Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Salı 24 Mayıs 2016 ÖzAgecanr Benim üzerimden faşizmi ve emperyalizmi yazmış Demirel, Ecevit, Erbakan, Şarık Tara, Sencer Divitçioğlu, Barış Manço, Tansu Çiller, Tayyip Erdoğan, Emre Kongar, General Franco, Beyaz Saray, R. Holbrooke, Mahir Kaynak, Ülke Arıboğan, Ergenekon, Avrupa Konseyi, Denktaş, Attilâ İlhan, Gülten Kazgan, Vefa Lisesi, Asil Nadir, AKP, “Washington Uzlaşısı”, İktisat Fakültesi, neler neler. Doç. Dr. Arzu Azer benimle yaptığı aylar süren söyleşileri kitaplaştırmış. Benim üzerimden Türkiye’de yaşatılan faşizm ve emperyalizm çıkmış ortaya. İşin ilginç yanı söyleşiye Silivri’ye kapatılmamdan üç ay önce başlamış; Haseki’deki ameliyatım ve tutuksuz yargılama kararından sonra da üç dört ay sürdürmüş. Bütün bunlar “nehir söyleşisi” olarak kitaplaşmış.(*) Okurken ben bile hayretler içinde kaldım. İnsan söyleşi yaparken farkında olmadan, aklına gelen her şeyi söyleyiveriyor. Neler söylediğime ben bile şaşırdım kaldım. Türkiye ve dünyada karşı karşıya geldiğim “100”ün üzerinde insanla, “20”nin üzerinde kurumla ilişkilerim söz konusu. Kofi Annan’dan Attilâ İlhan’a, Edward Heath’den General Franco’ya, Denktaş’tan Holbrooke’a; yok yok. Arzu Azer söyleşi kayıtlarını noktasına, virgülüne kadar hiç değiştirmeden yayımlamış, sormaması gereken kimi “özel soruların verdiğim yanıtlarını bile”… Anılarımı kendim yazacak olsam bu kadar ayrıntıya inemezdim. Kimi akademisyenlerle kamuoyuna yansımayan tartışmalarımızı bile kitaba koymuş. Milattan önce, milattan sonra Üstelik söyleşilere “Silivri” öncesinde başlayıp sonrasında da sürdürdüğümüz için olayların benim üzerimdeki yansımaları da ortaya çıkmış. Hem de kendi ağzımdan. Siyasal, sosyal ve ekonomik olarak Türkiye’deki ve dünyadaki önemli kişi ve kurumlarla ilgili bire bir yaşadıklarım, “bir nevi kendi itiraflarım olarak” sergilenmiş. Okurken kendi söylediklerim beni de şaşırttı. Ama belki de bunun böyle olması gerekiyordu. Kitabı okuyacak bazı kişiler alınabilirler, hatta kızabilirler. Bir anlamda mutlu oldum, rahatladım sanki, kendi kendimle yüzleşmiş oldum. Bir film şeridi gibi Kitabı okurken her şey bir film şeridi gibi gözümün önünden geçiverdi; Silivri’deki çocukluk günlerim, Ortaköy, Beşiktaş, Fatih, Cihangir, Ayazpaşa, Levent, yeniden Ortaköy… Vefa Lisesi, TMGT, CENYC (Avrupa Konseyi) toplantıları, İstanbul Dünya Ticaret Merkezi (19781983), Uluslararası Girne Konferansları (19841994), Middle East Business and Banking aylık dergisinin yayımlanması (19821992), 70 kitap, 500 kadar konferans, en önemlisi “tedrisimden geçen” 20 bin dolayındaki sevgili öğrencilerim. Ve Cumhuriyet’teki “Bıçak Sırtı” köşem. Bunların sonucu bana “ödetilen”, faşist kumpasın Silivri boyutu. Yalnız kendimle değil, Türkiye’yle de yüzleşmiş oldum. Türkiye’nin bugünkü noktaya nasıl geldiğini, biraz farklı bir boyuttan izlemiş oldum. (*) Doç, Dr. Arzu Azer, “Anılarda Gizli Kalan Bir Aydının Portresi; Erol Manisalı”. Derin Yayınları, Mayıs 2016, 250 sayfa. 