Katalog

Çarşamba 11 Mayıs 2016 EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: YALÇIN ERZAN haber 5 Safımız belli zaten Haddinden fazla uzayan zorunlu bir tatilden sonra yeniden okurlara “Merhaba” demek, şahane bir his. Basında yeni değilim. Habercilik, dış muhabirlik, köşe yazarlığı, Ankara temsilciliği, televizyon yorumculuğu derken, yıllar içinde şu bizim medya mahallesinin her basamağını çıktım. Gazeteciliğin en havalı olduğu dönemleri de, bilinçli bir şekilde hiçleştirildiği süreçleri de yaşayarak gördüm. İyisiyle kötüsüyle bizim mahallenin tüm zaaflarını, tüm hastalıklarını biliyorum. Bu uzun yolculuktan sonra dönüp dolaşıp geldiğim, gazeteciliğe de ilk başladığım yer: Cumhuriyet. 16 yaşında gazeteci olmayı kafasına koyan ve yaz tatili için bir staj ayarlayıp Cağaloğlu’ndaki binadan adımını atan kız çocuğu o gün ne kadar heyecanlıysa, ben de bugün bu satırları yazarken aynı heyecanı taşıyorum. İçimde aynı ürkeklik, aynı muziplik var. Meslekle tanışmam, Cumhuriyet’in Cağaloğlu binasının haber merkezinde oldu. Hayatımın en önemli yazıydı. Dün gibi hatırlıyorum kâh belediye haberleri, kâh DGM’lere giden muhabirlere takılarak öğrendiklerimi; o abi ve ablaların yol boyu habercilik, yazıişleri, manşet gibi konuları sabırla bana anlatışlarını. Ve o yılların karanlığında, o minnacık binadan yükselen enerjiyi... Gerçi Cumhuriyet’le mazim, aslında daha da eski. Küçükken bizim eve Cumhuriyet girerdi. Okumayı söktükten sonra da her yaz İzmir’deki yazlıkta görevim, öğleden sonraları Sıraç Dedem’e heceleye heceleye Mustafa Ekmekçi’yi okumaktı. Her yaz, heceleye heceleye, Cumhuriyet kafama kazındı işte... Şu çok tartıştığınız Cumhuriyet, o yıllarda bile insan hakları ve Kürt meselesini işleyen tek mecraydı! Tek ama! Hiç unutamıyorum, “işkence” lafını ilk kez yine yazlıkta bir Cumhuriyet haberini hecelerken öğrenmiştim. İlkokul 1, bilemedin 2... “Anneee, işkence ne demek?” Gözaltına alınan bir öğretmenin üzerinde sigara söndürülmüş, işkence izleri varmış. Çocuk kafası işte: O gün bu gündür ağzıma “işkembe” çorbasını koymuş değilim. Tadını bile bilmem... Bunları neden anlatıyorum? Öncelikle tabii ki safımız, şeceremiz belli olsun diye. Ama daha da önemlisi, Sevgili Can Dündar arayıp “Cumhuriyet’e gel artık” dediğinde, neden duygulandığımı, neden tereddüt bile etmeden “Evet” dediğimi bilesiniz diye. Hani “Doğru zamanda, doğru yerde” olmak diye bir tabir vardır ya? İşte tam da öyle hissediyorum. Tarihin doğru safında olmanın verdiği dayanılmaz bir rahatlık var üzerimde. İçinden geçtiğimiz bu karanlık, zor günlerde, Türkiye’nin en cesur gazetesinde yazma fırsatı bulmak, az iş mi? Kimse alınmasın ama Cumhuriyet gibisi de yok etrafta! Bu köşeden her karşınıza çıkışımda “Allah kahretsin!” yazısı yazmak niyetinde değilim. Gazetecilik yapmak istiyorum. Öfkeyle enerjimi tüketmek yerine bir adım ötesine geçmek istiyorum. Analiz, bilgi, habercilik, gözlem... Ne oluyor, dünyada ne oluyor, biz neden karanlıklara gömüldük? Ve en önemlisi, nasıl çıkacağız? İşte bütün bu düşüncelerle, geçmiş ve gelecek arasında karman çorman hislerle, ama daha da önemlisi, birikmiş bir enerjiyle karşınızdayım. Merhaba. CHP’Lİ ÖZGÜR ÖZEL: ‘Saray AKP’nin fişini çekti’ Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevi bırakacağını açıklamasının ardından, yapılma yan Bakanlar Kurulu ve AKP grup toplantısı tar tışmaları TBMM Genel Kurul’unda devam etti. Meclis’te 2B arazi sahiplerinin mağduriyetleri nin giderilmesi için yapılan görüşmelerde, ka nun teklifinin AKP oylarıyla reddedilmesinin ar dından, Genel Kurul’da partilerin grup başkan vekilleri arasında atışmalar yaşandı. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, AKP’li vekillerin kanun tekifle ri doğru olsa da muhalefetten geldiği için ret oyu verdiğini daha sonra kendi düzenleme leriyle gündeme getirdiklerini söyledi. Özel, “Bugün AKP’nin Bakanlar Kurulu toplantısı, Meclis’te grup toplantısı yapamadığı Saray eliyle doğru Özgür Özel dan fişinin çekildiği bir darbe süreci yaşıyoruz. AKP grubunun yerinde yeller esiyor, grup top lantısı yapamıyorsunuz, Bakanlar Kurulu yapa mıyorsunuz” dedi. AKP Grup Başkanvekili İlk nur İnceöz konunun AKP’nin iç meselesi oldu ğunu söyledi. HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel ise “Saray’ın Başbakan’a yaptığı darbe, bir partinin iç sorunu değil tüm Türkiye’nin so runudur” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Yargıtay savaşlarıÇAĞRI HEYETİNİN BELİRLEDİĞİ KURULTAY TARİHİNE 5 GÜN KALA TANSİYON YÜKSELDİ Muhalefet: Yargıtay kararı onadı Genel merkez: Muhalefetin algı operasyonu Muhaliflerin açtığı dava sonucu çağrı heyetinin belirlediği kurultay tarihine 5 gün kala MHP’de “Yargıtay savaşı” yaşanıyor. GENEL MERKEZ SALONA Atışmalar geçen cuma muhalif tarafın sosyal medya üzerinden Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın MHP Büyük Kurultayı’nın toplantıya çağrıl KORUMA TALEBİ ması konusunda kayyum heyeti OKTAY VURAL görevlendirilmesine ilişkin An ALİCAN ULUDAĞ kara 12’nci Sulh Hukuk Mahkemesi kararını onaylandığına yönelik söylentileriyle başladı. Hukuk İşlerinden Sorumlu genel başkan Yardımcısı Oktay Öztürk, “Kamuoyunu bugüne kadar gerçek dışı haberlerle yönlendirmeyi SELDA âdet edinenler; artık kimse GÜNEYSU yi şaşırtmayan ucuz bir algı DEVLET BAHÇELİ Ankara 25. İcra Müdürlüğü, Gemerek Asliye Hukuk Mahkemesi’nin MHP Büyük Kurultayı’na gidilmesine hükmeden Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kararını tedbiren durdurulması kararının infazı için Ankara Valiliği’ne ilginç bir yazı gönderdi. MHP Genel Merkezi’nin avukatlarının talebi operasyonu yürütmektedir” tep üzerine karar alan 25. İcra Mü kisini gösterdi. Önceki gün ise dürlüğü, valilikten Yargıtay’dan Genel başkan adaylarının avu kesin karar çıkana kadar MHP katlarından “Yargıtay’ın mah büyük kurultayının düzenlen kemenin kararını onadığı ve ak mesine yönelik girişimlerin en şam saatlerinde açıklanacağı” gellenmesi için gerekli güvenlik dile getirildi. Öztürk de, “Dava tedbirlerinin alınmasını istedi. arkadaşlarımız üzerinde bilgi Bahçeli, grup toplantısında “Hükümete hukuki destek vereceğiz” açıklamasına açıklık getirdi. 