18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 9 Nisan 2016 4 haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: zarife selçuk Sandıkta son oylar ‘Biz’ yok, ‘O’ var AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu açıkça söylüyor: Parlamenter sistem işimize gelir. Yargı da bizde, yürütme de bizde, yasama da bizde... Hani biz söylesek iftira derlerdi, şimdi Sayın Ensarioğlu söyleyince ne oluyor? “İtiraf” değil mi? Adalet Bakanı Bekir Bozdağ bu açıklamayı tevil gereğini duymuş: Sayın Ensarioğlu hukukçu bir arkadaşımız değil. Yargı bağımsızdır. Milletin yargısıdır. İkisinden biri doğruyu söylüyor, biri yalan söylüyor. Hangisi acaba? Ne dersiniz? Yargı bizimdir diyen Ensarioğlu mu, yoksa yargı bağımsız diyen Bekir Bozdağ mı doğru söylüyor? Dilerseniz bir somut örnekle açalım soruyu: Bildiğiniz gibi, tarihin en fahiş hukuk skandallarından biri olan Balyoz davasını Yargıtay 9. Ceza Dairesi 9 Ekim 2013’te karara bağlayarak, 237 sanığın cezasını onadığını açıkladı. Daha sonra, cezası onanan sanıklardan kimileri hakkında hükmolunan tazminatlardan da anlaşılacağı üzere, Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarihe geçecek bir hukuk cinayeti işlemişti. Bir ufak bilgi: Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nde Balyoz davasına bakan yargıçların başkan hariç tamamı, Abdurrahman Kavun, Fikriye Şentürk, Ahmet Toker ve Hamza Yaman Yargıtay’a üye olarak, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısının tamamen değiştirildiği 2010 referandumundan sonra, 24 Şubat 2011’de atandı. Referandum öncesi Yargıtay üyesi olan tek hâkim, Başkan Ekrem Ertuğrul’un 9. Ceza Dairesi’nin başkanlığına atanma tarihi ise 24 Ekim 2011. HHH Şimdi Yargıtay 9. Ceza Dairesi somutunda söyleyin kim haklı? Bozdağ mı yoksa Ensarioğlu mu? Hemen belirteyim ki, yargının bağımsız olmadığını vurgularken doğru söyleyen Ensarioğlu’nun ileri sürdükleri de açıklanmaya muhtaç. Sayın Ensraioğlu “yargı bizim” derken, kimi kastediyor? AKP’yi mi? Genel Başkanı Başbakan Ahmet Davutoğlu ile birlikte partinin üst yönetimini mi? AKP kurultayını mı? AKP Parti Meclis Grubu’nu mu? Hiçbiri değil! “Biz” der ken kastedilen “O” dur. Sloganı “Ben sen, biz siz yokuz O var, sadece O” olan AKP’de tek yetkili, tek etkili, tek kutsal makam vardır: O. Parti üyelerini ve yöneticilerini O seçer, parti organları onaylar, milletvekillerini O seçer, millet seçimi tekemmül ettiren formaliteyi yerine getirir. Yürütmeyi O seçer, başbakan ilan eder. Her şeyi O seçer, ama her şeyi, hatta Vodafone Arena’nın açılış gününe gelecek olan kişilerin listesini bile O gözden geçirip, onaylar, sonra açılır stat kapıları. Parti yöneticileri ona karşı sorumludurlar. Yasamanın çoğunluk kanadının üyeleri kendilerini seçen O’na karşı sorumludurlar. Ensarioğlu’nun “bizim” dediği yasamanın çoğunluğu da, yürütmenin tümü de, yargının büyük bölümü de O’na karşı sorumludurlar. Herkes, her şeyden O’na karşı sorumludur. Bir tek kimseye karşı sorumlu olmayan vardır, o da O’dur. HHH Tabii bu durumda, yasamanın yürütmenin ve yargının, tüm erklerin, tüm fertlerin, herkesin yalnızca ona karşı sorumlu olduğu, onun tarafından atanıp azledildiği sistem, aslında görüntüsü parlamenter de olsa parlamenter rejim değildir. Bugün Türkiye’nin içinde debelendiği çıkmazın sorumlusu olarak parlamenter rejim gösterilemez. Uygulanan parlamenter rejim değil ki. Türkiye’de parlamenter rejimin var olabilmesi için siyasi partilerin yöneticileri ve milli iradenin temsilcilerinin tek yetkili makam O tarafından atanmalarının sona ermesi gerekmektedir. Milli irade, ancak temsilcisi oldukları söylenenlerin atama ile seçime girmelerinin sona ermesiyle anlam ifade edebilir. Bugün yürürlükte olan parlamenter sistem falan değil, parlamenter kostümlü “O rejimi”dir. Varılmak istenen yer ise ileri sürüldüğü gibi, başkanlık sistemi değil, başkanlık etiketli bir O egemenliği sistemidir. Evet şu anda yazılmakta olan “O’nun hikâyesi”dir. Davutoğlu, 2009’da o yasayı övüyor ‘Vatandaşlık’ farkı EMİNE KAPLAN Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Terör örgütünün yandaşlarını devre dışı bırakmak için vatandaşlıktan çıkartma dahil gereken tüm önlemleri almakta kararlı olmalıyız” açıklamasına karşı “Şu ana kadar gündememize gelmedi, üzerinde çalışılması gereken bir konu” diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu, hem seçim beyannamesi hem de partinin internet sitesinde “icraatlar” bölümünün “demokratikleşme” başlığı altında yer alan kısımda 2009 yılında Erdoğan’ın Başbakanlığında AKP hükümeti tarafından çıkarılan Türk Vatandaşlığı Yasası’nı övüyor. Söz konusu bölümde, “2009 yılında yeni bir Vatandaşlık Kanunu çıkarılarak daha önce vatana bağlılıkla bağdaşmayan eylemlerde bulundukları gerekçesiyle Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı kaybettirilenlere Bakanlar Kurulu’nca yeniden vatandaşlık hakkı verilmesi imkânını getirdik” deniliyor. Başbakan, önceki gün “Sayın Cumhurbaşkanımız, buna ihtiyaç olduğu kanaatindeyse, terörle mücadelede fayda getirecekse hukuki veçheleri incelenir. Üzerinde çalışılması gereken bir konu” demişti. l ANKARA HDP bölgede oylarını artırmasına karşın Batı’da kan kaybediyor AKP, bölgede oy kaybederken CHP ise oy oranını koruyor HDP’nin 3 ayrı şirkete yaptırdığı kamuoyu yok şı oluyor diye siyaset alanı genişler mi? Aksine daralır. Siyaset alanını da lamalarından çarpıcı so raltıyor, HDP’yi eritmi nuçlar çıktı. Türkiye’de yor. 1 Kasım’dan bu yana ki gerilim ortamı, seçmen tercihlerine de yansıdı. Anket sonuçları, HDP AYŞE SAYIN HDP’nin oylarının arttığı ortaya çıkıyor” yanıtını verdi. Demirtaş’ın bu sözleri Eş Genel Başkanı Selahat nin arkasına düştüğümüz tin Demirtaş’ın “siyaset alanı da de, karşımıza HDP’nin 3 ayrı şir raldı” sözünü doğrular nitelikte. kete yaptırdığı yakın tarihli kamu HDP’nin “Türkiye partisi” hede oyu anketleri çıktı. Söz konusu an fi, seçmen tercihlerine göre “böl ketlerin sonuçları ve HDP kulis ge partisi”ne dönüşme eğilimine lerinde sonuçlara ilişkin değerlen girdi. En ilginç sonuçlardan birisi dirmeler şöyle: ise AKP oyları yüzde 50’lerde sey l 1 Kasım seçimlerinde yüz retmesine karşın, başkanlık siste de 10.8 olan HDP oylarında eği mine desteğin yüzde 36’larda kal lim yukarı doğru ve yüzde 11 ile ması. yüzde 11.4 arasında