24 MAYIS 2016 SAYI: 33102 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Yayın Koordinatörü Murat Sabuncu Yazıişleri Müdürleri Bülent Özdoğan Baydu Can Reklam ve Pazarlama Direktörü Ayşe Cemal Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Haber Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya l Dış Haberler: Pınar Ersoy l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Kültür Sanat: Evrim Altuğ l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven editor@cumhuriyet.com.tr Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. lMuhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: reklam@cumhuriyet.com.tr Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 03.39 03.30 04.02 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 05.32 13.08 17.04 05.19 12.52 16.46 05.47 13.15 17.06 Akşam 20.31 20.13 20.32 Yatsı 22.15 21.53 22.07 Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. NURETTİN ULAŞ yorum 13 Gökten zembille inen yeni Veziri Azam, kürsüye çıktığında Temel hikâyesini şöyle anlattı: “Şimdi aklıma bir şey geldi. Temel konuşma yapmaya hazırlanıyormuş. Kürsüye çıkmış. Bakmış ki konuşması yok. Benimki gibi! Sonra topluluğa ‘Bu Özgen Acar Ama “Yargıtay, Danıştay, Sayıştay” başkanları Sultan ile birlikte Rize’ye gidip çay topladılar. Bu kurumların yasalarında “Sultan ile çay toplarlar” kuralı var mı? Yoksa çaylar da “devlet protokolü çerçevesinde mi” yapıldı? Ah bu yabancılar! rliKayyoaardvçuışkbaairrkkbeennk.oŞnimuşdmi aarmtıkı bAirllaAhllabhilibi yor’!” demiş. Kavşak Yabancıların boy hedefi olan Sultan’a tepkiler her geçen gün çığ gibi büyüyor. Avusturya’da yayımlanan Der Standard Temel’deki Alzheimer, inşallah kendisinde yoktur! Veziri Azam, Erzincanlı olduğu halde iki kez İstanbul, bir kez Erzincan ve son olarak da İzmir millet Gâvur İzmir’e İnat! gazetesinde Sultan’dan şöyle söz ediliyor: “Türkiye’nin AB ile daha sıkı işbirliği yapması gereken anda; ülke, Azerbaycan’daki aşiret hükümdarlığı, Türkmenis vekili seçilmişti. dığı için, yazılar tomarlara dönüştürülür, nikâh törenine 6 bin 500 kişi davet edil tan, Kazakistan ve Tacikistan gibi Orta As Sultan, gâvur İzmir’in oylarını çekmek için son belediye başkanlığı seçiminde bunların dışına bir kâğıt yapıştırılarak içindekinin ne olduğu yazılırmış. Yapıştırılan mişti. Unutmayın ki tüm bu harcamalar Sultan’ın cebinden çıkmamış, vatandaşın vergisi ile karşı ya diktatörlükleri yönünde doğuya doğru gidiyor, kişi putlaştırılıyor!” İngiltere Başbakanı David has adamını Troya’nın tahta atı olarak aday göstermişti. Ama İz kâğıda “protokolla” denilirmiş. Sonraki yüzyıllarda şirketlerin aralarında lanmıştı! Erkânı Harbiye Reisi Paşa da şehit cenaze tö Cameron TV konuşmasında “Türkiye’nin AB’ye girmesi uzak ihtimal. AB’ye girmeleri mirliler yüz vermemişlerdi. Şimdi Veziri Azam olarak İzmir’e imzaladıkları anlaşmalar, “protokol” olarak tanımlanmış. reninden sonra apar topar nikâh törenine uçtu. Eleştiriler yoğunlaşın 3000 yılı civarında olur!” demez mi? İstanbul’a gelmeden ön hükmedecek! İkincisi ise yine Yunan ca, karargâhtan Paşa haz ce Almanya Başbakanı ‘Protokol!’ Antik Yunan’dan be Devlet protokolü. cadan hareketle “proto (önbirinci)” ve “kolos (kıç)” sözcüklerinin tüm retlerinin “devlet protokolü çerçevesinde katıldığı” duyuruldu! Sultan’ın kızının Angela Merkel bir demecinde “Türkiye’deki gelişmeler bizi büyük oranda ri kullanılan “protokol” lenmesi ile “protokolos ne zamandan beri “devlet kaygılandırıyor. Dokunul sözü isim tamlaması olup Latinceden Batı’ya, sonra da dilimize geçmiştir. (öndekibirinci kıç)” anlamına gelirmiş. HHH protokolünde” olduğunu bilen varsa beri gelsin! Tehlikeli adam. mazlıkların kaldırılması büyük sıkıntılara yol açacaktır!” “Protokol” sözcüğü için iki değişik de “Terör” nedeniyle 23 Nisan ve 19 HHH uyarısında bulundu. ğerlendirme yapılıyor. Mayıs törenlerinin dışlandığı, her gün Demokrasilerde “4Y” kuralı geçerli Fransız dergisi L’express’in kapa Birincisi: “Proto (önbirinci)” ve “kol 58 şehit haberinin geldiği bir ortam dir. Kurala göre “Yasama, Yürütme, ğına “Tehlikeli Türk” diye oturtulan (kolatutkal)” sözcüklerinden doğuyor. da, tüm “devlet” ve “belediye” olanak Yargı, Yayın”, 4 “ayrı gücü” simgeler, Sultan, acaba bu tepkileri nasıl de Antik dönemlerde kitap ciltleme olma larının seferber edildiği Sultan’ın kızının birbirlerinin denetimi altına alınamazlar. ğerlendiriyor? ‘Biz de çoktan kaybolabilirdik’ Uluslararası Gözaltında Kayıplar Haftası nedeniyle düzenlenen buluşmada Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç anıldı. ‘Kayıp yakını mısınız’ diye sorduğumuz slogan atan kadın, Pınar Gemsiz örneğini verdi Gelmeden kırmızı karanfil bulmak için çok dolaşmışlar; “Pembe kaldı 19 Mayıs yüzün den” demiş çiçekçiler hep. 21 yıl ol muş, Cumartesi Anneleri/İnsanları her buluşmalarında ellerinde, her biri dev let şiddetiyle ölmüş yakınlarının fotoğ raflarıyla birlikte kır mızı karanfil de ta şırlar oysa. İHD İstanbul Şu besi Gözaltın da Kayıplara Kar şı Komisyonu’nun Uluslararası Gözal PÖınğaürnç tında Kayıplar Haftası nedeniyle 1731 Mayıs tarihleri arasında düzenledi ği buluşmalardan biri. Hasan Ocak ve Rıdvan Karakoç’u anmak üzere Gazi Mahallesi’nde, Gazi Cemevi’nde bulu şulmuş, topluca mezarlığa yürünecek. Öyle hazin bir tarih ki 21 Mart 1995’ten sonra haber alınamayan ve 58 gün sonra kimsesizler mezarlığın da bulunan Hasan Ocak’ı ararken, abi si Hüseyin Ocak emniyette baktığı otopsi fotoğrafları arasından bir tanesi ni, yine akıbeti meçhul Kenan Bilgin’e benzetiyor. Meğer o değil, Rıdvan Karakoç’muş. Aynı mahallede birbiri ni tanımayan insanlar o günden sonra ‘Bir faili meçhul de bizimki mi olacak?’ Öldürülen Pınar Gemsiz’in babası Kaya “Halkımız bunları görmüyor mu” diye soruyor. 15 Mayıs akşamı, Gazi Mahallesi, Millet Caddesi’ndeki evinde camı parçalayan tek kurşun göğsünden girerek üç çocuk annesi Pınar Gemsiz’i öldürmüştü. Kendi evinde, bebeğiyle ilgilenirken... Kovanlar ortada yok, mahalleli olayın üçdört gün öncesinde polisin defalarca apartmanlara rastgele ateş açtığını söylüyor. Pınar Gemsiz’in annesi Besra ve babası Nurhamza Kaya’nın evinin önünde plastik sandalyelerde 21 yıldır yakınlarının mezarını, kemiklerini, katillerini ara adalet mücadeleleriyle akraba oluyorlar böyle. İkisi de telle boğulmuş; belki aynı tel diye düşüyor akıllarına. Mezar başında konuşma yaparken Hüseyin Ocak, “anmak bile istemediği işkenceler görmüş” iki genç bedenden söz ediyor. Belki 21 yıldır hiç konuşmadılar o işkenceler üzerine. Mezarlıkta ‘ölümsüzlük’ Ocak’ın diğer abisi Ali, kardeşi Maside, ablası Hüsniye ve annesi Emine Ocak orada. Rıdvan Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç da. Cemil Kırbayır’ın abisi Mikail Kırbayır, Kenan Bilgin’in abisi İrfan Bilgin, Fehmi Tosun’un kızı Besna Tosun, Murat Yıldız’ın annesi Hanife Yıldız, Metin Göktepe’nin ablası Meryem Göktepe, Süleyman Cihan’ın kardeşi Ahmet Cihan... Hasan Ocak’ın hiç görmediği iki küçük yeğeni Berken ve Tena en öndeler. Mezarlığa doğru “Cezasızlığa son, adalet istiyoruz”, “Kayıplar bulunsun, hesap sorulsun” diye kaç bininci kez, ilk günkü öfkeyle sloganlar atılıyor. Tam öyle bağıran kadınlardan birine “Siz de kayıp yakını mısınız” diye soruyorum bir yandan yürürken. “Olmamız şart mı yavrum” diyor, “Biz de çoktan kaybolabilirdik. Bak Pınar (Gemsiz) kendi evinde vuruldu”. İki mezar başında kayıp yakınları, İHD temsilcileri konuşmalar yapıyor. Hemen hepsi o zaman sorulamayan hesap yüzünden bugün Cizre’nin, yan anneler, ablalar, abiler oturuyor. Taziyeye gelmişler. Onlar acıda ve adalet arayışında tecrübeliler, Pınar Gemsiz’in gözlerinin akı ıstırapla donmuş ablalarına kardeş gibi sarılıyorlar. Baba Nurhamza Kaya “Bir faili meçhul de bizimki mi olacak” diye soruyor. “Halkımız bu devletin neler yaptığını görmüyor mu, askerin, polisin ailesinin yüreği yanıyor, bizimki yanmıyor mu? Edi bese (yeter)” diye haykırıyor. Öyle hazin ki, onlar da böylece akraba oluyor. Sur’un yaşandığından, sorumlular ceza alana kadar peşini bırakmayacaklarından söz ediyor. Bir mezarlıktayız ve iki isim eklenerek “Ölümsüzdür” diye bağrılıyor. Ölümsüzlük nasıl bir şey? Belki de hâlâ hayatta olanların inadına deniyordur ölümsüzlük. Son bir yılda 10 kaybın kemiklerine daha ulaşıldı. Güler misiniz, ağlar mısınız, Hasan Ocak’ın soruşturmasında tanıklar yeni dinleniyor. Kalabalık trafiği tıkar gibi olduğunda, cemevinden itibaren mezarlığa kadar kalabalığı arkadan takip eden bir polis akrebinden anons yükseliyor: “Yolu kapatmayalım arkadaşlar. Araçlara dikkat edin, yeter ki size bir şey olmasın”. “Ya sabır” demeye getiren bakışlar yüzlerde. Cemaat okulları gidiyor Saray okulları geliyor Mavioğlu, Düzkan ve Eren haklarında açılan soruşturma kapsamında dün Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’ne geldiler. Gazetecilere DİSK Genel Başkanı Kani Beko, TGS GazetecilereBaşkanı Uğur Güç, gazeteci ElifIlgaz, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş de destek verdi. soruşturma Özgür Gündem gazetesiyle dayanışmak amacıyla nöbetçi genel yayın yönetmenliği görevini üstlenen gazeteciler ifade verdi. Özgür Gündem gazetesi üzerindeki baskılara karşı başlatılan “Nöbetçi Eş Genel Yayın Yönetmenliği” üstlenen gazeteciler Ertuğrul Mavioğlu, Ayşe Düzkan, DİSK Basın İş Genel Başkanı Faruk Eren, Fehim Işık, Celal Başlangıç ve Avukat Eşber Yağmurdereli hakkında “Terör propagandası” suçundan soruşturma başlatıldı. İfade için savcının odasına giden gazetecilere savcının “Dayanışma nöbetini kim organize etti”, “Neden böyle bir dayanışma yapıldı?” ve “Nöbet ne kadar sürecek” yönünde sorular soruldu. Ayşe Düzkan ifadesinde, “Özgür Gündem ile dayanışmak için bu nöbet başlatıldı. Gazetede yer alan haberler eğer Türkiye’de baskı olma sa diğer gazetelerde de haber değeri taşıyan haberlerdir” dedi. Mavioğlu ve Eren de düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında gazetecilik yaptıklarını, gazete ile dayanışmak için nöbet eylemine katıldıklarını belirtti. İfadede öğrendiler Nöbete katılan 4 gazeteciye daha soruşturma açıldığı öğrenildi. Avukat Özcan Kılıç; Ragıp Duran, Nurcan Baysal, Ömer Ağın ile ÇGD Genel Başkanı Ahmet Abakay hakkında da örgüt propagandası ile soruşturma açıldığını öğrendiklerini söyledi. Gazeteciler Fehim Işık, Celal Başlangıç ve Avukat Eşber Yağmurdereli’nin de ifade vermesi bekleniyor. l İSTANBUL/Cumhuriyet Kadıköy Vergi Dairesi’nde 7750396903 Vergi numarasıyla, Kuşdili Cad. 30 Ağustos Sok. No: 4/2 Kadıköy/İstanbul adresinde bulunan Sosyal Haklar Derneği’ne kayıtlı Seri: A Sıra No: 150 ile Seri: A Sıra No: 300 arasındaki 3 bağış koçanı zayi olmuştur. SİNAN TARTANOĞLU Milli Eğitim Bakanlığı 1 milyon TL bütçe ile Maarif Vakfı kuracak. Tüm dünyada özel yurtlarDA MEB TEKELİ MrrilkyrVşdroonHştrsksclforMy3ünsEaenaeuıaaeıiıııaelrkeueüuyğiaannülnnnrmrüaraştcttHYSmlltvcutierClrkıiiuauııklidaıdlaytitaiaçtmlrdalnniaeliifkıauülavedkiüaaiieylryaemrfeaesuklsarçeacamra,skkıahe.tamrleerddtavtğşaraeeğtrisçtkatyüyYiiieemBaneıılehuüyBc,bksieıeoyannyryzgechutcoaiaiöesuztiva.meoıkyiadeeğeesaödoele,rknakmneBrkreMlrlecüurlmtcisktkyeaidatnubl.ekataise:teacaa,etkl,eıanu.ibimerKnialattvaeleek,knklpkmpsttViaiakil,aciştreakzilDlieula.ulnall.leerbçıllkr4nekeıaaiyeto,rınğ2inrMkırıkiöi,ıksacdcksöracnşmnanukosı’ülüsğöpslkeeşk:,’s’eğinaıe,aaakaeimdniaşyrğgfyökkoaüiVokarrrylrtae,ueletdereyıerteae.soitMtıe.loatırMğKütvi,efllsüraaslultln1ürkiitnilkakeıaaitçhilionfmirualepikn2,tümki,ul:eıey,kıalüoamsrvVlhfoutcmaeklialııaild,Ykee:knayaenafnrslabçovı,aVekükuÖnamblukucalimiaerneyronkumliairearflKctrkeşllaaujmıultk,rakleamhit’iyacgdaeleinurmaltöl.cıtkekaröattazetıefDHeüsaımğeildk.siubnrmlnraank,aeıla.ko,e2,1üvgtmuaütkryrrVrdMckpçktinrgglbyyetbaiiaıiıeıiööesaıaiiiaainşsannntkban.leÖyforerrtppmhdbkıadmaarsdiıBciiseevnasalliviieSfüğrylae,ameruzağriaçeınditasıseYr,n’lsrmceıçlıminoniıoalslredlamlp’heılmMeakislsıedaınrçaceyelıudakşenşivbkouıiılniiktaza’sgnşltkiuna.ğddearinakadmituatlösiuslaEiğyçiüvvrnreıertatlnanri.ariuoalceğıeizcdynnlyedyaAyımtlTuenmtieeuleıaoçfarguatıidavşöl2NnkyaicslrilndasEğlnzpahiikrvıısaumıaz0lrluı.bekşell.iKan”nritıeaeareepkdık1‘sTtivndaBonnFFşırbırnsralga,Aıl’lBı5tnuaenor:imlıaöAe.iaııiKçaeiööeodtnrasRğyCybdynytiPsrıyzcnsağTğamaallakkeaiaaagialdeıuAreauaeıhmrrrmiİnerkğnlşavoluntürHöekermdembşvıı’cl“aeiaune’u’jıddulzanltizaışıı2eeeselanvdvinhaarrnlpehriaeatnic,om0‘ırlİyau:eei,nğadsksuldnrğsienhpr1öhykalneÖtonmisoöılaaiarlıiberauannka5eşEeecı’vıjlbzptnvSnonralelinsdcllnrrimaeıuriendaeysaeeejyYnsaskydıiüamkae“MtrşaaınsnbortriırueYaelaMö.vöunzmknl.miıaldreıiksızsnalnEğzeadtrivimB.ardaeeey,ailenesneşırnlsBaeneneğdulnanıiad‘şoelölal,rlbkşkeıbiadaeidpndnaenktysdbşysyiçiaiaürnıaıaualeiaeaee”: C MY B