19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR AVRO 2.8870 3.2140 0.4 kuruş 1.6 kuruş 8 EDİTÖR: YENER KARADENİZ TASARIM: SERPİL ÜNAY Imalat da ıhracat da umut vermiyor4P7M.4IE’ENDDÜEŞKTSÜİ İmalat sanayii satın alma yöneticisi endeksi 7 yılın en düşüğünde. İhracat da 12 aylık dönemde yüzde 6.6 gerileyerek 141 milyar dolara düştü Büyümenin öncü göstergelerinden üretim ve ihracatta peş peşe umutsuz haberler gelmeye devam ediyor. İmalat sanayii satın alma yöneticisi endeksi (PMI) haziran ayında 47.4’e gerileyerek sektörün içinde bulunduğu daralmanın keskin şekilde hızlandığına işaret etti. İmalat sanayii Nisan 2009’dan bu yana en keskin şekilde daralırken, üretim, yeni siparişler ve satın alma aktivitesi belirgin şekilde geriledi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre yılın ilkyarısında ihracat yüzde 3.8 düşüşle 70.65 milyar dolara geriledi. Son 12 aylık ihracat da yüzde 6.6 azalışla 141.64 milyar dolara düştü. 7 yılın en düşüğü Markit tarafından İstanbul Sanayi Odası (İSO) için hazırlanan imalat PMI, mayıs ayında bulunduğu 49.4 düzeyinden 47.4’e geriledi. Endeks art arda dört aydır daralmaya işaret eden 50’nin altı değerler alıyor. İmalat PMI yılın ikinci çeyreğinde ortalama 48.6 değerini alarak 2009’un ilk çeyreğinde görülen 34.5 düzeyinden bu yana en düşük değeri aldı. İmalatçıların aldığı yeni siparişler art arda dördüncü ayda da gerile di. Mayıs ayında 49.4 olan ye ni siparişler alt endeksi, haziranda Nisan 2009’dan bu yana en düşük değeri alarak 45.3’e geriledi. Şirketlerin ankete verdikleri cevaplar yurtiçi siparişlerin ihracat siparişlerinden daha hızlı daraldığını ortaya koydu. Art arda altıncı defa daralma kaydeden yeni ihracat siparişleri alt endeksi mayıstaki 48.2 düzeyinden haziranda 46.3’e geriledi. Yeni siparişlerdeki düşüşe paralel olarak üretim alt endeksi de Nisan 2009’dan bu yana en düşük değeri alarak 49.2’den 45.9’a indi. İmalat sektöründe girdi fiyatları kura bağlı olarak artarken, uzun dönemli ortalamalardan daha hafif yükseliş kaydetti. İmalatçılar mamul mal fiyatlarındaki artış mayıs ayına göre yavaşlasa da uzun vadeli ortalamaların üzerinde gerçekleşti. İniş sürecek Markit Kıdemli Ekonomisti Trevor Balchin, “Üretim ve yeni siparişlerdeki hafif çaplı düşüşlerin etkisiyle, İstanbul imalat sektörünün faaliyet koşullarında haziran ayında ılımlı düzeyde bozulma yaşandı. Yeni siparişler endeksinin nihai ürün stokları endeksine oranı son sekiz ayın en düşük düzeyine gerileyerek üretimin gelecek aylarda düşmeye devam edebileceğine işaret etti” dedi. l Ekonomi Servisi Rusya’da telafi zor Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre ihracat haziran ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1.8 artışla 11.87 milyar dolar olarak gerçekleşti. Haziranda otomotiv endüstrisi 2 milyar 132 milyon dolarla en fazla ihracatı gerçekleştiren sektör oldu. İkinci sırada hazırgiyim ve konfeksiyon var. İngiltere’ye ihracatta yüzde 4.4 ve Irak’a ise yüzde 14.9 oranlarında gerileme yaşandı. TİM Başkanı Büyükekşi, “Kısa sürede Rusya’ya yönelik kayıpları telafi edeceğimizi elbette ki düşünmüyoruz. Brexit’in