Katalog

Salı 12 Nisan 2016 TASARIM: İLKNUR FİLİZ haber 5 Tutuklu Akademisyenler İçin Kampanya Özgürlük Nöbeti’ne devam Tutsak akademisyenlerin serbest bırakılması için Özgürlük Nöbeti devam ediyor. Dün EHP (Emekçi Hareket Partisi) Başkanı, üyeleri ve CHP Küçükçekmece İlçe Başkanlığı Bakırköy Kapalı Cezaevi’nde özgürlük nöbetindeydi. EHP, ‘Barışı, bilimi bu halkı susturumazsınız, barış için akademisyenlere özgürlük’ pankartı açtı. İSTANBUL/Cumhuriyet Uluslararası Af Örgütü, tutuklu akademisyenlerin serbest bırakılması, haklarındaki suçlamaların düşmesi ve imzacılara dönük soruşturmaların durdurulmasını için kampanya başlattı. Türkiye yetkililerini, Muzaffer Kaya, Esra Mungan, Kıvanç Ersoy ve Meral Camcı’yı serbest bırakmaya ve onlara yönelik tüm suçlamaları düşürmeye, tutuklu hiçbir akademisyeni tutukluluk süresince tecrit altında tutmamaya ve bildiriyi imzalayan ilk akademisyenlere yönelik soruşturmaları durdurmaya çağırdı. Uluslararası Af Örgütü, Adalet ve İçişleri Bakanı’na hitaben hazırladıkları imza kampanyasında basın açıklaması ve bildirideki ifadelerin şiddete teşvik etmediğini belirtti. l İSTANBUL/Cumhuriyet Erdoğan, Türkiye’yi İsveç sanıyor Dünyadaençok taşıt kayıtlı ülkeler Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘Her evde 23 araç hesabı yapılıyor’ dedi. Oysa 80 milyonluk Türkiye’de, sadece 10 milyon otomobil var 1. ABD 265 milyon 8. İtalya 51 milyon 2. Çin 250 milyon 9. Rusya 50 milyon 3. Hindistan 159 milyon 10. Fransa 42 milyon 4. Endonezya 104 milyon Not: Türkiye 20 milyon 5. Japonya 91 milyon araçla ilk 10’a giremedi. 6. Brezilya 81 milyon Kaynak : Dünya Sağlık 7. Almanya 52 milyon Örgütü Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Kentsel Dönüşüm ve Akıllı Şehirler Kurultayı”nda yaptığı konuşmada, hemen her konuda konuştu. Otopark konusuna değinirken de, yerel yönetimlere uyarılarda bulundu ve şunları söyledi: “Belediyeler otopark için ücret alırlar ama otopark yapımına gelince hiçbir projede otopark var mı yok mu kontrol etmezler. Ondan sonra araçlar sokak içine park ederler. Allah göstermesin bir yangın olduğu zaman itfaiye aracı ulaşamaz. Bu projelere onay verilirken evlerin altındaki otoparkların yapımını teminat altına almaları lazım. Artık refah ülkesi bir Türkiye var. Evde beyefendinin de hanımın da birer arabası var. Delikanlı büyüdüyse araba istiyor, bir araba da ona. Bir daireye bir araç hesap edilirdi artık 23 araç hesabı yapılıyor. Eğer evin altına sığdırmıyorsan be lediye başkanı kardeşlerime sesleniyorum o mahallenin kat otoparkı olması lazım. Biraz kendi arazinden feragat edeceksin, kat otoparkı yapacaksın, mahalleli aracını oraya koyacak. Güvence noktasında da bu otoparkları olmasın fayda var. Kâğıthane’den geçtiğimiz günlerde 25 araç kundaklandı. Bunlar otoparklarda olsa bunun riski minimize olurdu. Bu adımları da atmalıyız.” l İSTANBUL/ Cumhuriyet Türkiye’de 20 milyon ARAÇ 10 MİLYON OTOMOBİL VAR Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre trafiğe kayıtlı araç sayısı şubatta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 0.8 arttı ve 20 milyon 159 bin 183 adete ulaştı. Şubat ayında 68 bin 178 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Bu 20 milyon aracın çeşitleri ise şöyle: Yüzde 53.1: otomobil, yüzde 16.3: kamyonet, yüzde 14.6 motosiklet, yüzde 8.5’ini traktör, yüzde 4’ünü kamyon, yüzde 2.2’sini minibüs, yüzde 1.1’ini otobüs, yüzde 0.2 özel amaçlı taşıt DİSK 1 Mayıs’ta Taksim’de CHP’li Canpolat’ın “1 Mayıs’ı neresi gösterilirse orada 1 milyon kişiyle kutlayalım” önerisi ardından DİSK Başkanlar Kurulu, 1 Mayıs’ın Taksim Meydanı’nda kutlanmasına karar verdi DİSK Başkanlar Kurulu 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı’nı Taksim’de kutlama kararı aldı. Diğer emek örgütleri ile birlikte geçen yıl yapılan 1 Mayıs çağrısı için açılan davada beraat ettiklerini anımsatan DİSK, AİHM’nin Tak sim ile ilgili verdiği ‘Taksim 1 Mayıs alanıdır’ yönünde kararına da değindi. Dün toplanan DİSK Başkanlar Kurulu, KESK, TMMOB, TTB gibi diğer emek ör gütleri ile görüşülerek bu konuda ortak bir karar alınması gerektiğini ifade ederek “1977’de Taksim’de katledilen 37 arkadaşımız var. 1 Mayıs birlik ve beraberliğin adresinin orası olması gerekiyor” sözlerini kaydetti. Kutlamala rın kimseye zarar gelmeden yapılmasının önemli olduğunu vurgulayan DİSK, 2013’ten bu yana kutlamalara kapalı olan Taksim’in kutlamalara açılması gerektiği görüşü de dile getirildi. CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat ön ceki günkü gazetemizde manşetten yayımlanan açıklamasında 1 Mayıs için Taksim’i takıntı haline getirmemek gerektiğini belirterek, “Neresi gösterilirse orada 1 milyon kişiyle buluşalım” demişti. l İSTANBUL/ Cumhuriyet 3 dış sorun hâlâ aşılamadı Türkiye’nin Rusya, Mısır ve İsrail ile ilişkileri buz gibi DUYGU GÜVENÇ Dış politikasında tıkanan Türkiye, Mısırİsrail ve Rusya’ya yönelik açılım arayışlarında beklenmedik direnç ile karşılaşıyor. Türkiye, Suriye kriziyle birlikte dış politikada yaşadığı kronik tıkanmalara karşı bazı adımlar atsa da istediği hedefe ulaşmada sorun yaşıyor. En önemli direnç noktasının “güven sorunu” olduğu belirtildi. İşte Türkiye’nin son dönemde yaptığı açılımlara karşı sessiz kalan 3 başkentin tutumu: Rusya: Uçağının düşürülmesinin hemen ardından Rusya, 3 koşul sıralamıştı. Bunlar, “Özür, tazminat ve uçağı düşüren Alparslan Çelik’in tutuklanmasıydı”. Ankara geçen hafta Çelik’i tutukladı. Tutuklama nedeni olarak uçağın düşürülmesi yerine “Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefet” gösterildi. Ancak daha sonra Çelik’in yazılı savunmasında, vurulmaması emri vermesine rağmen pilotun öldürüldüğünü belirtip komu tası altındaki kişilerce pilot vurulduğu için “sorumluluğun kendisine ait olduğunu” söylemesi de Rusya tarafından takibe alındı. Birçok törene katılan ve fotoğrafları basına da yansıyan Çelik’in 5 ay sonra tutuklanması Rusya için bir adım görülürken, hukuki süreç de yakından takip ediliyor. Ankara diğer iki şart üzerinde henüz bir açılım yapmadı. Uçak krizinin hemen ardından Rusya’ya “Rusya Federasyonu da Türk hava sahasını ihlal etmeyeceğini garanti ederse böyle bir hadiseyle bir daha karşılaşılmaz” deyip kapatmıştı. MISIR: Suudi Arabistan’ın girişimlerine karşın, Mısır, Ankara adım atmadan ve içişlerine karışmasından vazgeçmeden ilişkilerin normalleşmesinden yana değil. Suudi Kralı, Kahire ve Ankara ziyaretlerini bilinçli olarak peş peşe planlarken olası bir yakınlaşma için dün itibarıyla Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile meslektaşı Semih Şükrü arasında İİT Zirvesi’nde bir görüşme ol Kral Selman Ankara’ya geldi Suudi Arabistan Kralı Selman’ı havaalanında Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıladı. Kral Selman ve Erdoğan, Esenboğa Havalimanı Şeref Salonu’nda bir süre sohbet etti. Sonrasında Erdoğan, Kral Selman’a Cumhurbaşkanlığı forslu makam otomobiliyle kalacağı otele kadar eşlik etti. masına yönelik temas kurulmadı. Mısır’ın beklentisi, terörist gördüğü Müslüman Kardeşler konusunda Türkiye’nin pozisyonunu değiştirmesi ve bu değişimin Cumhurbaşkanı tarafından telaffuz edilmesi. Mısır’ın “ulusal ego”sunun çok üstte olduğunu belirten kaynaklar, Erdoğan’ın sadece bakanların görüşebileceğine yönelik açıklamasının yeterli olmayacağına işaret etti. İSRAİL: Mavi Marmara krizinin çözümü için zaman geçtikçe roller de değişti. İlk başlarda çözüm için ısrarlı olan İsrail artık o kadar istekli değil. Bunu fark eden Ankara, son görüşmenin ardından İsrail’i zorlamak için resmi açıklama yaparak sonraki görüşmede mutabakatın tamamlanmasını istediğini duyurdu. Ancak edinilen bilgiye göre, Gazze’ye ambargonun kalkması ve Türkiye’de Hamas’ın faaliyetleriyle ilgili sorun aşılamadı. Kaynaklar, Hamas sorununun mutabakatı zorlaştırdığını ve Türkiye’nin gelecekte Hamas lideri Halid Meşal’i ağırlamaktan vazgeçmeyeceğini belirtti. Gazze’ye Türkiye’nin elektrik, su gibi temel ihtiyaçları ulaştırması ve yapılandırması için nihai onayın sağlanmadığı öğrenildi. 20 milyon dolarlık tazminatta mutabakat geçen yıl sağlanmıştı. Sapık olan kim, söyle... Ensar Vakfı ya da bu tür vakıflar; onların açtıkları yurtların çoğu olan yine çocuklarımıza oldu. HHH 70’li yıllardan beri çağ nun hukuksal yapısı ya çok daş eğitim sistemine kar güçsüz ya da yasalara aykırı şı çıkılıyor, ABD’nin, Sovyet olarak işlev görüyor... ler Birliği’ne (komünizme) kar Bu tür vakıfların yurtları de şı oluşturduğu “Yeşil Kuşak” netlenmiyor doğru dürüst. projesi Türkiye’de yaşama ge Yaşanan son olayın dene çirilmek isteniyordu. timsizlikten kaynaklandığı bi Toplumda laik, çağdaş eği linen bir gerçek. timi “dinsizlik” olarak görenler Bir yandan kadına şiddet, “dindar kuşak” peşinde koşar tecavüz, taciz... larken Fethullah Gülen “Nur Türkiye’nin dört bir yanın kampları”nı ve “Işık evlerini da üstü örtülen, örtülmeyen kuruyordu. olaylarda çocuklarımızın ba Bu da bir ABD projesiydi... şına gelenler gerçekten yürek 70’li, 80’li yıllarda bunla yarası... rı uzun uzun yazdık ama dö Fethullah Gülen hareketiy nemin iktidarlarına, muhale le iktidarın arasının bozulma fet partilerine bir türlü anlata sından sonra dinsel vakıfların madık. yurtları çığ gibi büyüdü... 80’li ve 90’lı yıllarda İslam Başta söyledim, buralarda cı pek çok vakıf vardı. Ancak ne hukuksal altyapı var ne de Gülen Hareketi’nin hızına ye doğru dürüst bir denetim... tişemediler. Çünkü bu tür vakıflar siya Fethullah Gülen hem sal iktidar tarafından korunup iktidardaki partileri hem de kollanıyor. Bunun yanına de muhalefeti yanına aldı. ABD netimsizlik eklenince her türlü ve AB ülkelerinin büyük rezaletin üzeri örtülüyor. desteğiyle okullar, yurtlar Hükümet bu tür vakıfları si ve dershaneler açtı. Gülen, yasette araç olarak kullandığı sadece “dindar nesil” değil için, onları koruyup kolluyor... “altın nesil” yetiştiriyor; Ensar ve benzeri vakıfların başta TSK, polis, yargı bir dokunulmazlığı var... olmak üzere devletin en Onlara dokunanlar yanı duyarlı kurumlarında devletin yor... olanaklarından yararlanarak Denetçiler korkularından bu kadrolaşıyordu. vakıf yönetimlerine bir şey ya Bakmayın siz bugün Fethul pamıyor. lah Gülen için FETÖ diyen Başta Ensar olmak üzere el lere, havuz medyasının kuşları bette hiçbir vakıf çocukla ve AKP iktidarı el ele vermiş ra cinsel istismar yapılsın di yürüyorlar, düzmece davalar ye yurtlar açmıyor. Tüm sorun la sözde “askeri vesayet”ten oraya atanan kişilerden kay kurtarıyorlardı ülke insanını... naklanıyor. Onlar bu dokunul Şimdi durum değişti... mazlık zırhından yararlanarak O yıllarda Cumhuriyet’i çocuklara cinsel istismarda darbeci diye yaftalayanlar bulunuyor. bugün FETÖ’cü deyince ben AKP iktidarının “dindar ku gülüp geçiyorum... şak” yetiştirme amacının bir HHH örneğini Karaman’da yaşadık. Çocuklarımızın bedensel ve İnsanın içini acıtan olayın na ruhsal gelişimi “dindar nesil” sıl üstünün örtüldüğüne tanık yetiştirme peşinde olanların olduk. umurunda bile değil... Bu çirkin olay döndü do Burada yapılacak olan, laştı, CHP lideri Kemal “önüne yatmak” deyişini Kılıçdaroğlu’nun bir Anado tartışmak değil, çocuklarımızın lu deyişi olan “önüne yatmak” geleceğini güvence altına deyişini kullanmasıyla başka almaktır... bir yöne kaydı... Başta iktidar partisi ol Oysa Kılıçdaroğlu bu sözü mak üzere, tüm muhalefet Anadolu insanının diliyle an partileri çocuklarımızın nasıl latmıştı ve anlamı şuydu: korunacağını tartışsınlar. “Korurum!” Bu utancın altından nasıl Eh zaten iktidar korudu, kalkacağız biz?.. Kılıçdaroğlu’ndan devrim çağrısı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıç ne inşa edilen çağdaş sosyal demokrasi daroğlu, partisinin ge yi üçüncü büyük dev lecek vizyonunu açık rim kabul ederek, yeni ladı. Yeni açılan ya dönem için de devrim yın yönetmenliğini Ali çağrısında bulundu. Haydar Fırat’ın yaptı CHP’nin, özgürlük ğı “politikyol.com” si ve demokrasiyi her tesinde yazdığı yazı alanda yaşama geçir da, CHP’nin Mustafa mek için müdadele Kemal Atatürk önder edeceğini belirten Kı liğinde, Cumhuriyeti ilan ederek başlattı Kılıçdaroğlu lıçdaroğlu, kaleme aldığı yazısında gelece ğı devrimci tarihe vurgu yapan ğe ilişkin çağrısını şöyle ifa Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin ya de etti: şadığı zor koşullardan ve kriz “Bu tarihsel mirasın yolunda lerden kurtuluşunun tek ad bugün Cumhuriyet Halk Parti resi olarak CHP’yi işaret etti. sine düşen en temel sorumlu Kılıçdaroğlu yazısında, İsmet luk, 4. Büyük Devrimi gerçek İnönü’nün çok partili yaşama leştirmektir. Dördüncü Büyük geçişi sağlamasını ikinci bü Devrim, özgürlük ve demok yük devrim, Bülent Ecevit’in rasi devrimidir” l ANKARA / “Ortanın Solu” çizgisi üzeri Cumhuriyet Bürosu Türkİsrail pazarlığında kim geri adım attı? Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiyeİsrail ilişkilerinin normalleşmek üzere olduğunu duyurmasının ardından, hangi tarafın taleplerinden ödün verdiği konusunda farklı iddialar ortaya atıldı. Son olarak İsrail’in Channel 1 televizyonu, Türkiye’nin Gazze’ye doğrudan değil, Aşdod limanı üzerinden yardım göndermeyi kabul ettiğini ileri sürdü. Türkiye’nin ‘Gazze ambargosunun kaldırılması’ şartından vazgeçtiğine işaret eden bu haber, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın tarafından yalanlandı. Müzakerelerin devam ettiğini ve henüz bir metin üzerinde anlaşmaya varılmadığını belirten Kalın, “Türkiye’nin çerçevesi bellidir. Gazze’de yaşananlar kabul edilemez. İnsani yaşam şartlarının sağlanmasında ısrarcı olduk. Filistin’e yönelik ablukaların son bulması gerekiyor. 49 yıllık Filistin işgalinin sona ermesi gerekiyor” dedi. l Dış Haberler C MY B