Katalog

Pazar 10 Nisan 2016 Erdem gül, 10. düşünce özgÜRlüğü için istanbul buluşması’nda konuştu: Özgürlüğü istemeyen HİLAL KÖSE 10. Düşünce Özgürlüğü için İstanbul Buluşması’nda konuşan gazetemiz Ankara Temsilcisi Erdem Gül, medyada özgürlük karşıtlarının olduğuna dikkat çekerek, “Bizim, gazetecilik yapmak için su gibi, hava gibi, oksijen gibi özgürlüğe ihtiyacımız var. Özgür olmak istemeyenler bir tarafa çakilsinler. Biz kendi özgürlük kavgamızı bir arada olan insanlar hızla sürdürelim” dedi. İki yılda bir organize edilen buluşma dün Taksim’deki Intercontinentel Otel’de başladı. Açılışta konuşan İstanbul Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr.Turgut Tarhanlı, Türkiye’de hükümetler açısından özgürlük ve güvenlik ikilemine dikkat çekerek, “Hukukta böyle bir denge yoktur. İnsan hakları hukukunda, özgürlük güvenlik dengesi yoktur, özgürlük vardır. Güvenlik bir sınırlama ölçütü olamaz” dedi. Hakikat Adalet ve Hafıza Merkezi Direktörü Murat Çelikkan da “Devletin ve savcılıkların yarattığı baskının ötesinde bugüne kadar pek rastlamadığımız biçimde ve Orwell’in 1984’te anlattığı biçimde bir ‘düşünce polisliği’ mekanizması oluştu. Sizin tüm sosyal medya hesaplarınızı tarayan, hükümet politikalarına aykırı ifadeleriniz varsa bunları bulan ve sizi hedef gösteren sivil düşünce polisleri var” diye konuştu. kenara çekilsin Gazetemiz Ankara Temsilcisi Erdem Gül Julian Assange, internet üzerinden yapılan canlı bağlantıyla buluşmaya katıldı. Tanıklıklar bölümünde konuşan Erdem Gül ise, 92 gün cezaevinde kaldıklarını belirterek “Doğrusu ben gündemde bu kadar sıcak biiçimde kalacağını, insanların sahipleneceğini düşünmemiştim. 1 Kasım seçimleri yapılmıştı. Geleceğe ilişkin umutsuzluk diyebileceğimiz bir dönemden geçiyorduk. Basına baskılar bu dönemde abartılı biçimde artıyordu” dedi. İnsan Hakları MYK üyesi Şenel Karataş, “İnsan Hakları Kurumları” başlıklı panelde “2015’te, AİHM’deki 823 kararın 87’si Türkiye hakkında. AİHM’İn iş yükünün yüzde 15’ini Türkiye oluşturuyor. Abdullah Gül döneminde cumhurbaşkanına hakaret gerekçesiyle tutuklama olmazken,2015’te 8 kişi tutuklandı, 100’den fazla dava açıldı” dedi. Assange: Hükümet basını kriminalize etmeye çalışıyor Wikileaks belgelerini sızdırdığı 2010’dan beri tartışılan isim Julian Assange, internet üzerinden yapılan canlı bağlantıyla buluşmaya katıldı. Assange, Türkiye’de, hükümetin basını kontrol etmek için verdiği savaşı, basını kriminalize ederek kazanmaya çalıştığını söyledi. Assange, dört yıl önceki bir tespitini de şöyle aktardı: “Kürt gazetecilere yapılan ne varsa, Türk basının geri kalanına da aynısının yapılacağını söyledim. Tespitlerim tam tamına doğru çıktı. Kürtçe kanal Roj TV, Obama, Rasmussen ve Türkiye arasındaki bir anlaşma ile ortadan kaldırıldı. Karşılığında, Türkiye, Rasmussen’in NA TO Genel Sekreteri olmasına itiraz etmeyecekti. O da Roj TV’yi engelleme hediyesini veriyordu.” Erdoğan’a seslendiğini de söyleyen Assange, “Bu olamaz. Türk toplumunda, hakikati söylemek suç olamaz. Erdoğan’a çağrı yapıyorum. Karanlık geceye yürümesin. Hakikati yayınlamak suç olamaz. Bu anlayış, kim olursa olsun bütün yönetimlerin altını kazır” dedi. Assange Panama belgeleriyle ilgili şunları söyledi: “Türkiye çok geçmedi. Birtakım şahsiyetlerin Panama’ya bağlanması söz konusu olabilir. Kıyı ötesi bilgiler gelirse hükümetin bazı unsurları ile ilgili olarak gazeteciler dikkatli olmalı.” Polis lojmanına saldırı Cenazeyi köye almadılar Tunceli’de perşembe günü öldürülen “Çayan” kod adlı DHKPC’li Cihan Gün’ün cenazesi Erzincan’ın Çayırlı ilçesine bağlı Gelinpınar köyünde toprağa verilmek istendi. Bazı kişiler yolu trafiğe kapatarak cenazenin buraya gömülmesine izin vermeyeceklerini belirtti. Öfkeli kalabalık kazılan mezar yerini kapattı. Tepkiler üzerine Gün’ün cenazesi ailesi tarafından toprağa verilmek üzere Erzurum’un Hınıs ilçesine götürüldü. Polis memuru Kanas’la vuruldu Mardin’in Nusaybin ilçesinde operasyonlar sürüyor. Dün PKK’liler ile güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada, bir özel harekat polisi PKK’lilerin keskin nişancı tüfeği Kanas ile başından vurularak ağır yaralandı. Polis memuru GATA’ya sevk edildi. Van’da kaza: 13 asker yaralı VanBaşkale Karayolu’nun 40’ıncı kilometresinde bulunan Zernek Barajı yakınlarında dün sabah askeri konvoyun geçişi sırasında bir askeri araç, virajı alamayarak devrildi. Kazada 13 asker hafif şekilde yaralandı. Muş’ta 4 ton patlayıcı Muş’un Hasköy ilçesi kırsalında düzenlenen operasyonda, farklı noktalarda 40 adet bidonun içerisinde yaklaşık 4 ton amonyum nitratlı patlayıcı, 300 metre kablo ve 50 adet fünye tespit edildi. Patlayıcılar yerinde imha edildi. Vatandaşın ihbarı faciayı önledi Van’ın merkez İpekyolu ilçesindeki bir cami önündeki rögara patlayıcı yerleştirildiği ihbarı alan polis, bölgede yaptığı incelemede yeni dökülmüş asfalt altında TNT ve amonyum nitrat patlayıcı tespit etti. Bomba, uzman ekiplerce etkisiz hale getirildi. Derik’te bombalı araçlı saldırıda 1 polis şehit olurken 1 sivil öldü Mardin’nin Derik İlçesi’nde dün akşam saatlerinde PKK’liler tarafından bombalı araçla polis lojmanlarına saldırı düzenledi. Saldırıda, 1 polis şehit olurken, bir vatandaş ise hayatını kaybetti. Derik İlçesi’nde meydana gelen olayda PKK’li teröristler, Kızıltepe karayolu üzerinde bulunan İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne ait polis lojmanlarının önüne bomba yüklü aracı, daha önceden park ederken, daha sonra dün saat 21.00 sıralarında lojmanlara taciz ateşi açtı. Bu sırada nöbet tutan polisler, teröristlere anında karşılık verdi. Silah sesleri üzerine lojmanlarda kalan polisler de silahlarını alıp dışarı çıkınca, PKK’liler uzaktan kumandayla bombalı aracı infilak ettirdi. Patlamada, ilk belirlemelere göre 1 polis memuru şehit olurken, yoldan geçen bir vatandaş da hayatını kaybetti. Saldırının ardından bölgeye takviye güvenlik güçleri sevk edildi. Derik’in giriş ve çıkışları tutulurken, güvenlik güçleri operasyonlarını sürdürüyor. AKAR ÜSLERİ GEZDİ Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Adana’da konuşlu 6. Mekanize Piyade Tümen Komutanlığı ve İncirlik 10. Tanker Üs Komutanlığı ile Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan 5. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda inceleme ve denetlemelerde bulundu. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, Akar’ın, İncirlik’te Koalis yon Harekâtı’na katılan ülkelere ait birlikleri ziyaret ettiği, birlik personeli ile görüştüğü ve yürütülen operasyonlar hakkında bilgi aldığı belirtildi. Merzifon’da Hava Kuvvetleri birliğini ziyaret eden Akar’ın, Hava Savunma ve Terörle Mücadele Harekâtı’nda başarılı görevler icra eden F16 pilotları ile görüştüğü kaydedildi. CHP heyeti Yüksekova’da incelemeler yapacak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatıyla, Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak başkanlığında bir heyetin, operasyonların sürdüğü Hakkari’nin Yüksekova ilçesi’ne inceleme yapacağı belirtildi. CHP Hakkari İl Başkanı Aytekmin Karahanlı başkanlığındaki 10 kişilik heyet Ankara’ya giderek, Yüksekova’da yaşananlarla ilgili Kılıçdaroğlu’na rapor sundu. Bir heyetin ilçede inceleme yapması talebi üzerine Kılıçdaroğlu, ilçeye bir heyet gitmesine karar verdi. Karahanlı “İlçeye 3 TIR gıda yardımında bulunulacak” dedi. Yüksekdağ’dan Erdoğan’a: Vatan babanın malı değil Van’da konuşan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Terör örgütünün yandaşlarını vatandaşlıktan çıkartmalıyız” ifadelerine sert tepki gösterdi. “Bu vatan senin de değil, senin babanın malı da değil” diyen Yüksekdağ, “Bu vatan ortak vatandır. Eşit yurttaşlar olarak yaşamak istiyoruz” dedi. Şanlıurfa’da konuşan HDP’li İdris Baluken, Bakanlar Kurulu toplantısını Şanlıurfa’da yapacak olan Başbakan Ahmet Davutoğlu’na çağrıda bulunarak, “Savaşı Şanlıurfa’dan başlatmışlardı, barışı tekrar buradan güncelleyebilirler” dedi. Açık görüşü engelleyen yönetmelik iptal edildi HİLAL KÖSE Danıştay, cezaevlerinde, tutuklu ve hükümlülerin açık görüş hakkını gasp eden keyfi bir uygulamaya noktayı koydu. 2005’te yürürlüğe giren, Hükümlü ve Tutukluların Ziyaret Edilmeleri Hakkındaki Yönetmeliğin 14. maddesinin 2. fıkrasını iptal etti. Stajyer avukat Selin Demirel, 4 Ocak 2012’de, Adalet Bakanlığı’nın yeni yıl nedeniyle verdiği açık görüş hakkından yararlanmak üzere Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’ne gitti. Eşi Erdener Demirel ile görüşecekti. Demirel, slogan attığı için üç ay haberleşme ve iletişim araçlarından yoksun bırakılmıştı. Bu cezayı, üç aylık ziyaretçi yasağı takip etti. Demirel çifti, disiplin cezası nedeniyle açık görüşü yasaklayan yönetmelik yüzünden görüşemedi. Kapalı görüş yapabildiler. Selin Demirel de daha sonra o yönetmeliğin iptali için Adalet Bakanlığı aleyhine dava açtı. Danıştay 10. Daire ‘hukuka uy gun değil’ diyerek o fıkrayı iptal etti. Kararda, “Yasa koyucu, davalı Bakanlığa, yalnızca, görüşme saat ve yerleri, konuşma dili, ziyaretçi sayısı gibi şartlarla, görüşme sürelerini belirleme yetkisi vermiştir. Söz konusu yetki, açık ya da kapalı görüş yasağı koyma konusunda herhangi bir düzenleme yetkisini içermemektedir” denildi. Yasanın, önemli bir hak ve topluma kazandırma yöntemi olan açık görüş olanağından yoksun bırakmayı amaçlamadığına dikkat çekildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet haber EDİTÖR: SERKAN OZAN 13 Mesele sadece Ensar Vakfı değil, iktidarın zihniyeti! Çocuklara, hayatları boyunca izini taşıyacakları, tidarı olduğunu gösterir. Ama öyle bir durum yok. İkti normal yaşamlarına gö dar olan Ensar Vakfı! Dolayısıy re başkalaşım geçirecekleri ve la büyük koruma şemsiyesi açı sapmalar yaşayacakları teca lıyor. vüz ve ağır taciz olayları ülkemi Ama bu iktidarın adamları de zin genel sorunu! Burası, taciz ğil mi ki 6 yaşında kız çocukları ci, tecavüzcü bir ülke! Kıyaslayın evlenir fetvası veren!.. AB ülkeleriyle bu gerçeği, görürsünüz. Kadın canileri ile dolu, ai Mesele türban da le içi ensestin zirve yapmasına rağmen gizli kaldığı, çocuklara her türlü kötü muamelenin yapıldığı bir ülke! Türkiye katillerin, tecavüzcülerin fıkır fıkır kaynadığı bir ülke. Bu açıdan mesele sadece Ensar Vakfı değil şüphesiz! Yok yok mesele sadece orada çalışan o pisliğin suçu da değil. Vakıf oraya sıradan birisini koymaz, kendilerine yakın seçme birini yerleştirir! Vakıf tabii ki suçlu! değil, zihniyet Bir kadın bakan, evet suçlu olan cezasını çekecek ama vakfın bu konuda ne suçu var, her yerde bu olabilir diyerek, olayı genelleştiriyor. Evet her yerde olabilir, ama bütün o yerler de hesap verir... Her yerde olabilir! Dikkat edin, bakan ve şürekâsı, olayı sıradanlaştırıyor. “Kardeşim tüm Türkiye’de olan bir şey... Ne yani tüm Türkiye’yi mi mahkemeye verelim” gibi bir Ensar Vakfı, geçmişteki benzer olaylara sahne olmasıyla sabıkalı ve kendisine teslim edilen çocukları tecavüzlerden korumada umursamaz davrandığı ve titizlik göstermediği için suçludur. savunma... Öyle bir bakan ki, psikolog ye rine din adamı yerleştiren bir kafa yapısına sahip... Hayır türbanına laf etmeyeceğim, türbanın altındaki düşünce yapısına iti Bakıyorum “Ne diye vakfı suç raz edeceğim… Biliyorum ki bu luyorsunuz, vakıf ayrı tecavüz olaylar başa takılan türban ile il cü ayrı” demiyor mu iktidar şakşakçıları! gili değil. Ne başı açıklar gördü o makamlar ki benzer davran Çünkü vakıf iktidar sahipleri dı... Doğru dürüst davrananlara nin vakfı aynı zamanda. En tepe da yol gözüktü! den en büyük korumaya, desteğe sahip! Yapılması gereken, şüphesiz Önüne yatmakaltına yatmak ki sapığın yakasına yapıştıktan sonra vakıf hakkında da soruşturma açmak. Gel bakalım, sana bu kadar çocuk teslim ediliyor. Sen bu çocukları her türlü beladan, vicdansızdan, sapıktan korumak için ne yaptın, ne yapıyorsun, hangi önlemleri alıyorsun, diye sormak. Mesele, bir bakanın Sarraf’ı korumak için sarfettiği “önüne yatmak” deyimi üzerinde polemiğe indirgenerek aslında yaşanan büyük rezilliğin, büyük namussuzluğun üstü örtülmeye gidildi. Önüne yatmak altına yatmaya dönüştürüldü. Ve bir kadına bu nasıl söylenir noktasına ‘Bize güvenme’ diyeceğine... getirildi. Vay vay vay… Sizin ekip değil miydi “Sayın Sarraf Bey”in önüne yatarız di “Bize güvenme, biz iktidarız, yen?! Onu mahkemelerden, yar evet bize yakınsın ama mese gıdan, polisten korumak için bu le sana emanet edilen çocuklar nu söylemediniz de, yoksa o olunca, milyon kilometre uzağız. olay şimdi savunduğunuzdedi Babam olsan canına okurum; ai ğiniz gibi mi oldu da haberimiz lelere karşı, bu ülkenin gelece olmadı! İnsaf! ğine karşı, tüm vicdanlara karşı Ar namus damarı olmayan bi hesap verecek herkes... Bu halt rileri ortalıkta varken, neyine senin çatın altında nasıl yenir” “önüne yatmak” deyimini kullan diyerek, öncelikle çocuk bakım mak. Bunu tüm medyasıyla de hakkını elinden almak. Çocukları vasa bir kartopuna dönüştüre korumaya almak, ailelerine gön cek bir iktidar yapısının varlığını dermek ve vakfın mal varlığını mı unutuyorsunuz? da çocukların eğitimine harca Ben olsam o lafı etmezdim. maya mahkum etmek... Hayır yanlış olduğundan değil, İktidar olsa, adam olsa iktidar ülkenin utanmazların egemenli bunu yapar. Böylece ülkenin ik ğinde olduğunu bildiğim için... l DİYARBAKIR’DAKİ LGBTİ ETİNLİĞİ Hizbullahçıların hedef gösterdiği panel iptal MAHMUT ORAL yeceklerini duyurdu. Panele Mar din Büyükşehir Belediye Eşbaş Hizbullah’a yakın dernek ve kanı Februniye Akyol Akay ile sivil toplum kuruluşları ta DBP PM üyesi Demir Çelik ko rafından günlerdir hedef gösteri nuşmacı olarak katılacaktı. Pane len, HDP, HDK ve LGBTİ işbirli lin duyurulmasının ardından ha ğiyle Diyarbakır’da bugün düzen rekete geçen Hizbullah’a yakın lenmesi planlanan “Devlet şidde dernek ve sivil toplum kuruluşla tine karşı özerk mücadele alanla rı, sosyal medya üzerinden gün rı ve LGBTİ hareketi” konulu pa lerdir panelin iptali için Diyarba nel iptal edildi. Panelin düzenle kır Valiliği üzerinde baskı oluş yici ve konuşmacılarından olan turmaya çalışıyordu. Hizbullah LGBTİ Diyarbakır Örgütlenme çı çevreler, etkinliği “sapıklık” ve si Keskesor Üyesi Atalay Göçer, “ahlaksızlık” olarak nitelendirir sosyal medyada başlatılan linç ken Hizbullah’a yakınlığıyla bili kampanyası üzerine paneli iptal nen Diyarbakır İslami Sivil Top ettiklerini belirtti. lum Kuruluşları, panele 100 met HDP, HDK ve LGBTİ, bugün re mesafedeki Sümer Camisi’nin saat 13.30’da Diyarbakır Sü önünde öğlen manazı çıkışın merpark Cep Sinema Salonun da protesto gösterisi yapacağını da “Devlet Şiddetine Karşı Özerk açıkladı. Yaşananlar üzerine dün Mücadele Alanları ve LGBTİ Ha panel iptal edildi. reketi” başlıklı bir panel düzenle l DİYARBAKIR Çavuşoğlu: Türk ordusu yerine ÖSO kaydırılabilir Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye’nin batı tarafında çatışmaların durmasının ardından, IŞİD’e yönelik yerlere Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı güçlerin kaydırılabileceğini belirterek, “Özel kuvvetler bunları yönlendirebilir. İlave eğitimle bunları yönetebilecek kadrolar oluşturulabilir. Bizim ordumuzun girmesi yerine, kuzeybatı bölgesinden Özgür Suriye Ordusu’nu DAEŞ’e yönelik yerlere kaydırılmasıdır. İşin özü bu” dedi. A Haber’de konuşan Bakan Çavuşoğlu, “Biz, Türkiye sınırından havadan ve karadan destek vereceğiz. Bu şekilde DAEŞ’in bölgeden temizlenmesini sağlayacağız. (Washington’daki temaslar) Türk veya ABD ordusunun Suriye’ye girmesi gündeme gelmedi. Zaten bu konuda siyasi düzeyde mutabık kaldık” dedi. C MY B