ihracatımıza kısa vadede etkisi sınırlı olacak” dedi. Genç kadınlarda işsizlik arttı 1519 yaş grubu genç kadınlarda işsizlik oranı yüzde 18.4 iken erkeklerde yüzde 15.6 oldu. Kadınlarda işsizlik oranı bir önceki yıla göre 2.3 puan yükseldi Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) tarafından, 2016 yılı temasını 1319 yaş grubunda yer alan ‘genç kadınlara yatırım’ olarak belirledi. Bu çerçevede Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan araştırmada ‘Genç kadınlarda işsizlik oranı bir önceki yıla göre 2.3 puan arttı” denildi. TÜİK tarafından Türkiye’deki genç kadınların sosyal, kültü rel ve demografik özelliklerine ilişkin temel bilgiler şöyle sı ralandı: Şırnak ilk sırada 4 Türkiye nüfusunun 2015 yılında yüzde 49.8’ini oluşturan kadın nüfusunun yüzde 11.3’ünü 1319 yaş grubunda bulunan genç kadınlar oluşturdu. Bu oranın en yüksek olduğu ilk üç il sırasıyla; yüzde 17.3 ile Şırnak, yüzde 17.2 ile Ağrı ve yüzde 17 ile Siirt oldu. Bu oranın en düşük olduğu ilk üç il ise yüzde 8.4 ile Tunceli, yüzde 8.9 ile Muğla oldu. 4 1519 yaş grubundaki genç kadınların yüzde 61.6’sının üyesi olduğu hane halkına ait konutta, yüzde 21’inin ise kirada oturduğu görüldü. 4 1519 yaş grubu genç kadınlarda işsizlik oranı yüzde 18.4 iken erkeklerde ise yüzde 15.6 olarak gerçekleşti. 1519 yaş grubundaki genç kadınların yüzde 81.1’inin yaşadığı konutta sıcak su sisteminin bulunduğu, yüzde 18.9’unda ise sıcak su sisteminin mevcut olmadığı görüldü. l Ekonomi Servisi FAİZ BORSA ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 8.48 0.26 puan 77.952 1.135 puan 828.98 11.22 lira 123.90 2 lira Cumartesi 2 Temmuz 2016 Karşılıksız çeke hapis şoku Karşılıksız çeke yeniden hapis cezası mı geliyor? TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda yeni kabul edilen Torba Kanun tasarısına bakılırsa evet. Her Torba’nın bir tatlandırıcısı var biliyorsunuz. Yatırımcıya teşvik diye sunulan bu Torba’nın çekle ilgili maddeleri ticari hayatı altüst edebilir. İki gün önceki Komisyon tutanaklarında ufuk açıcı notlar yer alıyor. Önce CHP’li Musa Çam’dan güncel veriler: Ocakmayıs döneminde bankalara bildirilen çek, 285 milyar TL’ye ulaşmış. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14 artmış Beş ayda karşılıksız işlemi yapılan çeklerin adedi, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16 artmış. Parasal tutar 11 milyar TL olan 320 adet çeke yılın ilk beş ayında karşılıksız işlemi yapılmış. Karşılıksız işlemi yapılan çeklerin il bazındaki dağılımı: İstanbul, Ankara, Antalya, Bursa ve İzmir olmuş. Yılın ilk beş ayında protesto edilen 386 bin adet senedin parasal tutarı 4.3 milyar TL. Çam, çeki verenin de alanın da çok mutsuz olduğu bir dönem yaşandığını ve adil bir çözüm üretilmesi gerektiğini vurguluyor. Pdöarnaüşceeczeaksı hapse Gelelim üretilen çözümün ne kadar adil olduğuna. Komisyon’da iki üst düzey bürokrat (Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Genel Müdür Adnan Yankın ile Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Ökmen) sunuş yapmış. Karekod uygulaması zorunlu hale getirilecek. Çek sahipleri, hesap sahipleriyle ilgili bilgilere rahat ulaşması için bilgi sistemi oluşturuluyor. 