25. İcra Müdürü Hacı Mehmet kirliliği yaratarak ne pahasına Demircioğlu, dün talebi olum olursa olsun camiamızı kaosa sürüklemek gayretindeler” yanıtını verdi. Genel Merkez Avukatı Yücel Bulut “yakın zamanda Yargıtay’ın karar vermesini beklemediklerini” dile getirdi. ‘4 üye onayladı’ Bahçeli: Terörü yok etmek için her türlü ilave desteği veririz MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin Siyaset ve Lider delede kayıtsız şartsız destek verdiğimizi ifade ediyorum. grup toplantısında yaptığı konuşmada “başkanlık sistemi” lu karşıladı. Demircioğlu, Ankara Valiliği’ne yazı göndererek kongre yapmak isteyenlerin güvenlik tedbiriyle engellenmesini istedi. Öte yandan aynı İcra Müdürlüğü, Tosya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin Ankara 12. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ku Dün de muhalif kanattan Yar lik Okulu sertifika töreninde TBMM’de her türlü ilave deste yorumlarına sert tepki göster rultay kararını durduran kara gıtay kararının mesai bitimine kadar açıklanacağı hatta Yargıtay 18. Hukuk Dairesi’nin 5 üyesinden 4 üyesinin “kararı onadığı birinin ise onamama yönünde oy kullandığı” da iddia edildi. lANKARA yaptığı konuşmada söylediği “hükümete hukuki destek verebilecekleri” sözüne açıklık getirdi. İktidar partisindeki kaynamaların kopmalara sebebiyet verdiği takdirde ülkenin durumunun kötüleşeceğini vurgulayan Bahçeli, “Terörle müca ği vermekten çekinmeyiz. Bunu da milli görev sayarız” dedi. Bahçeli, Yargıtay’ın MHP’deki kongre sürecine ilişkin kararının açıklanabileceği söylemlerine ilişkin de “Yargıtay’ın alacağı karara saygılıyız” ifadelerini kullandı. Bahçeli, partisinin di. Bahçeli, “Başkanlık gelince işsizlik bitecek midir? Başkanlık tesis edilince Türkiye bölgesinde ve küresel anlamda yıldız gibi parlayacak, bir kalemde tüm sorunlarından kurtulacak mıdır” diye sordu. l ANKARA / Cumhuriyet rının infaz edilmesine yönelik başvuruyu ise bir haftalık yasal süre içerisinde başvurulmadığı gerekçesiyle reddetti. Bu kararla Tosya Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararı kendiliğinden kalkmış oldu. Saray’a uşak mı ALMANYAZİYARETİ Gündem arıyorsun?EKBrıAldŞıçBodAğaKarAnoN’ağSlOuR’nUdSaUn CHPGenel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “düşük profilli başbakan” tartışmalarına dikkat çekerek, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Saray’a uşak mı arıyorsun” sözleriyle yüklendi. AKP’nin 22 Mayıs’ta olağanüstü kurultaya gitmesini ve Başbakan Davutoğlu’nun da bu kurultayda aday olmayacağına yönelik açıklamaları üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı da sert bir dille eleştiren Kılıçdaroğlu, “Davutoğlu’nu halkın iradesine saygı duyduklarından ötürü savunduklarını” belirtti. Davutoğlu’nun istifasıyla ilgili olarak ‘Benim tercihim değildir” şeklindeki sözlerini de anımsatan Kılıçdaroğlu, “23 milyon oy alan bir Başbakan, bir kişinin dudağından çıkan sözlere kendisini esir ettiriyorsa, onun gereği olarak Başbakanlık’tan istifa ediyorsa onun demokrasi kültürü yoktur. ‘Saray’da oturan zat, o zat oradaysa 23 milyon değil, 80 milyon bana oy verse hepsi hikâye’ diyor” açıklamasında bulundu. Kula kulluk AKP Ankara Milletvekili Aydın Ünal’ın “düşük profilli başbakan” sözlerine de tepki gösteren Kılıçdaroğlu, kuralları önce Anayasa’nın sonra da yasaların belirlediğine dikkat çekti. Davutoğlu’nun Erdoğan’a “Sayın Cumhurbaşkanı kusura bakma, beni buraya 23 milyon 600 bin kişi getirdi, bir kişinin ifadesiyle ben koltuğumu bırakmam” demesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, “Dedi mi? Demedi. Şimdi dönüp, ‘Böyle bir rezalet olur mu’ diyoruz. ‘Siz bunu anlamazsınız, bunun adı Reis’e itaat, davaya sadakat’ Baykal’a ne oldu? Grup toplantısını izleyen Deniz Baykal’ın kızarmış yüzü çeşitli yorumlara neden oldu. Antalya’da yaşayan Baykal’ın yüzünün güneş nedeniyle kızarmış olabileceği konuşuldu. diyorlar. Haklılar. Bizde böyle bir şey yok. Biz ‘düşük profilli’, kula kulluk, Saray’a uşaklık yapan kişiyi aramızda barındırmayız” dedi. “Başkanlık sistemi” tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, “başkanlık sistemiyle sultanlığın getirilmek istendiğine” işaret ederek, “Erdoğan’ın demokrasiyi iki dudağına hapsetmek istediğini” söyledi. l ANKARA Kılıçdaroğlu grup toplantısında Erdoğan’ı eleştirdi. Kaseti izleyen Erdoğan bildiklerini anlatsın Kemal Kılıçdaroğlu, Antalya Milletvekili Deniz Baykal’ı genel başkanlık koltuğundan eden “kaset skandalı” ile ilgili soruşturmada kendisini “tanık” olarak ifadeye çağıran Ankara Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu Başsavcılığı’na ifade vermeyecek. Kılıçdaroğlu’nun, “Baykal kasedini izleyen dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan’dır, o nedenle Erdoğan’ın ifadesi alınsın” gerekçesiyle ifade vermeyi reddettiği öğrenildi. Kılıçdaroğlu’nun Habertürk TV’de katıldığı bir programda, Baykal ile ilgili görüntüleri Erdoğan’ın bizzat izlediğini belirterek “Kaseti izlediğini gördüm. Kendisine o kaseti izletenler Erdoğan’ı kayıt altına alıyor. Kaseti Erdoğan’a gönderenlerin ‘paralel yapı’ olduğuna inanmıyorum. O dönem Başbakan’dı. Bir Başbakan’a o görüntüleri izlemek yakışır mı?” ifadelerini kullanmıştı. l ANKARA / Cumhuriyet özgürlük olacak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün Almanya’nın başkenti Berlin’de olacak. Görüşme gündeminde, Türkiye’ye “vize muafiyeti”nin yanı sıra, Türkiye’deki düşünce özgürlüğü ve insan hakkı ihlalleri konuları olacak. İki gün sürecek Almanya ziyareti kapsamında Kılıçdaroğlu, ilk olarak koalisyon ortağı Alman Sosyal Demokratik Partisi (SPD) Meclis Grubu Başkanı Thomas Oppermann ile bir araya gelecek. Kılıçdaroğlu’nun Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Cem Özdemir’le de görüşmesi planlanıyor. Ayrault’la görüşecek Kılıçdaroğlu daha sonra ise Almanya Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier ve Fransa Dışişleri Bakanı Jean Marc Ayrault ile buluşacak. Kılıçdaroğlu ile görüşme talebinin Ayrault’tan geldiği öğrenildi. Kılıçdaroğlu, gezisinin ikinci gününde Şansölye Yardımcısı, Ekonomi Bakanı ve SPD Genel Başkanı Sigmar Gabriel’le çalışma kahvaltısında bir araya gelecek. Görüşmede CHPSPD’nin işbirliğinin geliştirilmesine dönük çalışmalar ile “TürkiyeAB ve Almanya İlişkileri” değerlendirilecek. 3 isim eşlik edecek CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Göç ve Mültecilerden Sorumlu Şansölye Nezdinde Devlet Bakanı, Parlamenter Müsteşar Aydan Özoğuz ile bir buluşma gerçekleştirecek. Kılıçdaroğlu’na iki gün sürecek ziyaretinde Genel Başkan Yardımcıları Selin Sayek Böke, Çetin Osman Budak ve Öztürk Yılmaz eşlik edecek. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B