14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Alman istihbaratında radikal İslamcı muhbir Almanya’nın iç istihbarat kurumu Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı (FAKT) bünyesinde radikal İslamcı bir muhbir çalıştığı ortaya çıktı. Başka bir muhbir tarafından internette yaptığı sohbetler üzerinden saptanan İslamcı, Müslümanlara “FAKT’a saldırının kuşkusuz Allah’ın da rıza vereceği bir eylem olacağı” yönünde çağrılar yapmış. İsrail’den Suriye’de Hizbullah’a saldırı İsrail, savaş uçaklarıyla Golan’da 4 IŞİD militanını öldürmesinin ardından bu kez Suriye’nin başkenti Şam’ın batısını vurdu. Hedefin Hizbullah’ın silahları olduğu ileri sürüldü. Perşembe 1 Aralık 2016 [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 13 İşlerini bırakma vaadi [email protected] Dünya çapında 500’den fazla şirketi olan Trump, başkanlık koltuğuna oturunca tüm işlerini bırakacağını iddia etti. ‘Başkanlık çok daha önemli bir görev’ dedi ABD’de başkan seçilen mülti milyarder işadamı Donald Trump, göreve başladıktan sonra diğer “tüm işlerini bırakacağını” iddia etti. Dünya çapında 500’den fazla şirkete sahip olan, bununla birlikte uzun yıllardır gelir vergisi ödemediğine dair haberler çıkan Trump, başkan seçilmesinin ardından işlerinin yönetimini üç çocuğuna devredeceğinin sinyalini vermişti. İşlerin ailede kalmasının da çıkar çatışmasına yol açacağı ve anayasaya aykırı olacağı eleştirileri yöneltilirken Trump işlerini tümüyle bırakacağını açıkladı. Bayrak yakma tartışması “ABD’yi yeniden güçlü yapmak için ülkeyi yönetme görevine odaklanmak üzere sahip olduğum tüm büyük işleri bırakacağımı tartışmak amacıyla 15 Aralık’ta çocuklarımla birlikte New York’ta basın toplantısı yapacağım” diye tweet’leyen Trump şöyle devam etti: “? Bunu yasalara göre yapmam gerekli olmasa da, görüntüde önemli olduğunu hissediyorum. Başkanlığımın çeşitli işlerimle çıkar çatışmasına girmemesi gerekiyor. İş operasyonlarının tama Trump (solda) dışişleri bakanlığı için düşündüğü Romney ile ikinci kez görüştü. men dışında kalmam için yasal belgeler düzenleniyor. Başkanlık çok daha önemli bir görev.” Şirketlerini mi satacağı yoksa göstermelik bir formül mü bulacağı 15 Aralık’ta belli olacak Trump, Hazine Bakanlığı’na Wall Street’in ünlü yöneticisi, eski Goldman Sachs ortağı Steve Mnuchin’i aday gösterdi. Trump Tower önünde kendisini protesto edenlerin ABD bayrağı yakma sı üzerine “Buna izin verilmemesi, yapanların vatandaşlıktan çıkarılması veya hapse atılmasını” tweet’leyen Trump farklı kesimlerin tepkisini çekti. Senato’nun Cumhuriyetçi lideri Mitch McConnel, bayrak yakmayı ifade özgürlüğü kapsamına alan Yargıtay kararını hatırlattı. “Bu ülkede, kabul edilemez fikirlere saygı duymakla ilgili kadim bir geleneğimiz var” dedi. CIA Başkanı: İran anlaşması kalsın CIA Başkanı John Brennan, müstakbel ABD Başkanı Donald Trump ile ekibine “disiplinli ve aklı selim” hareket etme çağrısı yapıp uyarıda bulundu. John Brennan İran’la nükleer anlaşmayı sona erdirmekle tehdit eden Trump’a “bunun aptallığın zirvesi olacağı” ikazını yapan CIA Başkanı “anlaşmanın iptalinin felakete yol açabileceğini” söyledi. “Öncelikle bir yönetimin, selefinin yaptığı anlaşmayı feshetmesi görülmemiş bir olay. Böyle bir tavır, İran’daki muhafazakârların güçlenmesi ve başka ülkelerin, İran’ın yeniden başlayacak nükleer faaliyetlerine karşı kendi nükleer programlarını geliştirme risklerini beraberinde getirir” dedi. aBD’de YENİ ŞOK Ohio saldırısını IŞİD üstlendi ABD’nin Columbus kentindeki Ohio Devlet Üniversitesi’nde pazartesi düzenlenen saldırıyı IŞİD üstlendi. Örgütün yayın organı Amak, arabasıyla kalabalığın arasına dalıp ardından 11 kişiyi bıçakla yaraladıktan sonra polis tarafından vurularak öldürülen Abdülrezak Ali Artan için “halifenin askeri” dedi. 2014’te ailesiyle birlikte Pakistan’dan ABD’ye gelen Somali kökenli Artan, Amak’a göre, IŞİD’in kendisine karşı uluslararası koalisyonda yer alan ülkelerin vatandaşlarını hedef alma çağrısını yerine getirdi. Bunun üzerine İçgüvenlik Bakanı Jeh Johnson “Kendi kendine radikalleşmiş birinin işi, terör örgütleriyle doğrudan bağlantısı yok” dedi. Facebook hesabında ABD’nin Müslüman ülkelere müdahalesine artık dayanamadığından söz edip öldürülen ABD vatandaşı Kaide lideri Enver Avlaki’yi anan Artan, üniversitede ise namaz kılacak yer bulamadığından yakınıyordu. IŞİD’e göre Artan “halifenin askeri”. Kolombiya barışına ilk onay Kolombiya’da Devrimci Silahlı Güçler (FARC) ile hükümet arasındaki ilk barış anlaşmasının 2 Ekim’deki referandumda reddedilmesinin ardından, 24 Kasım’da imzalanan yeni barış anlaşması Senato’dan oybirliğiyle geçti. 102 senatörden 75’i evet derken, referandum sürecinde ‘Hayır’ kampanyasının lideri olan eski devlet başkanı Alvaro Uribe’nin partisi Merkez Demokratlar’ın üyeleri oylamayı protesto etti. Senato Başkanı Mauricio Lizcano oylamanın ardından “Yaşasın Kolombiya, yaşasın barış” derken hükümetin baş müzakerecisi Humberto de la Calle “Bu anlaşmayı onaylayarak hızla yürürlüğe koyma şansını kullanmamak hata olur” diye konuştu. Devlet Başkanı Juan Manel Santos da Twitter’dan Senato’ya “barışa bağlılığı” için teşekkür etti. Kongre’nin alt kanadı tarafından da onaylanması halinde anlaşma bu kez referanduma sunulmadan yürürlüğe girecek. Cihatçıların kontrolündeki Doğu Halep’ten 50 bin sivil dışarı çıktıkaçansivillerinsayısı50binigeçti. Suriye’de hükümet güçlerinin Doğu Halep’in kuzey yarısını alarak cihatçı mevzileri ikiye bölmesinin ardından 50 binden fazla sivil cihatçı bölgelerinden kaçıyor. Muhaliflerin Suriye İnsan Hakları Gözlemevi son 4 günde en az 20 bin sivilin hükümet güçlerinin kontrolündeki Batı Halep’e, 30 bininin YPG’nin kontrolündeki bölgelere geçtiğini duyurdu. Gözlemevi, Doğu Halep’ten kaçan 500 kişinin gözaltına alındığını öne sürdü. Bunu reddeden ordu kaynakları, çıkanların kimliklerinin kontrol edildiğini, kimlik doğrulaması yapılamayanların “özel bölgelere” konulduğunu ve cihatçıların sivillerin arasına karışmasının önlendiğini savundu. Ankara’da Rusya ile... Paris’te Fransa Dışişleri Bakanı JeanMarc Ayrault ile görüşen Do ğu Halep Şehir Konseyi Başkanı Brita Hagi Hassan, sivillerin şehirden ayrılması için bir koridor açılması çağrısında bulundu. AFP’ye konuşan Suriyeli muhalifler, Türkiye’nin başkentinde Rus yetkililer le Halep’te ateşkes ve insani durumu görüştüklerini söyledi. Sonuncusu pazartesi olmak üzere Ankara’da düzenlenen bir dizi toplantıya Suriye Ulusal Koalisyonu gibi muhalifler katıldı ama Nusra çağrılmadı. Dün hükümet güçlerinin Halep’in güneyindeki Şeyh Sa it mahallesini de tamamen almasıyla cihatçıların çıkış yolları tükeniyor. Askerler Doğu Halep’e karşı muzaffer pozlar veriyor. WIkILeaks kurucusu JulIan Assange: IŞİD’in temelleri 1979’da atıldı Gizli belgeleri ifşa eden WikiLeaks, ABD’nin 1979 yılına ait 531 bin 525 diplomatik yazışmasını yayımladı. WikiLeaks kurucusu Juli an Assange, belgelerin öne mini “Modern çağımızla ilgili başlangıç yılı kabul edilecek se, bu 1979 olur” diye ifade etti. ABD Başkanı Jimmy Carter döneminin belge leriyle birlikte ABD’nin toplam 3.3 milyon diplomatik yazışma sı ifşa edildi. “İran Devrimi, Kâbe Ayaklanma sı ve Mısır ile İs Julian Assange rail arasındaki Camp David An laşması sadece bugünkü bölgesel güç dinamiklerini değil petrol, radikal İslam ve dünya arasındaki ilişkiyi önemli derecede değiştirdi” diyen Assange, “Mekke’deki ayaklanma Suudi Arabistan’ı kalıcı Vahabiliğe yaparak radikal İslamın uluslararası yayılımına neden oldu” yorumunu yaptı. Usame bin Ladin’in Afgan mücahitlere yardım etmesi ve Suud ile CIA’nın milyarlarca doları mücahitlere aktarmasıyla Sovyetler’in yıkılıp Kaide’nin yükseldiğine dikkat çekti. 8KübritnsToürrukniuyedbaevlagresinde WikiLeaks’in açıkladığı ABD temsilciliklerinin Türkiye ile ilgili 8 bin belgesinden bazısı şöyle: 5 Eylül 1979 tarihli “Adana ORM” koduyla ABD Dışişleri’ne yollanan kriptoda 3 şartın gerçekleşmemesi halinde Türkiye’nin Kürtler üzerin de kontrolü kaybetmeyeceği ifade ediliyor. Bu şartlar, İran ya da Irak’ta bağımsız Kürdistan kurulması, Türk hükümetinin meşruiyetinin sorgulanmasına yol açacak parlamenter bir kaos ve Kürtler içinde disiplinli, birleşmiş bir Kürt ayrılıkçı cephesinin kurulması. 26 Mart 1979 tarihli belgede dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in Libya’da Muammer Kaddafi ile görüştüğü, Kaddafi’nin Ecevit’ten İsrailArap çatışmasında daha militan bir tutum almasını ve Türkiye’yi NATO’dan çıkarmasını istediği inot ediliyor. “Kaddafi, Kürt özgürlüğünü açıkça desteklerken Ecevit diğer yanağını çevirdi” deniliyor. Ayrıca ABD hükümetinin İran İslam devrimi lideri Ayetullah Ruhullah Humeyni ile de mesajlaşıp İran’daki gerilim ve kan dökülmesine barışçı çözüm bulunmasını telkin ettiği anlaşılıyor. Lugano’dan Silivri’ye mektup... Lugano Evrenin sorunlarından yalıtılmış bu ufak, zengin refah adacığı bile öyle anlaşılıyor ki artık Cumhuriyet’in bitmez tükenmez çilelerine kayıtsız değil... Zeynep Oral’la İsviçre İtalyan “PEN”in davetlisi olarak Lugano’dayız. Lugano Üniversitesi’nde bir konuşmamız var. Ama daha önce Lugano Kanton Lisesi’ne davetliyiz... “Cumhuriyet”in dramına ilgi Avrupa’da bundan böyle lise düzeyine inmiş durumda. Hesap edin... Lugano’ya ilk defa genç kızlık yıllarımda gelmiştim. Çamlar, palmiyeler, ıhlamurlar, meşeler, çınarlar arasında cennetten çıkma bir göl mekânı hatırlıyorum. Burası da çok değişmiş. Lugano bile Boğaz denli olmasa da çimentolaşmış. Buna karşın daha şehre girerken, insanı göl kenarında güneşlenen beyaz kuğular karşılıyor. Günlük yaşamını bir “kuğu gölü” dünyasında geçiren bir kentte dahi bundan böyle Cumhuriyet konuşuluyor. Yerel TV’ler, radyolar ezcümle Cumhuriyet’in başına gelenleri merak ediyorlar. ‘Özgürlüğü kaybetmeden sahiplenin!’ Gerçekten bizimle bu kerte ilgili olabilirler mi.. diye düşünüyorum. Ama ilk konuşmayı yaptığımız lisedeki toplantı salonunda heyecanla beklendiğimizi görüyorum. Okul hocalarından biri “özgürlüklerin” önemine dair bir girizgâh yapıyor. Özgürlüklerin öneminin çoğu defa yitirildikten sonra anlaşıldığını anımsatıyor. Öğrencilerin sorunu daha somut kavrayabilmeleri için konuyu çevrecilikle bağlantılandırıyor: “Nasıl ki” diyor: “Çevrenin önemini çevremizi yitirdikten sonra anladıysak, özgürlüklerin de değeri çoğu kez ancak yitirildiği zaman anlaşılır. Ancak marifet özgürlükleri, geç olmadan yani yitirmeden sahiplenmektir!..” Kanton Lisesi öğrencilerine Cumhuriyet’in yanı sıra “Yazarların neden yazdıkları” ve bizlerin “neden yazdığımızı” anlatmamız isteniyor. Zeynep de ben de “Cumhuriyet”in demokratik özgürlükler, çağdaş çoğul, laik değerler, kadınerkek eşitliği, kadın hakları ve barışı savunan bir gazete olduğunu; ezelden beri bizim bu doğrultuda yazılar yazdığımızı anlatıyoruz. Tüm hayatımda yazıyla haşır neşir bulunmama ve yazmayı çok sevmeme rağmen, “neden yazdığımı” ilk kez bu toplantı vesilesiyle düşündüğümü belirtiyorum... Gönül yarası Yazının çok yalnız bir iş olmasına rağmen gerçekte beni çoğalttığını ve bana yol boyu arkadaşlık yaptığını fark ettiğimi söylüyorum. Yazmanın benim için en cazip yönünün bu olduğunu keşfettiğimi ilave ediyorum. Bu işin, insanın hem iç sesinin derinliklerine ulaşmasını sağlayacak kertede yalnız, hem de başkalarına eşlik etmeyi ve başkalarına erişmeyi mümkün kılacak denli benzersiz ölçüde bir sosyallik içerdiğini vurguluyorum. Yazarken hem yalnız ve hem çoğul olduğumuzu; yazının bizleri dünyaya açtığını; coğrafi ve insani tüm sınırları kaldırdığını; bu yüzden eşsiz oranda zenginleştirdiğini, özgürleştirdiğini söylüyor; yazının çok olağanüstü bir “yaşam dopingi” olduğunu anlatıyorum. Cezaevinde oldukları için yazamayan arkadaşlarımızın bu sebeple boş kalan köşelerinin, içimizde bıraktığı büyük, derin sızıyı aktarıyorum. Gazeteyi her elimize aldığımızda, birbiri ardına “rehineler” misali sıralanan Silivri tutsağı arkadaşlarımızın fotoğraflarının gönlümüzü nasıl deştiğini, o fotoğrafın büyük hüznünü ve üzüntüsünü dile getiriyorum. Bugün arkadaşlarımızın değil gazetede köşelerini yazmak, mektup yazmak hakkından dahi mahrum bırakıldıklarını hatırlatıyorum. Sevgili Turhan... Sevgili Musa... Sevgili Güray... Sevgili Kadri... Sevgili Murat... Sevgili Hakan... Sevgili Önder, Murat, Mustafa ve Akın... Bilin ki yalnız değilsiniz. Üzerinde kuğuların gezdiği bu ırak göl diyarında bile bizimlesiniz. Yazdığımız her sözcükte varsınız. Düşüncelerimiz ve yüreğimizdesiniz. AB’den dev askeri fon Britanya’nın birlikten ayrılma kararı alması ve NATO karşıtı çizgideki Donald Trump’ın ABD Başkanı seçilmesinin ardından AB, “Ortak Avrupa Güvenlik ve Savunma Birliği” kurmak ve askeri harcamaları artırmak için harekete geçti. Avrupa Komisyonu, 25 ile 100 milyar Avro’luk ortak savunma fonu planı açıkladı. C MY B nilgun@
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle