Katalog

Pazartesi 18 Nisan 2016 I.şte Erdoğan’ın avukatı!4 haber EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: ZARİFE SELÇUK Von Sprenger, Erdoğan’ın Böhmermann’a karşı başlattığı yargı sürecini üstlendi Almanya’da aşırı sağcıların, Yahudi soykırımı inkârcılarının, Milli Görüş’ün avukatı deyince, akla gelen isimlerden biri MichaelHubertus von Sprenger’di. 75 yaşındaki von Sprenger artık “Erdoğan’ın avukatı” olarak yeni bir şöhret edindi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ZDF kanalında hakkında küfür şiiri okuyan komedyen Jan Böhmermann’a karşı başlattığı yargı sürecinin hukuki temsilciliğini üstlenen Von Sprenger, “Böhmermann’ın cezalandırılması için her yola başvuracaklarını, Federal Anayasa Mahkemesi’ne varana dek sonuna kadar gideceklerini ve o şiiri bir daha okumayacağını taahhüt etmesini de sağlayacaklarını” söylemesiyle tüm dikkatleri üzerine topladı. Aile ve miras hukuku, kişilik haklarının yanı sıra basın ve medya haklarıyla ilgili davalarda uzmanlaşan von Sprenger, “Türkiye Cumhurbaşkanı’nın hukuki temsilciliğini nasıl üstlendiniz” sorusunu “Bir danışmanı aracılığıyla beni buldu. Cumhurbaşkanı’nın danışmanı iyi bir arkadaşımdır, beni medya avukatı olarak tanıdığı için bana ulaştı” diye yanıtla dı. “Davayı niye üstlendiği” sorusuna “Böhmermann’ın hiciv dediğinin aslında hiciv olmaması gibi hukuksal bir sorun, onu açıklığa kavuşturmak istedim” diye yanıtladı. İşte davaları... Münih merkezli von Sprenger, sürekli Holocaust’u inkâr eden yayınlar yapan ve bu yüzden 2006’da Avusturya’da tutuklanan Britanyalı yazar David Irving’in avukatlığını yaptı. Almanya’da popülist sağcı gazete Compact’in her türlü İslam ve Yahudi karşıtı hareketi savunan yayın yönetmeni Jürgen Elsässer’in kendisine “alev alev yanan anti semit” diyen Yeşiller’e karşı açtığı davanın avukatlığını üstlendi. Bu dava Anayasa Mahkemesi’nde dek gitmiş vaziyette. Federal Anayasayı Koruma Kurulu’nun yakın takibe aldığı ve bir dönem sık sık polis baskınlarına uğrayan Milli Görüş’ü Kuzey Ren Westfalya Eyaleti Anayasa Mahkemesi ve Bavyera Eyaleti mahkemelerinde temsil etti. Bu arada ünlü oyuncu Götz George geçirdiği tekne kazasıyla ilgili von Sprenger’in avukatlığında 2000’de yüz binlerce marklık tazminat kazanmıştı. l Dış Haberler Aşırı sağcıların avukatı Von Sprenger 75 yaşında. DANİMARKALI HİCİVCİLER ‘Daha fazla hicvedelim’ Almanya’da komedyen Jan Böhmermann’ın yargılanmasının yolunun açılması, Danimarkalı sanatçı ve komedyenleri ayağa kaldırdı. 2005’te Hz.Muhammed karikatürlerini yayımlayarak krize neden olan JyllandsPosten gazetesinin kültür editörlüğünü yapmış Flemming Rose, “Önerim; bütün Avrupalı, Danimarkalı komedyen ve mizahçılar Erdoğan hakkında benzer, aşağılayıcı şiirler yazsınlar. Bir komedyeni yargılamak ve ona zarar vermek kolaydır, ama bir milyon kişi aynı şeyi yaparsa Erdoğan’ın tehdidi sulandırılmış olur” dedi. l SADİ TEKELİOĞLU/KOPENHAG MASKELİ eyleme sansür ‘Keçileri kaçırdılar’ Böhmermann’a destek için Türkiye’nin Berlin Büyükelçiliği önünde ‘keçi maskeli’ eylem düzenlemek isteyen bir grup Alman, polis ve yargı engeline takıldı. Almanya’nın tanınan doktorlarından Paul Brandenburg ve bir grup arkadaşı, elçilik önünde cuma günü eylem düzenlemek için salıdan talepte bulunmuştu. Polisler ve gazeteciler on saat boyunca bekledi, ancak sansüre uğradıklarını savunan Brandenburg eylemi iptal ettiklerini açıkladı. Tagespiegel’e konuşan Brandenburg, Böhmermann’e soruşturma açılmasını “korkakça ve tutarsız” bulduğunu belirtti. l Dış Haberler Bozdağ, merkel’i kutladı ‘Hukuka sahip çıktı’ Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Twitter’dan “Cumhurbaşkanımıza küfreden Alman’a yargı yolunu açan Merkel’i küfürbaz yerine hukuka sahip çıktığı için kutluyorum. Umarım, Türkiye’de Cumhurbaşkanı’na sinkaflı küfürü/hakareti eleştiri sayanlar, utanır da bundan vazgeçerler” dedi. TCY’nin 299. maddesinde düzenlenen “Cumhurbaşkanına hakaret” suçunun 90 yıldır uygulandığını kaydeden Bozdağ, “Birden bire iki ayrı hakim, bazı siyasetçiler/hukukçular, 90 yıldır düşünülmeyeni düşündüler ve 299’un Anayasaya aykırılığını ileri sürdüler” ifadesini kullandı. ‘ERDOĞAN SANKİ NARİN BİR KÜSTÜMOTU’ Almanya’nın en çok satan gazetesi Bild, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hitaben “Bak Erdoğan, Merkel tüm bunlara rahammül etmek zorunda” manşeti attı. Bild, Almanya’daki protestolarda Merkel için açılan “halk düşmanı” pankartları, “Merkel ana için rezerve” yazısı altında kurulan darağacı ile Polonya’da bir derginin kapağında Merkel’in Hitler olarak resmedilmesi ve Yunanistan’da Merkel’in sürekli olarak Nazi diye protesto edilmesini fotoğraflarıyla örnek olarak verdi. Gazete “Ağza alınmayacak aşağılama, hakaret ve küfürlere tahammül gösterdiğine göre Merkel‘in kalın bir derisi olmalı, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan ise sanki narin bir küstümotu” yorumunu yaptı. l Dış Haberler Merkel’e Türkiye uyarısı ALMANLARA GÖRE YANLIŞ Erdoğan Böhmermann Merkel’in Erdoğan’ın talebi uyarınca komedyen Jan Böhmermann hakkında soruşturma izni vermesini, Almanların üçte ikisinin yanlış bulduğu ortaya çıktı. Bild am Sonntag gazetesi için Emnid araştırma şirketinin kamuoyunun nabzını yansıttığını düşündüğü 500 kişiyle yaptığı ankete göre, Almanların yüzde 66’sı Böhmermann’a “Erdoğan’a hakaretten” soruşturma açılmasına karşı. Katılımcıların sadece yüzde 22’si soruşturma izni verilmesini doğru bulurken, yüzde 12’si kararsız. Merkel’in kararına kendi partisi CDU’nun seçmenlerinden karşı çıkanların oranı Sosyal Demokrat Parti (SPD) seçmenleriyle aynı düzeyde. CDU’luların yüzde 62’si, SPD’lilerin ise yüzde 63’ü kararı yanlış buluyor. l Dış Haberler Almanya’da siyasi partiler, Başbakan Angela Merkel’den 23 Nisan’da Türkiye’ye yapacağı ziyarette düşünce, ifade, basın özgürlüğü konusunda açık ve net ifadelerde bulunmasını istedi. Koalisyon ortağı Sosyal Demokrat Parti’nin Genel Sekreteri Katarina Barley “Merkel’in Türkiye ziyaretinde basın ve düşünce özgürlüğü konusunda kesin ve net sözcükleri bulmasını temenni ediyorum” dedi. Barley, basın ve düşünce özgürlüğü olmaksızın demokrasinin düşünülemeyeceğini belirterek, “Türk hükümeti bu hakları tanımak zorundadır” diye altını çizdi. Muhalefetteki Yeşiller’in Meclis Grup Başkanı Anton Hofreiter, Merkel’den muhalefet temsilcileri ve hükümete eleştirel bakan gazetecilerle de görüşmesini talep etti. Hofreiter, Böhmermann vakasına atıfla “Ziyaret Merkel’in ‘üzücü bir özür gezisine’ dönüşmemeli” dedi. Sol Parti, Merkel’den somut açıklamalar yapmasını talep etti. Sol Parti Eşbaşkanı Katja Kipping “Merkel Kürtlere karşı insan hakları ihlalleri ve düşünce özgürlüğünün sorunlu biçimde kısıtlanması konularını da dile getirmek zorundadır” vurgusu yaptı. ‘Müslümanım deyip geç’ Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da Diyanet İşleri Başkanlığı’nın düzenlediği Kutlu Doğum programında konuştu. Bir anısını anlatan Erdoğan “Babama ‘Laz mıyız, Türk müyüz’ diye sordum. Büyük dedem, babama ‘Müslümanım de geç’ demiş. Mezhepçilik, ırkçılık, terör belasıyla karşı karşıyayız. Bizi birleştiren İslam. ‘Gelin birlik olalım’ demenin anlamı bu” dedi. ‘Cihat diriliştir’ Teröre yönelik operasyonların süreceğini söyleyen Erdoğan “DAEŞ, Boko Haram, El Kaide’nin tüm zulümleri sadece Müslümanlara karşıdır. Bunların İslama verdiği zararları, İslam düşmanları dahi verememiştir. Sorsanız cihat yapıyoruz diyorlar, cihat, diriliştir, hayat vermedir, ihya etmedir, inşa etmedir. Bugün eğer bir cihattan söz edilecekse bu İslam düşmanlarının ortaya çıkmasını sağlayan fitneyle mücadele etmektir. Teröristleri öldürmek demiyorum, onları ortaya çıkaran şartların ortadan kaldırılmasıdır diyorum” diye konuştu. Yaşamın anlamı nedir? ‘Y aşamın anlamı nedir’ sorusu en önemli sorudur. ‘Ailem, çocuklarım’ diyenler çoğunluktadır. ‘Yeni aldığım evim. Hep istemiştim’ diyen de olur. ‘Son model arabam. Gıcır gıcır’ diyenleri duyarsınız. ‘İşim. Mesleğim. Kariyerim’ bir anlam seçeneği olabilir. Yaşamın anlamı nedir? Mustafa Kemal için yaşamın anlamı neydi? Sorulsa ‘Vatanı kurtarmak’ derdi. ‘Muasır medeniyet’ derdi Albert Einstein için ‘yaşamın anlamı’ neydi? Formüller düşünmekti. Fizikti. Yaratıcı düşünceydi. Sigmund Freud için yaşamın anlamı neydi? Bulduğu bilinçaltı için, psikanaliz için yaşamı boyunca mücadele etmekti. Che Guevara için yaşamın anlamı ‘devrimdi’. Herkes yaşamın anlamını kendi değerleri üzerine yapılandırır. Kimisi için ‘kendi çocuklarıdır’, kimisi için evidir, arabasıdır. Kimisi için işidir, yaptıklarıdır. İnsan neye değer veriyorsa, yaşamının anlamını onda arar. Bu sorunun yanıtı herkes için ‘taşıdığı değerler ile yaşadığı anlamları’ içeren bir yaşam aynasıdır. Hayatımızın en anlamlı sorusu da budur. HHH Doğan Kuban’ın yaş günü bir toplantı ile kutlandı. Büyük kentin azizliğine uğrayarak nazik davetine rağmen orada olamadık. Ama biz bin yıllar boyunca birlikteyiz. Doğan Kuban, yaşı insanlık tarihine uzanan bilgelerden. İnsan olmayı yazıyor, insan olmayı anlatıyor. Mimarlık sanatının büyük ustası olmakla yetinmiyor. Özgür insan aklını anlatıyor, özgür insan iradesini vurguluyor. Kendi yaşamının anlamını dünyaya kattığı değerde buluyor. İşte, sıra dışı insanla sıradan insanın farkı buradadır. Sıradan insan, yaşamının anlamını sahip olduğu değerde bulur. Sıra dışı insan ise yaşamının anlamını dünyaya kattığı değerde bulur. Her yaşayan canlı oksijen alır, karbon dioksit verir. Her yaşayan canlı, bir şeyler için yaşar, bir şeylere değer verir. İşte yanıt oradadır. Ne için yaşıyorsun? Nelere değer veriyorsun. Hayatın üreticisi misin? Hayatın tüketicisi misin? Üretilmiş değerlere sahip olmaya mı çalışıyorsun? Hayata ve dünyaya değer katmak için mi yaşıyorsun. Soru budur. Yanıt da oradadır. Doğan Kuban bu yanıtı vermiştir, vermektedir. Bozkurt Güvenç bu yanıtı vermiştir, vermektedir. İşte bakın bilim insanlarımıza. İşte bakın sanat insanlarımıza. İşte bakın dürüst insanlarımıza. Yazarlara, gazetecilere, politikacılara. Kim anlam üretiyor, kim değer katıyor? Kim anlam tüketiyor, kim değer azaltıyor. Görüyorsunuz, görüyoruz. İşte burada, tam da burada, biz neredeyiz? Bu anlama katılan da bu değeri artırandır. Okuyanlar, dinleyenler, katılanlar, destekleyenler. Onlar da bu anlamın üreticileridir, bu değerlerin sahipleridir. Yazanla okuyanın, konuşanla katılanın bütünlüğü. Dünyayı yaşanılır kılanların beraberliği. Buluştuğumuz yer burası. Hepimizin uygarlık dünyasıdır bu. Paylaştığımız anlamların, değerlerin dünyası. Ülkemiz için de çabamız, umudumuz... C MY B