değişiyor. Demirtaş, geçen salı gazeteci AKP oyları yüzde 4950 aralığın lerle yaptığı sohbet toplantısın da seyrediyor. Ancak her 3 anke da, “Çatışmalar nedeniyle HDP’nin tin sonuçları değerlendirildiğin kan kaybettiğini ve siyaset alanı de, HDP oyları Batı’da ve daha ön nın daraldığını düşünüyor musu ce milletvekili çıkardığı metro nuz” sorusuna, “Kesinlikle. Bom pollerde düşüş eğilimi gösteriyor. balar patlıyor, çatışmalar olu HDP oylarındaki artış, Doğu ve yor, bu kadar ölüm, kan, gözya Güneydoğu’dan kaynaklanıyor. Bu bölgelerde AKP oylarında ise dikkat çekici düşüşler var. l AKP’nin oylarını 1 Kasım seçimleri düzeyinde tutmasındaki en önemli etkenlerden birisi MHP seçmeninin, Kürt sorunu konusunda AKP’nin seçimlerden sonra da sürdürdüğü “güvenlikçi politikalar”a destek vermesi nedeniyle bu partiye yönelmesi. MHP’yi en yüksek gösteren anket yüzde 11 dolayında görünmesine karşın iki firmanın yaptığı araştırmaya göre “baraj sınırı”nda ya da altında. CHP ise 1 Kasım seçimlerinde yüzde 25 dolayında olan oy oranını koruyor. Destek yüzde 36 l AKP oyları yüzde 50’ye yakın seyretmesine karşın, başkanlık sistemine destek yüzde 36’larda görünüyor. İşte bu nedenle de Demirtaş gazetecilere yaptığı açıklamada da, başkanlıkla ilgili anayasa değişikliğinin “referanduma” gitmesi halinde de Erdoğan’a baş kanlık çıkmayacağı konusunda çok “emin” ifadeler kullandı. l HDP yönetimine göre, Batı’da, PKK ve özellikle canlı bomba saldırıları ile gündeme oturan TAK’ın eylemlerinin faturası HDP’ye çıkarılıyor. Bir yandan Saray/hükümetin en sert söylem ve uygulamalarla yüklendiği HDP, öte yandan PKK ve TAK’ın eylemleri nedeniyle “sıkışıyor.” Bu da Kürt sorununa siyasi çözümün önündeki en büyük engeli oluşturuyor. Kutuplaşma netleşti l Sonuçlar, DoğuGüneydoğu ile batı seçmeni arasındaki kamplaşmanın daha da netleştiğini ortaya koydu. Kürt sorunundaki çözümsüzlük ve çatışmanın, kamplaşmanın daha da çetinleşmesini, HDP’li önemli bir kaynak, “Hem Kürtlerde hem de Türkler de bir deyim var: Dibe vurmadan çıkmak zor görünüyor... Geldiğimiz nokta, bizi oraya götürüyor” sözleriyle özetliyor. l ANKARA DAVUTOĞLU AYASOFYA’DA SERGİ AÇTI DHA Ahmet Davutoğlu, Ayasofya’daki “Aşkı Nebi” sergisinin açılışına eşi Sare Davutoğlu ile katıldı. Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Başkanı Denis Zvizdiç, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın da katıldığı program “Kuranıkerim” okunmasıyla başladı. Geçen yıl Hıristiyanların Paskalya kutlamaları döneminde Ayasofya’nın iç kısmında 85 yıl sonra ilk kez Kuran okutulması kamuoyunda tartışma yaratmıştı. ‘Erdoğan günde 3 kişiye dava açıyor’ CHP Milletvekili Murat Emir, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın soru önergesine verdiği yanıta göre Erdoğan’ın, 2 Mart 2016 itibarıyla Cumhurbaşkanlığı görevinde geçen 601 günde vatandaşıyla kavgasının bilançosu 1845 dava olduğuna dikkat çekti. Emir, “Erdoğan, görüşlerini ve fikirlerini açıkladığı için her gün 3 vatandaşa ‘Haydi hâkim karşısına’ diyor” dedi. Önceki cumhurbaşkanları Abdullah Gül’ün görevinin son 1.5 yılında 139, Ahmet Necdet Sezer’in 1.5 yılında 26 kişiye dava açılmışken, Erdoğan’ın görevdeki 1.5 yılında açılan dava sayısının 1300’ü bulduğunu dile getiren Emir, “Bozdağ’ın 2 Mart tarihinde açıkladığı verilerin ise olayın çığırından çıktığını gösterdiğini” kaydetti. ‘Allah yok, devlet var’CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’I KIZDIRAN RAPORLARDA AĞIR İHLAL İDDİALARI KEMAL GÖKTAŞ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önceki gün, “Onların malum STK’leri bir araya gelmişler, raporlar yayımlamışlar. Bir defa bu raporları yayımlayanların ayrıca üzerine gi dilmesi lazım. Sen neyin raporunu yayımlıyorsun” sözleriyle hedef aldığı sivil toplum kuruluşlarının Güneydoğu’da sürdürülen operasyonlardaki hak ihlallerine yönelik raporlarında yaşam hakkı başta olmak üzere bir çok ağır ihlal iddiası yer alıyor. Özgürlükçü Hukukçular Derneği, Mezopotamya Hukukçular MAZLUM DER: DOĞRU BİLDİĞİMİZİ SÖYLERİZ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın önceki gün Saray’da, Cizre’deki operasyonda yaşanan hak ihlalleriyle ilgili rapor yayımlayan Mazlum Der’i hedef aldığı iddia edildi. Böyle bir tepkiye şaşırmadıklarını belirten Mazlum Der Diyarbakır Şube Başkanı Ali İhsan Gül tekin, “Elbette ki böyle bir ortamda sıra bize de gelecekti. İHD, TİHV gibi kuruluşlar da hedefte. Ama bu tepki ve öfke bizi çalışmalarımızdan alıkoymayacak. Biz doğru bildiğimizi, şahitlik şiarımızı yerine getireceğiz” dedi. l MAHMUT ORAL/DİYARBAKIR Derneği, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı ve Asrın Hukuk Bürosu’ndan avukatların hazırladığı ön inceleme raporunda “15 yaşında bir kadının gözlerinin çıkarıldığı, bedeninin parçalandığı, öldükten sonra yakıldığına” işaret edilirken, bazı kadın cenazelerinin memelerinin kesildiği iddia edilmişti. MazlumDer’in 46 Mart arasında Cizre’de yaptığı gözlemler sonucu oluşturduğu raporda ise ilçede en az 203 kişinin öldürüldü ğü belirtilerek üç evin bodrumuyla ilgili çarpıcı tespitler yapıldı. Raporda, bodrumda kalan kişilerin sağ olarak teslim alınması ile ilgili arabulucu olabilecek hiçbir aktörün kamu otoritesi tarafından devreye sokulmadığı belirtilerek üç bodrumun bulunduğu alanda olay yeri incelemesinin yürütülmediği, avukatların kemik topladıkları bodrumlardan çıkarılan cesetlerin otopsisine girmelerine de izin verilmediği ifade edildi. Raporda yasak süresince, beyaz bayrak taşımalarına rağmen ateşe hedef olduğunu söyleyenlerin bulunduğu belirtildi. İnsan Hakları Derneği (IHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TIHV), Sağlık Emekçileri Sendikası (SES), Diyarbakır Barosu ve Gündem Çocuk Derneği’nden oluşan heyetin hazırladığı raporda ise Cizre’de yaşananların “insanlığa karşı suç kapsamında değerlendirilebilineceği” ifade edildi. Raporda, ölümlerle ilgili olarak sorumluları tayin etmek için etkili ve bağımsız bir soruşturma yürütülmesi gerektiği savunuldu. Raporda sokakta görüşme yapılan C.A. (kadın) beyanında; “Bizlere ‘Allah yok, devlet var’, ’Siz hepiniz teröristsiniz’ dediler. Bana sokağa çıktığım için 219 TL para cezası yazdılar. Ben bunu nasıl ödeyeyim? Ev yok, eş yok, para yok” sözleri de yer aldı. l ANKARA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle