25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR AVRO FAİZ BORSA 3.3960 2.4 kuruş 3.5820 0.1 kuruş 10.95 0.63 puan 75.032 780 puan Perşembe 24 Kasım 2016 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY Erdoğan’la yeni rekor! ALTIN CUMHURİYET 878.90 4.63 kuruş ALTIN 24 AYAR 131.15 97 kuruş 9 Cumhurbaşkanı’nın kritik Merkez Bankası toplantısı öncesinde yaptığı ‘faizlerin düşürülmesi’ çağrısı doları 3.4166 TL ile tarihi rekora taşıdı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın faizle ilgili açıklamaları dolarda tansiyonu yükseltti. Dün güne 3.38 seviyesinde başlayan dolar, Erdoğan’ın açıklamaları, uluslararası piyasalarda tansiyonun artması ve Merkez Bankası’nın bugünkü kritik toplantı öncesi 3.4166 TL seviyesini görerek tarihi rekorunu kırdı. Dolar endeksi 101.5 ile Mart 2003’ten bu yana en yüksek seviyeyi gördü. Avro/dolar 1.0566 ile 13 ayın en düşük seviyesine indi. Borsa İstanbul ile günü yüzde 1.02 düşüşle tamamladı. Borsa I·stanbul ile I·slam Kalkınma Bankası Arasında I·mzalanacak Stratejik I·s¸ Birligˆi I·c¸in Mutabakat Zaptı Gong To¨reninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, faizlerin düşürülmesi ve doların baskısı altında kalınmaması gerektiğini savundu. Erdoğan, rekor seviyede değer kaybeden Türk Lirası ile il 3.50’Yİ BULACAK JP Morgan da, Türk Lirası’nın dolar karşısında 2016 sonunda 3.50, 2017 sonunda 3.65 seviyesinde olacağını tahmin etti. JP Morgan, kurdaki zayıflığın etkisiyle enflasyonun büyük olasılıkla yükseleceğini, ancak TCMB’nin faiz indirimi/artırımı yönündeki baskılara direneceğini öngördüklerini ifade etti. JP Morgan, siyasi gerilimin artması Türkiye’nin büyüme görünümünü vurduğunu da savunan JP Morgan, bunun sonucu olarak 2016 ve 2017 için büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize ettiklerini belirtti. JP Morgan, 2016 ve 2017’de ise büyümenin yüzde 2.8 seviyesinde kayacağını, yıl sonunda enflasyonun yüzde 7.8’e yükseleceğini tahmin etti. gili olarak “Doların baskısı altında kalmamalıyız. Enstrüman olarak altın üzerinden münasebet geliştirelim. Altın borsasını çok önemsiyorum. Başta Merkez Bankası (TCMB) bu konuda çok çalışmalı” diye konuştu. Tokadı yiyen benim Memur maaşları 2008’e geri döndü Erdoğan, “Dediler ki Merkez Bankası bağımsızdır, şudur, budur... Tamam o yine bağımsızlığını oynasın ama ben siyasetçiyim, benim ona resmen müdahale etme yetkim var mı? Yok. Ama, eleştirimi yapacağım. Çünkü halkımın karşısında tokadı yiyen benim, başındaki bürokrat değil. Öyleyse uyarımı yapacağım, o da çözüm yollarını bulsun. Tokadı ben yiyeyim, sefayı o sürsün, yok böyle bir şey. Bankacılık sektörüne sesleniyorum faizleri lütfen makul seviyelere çekin. Para kazanmaya alışmış olan bankacılık yeterli kredi desteği vermiyor” dedi. Şu anda işsizliğin yüzde 11’in üzerinde olduğunu hatırlatan Erdoğan, “Bu ülke bu hale düşmeli mi? Eğer bu hale düşmemesini istiyorsak, öyleyse bize lazım olan nedir? Yatırımdır, üretimdir, istihdamdır, bundan sonra rekabettir. Yatırım olabilmesi için girişimcinin imkânları yakalaması lazım. Ama paradan para kazanmaya alışmış bu bankacılık sistemi kredi noktasında gerekli desteği vermiyor” diye konuştu. Saray’da EKK Eriyen TL karşısında geçen salı günü Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında toplanması planlanan ancak ani bir kararla iptal edilen Ekonomi Koordinasyon Kurulu (EKK) ise, dün akşam