2009’da düzenlenen adli para cezası yeniden getiriliyor. 1500 güne kadar diye belirlenen adli para cezası çek bedelinden aşağıya olmayacak. Yargılama aşamasında ek olarak çek düzenleme ve hesap açma yasağı da getirilebilecek. Birkaç yıl önce “kabahat” olarak düzenlenen bu eylem, yeniden suç haline getiriliyor. “Hızlı yargılama” diye sunulan yenilik ise şu: 2009’da Asliye Ceza Mahkemesi’nde olan yetki icra ceza mahkemeleri ne veriliyor. Cumhuriyet savcılığı aradan çıkarılıyor. İddianame düzenlenmeyecek. Doğrudan icra ceza mahkemesine verilen dilekçeyle yargılama yapılacak. Yargıtay yerine İstinaf Mahkemesi’ne gidecek. Ön ödeme, uzlaşma ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin yollar uygulanmayacak. Adli para cezası kesinleşirse savcılığa gönderilecek. Savcılık 30 gün içinde ödemesi için ödeme emri gönderecek. Ödemezse, kamuya yararlı işte çalıştırma yaptırımı uygulamadan doğrudan hapis cezasına dönüştürülecek. Kurşuna dizin bence CHP’li Haluk Pekşen bu sunuşları dinleyince “Dinlerken ürperdim. Kuzey Kore’de olmadığıma şükrediyordum ama” diyor. Komisyon başkanı “O kadar kötü değil” deyince Pekşen şöyle sürdürüyor. “Arkasından bence ilave yapmak lazım. Maliye evine barkına icra takibi yapıyor ya o takip karşısında parayı alamayacaksa, bence kurşuna dizmek lazım. Ha gaz odası da olabilir yani.” Oturumda çok ilginç bir anekdot daha var. TOBB temsilcisi, karekodlu çekin çok yararlı olacağını ancak çeke hapis cezasının yeniden değerlendirilmesi gerektiğini söylüyor. Çekin, ticari hayat içindeki borçlanma enstrümanı fonksiyonunun hukukla güvenceye kavuştuğunu belirtiyor. Adı açıklanmayan TOBB temsilcisinin bu sözleri Komisyon’u karıştırıyor. Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, “Sayın Başkan, izninizle, yalnız, TOBB’un resmi görüşü, hapis cezası getirilmesi. Ben şahsen kendim bizzat TOBB Başkanı’yla görüştüm” diyor. Yani “Nasıl olur da Başkan Rifat Hisarcıklıoğlu hapis cezasını onaylarken, temsilci burada ‘yeniden değerlendirin’ der?” demek istiyor Canikli. Uzun bir tartışma yaşanıyor. CHP’li Aykut Erdoğdu, çok şaşırdığını ancak 1 milyon 200 bin üyesi olan bir kurumun bu yönde düşünmesine sevindiğini söylerken, MHP’li Erhan Usta, “Yani, bu son durum hiç hoş olmadı, bu bir skandal bana göre, böyle bir şey olmaz” diyor. Bize de bu küçük skandalın genel kurul aşamasına nasıl yansıyacağını beklemek düşüyor. Cumhuriyet Gazetesi ve Yazarlarının Sn. Berat Albayrak’ı hedef alan gerçek dışı ve iftira niteliğindeki yazısına cevabımızdır >> Baştarafı 1. Sayfada kaynak edinilerek yayınlanan yazıda; Panama’da faaliyet gösteren bir danışmanlık firmasına ait olduğu iddia edilen, kimliği belirsiz kişi/kişilerce, kamuoyuyla paylaşılan ve hangi amaca hizmet ettiği belli olmayan, bu anlamda güvenirliliği konusunda ciddi kuşkular barındıran bilgiler eşliğinde söz gelimi birtakım kişi veya kuruluşların offshore şirketler ile ilişkili olduğu iddia edilmektedir. Her ne kadar internet üzerinden sızdırılan bilgide müvekkilim adı hiçbir şekilde geçmiyor olsa da Cumhuriyet gazetesinin pişkinlikte sınır tanımayan yalan ve sözde haberi ile müvekkilimin şahsı üzerinden kasıtlı bir algı operasyonu yaptığı anlaşılmaktadır. Aslında bu gazete cevap vermeye değecek bir yayın organı da değildir ama kamuoyunun yalanlarla meşgul olmaması ve gerçeklerin kayda geçmesi adına bu tekzip yazılmıştır. Müvekkil Sayın Berat Albayrak’ın yazıda iddia edildiği gibi yurtdışında herhangi bir bankada hesabı ve bahse konu işlemlerle ilgisi bulunmamaktadır. Bu nedenlerle gazetede haber diye yayınlanan yazı her bakımdan tamamen gerçek dışı ve iftira niteliğindedir. Kaldı ki ya zının kaynağını teşkil eden belgede de zaten hiçbir şekilde müvekkilimin adı geçmemektedir. Tekzibe konu yazı için “damadın şirketi” şeklinde kullanılan başlık gereği lüzumu üzerine yeniden değinmek gerekir ki; Müvekkilim 2013 yılı itibarıyla Çalık Holding bünyesindeki görevini de sonlandırmış, TC Enerji Bakanı olarak kamu görevine başlamış ve halen ülkeye hizmet görevini layığıyla sürdürmektedir. Müvekkil Sayın Bakanımız Berat Albayrak doğrudan ya da dolaylı olarak herhangi bir enerji şirketinin sahibi ya da ortağı da değildir. Hal böyleyken Cumhuriyet gazetesi ve basın meslek ilkelerini gözetmeksizin yalnızca Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini yıpratmak amacıyla yayın yapan diğer sözde gazeteler, her fırsatta Müvekkilim Sn. Berat Albayrak’ı suçlamak, kamu nezdinde itibarını sarsmak amaçlı bir yayın politikası güttüğü için internete sızdırılan iddiaları da ahlak gözetmeyen yayın anlayışına uygun olarak müvekkilimle ilişkilendirmek adına adeta “fırsat” olarak kullanmıştır. Vurgulamak gerekir ki, sözde haberde geçen tüm iddialar ve isnatlar tamamen yalandır. Söz konusu iddialar, Müvekkil Sayın Bakanımız Berat Albayrak hakkında gerçeğe yakın en ufak bir bilgi kırıntısı dahi barındırmamaktadır. Bu iddiaların kamuoyunun gündemine taşınmasına aracılık eden gazete ülke gündemini bir şekilde manipüle etmeye çalışmaktadır. Cumhuriyet Gazetesi ve yazarları uzun süredir müvekkilimi hedef alan yazılarla gerçeğe aykırı şekilde belirli bir amaca matuf itiraf niteliğindeki iddialarını yayınlayarak hukuk dışı ve basın meslek ilkelerini açıkça ihlal anlamına gelen yayıncılık politikasını sürdürmektedir. Bu nedenle Cumhuriyet gazetesinin çamur at izi kalsın stratejisine uygun olarak, kin ve nefret söylemleriyle sürdürmekte olduğu yayın anlayışı basın ve ifade özgürlüğü korumasından yararlanamayacaktır. Zira basın özgürlüğü korumasından yararlanmanın öncelikli kriteri en azından görünür gerçekliğe uygunluktur. Fakat Cumhuriyet gazetesinin yalnızca internet üzerinden “sızdırılan” ve hiçbir somut gerçekliğe dayanmayan iddiaları kaynak edinip, Müvekkilimin adı dahi geçmese de bir şekilde asılsız iddialarla irtibatlandırarak Müvekkilim aleyhine yayın yapması AİHM kararlarında da belirtildiği üzere tam anlamıyla “basiretsiz gazetecilik” örneğidir. Basın ahlakını gözeterek kamuoyunu aydınlatma noktasında bir kaygısı bulunmayan gazete tıpkı daha önceki gerçek dışı yazıları nedeniyle tarafımızca gönderilmiş olan tekzip metinlerini mahkeme kararları mecburiyetiyle usule uygun olmasa da yayınlamış olduğu gibi, bu gerçek dışı iddiaları nedeniyle de müvekkili hedef alan 11.05.2016 tarihli yazının neden olduğu kişilik hakları ihlalini cevap/düzeltme metnini yayınlayarak gidermelidir. İfade ve basın özgürlüğünün sınırlarını aşarak yayın yapan basın organları kamuoyunu, ortaya attıkları iddialarla yönlendirebilmekte ve bu anlamda hedef aldıkları kişilerin itibarlılarına zarar verebilmektedirler. Gazete ile televizyonların propaganda ve algı yönetiminin en etkili enstrümanlarından olduğu gerçeği yadsınamaz. Bu anlamda propaganda ve kamuoyu üzerindeki algı yönetiminin Cumhuriyet gazetesinde sistematik olarak yayınlanan yazılar ile Müvekkilim Sn. Berat Albayrak aleyhine sürdürüldüğü görülmüştür. Sonuç olarak yazı içeriğinde anılan belgelerde Müvekkilim Sn. Berat Albayrak’ın adı geçmemektedir. Gazetenin sözde haberi yalan ve iftiradır. Bu sebeple tekzibe konu yazı içeriğinde müvekkilin adının kullanılması habercilik adına kamuoyunu gerçek bilgilerle aydınlatma noktasında hiçbir kaygısı olmayan gazetenin kasıtlı yayın anlayışını bir kere daha gözler önüne sermektedir. Gazetenin tek amacı algı oluşturmak olduğu için hiçbir basın etiği kuralına uyulmamış, müvekkile saldırmak, kin kusmak, nefretini dışa vurmak için bile bile yalan haber yapılmıştır. Müvekkilime yöneltilen bu aşağılık iftiralar, herkesçe malum karanlık zihniyetin, Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı yürüttüğü kirli tezgâhın bir parçasıdır. Ülkesini seven, görev bilinci taşıyan, tüm eylem ve işlemlerini hukuk dairesinde yapan, Müvekkilim Türkiye Cumhuriyeti Enerji Bakanı Sayın Berat Albayrak bu karanlık odaklara karşı mücadelesini tüm kararlılığıyla sürdürecek, asılsız haber yapmayı kendine düstür edinmiş olan Cumhuriyet Gazetesinden yargı önünde hızlı ve etkin bir şekilde bu hukuk dışı eyleminin hesabı sorulacaktır. Kamuoyuna saygılarımızla sunarız. BERAT ALBAYRAK Vekili Av. AHMET ÖZEL Cumhuriyet’in yanıtı 5187 sayılı Basın Yasası’nın 14. maddesi kişilere cevap ve düzeltme hakkı tanırken cevap ve düzeltme metninin suç unsuru içermemesini, kişilerin hukuken korunan menfaatlarına aykırı olmamasını şart koşmuştur. Yayımladığımız cevap metnini kaleme alan avukat, metnin yayınlanmasına karar veren İstanbul 5. Sulh Ceza Hâkimliği yargıcı, metnin yayımlanmasına itirazımızı reddeden İstanbul 6. Sulh Ceza Hâkimliği yargıcı cevap ve düzeltme metninde geçen sözcüklerin gazetede yayımlanmasında bir sakınca görmemişlerdir. Cevap ve düzeltme metninde geçen “Pişkinlikte sınır tanımayan yalan ve sözde haberi”, “Gerçek dışı ve iftira”, “..gazete ülke gündemini bir şekilde manipüle etmeye çalışmaktadır”, “basiretsiz gazetecilik örneği”, “müvekkile saldırmak, kin kusmak, nefretini dışa vurmak...” sözcüklerinin cevap verilmesi istenen haberle hiçbir ilgisi yoktur. Böylesine düşük düzeyde bir metni okuyucumuzla muhatap etmenin sorumluğu gazetemizde değil, metni elbirliğiyle yayımlayan kişilerdedir. Siyasi ve hukuki vicdan çerçevesinde değerlendirilemeyecek bu metni, ağır para cezaları ödemek zorunda kalmamak için yayımlıyoruz. Sorumlu Müdür Abbas Yalçın C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle