri Hasan Akbaş, polisler tarafından “Burada gazetecilik yapacaksan öleceğini bileceksin”, “Sokak ortasında ensene sıkılır”, “Evine gelinir” , “Bunların FETÖ ile de PKK ile de bağlantısı var” gibi sözlerle tehdit edildiklerini belirtti. Nezarethane önünde polislerin kendilerine saldırmak istediğini ve sürekli olarak küfürlere maruz kaldıklarını ifade eden Akbaş, “Sürekli telefonlarımıza baktıklarını söylüyorlardı. ‘Ne çok sevenin, var onlar içinde güzel kadınlar da var, hepsiyle tek tek ilgileniyorum merak et Murathan Mungan Sıla Gençoğlu Mungan ve FEMEN’den Sıla’ya destek Türkiye edebiyatının önde gelen şair ve yazarlarından Murathan Mungan ve Ukrayna kökenli kadın örgütü FEMEN; darbelere karşı olduğunu ama Yenikapı’daki mitingi şov olarak gördüğü için katılmayacağını söyledikten sonra hedef haline gelen ve konserleri iptal edilen müzisyen Sıla Gençoğlu’na destek verdi. Mungan Twitter’dan, “Sevgili Sıla yanındayım. Gün yüzüne çıkmamış, yeni yazdığım şarkılardan hangisini istersen senindir” derken; FEMEN’in bir üyesi ise göğsüne “Sıla yalnız değildir” yazarak fotoğrafını Twitter’da paylaştı. Van, Bitlis ve Hakkâri’de 37 gözaltı Van, Bitlis, Hakkâri’nin Yüksekova ve Şemdinli ilçelerinde düzenlenen operasyonlarda 37 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında DBP’li Yüksekova Belediye Başkanvekili Adile Kozay, Şemdinli Belediye Eşbaşkanı Seferi Yılmaz’ın eşi İHD üyesi Pınar Yılmaz da bulunuyor. Van’ın Çatak ilçesinde, evinin odunluğunda silah ve mühimmat bulunduğu belirtilen Çatak Belediye Başkan Yardımcısı Turgut Babur adli kontrolle serbest bırakıldı. l DHA Diyarbakır’da uyuşturucu operasyonu Diyarbakır Valiliği, Lice, Kulp, Silvan ve Hazro ilçelerinde 912 Ağustos’ta düzenlenen operasyonlarda 2 milyon 303 bin 132 kök hintkeneviri ve 1 ton 959 kilo 765 gram esrar ele geçirildiğini açıkladı. Operasyon kapsamında Zaman ayarlı ve basma düzenekli 2 adet el yapımı patlayıcı, PKK’lilere ait olduğu belirtilen 4 sığınak ve 1 mağara, yaklaşık 1.5 ton ağırlığında gıda ve yaşam malzemesinin imha edildiği belirtildi. l DHA Patlama yerine yakın bir yerde çay içen Evrensel muhabirleri patlama sonrası olay yerine ilk gidenler olmuştu. me’ diyorlardı” diye konuştu. Ters kelepçe Koğuşların aşırı dolu olması nedeniyle koğuş önünde sandalyede bekletildiklerini kaydeden Akbaş, “Hem ifade verirken hem de sonrasında yaşadıklarımızı anlattık. İşin vahim noktası da sağlık raporu almak istedik, yaralanmaları gösterdik, ters ke lepçe nedeniyle kollarımız uyuştu ama doktor ‘Bunlar önemli değil’ dedi. Hepsinden şikâyetçi olacağız. Suç duyurusunda bulunacağız” dedi. Dayanışma vurgusu Saatler süren eziyetin ardından polislerin üsluplarının değiştiğini, hakaret eden polislerin “Hasan Bey”, “Şuraya geçer misiniz” demeye EDDrİeHnA’emguöhzaabltiırikgtnv“giiübönHriayötrizrarüeaz”abikçltaElddüktılnMktüeırı(innıoclDg.nnaüEadlsiİemiadnrHlauaeeüaHaAlnEgrnılrnerdıa)yöl’neüidkbanSazdnğınepiağSıin,ü.rrıliıçDelttin’EmrnııdAİatrkMeHkeaeajEaiuaAdnlrgnmirnhkşı,aö.Sesariıın başladığını aktaran Akbaş, “Ne zaman dayanışma artarsa hem can güvenliği hem de haberin verilmesi açısından sağlıklı bir ortam sağlanıyor” dedi. Akbaş, bu dayanışmanın aynı zamanda haber alma hakkına da sahip çıkmak anlamına geldiğini söyledi. Gazeteci Sertaç Kayar da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada. “Gözaltımız ile ilgili yazılıp çizildi. Bir diğer konu şu an 60’ın üzerinde (yaşlı, genç, hasta) gözaltında. Kimi 20 gün kimi daha fazla. DBP’li başkanlar, yöneticileri ile inşaat işçisi, çaycı, seyyar satıcı yani yoksul kesim. Kimi neyle suçlandığını henüz bilmiyor. Daracık nezarethane koğuşlarında 56 kişi kalıyor. Gözaltı sürecinin uzaması ciddi sorunlara neden oluyor. Ciddi bir hukuki destek de yok. Çıkarken, ‘Gazetecisiniz, lütfen sesimizi duyurun’ diyorlardı. Dilerim sesleri duyulur ve yasal süreç hızlı işler, yaşanan mağduriyet giderilir. Haberin olduğu her yerde olmaya devam edeceğiz, çünkü gazetecilik suç değildir” diye yazdı. l Yurt Haberleri poliseÇosocuruğşutukrömr aedyeonkMgy.öAayr.şaymışü8enızdykdAoaeKryİ7b0ı Cizre’nin Yafes mahallesinde oturan 8 yaşındaki M.A., 12 Mayıs 2015’te sokakta Oynarken polisin attığı gaz kapsülü gözüne gelen ve görme kaybı yaşayan çocuğun avukatının, polislerin soruşturulması için yaptığı başvuru reddedildi arkadaşlarıyla bilye oynarken bir polis aracından atılan gaz kapsülünün gözüne isabet et mesi sonucu sol gözündeki gör me yetisini yüzde 70 oranın da kaybetti. Diken’den Burcu Karakaş’ın haberine göre Cizre Kaymakamlığı, araçta bulunan polis memurları hakkında so ruşturma izni vermedi. Bunun üzerine ailenin avukatı Filiz Öl mez, karara itiraz etti. Ancak Diyarbakır Bölge İdare Mahke mesi de “taksirle yaralamaya sebebiyet vermek” suçundan yargılanması talep edilen polis memurları T.K., H.B., M.Ç., S.A. ve O.K. hakkında soruşturma yapılmasını reddetti. Kararda, “Ön inceleme raporu ile eki bilgi ve belgelere göre, polis memurlarına isnat edilen eylemin haklarında soruşturma yapılmasını gerektirecek nitelikte bulunmadığı anlaşıldığın Şehit kardeşe ağıt dan soruşturma izni verilmeme sine ilişkin kararın onanmasına karar verildi” ifadeleri yer aldı. Avukat Ölmez, “Kolluk kuvvetlerinin işlediği suçlarda yargılanmazlık zırhına bürünmesi, hukuk devleti ilkesine zarar Mardin’in Nusaybin ilçesinde PKK’lilerin düzenlediği saldırıda şehit olan polis Durmuş Polat (32) için memleketi Kahramanmaraş’ın Afşin ilçesinde Kabaağaç mahallesinde düzenlenen törene şehidin babası Men Polat ise gözyaşları dökerek ağıt yaktı. Gözyaşlarına boğulan şehidin yeğeni Mehmet Erdoğan (12) ise dayısının Türk bayrağına sarılı tabutunun altına girdi. Kışanak’tan ziyaret vis aracına bombalı araçla düzenlediği saldırıda yaşamını yitiren 5 kişilik aileden Ergani’nin Ortayazı Köyü’nde toprağa verilen Behiye Yıldırım ile Derya Yıldırım’ın yakınlarına taziye ziyaretinde bulundu. Kışanak, Türk bayrağının ası vermekle birlikte yargıya olan deres, annesi Rahime, eşi Vahide Diyarbakır Büyükşehir Bele lı olduğu taziye evinde Behiye ve inancı derinden sarsıyor. Yargının faili kamu görevlisi olan suçlarda da objektif davranması Polat, kardeşleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Şehidin babasını Vali Vahdettin Özkan ve yakınları teselli etti. Şehidin kardeşi Uğur diyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Bağlar Belediye Başkanı Birsen Kaya Akat geçen çarşamba günü Sur’da PKK’lilerin polis ser Derya Yıldırım’ın yakınlarına başsağlığı diledi. Behiye Yıldırım’ın Bağlar Belediyesi’nde çalışırken bu yıl emekli olduğu belirtildi. Adıyaman’ıngerekiyor”dedi. cesedi bulundu Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesine 5 kilometre uzaklıktaki İkinci Köprü mevkiinde önceki gece yol kesen bir grup PKK’li durdurdukları araçlarda bulunanları indirerek kimlik kontrolü ve örgüt propagandası yaptı. Bölgenin en büyük korucu aşireti olan Jirki aşiretine mensup olan AKP Beytüşşebap İlçe Gençlik Kolları Başkanı Naci Adıyaman ile kendisinden önce aynı görevde bulunan kardeşi Fikret Adıyaman’ın aracını ateşe veren PKK’liler iki kardeşi kaçırarak dağlık alana götürdü. Olayı haber alan güvenlik güçleri zırhlı araçlarla PKK’lilerin yol kestiği İkinci Köprü mevkiine giderek iki kardeşin kurtarılması için geniş çaplı operasyon başlattı. İki kardeşin kurtarılması için operasyon devam ederken, saat 14.00 sıralarında kaçırıldıkları yere 1 kilometre uzaklıkta Naci Adıyaman’ın cesedi bulundu. Naci Adıyaman’ın cesedi otopsi için Beytüşşebap Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Fikret Adıyaman’ın bulunması için Kato Dağı’ndaki operasyonlara devam edildiği belirtildi. Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesi ile Hakkâri’ye uzanan Jirki aşireti bölgenin en büyük korucu aşireti olarak biliniyor. Binlerce üyesi bulunan Jirki aşiretinin lideri Tahir Adıyaman da geçen 11 Nisan’da saldırıyauğramış, ayağından yaralanmıştı. Tahir Adıyaman Şırnak Devlet Hastanesi’nde tedavi edilirken, aşiretin ileri gelenlerinden Mehmet Adıyaman, “Biz Jirki aşireti olarak çok öfkeliyiz ve hepimiz yaralıyız. Bundan sonra bizim aşiret ile PKK’liler arasında ip kopmuştur. Bizden insanlık adına bir şey beklemesinler” demişti. Naci Adıyaman Yurtdışında darbeyle ilgili şüphelerin nedenleri 15Temmuz darbe girişiminin üzerinden bir ay geçti. Başarılı olması halinde ülkeyi büyük bir felakete sürüklemiş olacak bu kanlı, canlı askeri darbeyi pek ciddiye almayanların, iktidarın olağanüstü yetki elde etme bahanesiyle yazdığı bir oyun olduğunu iddia edenlerin veya söylemeseler de böyle düşünenlerin sayısı, özellikle yurtdışında az değil. Bunun birçok nedeni var. Birinci ve en önemli neden, 15 Temmuz öğleden sonra ile gece yarısı arasında yaşananlar konusunda rivayetin hâlâ muhtelif olması. Darbe girişiminin açığa çıkmasından itibaren tam ne yaşandığı, darbecilerle pazarlık yapılıp yapılmadığı, yapıldıysa bunu kimlerin yürüttüğü, Tayyip Erdoğan’ın darbe girişiminden tam ne zaman ve kimin aracılığıyla haberdar olduğu gibi konularda, çoğu iktidar partisi kaynaklı farklı, hatta birbirine zıt bilgiler gelmeye devam ediyor. Darbe mağdurluğunu mutlaklaştırmak ve tek bir günah keçisi yaratmak için kasıtlı biçimde üretilen bir muğlaklık bu. Ama iktidarın darbeyi önceden haber alıp mahsus engellemediği inancını besliyor. Bu muğlaklık devam ettiği sürece de beslemeye devam edecek. İkinci neden, darbecilerin askeri kanadında gözaltına alınan, tutuklanan, ordudan atılan subayların hepsinin FETÖ damgasıyla damgalanmaları. Darbenin sivil kanadında Gülen cemaati örgütünün bazı kilit isimleri dışında pek kimsenin yer almamış olması güçlü bir olasılık. TSK içinde darbeye doğrudan ve bilerek katılmış veya uygun zamanda katılmak üzere süreci yakından izlemiş subayların önemli bir kısmının Gülen cemaatiyle bir ilişkisinin olmaması da bir o kadar güçlü bir ihtimal. TSK içindeki darbe zanlılarının istisnasız hepsinin, merkezinde Fethullah Gülen’in olduğu teşkilatla bir ilişkisi olduğuna inanmak çok zor. Bu, darbenin önemini, ciddiyetini, vahametini azaltmıyor. Tersine arttırıyor. Buna karşılık iktidarın toptancı FETÖ yaklaşımı, darbenin hazırlanması ve eyleme geçmesi konusunda birçok karanlık nokta bırakıyor. Soru işaretleri çoğalıyor. Üçüncü neden, darbe sonrasında başlatılan çok büyük temizlik operasyonu ve hemen ortaya çıkan listeler. Gülen cemaatinin yasadışı eylemlerine ve örgütlenmesine yönelik bir terör örgütü soruşturmasının darbeden takriben bir yıl önce başladığını bilmeyen çoğu yabancı, gözaltına alınacak veya görevden uzaklaştırılacak kişiler, kapatılacak kurumlar listesinin hazır olmasına şaşırıyorlar. MİT başkanının tutuklanması girişiminden hatta ondan da önce, TSK’nin elindeki dinleme aygıtlarının hangi kuruma devredilmesi kavgasına kadar geri gitmek gerekiyor. Bununla beraber, kamu kurumlarını ve sivil toplumu FETÖ’den arındırma operasyonunun, barış bildirisini imzalamış akademisyeni, Alevi öğretmeni, demokrat hâkimi, solcu memuru kolayca işten atma vesilesi olarak kullanması da, darbe ile ilgili soru işaretlerinin artmasına neden oluyor. Bu arındırma operasyonunun, Gülen cemaati ile ilişkisi somut bir suç teşkil etmeyen kişileri esas olarak kapsıyor olması da başarısız darbe girişiminin vahametini gölgeliyor. Dördüncü neden, Gülen cemaatinin yurtdışında medya ilişkilerinin devam ediyor olması. Ancak bunun etkisi abartıldığı kadar büyük değil. Diğer nedenlerin varlığı, bu medya ilişkilerinin göreli etkili kalmasına neden oluyor. Türkiye’de medyaya düzenli sızdırılan itirafçı tutanaklarındaki abartılı ifadeler, bazı ifadelerin işkence veya kötü muamele sonucu alındığına dair ipuçları, kısıtlanan savunma hakları gibi gerekçeler, darbeyle ilgili FETÖ suçlamasını yurtdışında kısmen itibarsızlaştırmaya yarıyor. Aslı Aydıntaşbaş’ın belirttiği gibi, Gülen cemaatinin devlet ve toplum içinde elde ettiği konumu Batılı gözüyle anlamak ve buna inanmak zaten imkânsız. Sızma kadar iktidardaki güçlerle elbirliği içinde adam yerleştirme, ayrıcalık elde etme, maddi ve manevi destek alma olarak gerçekleşen bu uzun sürecin açıkça ortaya dökülmesi gerekiyor. Bunun hukuki sorumlularının yargı önünde hesap vermesi kadar, siyasal sorumlularının da kamuoyu önünde hesap vermesi, yaşananların Da Vinci Şifresi kıvamında bir fiksiyon olmadığının anlaşılması için şart. 15 Temmuz darbesini savuşturduktan sonra AKP iktidarının bunu fırsat bilip, normal koşullarda gerçekleştirmesi mümkün olmayan veya çok zor olan devletin baştan ayağa kendi siyasaltoplumsal tahayyülüne uygun biçimde yeniden yapılandırması projesini paldır küldür hayata geçirdiği bir gerçek. Ama bu gerçek, başarısız kalmış darbe girişiminin iki tarafın elbirliğiyle sahneledikleri bir tiyatro piyesi olduğu anlamına gelmiyor. 15 AĞUSTOS ÖNLEMLERİ 3 gün her türlü etkinlik yasak Siirt’in Eruh ilçesinde belediye tarafından her yıl 15 Ağustos’ta yapılan “EruhÇırav Kültür ve Doğa Festivali”ne bu yıl valilik tarafından izin verilmedi. Siirt ve Hatay valilikleri, 15 Ağustos’un PKK’nin 1984’te düzenlediği ilk silahlı eylemin yıldönümü olduğunu belirterek, 141516 Ağustos tarihlerinde yürüyüş, basın açıklaması, miting gibi etkinliklerin yasaklandığını bildirdi. l Yurt Haberleri C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle