Katalog

Salı 13 Aralık 2016 EN ZOR VEDA EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ haber 11 İstanbul Beşiktaş’taki bombalı araç ve canlı bombayla düzenlenen çifte terör saldırısında şehit olan polisler ve yaşamını yitiren siviller yurdun dört bir yanında düzenlenen törenlerle son yolculuklarına uğurlandı Şehit polis Karakurdu’nun kızı minik Duru’nun, “Neden babam onun içinde” sorusu yürekleri dağladı. l ZONGULDAK: İstanbul Emniyet Müdürlüğü Özel Güvenlik Şube Emniyet Müdürü Vefa Karakurdu (43) için Ereğli ilçesinde tören düzenlendi. Şehidin Türk bayrağına sarılı tabutu ailesinin evine getirildiğinde gözyaşları sel oldu. Şehidin eşi Emel, çocukları Duru, Kaan, emekli emniyet müdürü babası Erdal, annesi Sabriye Karakurdu gözyaşı döktü. Duru ve Kaan’ın, babalarının tabutuna dokunup ağlaması yürek burktu. Duru’nun, annesinin yanında babasının fotoğrafına dokunup ‘Babam’ diyerek hıçkırıklara boğulması herkesi ağlattı. Duru’nun sık sık tabutu gösterip, “Neden babam onun içinde?” diye sorması yürekleri dağladı. Duru’nun sorusuna cevap veremeyen annesi Emel ve babaannesi Sabriye Karakurdu, gözyaşlarına boğuldu. Küçük Kaan da tabuta başını koyup uzun süre gözyaşı döktü. l SİNOP: Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi 1. sınıf öğrencisi Berkay Akbaş (19), memleketi Sinop’ta gözyaşları içinde toprağa verildi. Berkay’ın Türk bayrağına sarılı tabutuna çok sevdiği Fenerbahçe bayrağı örtüldü. Anne Zeynep ve baba Salim Akbaş ile abla doktor Selin Akbaş güçlükle ayakta durabildi. Yakınları tarafından teselli edilmeye çalışılan aile tabuta sarılarak gözyaşı döktü. Evinde helallik alınmasının ardından Aleaddin Camisi’nde tören düzenlendi. Berkay’ın cenazesi Çukurbağ Mezarlığı’nda gözyaşları içinde toprağa verildi. Berkay Akbaş’ın Sinop’ta eğitim gördüğü lisenin matematik öğretmeni Sinan Raci Ergün, sosyal paylaşım sitesinde Berkay için yayınladığı mesajda “Selam söyle İsmail’e, Berkin’e ve Deniz’e ve diğerlerine...” diye yazdı. Ali İsmail Korkmaz’ın ağabeyi Gürkan Korkmaz da sosyal medya hesabında “Onun da düşlerini çaldılar daha 19’unda! Yetti artık, çalınmasın düşlerimiz” mesajını paylaştı. l İZMİR: Polis Hüseyin Dalgılıç’ın (33) İzmir’de yapılan cenaze töreninde, oğlunun dünyaya geldiği 19 Mayıs tarihini gösteren acılı baba Şaban Dalgılıç, “Biz Atatürkçüyüz. Bu tarihe iyi bakın. Bunun intikamını alacağım” diye konuştu. Polis memuru ve 7 aylık hamile olan Çiğdem Dalgılıç, şehit eşinin fotoğrafını taşıyarak 1.5 yaşındaki kızı Karaca Dalgılıç’ı kucağına alıp korteje katıldı. l DİYARBAKIR: Minibüs şoförü Velat Demiroğlu (24) için Diyarbakır’ın Çınar ilçesi Yaprakbaşı köyünde tören düzenlendi. Demiroğlu Kürtçe ağıtlarla toprağa verilirken bir yakını, “Biz kan istemiyoruz, bizi savunmasınlar, bizi öldürmesinler, biz Kürdüz” dedi. l KOZLU: 1 yıllık polis memuru Hasan Bilgin (26) için Zonguldak’ın Kozlu ilçesinde 5 bin kişinin katıldığı cenaze töreniyle toprağa verildi. l ISPARTA: 5 aylık polis Durmuş Öcal’ın (21) cenazesi, Isparta’daki evine getirildiği sırada babası Şerafettin Öcal, “Yavrum böyle mi gelecektin?” diyerek gözyaşı döktü. l SİNOP: Şehit Hakan Tanrıkulu (23), Sinop’un Durağan ilçesinde 10 bin kişinin katıldığı törenle, gözyaşları arasında toprağa verildi. Ankara 3 polisini uğurladı Şehit olan polis memurlarından 3’ü Ankara’da düzenlenen cenaze törenlerinin ardından son yolculuklarına uğurlandı. 21 yaşındaki 6 aylık polis Mehmet Zengin’in annesi “Yavrum memleket âşığıydı. Ne istiyorlar ki bu memleketten” derken, bir şehit yakını ise Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Meclis Başkanı İsmail Kahraman’dan idam cezasının getirilmesini istedi. Törene MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de katıldı. Törenin ardından şehit Zengin’in naaşı, toprağa verilmek üzere Karşıyaka Mezarlığı’na götürüldü. Saldırıda şehit olan Çevik Kuvvet polisi 1996 doğumlu Yakup Çapat da polisliğe başlayalı 1 yıl olmuştu. Çapat için Karşıyaka Camisi’nde cenaze töreni düzenlendi. Şehit polis Çetin Sarıkaya’nın cenazesi, memleketi Ankara Elmadağ’da toprağa verildi. Sarıkaya’nın naaşı, Elmadağ Sungur Camisi’nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Elmadağ Çamlık Mezarlığı’na defnedildi. Sarıkaya’nın beden eğitim öğretmenliği bölümünden mezun olduğu, atanamayınca polis olmaya karar verdiği belirtildi. Şehit Mehmet Zengin’in cenaze törenine Meclis Başkanı İsmail Kahraman ve MHP lideri Devlet Bahçeli de katıldı. GURUR DUYUYORUM l MANİSA: Şehit polis 26 yaşındaki Ali Aksoy için Akhisar ilçesinde düzenlenen törene 2 bin kişi katıldı. Şehidin cenazesi evinin önüne götürüldüğünde, oğlunun fotoğrafını öpen baba Ömer Aksoy, polislerle birlikte tabut başında nöbet tuttu. Anne Medine Aksoy ise “Oğlum seninle gurur duyuyorum. Bak dimdik ayaktayım” dedi. Kardeşi Mehmet Aksoy da ağabeyinin şapkasını takıp tabunun başından ayrılmadı. ADANA’DA ÇİFTE ACI l ADANA: Polis memurları 31 yaşındaki Adem Oğuz ve 22 yaşındaki Mehmet Atıcı için Merkez Sabancı Camii’nde tören düzenlendi. Şehit Oğuz’un 2 yıllık eşi Belkız Oğuz, 4 aylık oğlu Fatih Selim ile birlikte eşini uğurladı. Şehidin babası Ali, annesi Yeter Oğuz da şehidin tabutuna sarılarak uzun süre gözyaşı döktü. Şehit Atıcı’nın annesi Esin Atıcı, “Kuzum bizi bırakma” diye gözyaşı döktü. Baba Mehmet Atıcı da güçlükle ayakta durdu. 2.5 AYLIK MEMURDU l KAYSERİ: Çevik Kuvvet polisi Yasin İke (24) ve Özel Harekât polisi Osman Börklüoğlu (25) için Kayseri Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi. Şehit polis memurları Yasin İke ve Osman Börklüoğlu’nun Türk bayrağına sarılı cenazeleri alana girer girmez, yakınlarının gözyaşları ve feryatları birbirine karıştı. 2.5 aylık şehit polis memuru Osman Börklüoğlu’nun eşi Özge, kocasıyla düğün gü nü çekilmiş fotoğrafıyla kocasının tabutuna doğru koşarak sarıldı. Birlikte oldukları fotoğrafı, şehit polis eşinin tabutuna doğru gösterircesine tutan acılı Özge Börklüoğlu’nu, yakınları, cenazeden güçlükle uzaklaştırdı. Bu arada bazı şehit yakınları bayıldı. Kayseri’deki törenlerde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gönderdiği çelenk bir grup tarafında parçalandı. l MALATYA: Şehit Hamdi Dikmen (29) ve Okan Doğan (23) için Malatya’da tören düzenlendi. Doğan’ın cenazesi şehir mezarlığında, Dikmen’in cenazesi Battalgazi ilçesinde toprağa verildi. l KİLİS: Şehit polis Ali Osman Şahin (22) için Kayabaş Camisi’nde binlerce kişinin katılımıyla tören düzenlendi. Şahin, Asri Mezarlık’ta toprağa verildi. l MUŞ: Polis Murat Yılmaz (22), memleketi Muş’ta Türkçe ve Kürtçe ağıtlarla son yolculuğuna uğurlandı. l VAN: Polis Soner İdili (27) için Van’da Yukarı Norşin Camii’nde tören düzenlendi. l NİĞDE: Şehit Bora Çelik (24) için Bor’da düzenlenen törende annesi Rahime Çe lik, kendisine başsağlığı dileyen Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’ndan oğlunun adının verileceği hatıra ormanı istedi. l SAMSUN: Mustafa Öztürk (27) için Çarşamba ilçesinde tören düzenlendi. l YOZGAT: Polis Ahmet Alan (22), Yozgat’ın Sorgun ilçesinde toprağa verildi. Alan’ın bir süre önce Facebook sayfasında, “Korkaklık ömrü uzatmayacağı gibi, kahramanlık da ömrü kısaltmaz” paylaşımında bulunduğu görüldü. Çevik kuvvet polisi Mustafa Kemal Devrilmez de Yozgat’ta son yolculuğuna uğurlandı. l KONYA: Polis Emre Horoz (24) Seydişehir’de 10 bin kişi tarafından son yolculuğuna uğurlandı. Şehidin 6 aylık Evra ve Elif adında ikiz kız çocukları olduğu belirtildi. Polis memuru Oğuzhan Duyar (22) için, Hüyük ilçesi Göçeri beldesinde tören düzenlendi. l ISPARTA: Şehit polis Durmuş Öcal için memleketi Isparta’da valilik önünde 10 bin kişinin katılımıyla tören düzenlendi. Şehit, Garnizon Şehitliği’nde toprağa verildi. l ESKİŞEHİR: 3 aylık polis Uğur Ürker (29) Eskişehir’de gözyaşları içinde toprağa verildi. Baba Mehmet Ürker “Vatan sağolsun” diyerek taziyeleri kabul ederken, anne Ulviye Ürker gözyaşı döktü. l BURSA: Polis Hüseyin Akyüz (23) için 8 bin kişinin katılımıyla tören düzenlendi. Yürüyüş sırasında şehit cenazesinin üzerinde yer alan Be şiktaş formasına Bursaspor atkısı sarıldı. l GAZİANTEP: Polis Adem Serin’in (24) cenazesi, memleketi Gaziantep’te gözyaşları arasında toprağa verildi. Şehidin polis kıyafeti giyen 6 yaşındaki kardeşi Ahmet Serin, ağabeyini asker selamıyla son yolculuğuna uğurladı. Şehidin saldırıdan bir gün sonra nişanlanacağı öğrenildi. l ŞANLIURFA: Polis memurları Mehmet Taş (24) ve Enes Çiçek (21)için Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü’nde tören düzenlendi. Meslektaşlarının omzunda bahçeye getirilen şehitlerin tabutlarına sarılan yakınları gözyaşı döktü. Şehit Süleyman Korkut’un cenazesi ise dün Siverek’te toprağa verilmişti. İntikam söylemi teröre yarar Dolmabahçe’deki çifte intihar saldırısının polisleri hedef aldığı ve çok daha büyük sayıda polisi öldürmenin tasarlandığı anlaşılıyor. Bu sıradan bir terör eylemi değil. Arabada bulunduğu tahmin edilen 300 kg. civarındaki plastik patlayıcının temin edilmesi, taşınması bile başlı başına büyük bir organizasyon gerektirir. Üstelik bu çifte saldırı, İstanbul ve çevresinde binlerce polisin havadan, karadan ve denizden katıldığı çok büyük bir “huzur operasyonu”nun hemen ardından gerçekleşebiliyor. Bu akla bir meydan okumayı getirdiği için daha ürkütücü bir duruma işaret ediyor. Dolmabahçe’deki terör saldırılarını, olayın üzerinden yirmi dört saat geçmeden, TAK adlı örgüt, internet sitesinden sahiplendi. Ama, nedendir bilinmez, dün öğle saatlerinde TAK’ın sitesinden bu sahiplenme açıklaması kaldırılmıştı! Varlığı 2006’dan beri bilinen ve PKK güdümlü olduğu konusunda güçlü karineler bulunan, “fedai eylemleri” adı verdikleri terör eylemleri yapan bu meçhul örgütü PKK dışında hangi güçlerin manipüle ettiği hep bir soru işareti oldu. Olmaya devam ediyor. TAK’ı yönlendiren veya kullanan güçlerin görünüşte halkta dehşet uyandırarak, iktidar üzerinde baskı yaratmak ve Kürt sorununda geri adım attırmak amacı güttüğü düşünülebilir. Bütün terör örgütleri gibi, TAK da intikam gerekçesini öne sürüyor. Ama bu eylemlerin esas amacı Türkiye’de Türklerle Kürtlerin birlikte yaşama arzusunu tüketmek, zaten giderek arası açılan uçurumun derinleşmesini hızlandırmak. Tam da bu nedenle, bu terör eyleminin, diğer bütün terör eylemleri gibi, lanetlenmesi ne kadar gerekli ve kaçınılmaz ise, bunun bir Kürt nefretine dönüşmesi de bir o kadar tehlikelidir. Siyasetin ve her şeyden önce iktidarın görevi, intikam kısırdöngüsünü beslemek değil, bunu engellemektir. İntikam fikriyle hareket eden ve bunu teşvik eden bir iktidar, sonuçta terör örgütünün istediğini yapmış olur. Dünden itibaren polis sosyal medyada bu terör eylemini olumlayan, desteklediği düşünülen mesajları atanların peşine düştü. Bu iş için kurulan sosyal medya ihbarcılığı hattının işaret ettiği yüzlerce kişi göz altına alındı. Buna karşılık, bu terör eylemini lanetleme adı altında, genel olarak Kürtlere hakaret eden, aşağılayan, ırkçılığın zirvesinde dolaşan mesajlar sosyal medyada artıyor, linç tınılı çağrılar medyada yer buluyor. Sosyal medyada hızla yayılan bu ırkçı nefret söylemi hükümet kanadında da yankı bulunca, neredeyse resmi bir içerik kazanıyor. İçişleri Bakanı’nın saldırıda ölen polislerin cenazesinde söyledikleri, cenaze acısı olarak değerlendirilip geçiştirilmeyecek, son derece vahim bir zihniyeti sergiliyor. Modern devlette suçluların izini sürmek, yakalamak ve cezalandırmak “intikam alma” işi değildir. İntikam almak amacıyla hareket eden devlet, modern hukuku değil, ortaçağ öncesi hukuku uygular. Suçun şahsiliği ilkesi yürürlükten kalkar, suçlunun ait olduğu düşünülen topluluğun cezalandırılması amacı öne çıkar. O topluluğa yönelik aşağılama ve hakaret sağnağı da beraberinde gelir. İçişleri Bakanı’nın intikam konuşması bunun bir örneğiydi. PKK sempatizanı olmayan Kürtlerin bile kendilerinin tahkir ve tezyif edildiklerini düşünmeleri mümkün olan ifadelerle bezeli bu konuşmada, intikamın hedefinde artık sivil toplum örgütleri ve siyaset olduğu ilan edildi. Bu konuşmanın ertesinde birçok yerde yüz civarında HDP yöneticisi veya üyesinin gözaltına alınması, dile getirilen intikamın nasıl uygulandığını gösteriyor. İktidar, genelleşmiş karşı şiddet dışında, Kürt sorununu çözme siyaseti olmadığını ilan ediyor. Bu, TAK’ın arkasındaki güçlerin tam istediğini yapmak değil midir? Dört bir yanda protesto l Erzincan: Yüzlerce kişi, ellerinde bayraklar, sloganlar eşliğinde Emniyet Müdürlüğü önüne kadar yürüyerek saldırıya tepki gösterdi. l Adana: Merkez Yüreğir’deki eylemde “İstanbul, kalbimiz seninle” yazılı pankart taşıdı. İHD Hakkâri Şube Başkanı İsmail Akbulut saldırıyı kınayarak, “Dünya İnsan Hakları Günü’nde yaşam hakkına yönelik yapılan bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Barış istiyoruz. Yaşam hakkı istiyoruz” dedi. l Tokat: Gaziaosmanpaşa Üniversitesi öğrencileri protesto yürüyüşü yaptı. l Sivas: Şehit Aileleri ve Gazileri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ve ADD saldırıyı kınadı. Deniz Yıldızı Eğitim, Kültür ve Dayanışma Derneği ise şehitler için mevlit okutarak yemek ve helva dağıttı. l Kayseri: Erciyes Üniversitesi “Flüt & Piyano Resitali” etkinliği ile hafta boyunca yapılması planlanan tüm müzik etkinliklerini iptal etti. C MY B