Katalog

Cumartesi 26 Mart 2016 6 şimdYieerllekobyirueytotrillearrSkauiçmrivnukealaarcSşaeitrloıılrempia Diyarbakır’ın tarihi ilçesi Sur’da sokağa çıkma yasağının kalkması beklenirken Bakanlar Kuru lu kararıyla ilçenin neredeyse tamamı nın kamulaştırıldığı ortaya çıktı. Resmi Gazete’de yayımlanan Bakanlar Kuru lu kararında, Sur’daki bir çok parsel acele kamulaş tırma kapsamına alındı. Acil kamulaştırma kararı Şırnak’ın Silopi ilçesini de kapsıyor. MAHMUT Diyarbakır’da şok etki ORAL si yaratan karara göne, Diyarbakır’ın kalkanbalığı şeklinde olan 5.5 kilometre uzunluğun daki tarihi Sur’larının içinde kalan kıs mın neredeyse tamamı kamulaştırılmış oldu. Edinilen bilgiye göre söz konusu bölge içinde toplam 9 bin parsel bulunu yor. Bakanlar Kurulu kararıyla bu par sellerden 8 bin 200 kadarı kamulaştırıl mış oldu. Bu tarihi ilçenin üçte ikisinden fazla bir bölüme denk geliyor. Belediye ve tarihi yerler 15 mahalleye bağlı 348 bölgeyi kap sayan işgal planı kapsamında kamu laştırılacak bölgelerden birisi de hal ka hizmet götürmekle yetkili olan Sur Belediyesi’ne ait hizmet binasının bulun duğu alan. Kiliseler, camiler gibi ibadet yerleri ile Büyükşehir Belediyesi tarafın dan kamulaştırılıp “Kent Müzesi” olarak faaliyete sokulan tarihi Cemilpaşa Kona ğı da kamulaştırılmış yerler arasında. Halk kabul etmez Diyarbakır Büyükşehir Belediye Baş kanı Gültan Kışanak, “Sur içinde top lam 7 bin 714 parsel var bunların 6 bin 300 bu kararla kamulaştırıldı. Geri kalan parseller ise daha önceden kamulaştırıl dığı ya da ana cadde veya benzeri yerler olduğu için kamulaştırma gereği duyul madığı anlaşılıyor” dedi. Bu kararla as lında Sur içinin tamamına el koyma ka rarı olduğunu belirten Kışanak, “Acele kamulaştırma adıyla başvurdukları bu yöntemi hafifletmeye çalışıyorlar ama aslında yaptıkları el koymaktır. Bu ka rarla hukuki mücadele yollarının da önü tıkanmak istenmiştir. Bu büyük bir yan lıştır bu yanlışı Diyarbakır halkı da vic dan da hukuk da kabul etmez” dedi. Pazarlık şansı yok Kararın bir başka özelliğinin de vatan daşa pazarlık etme şansını bile bırak madan kendilerinin takdir ettiği mebla ğı bankalara yatırdıktan sonra kamulaş tırılmış sayan bir yönü olduğunu kayde den Kışanak, şöyle devam etti: “Vatan daş ancak Danıştay’dan bozdurabilir ise yeniden mülkünün sahibi olacak. Bu ne denle aldıkları karar şimdiye kadar bu ülkedeki alınmış diğer kararlara benze meyen, halkın mülkiyet haklarını bu şe kilde gasp eden bir karardır. Belediye ye ait olan mülklerin kamulaştırılma sı mümkün değil ama bunlar böyle ace leyle sanki yangından mal kaçırırcasına, hukuk, yasa da tanımadan Sur’daki par selleri tek tek sayarak bunlara el koyduk diyen bir karar almışlar.” Tazminattan kaçıyorlar Kamulaştırma kararının Sur’daki yıkımla da ilgisi olduğunu vurgulayan Kışanak “Bu yıkımlar için devletin tazminat ödemesi gerekecekti. Ama tazminat ödemek yerine ‘Madem o parayı vereceğiz, tazminat olarak değil kamulaştırma olarak ödeyeceğiz, al bu parayı sen çık, mülk de benim olsun’ deniliyor. Bu fırsatçılıktır. Hukuki yollara başvuracağız” diye konuştu. l DİYARBAKIR H. Türkoğlu M. Gökçeli S. Acem M. Şahin NUSAYBİN’DE 1 ŞEHİT DAHA Mardin’in Nusaybin ilçesinde Fırat ve Dicle mahallelerinde yoğunlaşan operasyonlar sırasında PKK’lilerle güvenlik güçleri arasında dün çıkan çatışmada yaralanan Uzman Çavuş Mustafa Şahin hastanede hayatını kaybetti. Şehidin yıllar önce boşanan anne ve babasına acı haber ayrı ayrı verildi. Derecik sınır bölüğüne uçaksavarla saldırı Hakkâri’nin Şemdinli ilçesinde Derecik beldesinde konuşlu 34. Hudut Alay Komutanlığı’na bağlı Umurlu 34. Hudut Bölüğü’ne bir grup PKK’li tarafından uçaksavar ve uzun namlulu silahlarla saldırı düzenlendi. Saldırıda ölen ya da yaralanan olmazken, saldırının yapıldığı bölge askerler tarafından vuruldu. Bölgede 15 dakika boyunca silah ve patlama sesleri duyuldu. Karakola bomba: 3 şehit DiyarbakırBingöl karayolu üzerinde bulu nan Mermer Jandarma Karakolu’na önceki akşam PKK’liler tarafından bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Bomba yüklü kamyoneti infilak ettiren PKK’liler, ardından çevrede gizlendikleri yerlerden karakola otomatik silahlarla ateş açtı. Karakolda bulunan askerlerin de karşılık vermesiyle çatışma çıktı. Şiddetli patlama ile karakolun bahçe duvarı yıkılırken, karakol binası ve gazino bölümü çöktü. Saldırıda Jandarma Astsubay Üstçavuş Halil Türkoğlu, Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Mus tafa Gökçeli ve Jandarma Uzman Onbaşı Sabri Acem şehit oldu, 24 asker de yaralandı. Saldırıyla ilgili Diyarbakır 1. Sulh Ceza Hâkimliği yayın yasağı kararı aldı. Şehitler Halil Türkoğlu, Mustafa Gökçeli ve Sabri Acem için Diyarbakır Asker Hastanesi’nde uğurlama töreni düzenlendi. Törenin ardından Halil Türkoğlu Bayburt’a, Mustafa Gökçeli Kahramanmaraş’a, Sabri Acem de Mersin’e gönderildi. Gökçeli ve Acem memleketlerinde düzenlenen törenin ardından toprağa verildi. l DHA Ülkenin dört bir yanında tarifsiz acı ANALAR OĞULLARINI TOPRAĞA VERİYOR Şırnak’ta terör örgütü PKK’ye yönelik sürdürülen operasyonda şehit olan 2 yıllık özel harekât polisi 23 yaşındaki Osman Belkaya, Yozgat’ın Şefaatli ilçesinde gözyaşlarıyla son yolculuğuna uğurlandı. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ve diğer yetkililer katıldı. Şehidin annesi Afet Belkaya, “Beni şehit annesi yaptın. Geldiğinde bir sürprizim var diyordun. Bu muydu sürprizin? Yavrum üşür, beni de onun yanına koyun, ben sarılır ısıtırım” diye ağıtlar yaktı. İzmir’den geçici görevle gittiği Şırnak’ta PKK’lilerin açtığı ateşte şehit olan 52 yaşındaki Cemil Koç için İzmir Gaziemir ilçesindeki evinin önünde düzenlenen törende, şehit polisin üniversite öğrencisi olan kızı Gizem Koç ve eşi Nuray Koç yakınlarının desteğiyle güçlükle ayakta durabildi. Polis okulunda öğrenci olan oğlu Furkan Koç da babası için dua etti. Şehidin cenazesi Bergama’da toprağa verildi. Nusaybin’de tören Nusaybin’de PKK’lilerin el yapımı patlayıcıyla saldırması sonucu şehit olan Jandarma Astsubay Başçavuş Gökhan Bakır, Jandarma Uzman Çavuş Yıldırım Oflaz ve Jandarma Uzman Çavuş Ulaş Açıkgöz için Selen Kışlası’nda tören düzenlendi. Törene Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanları da katıldı. Törene kızları Ezgi ve Duru ile katılan şehit Gökhan Bakır’ın eşi Yeşim Bakır, şehidin operasyonda yaralanan arkadaşlarına sarılarak, “Sizden tek bir şey is tiyorum. O da eşimin kanını yerde bırakmayın” diyerek isyan etti. Gökhan Bakır, Balıkesir’de, Yıldırım Oflaz Bolu’da ve Ulaş Açıkgöz de Çanakkale’de on binlece kişinin katıldığı törenlerle toprağa verildi. l Haber Merkezi Şehit polis Osman Belkaya’nın annesi Afet Belkaya oğlunun tabutuna sarılarak gözyaşı döktü. AKAR NUSAYBİN’DE Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve kuvvet komutanları, Mardin’de katıldıkları şehit cenazesinin ardından operasyonların sürdüğü Nusaybin’e geçti. Harekât merkezinde, “Bu yola ölürsek şehit, kalırsak gazi diye çıktık” diyen Akar, “Masum halkımıza zarar vermeden işlerimizi yürütmeye çalışıyoruz. Faaliyetlerimiz çok başarılı oldu. Mücadele, kamu güvenliği tesis edilene kadar azim ve kararlılıkla devam edecek” dedi. HAVA OPERASYONU Kuzey Irak’taki Avaşin ve Basyan bölgesindeki PKK hedeflerine hava harekâtı düzenlendi. Genelkurmay açıklamasında, PKK’ye ait mühimmat deposu, korugan ve sığınakların 6 hava aracıyla vurulduğu belirtildi. PARKE TAŞI BOMBA Şırnak merkezinde PKK’lilere yönelik operasyonlar sırasında, alçıdan parke taşı şekli ve rengi verilmiş bomba bulundu. Cadde üzerinde parke taşlarının arasına yerleştirerek kurulan tuzak, bir tim komutanı astsubayın dikkati sayesinde ortaya çıkarıldı. DDseamveuirttoanşğ’tlua’nnda‘eBoysanrgaılKaansaacbaıkgsiıbn’i İktidar mağaraları bile yapılaşmaya açacak HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yanındaki milletvekilleriyle birlikte Cizre’de, operasyonlarda hayatlarını kaybedenlerin mezarlarını ziyaret etti. Demirtaş, Cudi ve Sur mahalleleriyle Bostancı Sokak’ta bulunan ve onlarca kişinin hayatını kaybettiği 3 ve 23 No’lu bodrumlarda da incelemelerde bulundu. Polis, burada slogan atan gruba müdahale etti. Polisin sıktığı basınçlı su ile ıslanan Demirtaş, “Davutoğlu şunu bilmeli ki; şu emri verdiği için nasıl Bosna Kasabı yargılandı, ceza aldıysa, senin de bir gün ulusal veya uluslararası yargı önünde hesap vermen için elimizden geleni yapacağız” dedi. Demirtaş, “Burada maalesef yüzlerce insanımız kat ledildi. Sivil yerleşim alanları tank ve top atışlarıyla tümünden yok edilmiş durumda. Bura da bir savaş suçu işlenmiştir” dedi. Öte yandan Alman Ha ber Ajansı’na (DPA) konuşan Demirtaş, AB ile vizelerin kalkması durumunda Kürtler’in AB ülkeleri ne akın edeceğini be lirterek “Ankara’nın PKK ile müzakare lere yeniden baş laması için bas kı yapmasının Demirtaş AB’nin kendi çı karına” dedi. l DHA MUSTAFA ÇAKIR Hükümet, doğal SİT alanlarına zarar verebilecek, yapılaşmanın önünü açabilecek bir karara daha imza attı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Doğal SİT alanlarıyla ilgili ilke kararı yayımladı. Kararla, “vaziyet planında kaydırma ve yer değişikliği yapmamak, taban alanı büyüklüğü, kontur ve çatı dahil bina yüksekliğini değiştirmemek” kaydı ile bazı değişikliklere izin verildi. Bu koşullara uymak kaydıyla, “imar planı değişikliğine gerek bulunmayan ve ilave yapılaşma içermeyen, yapı ruhsatı değişikliği gerektiren esaslı tadilatlarda, diğer basit tamir, onarım ve tadilatlarda”, Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Komisyonu’ndan onay alınmayacak. İmar mevzuatı kapsamında yetkili idarelerin izni ile bu düzenlemeler yapılabilecek. Bakanlık başka bir kararla mağaraları “A, B ve C grubu mağaralar” olarak gruplandırdı. A grubunda bilimsel ve ekolojik araştırmalar dışında hiçbir faaliyet yapılamayacak. B grubu mağaralarda günübirlik tesisler ve tanıtımayönelik yapılar yapılabilecek. C grubu mağaralar ile koruma alanı içerisinde, halka açık rekreasyon amaçlı günübirlik tesisler ve turizm tesisleri yapılabilecek. Mağara depo amaçlı kullanılabilecek. Delmepatlatma olmadan madencilik faaliyetleri yürütülebilecek. haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Polisiye yazıyor gibi Dünyanın her yerinde, bütün ülkelerde böyle midir bilemem ve pek sanmam, ama Türkiye’de siyaset yazmak polisiye yazmaktan farksız oldu. Polisiye sözcüğü TDK sözlüğünde “konusu polisin ilgilendiği alanlarda olan” diye açıklanıyor… AKP adlı partinin iktidarda olduğu şu son on yılı aşkın sürede polisiye yazarına konu olabilecek sayısız olay ve durum yaşadık ve yaşamaktayız… Sondan başlayalım… Amerika’da tutuklandıktan sonra polis arşivi için çekilen fotoğrafında Türkiye’deki fotoğraflarındaki parıltıdan, kendine güvenden eser bulunmayan Rıza Sarraf adlı kişi, çocuğunu ve eşini yanına alarak bu ülkeye neden gitti? Tutuklanacağını bilmiyor muydu? Uluslararası dalaverelerde ustalaşmış bunca maddi olanağa sahip birinin, başına gelecek olanı bilmemesi olacak şey midir? Sarraf’ın orada savcıya konuşmasından burada başları belaya girecek olanların bu seyahatten haberleri olmadı mı? Yanına eşini ve çocuğunu alarak gitmesi göz boyamak, bu seyahatten rahatsızlık duyabilecek olanları yanıltmak için miydi? Ve daha dolaysız bir soru: Tayyip Erdoğan’ın bu seyahatten haberi olmadı mı? Olmaması mümkün müdür? Rıza Sarraf’ın Amerika’ya gideceği Erdoğan’dan gizlendi mi? Gizlendiyse bunu kimler, ne için yapmış olabilir? Bu tutuklama ve sonrasında açılacak olan dava kimlerin başını ağrıtacak? Bir sosyologdan, siyaset bilimciden, köşe yazarından çok, polisiye yazarının içinden çıkabileceği bu ve benzer sorular bir anda akla üşüşüyor… HHH “Açılım” dönemindeki bahar havasının ardından, 1 Kasım seçiminin hemen sonrasında ne oldu da ülke bir anda kan gölüne döndü? Adı Ulusal Güvenlik olan kuruluşun Suruç’taki katliamdan; Ankara, İstanbul katliamlarından hiç mi haberi olmadı? Bu örgütün başındaki kişi neden suspus? Ağzını neden bıçak açmıyor? Yeni katliamlar ne zaman, nerede olacak? Şu anda ülkemize Suriye’den giren kaç IŞİD militanı, kaç profesyonel katil var? Bunlar neredeler, ne gibi hazırlıklar yapmaktalar? Milyonlarca savaş kaçkını üzerinde iktidar ne gibi hesaplar yapıyor? Bunlar arasından kaç tane kiralık katil, kaç tane iktidar fedaisi çıkacak? HDP’nin çökertilmesinde bir AKPPKK ortak çıkar ilişkisi mi söz konusu? Cizre’ye, Sur’a, öteki il ve ilçelere düşman toprağına girer gibi girmekten başka bir savaş yöntemi uygulanamaz mıydı? İktidar ve ordu komutası, dışarıdan göründüğü gibi, gerçekten de tam bir uyum içinde mi? Erdoğan ve yandaşlarıyla Anayasa Mahkemesi arasındaki karşıtlık nasıl sonuçlanacak? Kimilerinin söylediği gibi Erdoğan’ın “deliğe süpürülme”si mi yaklaştı, yoksa o mu elini daha çabuk tutup karşıtlarını bütünüyle ortadan kaldırmayı başaracak? Bütün bu ve benzer sorulara yanıt bulmak da, siyaset bilimciden, köşe yazarından çok, sanki polisiye yazarının alanına giriyor… HHH Ensar Vakfı çirkefi, faciası… (“Ensar”, yardımcılar, koruyucular anlamında Arapça bir sözcük. Orada çocukların nasıl korunmakta olduğu ve iktidarın bu koruyucu örgütü nasıl korumakta olduğu gün gibi ortada.) Bir başka polisiye konu, toz bağlamış olması gereken dosyalarda unutulmaya bırakılmış “Deniz Feneri” davası… 1725 Aralık operasyonu. Ardından poliste ve yargıda büyük tasfiye…. Her biri siyaset bilimciyi de köşe yazarını da aşacak, bir değil birden çok polisiye konuları… HHH Bu satırları yazmakta olduğum cuma günü, bir yandan da sürmekte olan mahkemeden nasıl bir sonuç çıkacağını merak ediyorum… Hukuk ve ahlak tersini işaret ediyor olsa da, son andaki savcı değişikliği (ve saraydaki kişinin adalete parmak sallayışı) olumsuz bir sonucun uzak bir olasılık olmadığını düşündürüyor… Polisiye yazarı değilim… Sosyal bilimci ya da araştırıcı köşe yazarı olarak da göremem kendimi… Fakat öncelikle adalet duygusunun ölümsüzlüğüne inanan biri olarak, iyimserliğimi korumayı sürdürüyorum… Kanada’dan uyarı Kanada hükümeti, Ankara’daki yurttaşlarını olası bir terör saldırısına karşı uyardı. Resmi web sitesinden yaptığı açıklamada Kanada hükümeti yurttaşlarına, Ulus ve Kızılay’a zorunlu olunmadığı sürece gidilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Uyarıda yurttaşlara, özellikle dikkatli olması ve çevrelerinde olan bitene dikkat etmeleri tavsiyesinde bulunarak, seyahat uyarılarını yayımladığı travel.gc.ca sitesinde 24 Mart tarihinde yayımlanan uyarının hâlâ geçerli olduğunu bildirdi. C MY B