Beştepe’de Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplandı. l Ekonomi Servisi MUSTAFA ÇAKIR Dolardaki yükseliş maaşları da vurdu. Memur maaşları 2008 yılına göre aylık ortalama 130.4 dolar, 2015’e göre ise aylık ortalama 22.5 dolar değer kaybetti. Türkiye KamuSen Araştırma Geliştirme Merkezi, döviz kurlarında yaşanan artışların memur maaşlarına yansımasını araştırdı. Araştırmada, döviz kurlarının 2010 yılından itibaren hızlı bir yükseliş trendine girdiği, özellikle son aylarda dolar kurunda yaşanan gelişmelerin memur maaşlarını dolar kuru karşısında erittiğine dikkat çekildi. Kurdaki artışın memur maaşlarını dolar bazında 2007 yılı seviyelerine geri götürdüğüne işaret edilen araştırmaya göre, 2008’de ortalama memur maaşı 1.215.66; en düşük dereceli memur maaşı da 834.45 TL idi. 8 yıl geriye gitti Buna karşın 1 dolar ortalama 1.30 liraya satın alınmaktaydı. Buna göre 2008’de ortalama memur maaşı ile 935.1; en düşük dereceli memur maaşı ile de 641.9 dolar alınabiliyordu. Şu anda ortalama memur maaşı 2 bin 703.84; en düşük dereceli memur maa şı ise 2 bin 32.89 TL seviyesinde bulunuyor. Dolar kuru ise 3.36 TL dolayında dalgalı seyrini sürdürüyor. Bugün ortalama memur maaşı 804.7; en düşük dereceli memur maaşı ise 605 dolar seviyesine geriledi. Araştırmaya göre, döviz kurlarında yaşanan artışa bağlı olarak memur maaşları dolar bazında 8 yıl geriye gitti. Dolar kurundaki artış 2008’e göre; ortalama memur maaşını yüzde 13.9; en düşük dereceli memur maaşını ise yüzde 5.8 oranında eritti. Son 1 yıllık gelişmeler değerlendirildiğinde de çarpıcı sonuçlara ulaşıldı. Fatura dar gelirliye 2015 sonunda dolar kuru 2.91 TL iken ortalama memur maaşı 827.2 dolar, en düşük dereceli memur maaşı ise 622.4 dolar etmekteydi. 2016 yılının ocakkasım döneminde dolar kuru yüzde 15.5’lik bir artışla 3.36 TL’ye yükselirken ortalama memur maaşı 804.7 dolar, en düşük dereceli memur maaşı ise 605 dolara düştü. Türkiye KamuSen Genel Başkanı İsmail Koncuk, yaşanan siyasi ve ekonomik belirsizliğin bedelini dar ve sabit gelirli kesimin ödediğini vurguladı. l ANKARA Yurttaş borçla ‘ev’lendi Şanghay’da Türkiye’ye görev Türkiye Şanghay Enerji Kulübü’nün 2017 dönem başkanlığını üstlendi. Türkiye Şanghay Enerji Kulübü’nün ana üyelerinden biri değil. Kulüpte ilk kez üyeler dışında bir ülkeye başkanlık verildi. Türkiye’nin başkanlık kararı oybirliğiyle alındı. Enerji Kulübü’nde bugüne kadar üye ülkeler dönem başkanı olabiliyordu. Kulüpte örgüt üyeleri dışında partner ülkeler de yer alıyor. Çin, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, İran, Rusya, Afganistan, Hindistan, Moğolistan, Pakistan Belarus ve Sri Lanka’nın yer aldığı Enerji Kulübü 2013’ten beri faaliyet gösteriyor. Enerji Kulübü’nde yer alan ülkeler dünya elektrik üretiminin yüzde 36’sını, doğalgaz üretiminin yüzde 23’ünü, petrol üretiminin yüzde 20.8’ini, kömür üretiminin yüzde 60.25’ini karşılıyor. Çin Halk Cumhuriyeti, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan’ın 1996 yılında oluşturdukları yapılanma Şanghay Beşlisi olarak anılıyordu. Bu örgüt 2001’de Özbekistan’ın katılımıyla üye sayısını altıya çıkarttı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Türkiye bir defa kendini rahat hissetmeli. ‘Benim için varsa, yoksa Avrupa Birliği’ dememeli. Benim kanaatim bu. Mesela, ‘Şanghay 5’lisi içerisinde Türkiye niye olmasın? diyorum’ ifadesini kullanmıştı. l Ekonomi Servisi Ekimde konut satışları bir önceki yıla göre yüzde 25 artarken kredili satışlarda artış yüzde 72’ye yaklaştı. Yabancı alımlarında ciddi düşüş var Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ekim ayı konut satış verilerine göre ‘ipotekli satış’ olarak ifade edilen kredili konut satışları yüzde 71.8 artış kaydetti. 130 bin 274 adet konut satışının 48 bin 119 adedi kredili satıldı ve böylece toplamdaki pay yüzde 36.9 oldu. Yabancılara yapılan konut satışlarında ise bir önceki yılın aynı ayına göre yaşanan yüzde 30 düşüş dikkat çekti. Yabancıya konut satışı 1.566 adede geriledi. Geçen ay Irak vatandaşları Türkiye’den 257 konut satın aldı. Irak’ı, 159 konutla Suudi Arabistan, 135 konutla Kuveyt, 132 konutla Rusya ve 94 konutla İngiltere izledi. İstanbul birinci Konut satışlarında, İstanbul 21 bin 94 konut satışı ve yüzde 16.2 ile en yüksek paya sahip oldu. İstanbul’u, 14 bin 449 konut satışıyla Ankara takip etti. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları ekimde, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 71.8 artarak 48 bin 110’a yükseldi. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışın payı yüzde 36.9 olarak gerçekleşti. İpotekli satışlarda İstanbul 8 bin 621 konut satışı ve yüzde 17.9 payla ilk sırayı aldı. l Ekonomi Servisi Erdemir’e grev kararı Türk Metal Sendikası Ereğli Şube Başkanı Metin Ercan, Ereğli Demir ve Çelik Fabrikalarında (Erdemir) grev yapma kararı alındığını açıkladı. Ercan, Türk Metal Sendikası ile Erdemir arasında yürütülen, 4 bin 700 çalışanı ilgilendiren 26. dönem toplu iş sözleşme görüşmelerinde arabulucu sürecinin de tıkanması ile yeni bir sürece girdiklerini söyledi. Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak’ın geçen günlerde Ereğli’de Erdemir işçileri ile bir araya geldiğini hatırlatan Ercan, “Yönetim kurulumuz, Erdemir’de grev yapma kararı almıştır” dedi. ‘Mücadeleye devam edeceğiz’ DİSK’e bağlı Devrimci Turizm İşçileri Sendikası’na (Dev Turizmİş) üye THY DO&CO’da çalışan 122 işçi, 12 Kasım’da işten atıldı. DİSK’te bir araya gelen Dev Turizmİş üyeleri, hakları için mücadele edeceklerini belirtti, işçilere dayanışma çağrısı yaptı. DİSK Genel Sekreteri Arzu Çer kezoğlu, sendikalı olmanın işçinin, emekçinin en temel anayasal hakkı olduğunu vurguladı. Hiç kimsenin bu yüzden baskı altına alınamayacağını kaydeden Çerkezoğlu, ancak Türkiye’de işçilerin, sendikalı oldukları her alanda baskıya maruz kaldığını söyledi. l Ekonomi Servisi Sosyal medya, video oyunları, ‘katiller kuşağı’ ABD seçimlerini, Noel için hızla piyasaya sürülen yeni video oyunlarını, Xbox, Play Station platformlarının yeni modellerini izlerken aklıma Walter Benjamin ve dostum Hakan Kara geldi. “Bugün önemli olan üretici güçlerin gelişmesini hızlandırmak değildir. Durdurmak ve gelişmenin yönünü gözden geçirmek gerekir” gibisinden bir aforizmayı Walter Benjamin’in bir yazısında okumuştum. Gerçekten de, özellikle, kapitalizmin krizinin basıncıyla, teknoloji aldı başını gidiyor. Bu hıza uyum sağlamakta büyük zorluk çekiyoruz. Bu uyumsuzluk insanlığın geleceğini tehdit edecek düzeye ulaşıyor. Hakan dostumu da, ABD seçimlerinden sonra teknoloji, internet, habercilik gibi onun uzmanlık alanına giren gelişmeleri izlerken düşündüm: “Dışarda olsaydı mutlaka eleştirel bir şeyler yazardı”... Hakan, 20 gündür gazetemizin yöneticileriyle, yazarlarıyla birlikte, tüm dünyada infial uyandıran gerekçelerle tutuklu. Moralini bozma