Katalog

Salı 19 Nisan 2016 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Daha büyük haber 11 heyecanla Cumhuriyet’in 23 Nisan resepsiyonuna destek yağıYor HERKES SAHİP ÇIKMALI DİSK BAŞKANI KANİ BEKO: 23 Nisan bizim için zor zamanların aşılması için ayağa kalkışın ifade sidir. Dolayısıyla esas zor zaman larımızda bugüne daha çok sahip çıkmamız, daha büyük bir kararlı lıkla kutlamamız gereklidir. Ne ya zık ki bugün ülkemizde otoriter tek adam yönetiminin milli iradeyi Kani Beko ikame etme anlayışı, TBMM’yi ve onu temsil eden değerlerin aşın masını gündemine almıştır. Ulusal mücadeleye say gısı olan, laik Cumhuriyetin önemini bilen, ulusal kahramanlara ve şehitlere saygısı olan herkesin, top lumun her kesiminden insanımızın 23 Nisan’a sahip çıkması gerekir. Cumhuriyet gazetesinin 23 Nisan’ı sahiplenmesini anlamlı buluyorum. KUTLAMAMIZ ENGELLENEMEZ BİRLEŞİK KAMUİŞ GENEL BAŞ KANI HASAN KÜTÜK: Bu ülkenin tarihinde bu kadar önemli olan bir günün kutlanması çeşitli gerekçe lerle, bahanelerle engellenemez. İnsanların can güvenliğinden so rumlu olan siyasal iktidarın terör gibi çeşitli bahanelere sığınarak bu Hasan Kütük ülkenin tarihinde, kurtuluşunda ve kuruluşunda bu kadar önemli olan bir günü iptal gerekçesi, o büyük devrimcinin çocuk lara armağan ettiği günü iptal gerekçesi kabul edilebi lir değildir. Çocuklarımızla, yurttaşlarımızla bugün an lamıyla, değeriyle kutlanılmalıdır. Şehitler bizim şe hitlerimizdir. Şehitlerimiz üzerinden böyle önemli, an lamlı bir günün kutlanması engellenmemelidir. Kutlamayanlar utansın eski İstanbul Baro Başka nı avukat Turgut Kazan: TBMM Başkanlığı’nın Doğu ve Güneydoğu’da TSK’nin yürüt tüğü operasyonlar ve gelen şe hit haberleri nedeniyle 23 Ni san resepsiyonunu iptal etme si üzerine gazetemizin 23 Ni san resepsiyonu düzenlemesi Turgut Kazan ni yorumladı. Kazan, iptal edilen resepsiyonu gazetemizin düzenlemesini “çok güzel bir davranış” şeklin de tanımlayarak, “23 Nisan Türkiye Cumhuriyeti Devleti için önemli bir gün. Bu önemli günü Tür kiye Cumhuriyeti yurttaşları, Türkiye Cumhuriye ti kurumları ile basın yayın organlarının kutlama sı çok güzel. Kutlamayanlar utansın. UNUTTURMAK BÜYÜK AYIP İstanbul Tabip Odası Baş kanı Prof. Dr. Selçuk Erez ise TBMM Başkanlığı’nın 23 Ni san Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı resepsiyonunun şehit leri gerekçe göstererek iptal et mesini eleştirdi. Erez, gazetemi zin yaptığı “alternatif resepsi Selçuk Erez yon” ile ilgili “Çok güzel ve mutluluk verici” sözleriyle değerlen dirdi. Erez, özetle şunları söyle di: “Türkiye’de çocuk haklarını önemsemek ve bu nu vurgulamak için Cumhuriyetin kurucusu Mus tafa Kemal Atatürk tarafından 23 Nisan bayram olarak armağan edilmiş ve TBMM açılmıştır. 23 Nisan, Cumhuriyet için en önemli ve kutsal bir ta rihtir. Böylesi önemli bir günü benimsemek yeri ne, unutturmaya çalışmak yapılabilecek en ayıp, en kabul edilmez durumdur.” YASAKLAR ÜLKESİ OLDUK Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Başkanı Baki Düzgün: Bugün bu ülke yasaklar ülkesi haline gelmiş ve sokaklarda in sanlar acaba nerede bomba pat layacak korkusu ile yaşıyorsa bunun sorumlusu AKP hüküme ti ve saraydır. İnsanlar parano yak hale getirildi. İlk önce bu ül Baki Düzgün kede Cumhuriyet değerleri kaldı mı diye sormak lazım. Devlet tek mezhebin innacı doğrultusunda yönetiliyor. Cumhuriyetin toplumsal değerleri ve bir arada yaşama kültürü yok edilerek ülke yöneti lir hale geldi. Cumhuriyet gazetesi de bu değerle ri savunan bir çizgide yayın yapıyor. Cumhuriyetin bunu sahiplenmesinı anlamlı buluyoruz. İYİ Kİ CUMHURİYET VAR Eleştirmenyazar Hikmet Altınkaynak: İyi ki Cumhuri yet gazetesi var. 23 Nisan’ı kut lamaktan kaçan, çeşitli bahane lerle kutlamayan, aslında Cum huriyetin sahip olduğu değerleri yok saymaya çalışan bir zihniye te dur diyor; 23 Nisan resepsi Altınkaynak yonu verme görevini üstleniyor. Ne güzel, yürekten kutluyorum, destekliyorum! Cumhuriyete sa hip çıkmak, geleceğimize sahip çıkmaktır. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımız kutlu olsun! 38 yıldır yapılan TRT’nin çocuk şenliğine ilgi son yıllarda giderek azaldı. Çocuklar da artık Türkiye’ye gelmiyor TRT’NİN ULUSLARARASI ÇOCUK ŞENLİĞİNE KATILIM YARI YARIYA AZALDI TBMM’de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı resepsiyonun da Antalya Expo Fuar alanında düzenlenecek. Şenliğe bu yıl 30 ülkeden katılım olacak. Güney Kore, Japonya, Finlandiya, Hollanda ve Mısır bu yılki şenliklerde yer almayacak. iptaline ilişkin tartışma sürer Bu ülkeler Afganistan, Arna Diplomatik sorunların yaşan ken, TRT tarafından düzenme vutluk, Azerbaycan, Bangla dığı Rusya’nın çocukları da nen 23 Nisan Şenliği’ne katıl deş, Bulgaristan, Bosna Her Antalya’ya gelmeyecek. katılan ülke sayısının da 9 yıl sek, Estonya, Filistin, Gür içinde yarı yarıya azaldı. cistan, Irak, İngiltere, Kara Yarı yarıya TRT 23 Nisan Uluslarara dağ, Kazakistan, Kırgızistan, TRT’nin düzenlediği şenli sı Çocuk Şenliği’nin 38’inci KKTC, Kosova, Kuveyt, Lit ğe 2007 yılında 61 ülke katıl si, bu yıl Antalya’da düzenle vanya, Maldivler, Makedonya, mıştı. Bu rakam 2008’de 39 necek. TRT Çocuk Kanalı’nın Moğolistan, Moldova, Namib ülkeye düştü. 2013 yılında gerçekleştirdiği “38. TRT ya, Romanya, Seyşeller, Sır 50, 2014 yılında 42, 2015 yı Uluslararası 23 Nisan Çocuk bistan, Tayland, Türkmenis lında da 34 ülkeden çocuklar Şenliği” etkinlikleri ve “Ço tan, Ukrayna ve Vietnam ola şenliğe katıldı. 9 yılda dünya cuk Ülkesi” temalı gösteri rak sıralandı. çocuklarının katılımının yarı ler düzenlenecek. Etkinlikler Önceki yıllarda ABD, Al yarıya düştüğü görüldü. 1830 Nisan tarihleri arasın manya, İspanya, Fransa, Çin, l ANKARA / Cumhuriyet Hepburn unutulmaz “İlk kez dünyada Uluslararası Dünya Çocuk Yılı ilan edilen 1979 yılında başlattığımız 23 Nisan TRT Çocuk Şenliği’nde zaman zaman benimle birlikte başka sunucular da yer aldı. Benim için en önemlisi 1989’da UNICEF’i temsilen gelen Hollywood’un ünlü oyuncularından Audrey Hepburn’dü.” Kıvanç: Atatürk’e ait her şey parçalanıyor EZGİ ATABİLEN Dünya çocuklarının Ankara’da bir araya gelip kendi bayramlarını kutladıkları 23 Nisan TRT Çocuk Şenlikleri’nin 1979 yılında düzenlenen ilk törenden başlayarak 19 yıl boyunca sunuculuğunu üstlenen Halit Kıvanç, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı deyince ilk akla gelen isimlerden. 23 Nisan kutlamalarının terör gerekçesiyle iptali gündemdeki yerini korurken Milli Eğitim Bakanlığı’nın Kut’ül Amare zaferi için okullara kutlama talimatı göndermesiyle tartışmalar alevlenince, Kıvanç’a 23 Nisan kutlamalarına bugün veril(mey)en değe Halit Kıvanç ri sorduk. Şöyle yanıtladı: “Çocukları dünya çapında olaylarla birbirlerini sevmeye çağırdık. Atatürk ve arkadaşları 23 Nisan gününü dünyanın yarını dünya çocuklarının olduğu için bayram ilan et tiler. Şimdi Atatürk’e ait her şeyin parçalandığı gibi bu da parçalanmak isteniyor. 23 Nisan eski değerini kaybetti. Gerçi eski değerini kaybeden o kadar çok şey var ki...” Kıvanç, 23 Nisan kutlamalarının anlamının yitirilmeye çalışmasını nasıl okuduğunu sorduğumuzda ise bu sorumuza şu sözlerle karşılık verdi: “Çok üzgünüm şimdi... Bunu tarif etmeye inanın dilim varmıyor. Gösterilen ilgi o hızla devam etseydi bugün 23 Nisan çok daha güzel kutlanırdı. Her geçen yıl o kutlamanın güzelliği sanki azaldı demeye de dilim varmıyor. Çocuk insanın en büyük halidir. Yarınlarımızı güven altına alan kutlamalardı onlar.” Bektaşi’nin gözüyle İnsan Hakları Raporu Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Nils Muiznieks, bu ay başında dokuz gün İstanbul, Diyarbakır ve Ankara’da incelemelerde bulundu. Cumhuriyet bir söyleşisini yayımladı (14.4.2016). Türkiye’de ifade özgürlüğü, yargının yapısı ve Güneydoğu’da insan hakları ve güvenlik dengesi konularında gözlemlerinin kısa bir özeti resmi sitesinde yayımlandı. Kapsamlı rapor daha sonra gelecek. Muiznieks gözlemlerini bir cümlede özetliyor: “Türkiye’nin terörizmle mücadelesi ortamında insan hakları son aylarda alarm verici hızla kötüleşti.” Terörizmin kapsamının aşırı genişletilip şiddet içermeyen eylemleri de içermesinin ve bir terör örgütünün işine yarayacağı iddiasıyla her türlü haber ve ifadenin kriminalize edilebilmesinin Türkiye’de yeni olmadığını hatırlatan İnsan Hakları Komiseri, bunun bugün vardığı boyutun geçmişle kıyaslanmayacak kadar vahim ve endişe verici olduğunun altını çiziyor. Güneydoğu’da bu denli uzun ve ucu açık sokağa çıkma yasağı uygulamalarının yasallığının tartışmalı olduğunu CHP ve HDP’nin hukukçu milletvekilleri belirtmişlerdi. Muiznieks de, bu yönde alınan idari kararların dayandığı yasada “sokağa çıkma yasağı” ibaresinin bile yer almadığını, bu kadar zayıf bir yasal dayanakla, “aylar boyunca, çok büyük sayıda bir nüfusa çok ağır insan hakları kısıtlamaları dayatmanın” yasallığının son derece tartışmalı olduğu görüşünde. Önümüzdeki dönemde AİHM’de, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamentosu’nda bu konu çok tartışılacak. Güneydoğu’da bazı yerleşim yerlerindeki yıkımın çok büyük boyutlarda olduğunu, çok büyük sayıda sivilin “teröristlerin eylemlerinden ve onlara karşı mücadele edenlerin yarattıkları tali hasarlardan” mağdur olduklarını belirtiyor Muiznieks. Hükümetin sivil, güvenlik görevlisi ve terörist olduğu iddia edilen kişi ayrımı yapmadan, bu operasyonlar sırasında yaşamını kaybeden herkes için etkili soruşturma yürütmesinin elzem olduğunu vurguluyor. Ama etkili ve adil soruşturma koşullarının olmadığını gözlemlediğini ilave edip yetkililerin kendisine ırkçı ve aşağılayıcı davranış sergilemiş güvenlik görevlilerinin soruşturulacağı güvencesi verdiğini aktarıyor. Göreceğiz... Cumhurbaşkanı bu konuda hiç ümitli olmamamız gerektiğini açıkça belirtti. Kürt siyasal hareketine yakın dört STK’nin 30 Mart’ta Cizre’de durum tespit raporu yayımlamalarına aşırı tepki gösterdi. “Bunların STK’leri rapor yayımlıyorlar. Neyin raporu? Bunların üzerine ayrıca gitmek gerekir” dedikten sonra, tarihe geçecek o söz ağzından çıktı: “Ya baş eğeceksiniz, ya baş vereceksiniz. Bunun başka yolu var mı?” İnsan Hakları Komiseri’ne göre galiba var. Hatta ona göre esas Cumhurbaşkanı’nın yolu yol değil. “Terörizmle mücadele etmenin Türkiye’nin hem hakkı hem görevi olduğunu” belirtip, “sivilleri ve devlet görevlilerini hedef alan bütün terörist eylemleri ve şiddet uygulamalarını, PKK ve DAEŞ’inkiler dahil olmak üzere mahkum ettiğini” ifade ettikten sonra, Muiznieks esas can alıcı noktaya işaret ediyor: “Özellikle sokağa çıkma yasakları sırasında yaşananlar hakkında olmak üzere, dezenformasyon, manipülasyon ve çelişkili kanaatlerin aşırı arttığı bir ortamda, insan hakları savunucularının derlediği bilgi ve gözlemlere dayanan şeffaf bir yargı süreci gerçeklerin ortaya çıkması ve etkili tazmin kararlarının alınabilmesi için elzemdir.” Bu nedenle, sadece rapor hazırladıkları için bazı STK’lerin (Bunların STK’leri) siyasal otorite tarafından açıkça tehdit edilmesini son derece endişe verici bulduğunu belirtiyor. Ama Türkiye’de kitap, rapor, bildiri, söz de bomba gibi terör aleti değil midir? Komiser, Türkiye’de geçmişte de ifade özgürlüğünün sicilinin bozuk olduğunu teslim ediyor. Şimdi çok daha vahim ve sistemli biçimde ihlal ediliyor. Mesajın biçimi ne olursa olsun sonuçta barış çağrısı yapan öğretim elemanlarına yönelik başlatılan disiplin ve ceza soruşturmaları, hiçbir Avrupa Konseyi üyesinde bu boyutta uygulanmayan Cumhurbaşkanı’na hakaret davaları, yayın organlarını batırmak üzere kayyım atanması, Twitter hesabı bloke edilmesi talebinde Türkiye’nin dünya rekoruna sahip olması, gazetecilik mesleğini gerçekten icra etmenin casusluk ya da terör örgütü yandaşlığı olarak değerlendirilmesi, AYM’nin meşruiyetinin Cumhurbaşkanı tarafından sorgulanması, sulh ceza hâkimliklerinin hukuk ihlalleri... Liste uzun. Muiznieks, bütün bu sorunları sıralayıp ardından “yetkililerle bu konularda çok verimli görüşmeler yaptığını” ilave ediyor. Bizim de aklımıza molladan Allah’ı tarif etmesini isteyen Bektaşi’nin, aldığı yanıt karşısında, “Yok diyeceksin de dilin varmıyor” dediği fıkra geliyor. CHP Meclis bahçesinde çocukları ağırlayacak TBMM Başkanlığı’nın şehitleri gerekçe gös yon yapmayabileceğini, ancak CHP Genel Baş tererek iptal ettiği 23 Ni kanı Kılıçdaroğlu’nun san Ulusal Egemenlik ve 23 Nisan’da özel gün Çocuk Bayramı resepsi demli toplantıdan sonra yonunu CHP, Meclis bah Türkiye’nin dört bir ya çesinde gerçekleştirecek. nından gelecek çok sayı Resepsiyona, çocuklar, ay da çocukla grup toplantısı dınlar, sanatçılar ve sivil yapacağını anlatan Özel, toplum kuruluşları temsil “Sanatçılar, düşün insan cileri katılacak. Özgür Özel ları, Cumhuriyet resepsi CHP Grup Başkanvekili yonuna katılmak isteyen Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Tay çok sayıda aydınımız, halkımız yip Erdoğan’ın yaratmaya çalıştığı dan farklı temsilciler bulunacak. algıya yönelik olarak, beklenenin Grup toplantısından sonra günün olduğunu ve 23 Nisan resepsiyo şartlarına, ortak acılarımıza saygı nunun iptal edildiğini vurgulaya lı şekilde, resepsiyon kısmını da rak, bundan önceki 11 bayramdan her birlikte yaşamayı düşünüyo 5’inin kutlamasının çeşitli gerek ruz. Meclis Başkanı’nın izah ede çelerle iptal edildiğine dikkat çek meyeceği şekilde iptal etmesini ti. Ankara Merasim Sokak’taki sal kabul etmiyor, tanımıyoruz” di dırıda Meclis’in camlarının sallan ye konuştu. dığını, ancak terörün amacına hiz Özel, 23 Nisan’da TBMM Genel met edeceği gerekçesiyle çalışma Kurulu’ndaki özel gündemli top sına bir saat bile ara vermediği lantıdan sonra saat 16.30’da ço ni vurgulayan Özel, “Elbette mü cuklarla grup toplantısı, 17.30’da zik çalmayacağız ama şehit çocuk da Meclis bahçesinde resepsi larıyla beraber 23 Nisan’da parla yon yapacaklarını bildirdi. Özel, menterlerimiz bu Meclis’in her şe konuyla ilgili olarak TBMM ye rağmen dimdik, ayakta, birlik Başkanlığı’na bilgi verildiğini, izin ve beraber halinde olduğunu vur istenmediğini belirterek “Meclis gulamak için hep birlikte olacağız’ bizim, bahçe bizim, resepsiyonu demesi beklenirdi” diye konuştu. muzu yaparız” dedi. TBMM Başkanı’nın resepsi l ANKARA / Cumhuriyet C MY B