Katalog

KULTUR Ali Tatar anısına kitap... Ahmet Tatar’ın yeni kitabı “Kahramanlar Öykülerle Yaşar Ali Tatar Edebiyat Ödülü Seçkisi” Kırmızı Kedi Yayınları’ndan çıktı. BalyozErgenekon davalarının anlatıldığı kitap, Ali Tatar’ın anısına düzenlenen Edebiyat Ödülü’ne katılan öykülerden yapılan bir seçki niteliğinde... Ahmet Tatar, kardeşi için, “Adalet şehididir Yarbay Ali Tatar” diyor. 16 AYDINLANMA ÖDÜLÜ SAHİBİ Barış heykellerineMEHMETAKSOY: EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK kultur@cumhuriyet.com.tr Salı 13 Aralık 2016 tahammül edemediler Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Beşiktaş Şubesi’nin düzenlediği Aydınlanma Ödülü bu yıl heykeltıraş Mehmet Aksoy’a verildi. Önceki akşam Akatlar Kültür Merkezi’nde sinema ve tiyatro sanatçısı Gülsen Tuncer’in sunumuyla düzenlenen ödül töreninde Beşiktaş’ta yapılan terör saldırısı dolayısıyla kokteyl ve eğlence bölümleri iptal edilmişti. Törende yapılan konuşmalara da terör saldırısına yönelik eleştiriler ve yas hâkimdi. Tören Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı A. İlhan Gülek’in konuşmasıyla açıldı. Gülek, konuşmasında dernek kurucularını terör saldırısında kaybetmiş olduklarını vurgulayarak şunları söyledi: “Biz kurucularını terör saldırılarında kaybetmiş bir derneğiz. Beşiktaş’taki terör saldırısında şehit olan polis ve vatandaşlarımıza Tanrı’dan rahmet diliyorum. Ancak biz ne terörün, ne baskının, ne diktanın karşısında eğilmeyiz. Bizler Mehmet Aksoy ödülünü Gülriz Sururi’nin elinden aldı. sadece yurtseverlerin, emekçilerin, Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından verilen 2016 Aydınlanma Ödülü’nü alan heykeltıraş Mehmet Aksoy, “Heykelin ışığı vardır. Barış heykellerine tahammül edemeyenlerin, heykellerime ucube diyenlerin yaptıkları ortada” diye konuştu. aydınların ve sanatçıların önünde eğiliriz. Atatürk’ten aldığımız ilhamla sanatın ve sanatçılarımızın yanında olmaya devam edeceğiz.” ‘Siyaset adına heykelleri yıktılar’ Gülek’in ardından kürsüdeki yerini alan gazeteci ve yazar Hıfzı Topuz, Mehmet Aksoy’un hedef gösterilip yıkılan ve tahrip edilen heykellerine gönderme yaparak, “Tarih boyunca, din adına, inanç adına, siyaset adına heykelleri yıktılar. Ancak tarih yıkanları değil, o heykelleri yapanları hatırlıyor. Sen heykellerinin kırılmasına, yıkılmasına bakma Mehmet. Devam et. Tarih seni yazacak” dedi. Törende opera sanatçısı Zafer Er daş ve Gonca Birol Bahar’ın söylediği türkülerden sonra 2014 Aydınlanma Ödülü sahibi Gülriz Sururi, söz aldı ve “Biz gerçek gücümüzü bilmiyoruz. Birleştiğimizde, el ele verdiğimizde birikimimiz ve saçacağımız ışık ile karanlık günleri bitireceğiz. Aydınlanma yolunda yürümeye devam edeceğiz” dedi. ‘Taşla konuşmaya devam’ 2016 Aydınlanma Ödülü’nü Gülriz Sururi’nin elinden alan Mehmet Aksoy ise ödül konuşmasında “barış heykellerine tahammül edeme yenlerin yaptıkları ortada” vurgusunda bulundu. Aksoy konuşmasında son dönemde yapılan estetik yoksunu Atatürk heykellerini de eleştirdi. Aksoy’un dinleyicilerden alkış alan konuşması şöyleydi: “Heykellerimi yıktıklarında çocuklarım ölmüş kadar acı hissediyorum. Barış heykellerine tahammül edemeyenlerin, heykellerime ucube diyenlerin yaptıkları ortada. Heykelin ışığı vardır. O ışık bazılarını rahatsız edebilir. Buradan önderimiz Atatürk’ün heykelleri için de bir şeyler söylemek istiyorum. Son dönemde korkunç, çatık kaşlı, estetik ve sanatsal hiçbir değeri olmayan Atatürk heykelleri yapılıyor ve diktiriliyor. Ben Atatürk’ün birleştiriciliğini, estetiğini, yurttaş sevgisini ve aydınlığını gösteren heykeller yapılmasını istiyorum. Bu heykeller ancak para, çıkar kaygısı olmayan sanatçılar tarafından yapılabilir. Taşla konuşmaya, kültürümüzü yaşatmaya ve heykel yapmaya devam edeceğim.” l Kültür Servisi Üç film festivali Paco Peña’dan Lorca’nın 80. ölüm birden Bugünlerde 10 Aralık İnsan Hakları Günü dolayısıyla başlayan ‘İnsan Hakları’ temalı iki film festivali birden sürerken, 28. İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali de yarın sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Geride bıraktığımız 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nde “İnsan Hakları” başlıklı iki film festivali birden sinemaseverlerle buluştu. Bu sene 8’inci kez gerçekleştirilen “Hangi İnsan Hakları? Film Festivali” ana temasını “temel insan hakları”na ayırdı. Documentarist ekibinin düzenlediği festivalde, hak temelli mücadelelere ve ihlallere dair Türkiye’den ve dünyadan onlarca film gösteriliyor ve sivil toplum örgütlerinin katılımıyla birçok yan etkinlik gerçekleştiriliyor. Geçen cuma akşamı Emek Sineması’nın ‘Encounter’ yıkımına karşı verilen mücadelenin anlatıldığı “Özgürleşen Seyirci: Emek Sineması Mücadelesi” belgeselinin Türkiye galasıyla açılan festival, bu sene ayrım gözetmeden bütün temel haklara dikkat çekmeye çalışıyor ve Türkiye’nin yanı sıra Pakistan’dan Ekvador’a, Finlandiya’dan Kolombiya’ya, Fas’tan Peru’ya dünyanın dört bir yanından hikâyeleri seyirciyle buluşturuyor. ‘Yulya’ Festival kapsamında bugün Beyoğlu’ndaki Aynalı Geçit’te “Benim Annemi Uçan Kuşlar Bile Severdi” (15.00), “Kobaneli Keskin Nişancı” (17.00), “Ceviz izlenebilir. Yarın akşam son bulacak festivalin programını incelemek için: www.hihff.org Ağacı” (17.00) ve “Kutup Yıldızı” (19.00) filmleri izlenebilir. Yarın ise “Gezi’nin Ruhu” Avrupa’dan 40’ı aşkın film (19.00) adlı yapımın yanı sıra Avrupa Birliği Türkiye programdaki önemli filmlerden Delegasyonu’nun, AB Üye biri olan Honduraslı ekoloji Ülkeleri Elçilikleri, Kültür aktivisti Berta Caseres’in bu Merkezleri ve Türk İngiliz sene başında katledilmesinin Kültür Derneği işbirliğiyle perde arkasını aralamaya çalışan düzenlenen AB İnsan Hakları “Berta Yaşıyor” (17.00) belgeseli Film Günleri’nin ise bu yıl ‘Picnic’ 6’ncısı düzenleniyor. Etkinlik kapsamında, öğrenciler, insan hakları savunucuları, sinemaseverler ve konuya duyarlı herkes, insan hakları konulu belgesel filmleri Ankara ve İstanbul’da 518 Aralık, Mersin’de 1315 Aralık tarihleri arasında izleyebilecek. Film gösterimlerinin Giresun ve Şanlıurfa’daki ayağı ise önceki gün son buldu. Festival kapsamında, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 28 Avrupa ülkesinden 40’ı aşkın film gösteriliyor. “Bir Adalet Kuramı”, “Yarın da Var”, “Dünyayı Verelim Çocuklara” ve “Kumdaki Kırmızı Çizgi” başlıklı dört ayrı kategoride gösterilen filmler; mültecilerin durumu, kadın ve çocuk hakları, ayrımcılık, uluslararası adalet ve iklim değişikliği gibi konuları ele alıyor. Gösterimlerden sonra film yönetmenleri, sivil toplum örgütü temsilcileri ve insan hakları savunucuları izleyicilerle buluşarak insan hakları sorunlarını tartışıyor, soruları yanıtlıyor. Gösterim programına şu adresten ulaşılabilir: www.avrupa.info.tr Toplam 174 kısa film 28’inci İstanbul Uluslararası Kısa Film Festivali ise yarın sinemaseverle buluşmaya hazırlanıyor. Büyük bir kısmını dünyanın önemli festivallerinden ödül kazanmış kısa filmlerin oluşturduğu programıyla 21 Aralık’a kadar sürecek festival, seyirciyle ücretsiz buluşuyor. Değişik gün ve saatlerde iki kez Fransız Kültür Merkezi, İtalyan Kültür Merkezi ile Alman Kültür Merkezi’nin sinema salonlarında Türkçe altyazılı gösterilecek filmler arasında Türkiye’den 54 film yer alıyor. Programdaki uluslararası filmlerin sayısı ise 120. Toplam 174 filmin izleyiciyle buluşacağı festival hakkında ayrıntılı bilgi ve programa www. istanbulfilmfestival.com adresinden ulaşılabilir. l Kültür Servisi yılına özel gösteri Flamenko’nun yaşayan efsanesi olarak adlandırılan Paco Peña, “Patrias” adlı gösterisiyle 15 Aralık’ta İş Sanat’a konuk olacak. İspanyol şair Federico Garcia Lorca’nın ölümünün 80. yılı anısına hazırladığı “Patrias”, ilk kez Edinburgh Fetsivali’nde sahnelendi. Ardından Londra’da kapalı gişe oynayan “Patrias” adlı gösteri bu kez İspanyol İç Savaşı’na odaklanıyor ve bu savaşta hayatını kaybeden Lorca’yı anıyor. 40 yıldan uzun bir zamana yayılan kariyeriyle bugün en büyük Flamenko gitaristlerinden ve bestecilerinden biri olarak kabul edilen Paco Peña’ya Flamenko’nun olmazsa olmazı dansçılar ve şarkıcılar da eşlik edecek. l Kültür Servisi Yılmaz Güney Sahnesi açıldı Çankaya Belediyesi’nin, fiziki ömrünü doldurduğu ve artık ihtiyaca yanıt vermediği için yıkarak altı ay gibi kısa bir sürede yenilediği Yılmaz Güney Sahnesi törenle açıldı. Yılmaz Güney’in eşi Fatoş Güney, CHP Anka ra Milletvekili Bülent Kuşoğlu, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, CHP Ankara İl Başkanı Adnan Keskin’in de katıldığı açılış töreni duygu dolu anlara sahne oldu. Yılmaz Güney’in eşi Fatoş Güney konuşmasında, “Yılmaz, düşünceleri için sürgüne gönderilmiş, 12 Eylül döneminde tam 104 filmi yakılarak sinema tarihinden silinmeye çalışılmış bir sinema adamı ve devrimciydi. Filmleri ölümsüz, evrensel ve bugün bile güncel. Eserlerine baktığımızda halen bu ülkenin demokrasi mücadelesinde devam eden emekçileri, işçileri, kadınları, çocukları, din istismarını, yoksulluğu görürsünüz. Yılmaz, yıllar önce bunları anlattı ancak siz şimdi bunları sinemada ya da televizyonda görebiliyor musunuz? Hayır, göremezsiniz de. Ve bunun sebebini hepimiz biliyoruz” sözlerine yer verdi. l ANKARA Tarkovski Pera’da filmleriyle anılıyor... ‘İvan’ın Çocukluğu’ Pera Film, sinema tarihinin en önemli yönetmenlerinden Andrey Tarkovski’yi ölümünün 30’uncu yıldönümünde “Mühürlenmiş Zaman” programıyla anıyor. 1631 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek program kapsamında toplam sekiz film gösterilecek. Bu filmler arasında Rus yönetmenin çektiği “İvan’ın Çocukluğu”, “Andrey Rublev”, “Solaris”, “Ayna”, “İz Sürücü”, “Kurban” ve “Nostalji” adlı yapımlar yer alıyor. Ayrıca Fransız yönetmen Chris Marker’ın 1986’da ölen ar kadaşı ve meslektaşı Tarkovski için saygı duruşu niteliğinde hazırladığı “Andrey Arseneviç’in Yaşamında Bir Gün” adlı belgeseli de programa eşlik ediyor. Gösterimlerin biletleri Biletix üzerinden temin edilebilir. l Kültür Servisi C MY B