demeyeceğim. Nasıl olsa o hiç kaybetmediği (bana sorarsanız biraz da abarttığı) öz disiplini sayesinde moralini yüksek tutacaktır. “Sağlığına dikkat etmesi” sanki daha önemli. “Görecek günler var” diyerek, ben bir şeyler yazmaya çalışayım. Türün en gelişmiş örneğine bakarak Bir türü, en iyi, en gelişmiş örneğine bakarak ya da en sıra dışı durumundan anlayabiliriz. ABD’nin, kapitalizmin en gelişmiş örneği; başkanlık seçimlerinin de en sıra dışı durumlarından biri olduğunu sanırım söyleyebiliriz. En büyük mali askeri güç, en sık savaşa giren, en çok kitlesel cinayetler yaşayan ülke olarak ABD, aynı zamanda dünyada, Facebook, Twitter gibi sosyal medyanın, film, video oyunlarının, eğlence endüstrisinin de merkezi. “Hakikat sonrası/ertesi toplum” kavramını, “sahte haber” (fake news) salgınını da ABD bize son başkanlık seçimleri sırasında hediye etti. Her iki kavramın da doğduğu yer sosyal medya platformlarıydı. Kimi uyanıklar, tıklanarak para kazanmaya endeksli bu platformlarda, geniş kitlelerin önyargılarına, paranoyalarına uyan sahte haberler yaparak büyük paralar kazanılabileceğini, bu son seçimlerde kanıtladılar. “Sahte haberlerin”, para kazanmanın ötesinde, önyargıları vurgulayarak güçlendirmek gibi çok daha tehlikeli bir işlevi var. Facebook, Amazon gibi platformların algoritmaları da eğilimlerimizi tanımlayarak, bizi hep bu eğilimlere uygun reklam, bilgi ve haberle besliyor, kendi eğilim ve önyargılarımızın rahat odasına hapsediyor, yeni deneylerden, aykırı bilgilerden yoksun bırakıyor. ‘Katiller kuşağı’ Emekli Yarbay, Psikoloji Profesörü Dave Grossman’ın geçen hafta yayımlanan “Assasination Generation” başlıklı kitabı, gittikçe daha çok ilgi çektiği, para kazandırdığı için hızla gelişen, yayılan, şiddete, öldürmeye, suç işlemeye, hatta işkenceye, tecavüze dahi yer verebilen video oyunlarının çocuklarımızı koşullandırdığını savunuyor. Öldürmenin psikolojisi üzerinde çalışan Grossman, “Askerler öldürmeyi öğrenirken, ölüm riskini, disiplini, emre uymayı da öğreniyorlar” diyor. Gittikçe daha gerçekçi görüntüler, sesler sunan dijital platformlarda, saatlerce, günlerce oyun oynayan çocukların, gerçeklik algısı, beyinlerinin nöron ağları yeniden programlanıyor. Prof. Grossman’a göre disiplini öğrenmeden, herhangi bir risk almadan, öldürme, işkence, hatta tecavüz senaryolarını olağan kabul etmeye başlayan “bir katiller kuşağı” yetişiyor. Video oyunlarının bir etkisi olduğunu ben de kabul etme eğilimindeyim ama parayı, uğruna her şeyin yapılabileceği bir yüce nesne düzeyine çıkaran, tabancayı her zaman ek bir karaktermiş gibi sergileyen Hollywood filmlerini, dizilerini de unutmamak gerekiyor. Teknoloji sorunlarımızı çözecekti. Kapitalizmin içinde gelişen teknolojinin getirdiği “rahatlığa hazlara” kapılıp yok olmaya doğru gitmeye başladık. Ersin Özince: Örgüt suçlaması mantıktan uzak Petrol Ofisi’nde (POAŞ) örgütlü şekilde akaryakıt kaçakçılığı yapıldığı iddiasına ilişkin 47 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince de savunma yaparak, POAŞ’ın mali ve hukuki yapısının incelenmesi durumunda, yasadışı örgüt tanımlanmasının mümkün olamayacağının görüleceğini söyledi. Özince, “Hakkımdaki örgüt lideri suçlaması mantıktan çok uzaktır. Benim üzerimde yönetim kurulu başkanı vardır. Biz bir örgütsel yapı içerisindeysek ben nasıl bu örgütün lideri olabiliyorum” diye sordu. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle