02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 20 Kasım 2016 4 İnsan neden solcu olur? 1982 Şubatı’nın kasvetli bir günüydü. Kartal’ın sırtlarında, kartal kondu bir binada, kapısı demir parmaklıktan koğuşta ana kapının sesiyle irkildik. Kapıdan girenler arasındaydı. Gelenler TİP Ankara Grubu’ndan olanlardı. Hepsini ilk kez görüyordum. Daha adlarını da bilmiyordum. Aykut Göker’in adını da tanışma faslından sonra öğrenecektim. Demek ki, Aykut Göker ile dostluğumuz 34 yıl önceye dayanıyor. Aykut ile Maltepe Zırhlı Tugay’ın cephanelikten bozma, Barış Derneği tutukluları için özel hazırlanmış hapishanesinde, sonra sırasıyla, Sağmalcılar, Metris, ardından tekrar Sağmalcılar’da 3 yıl iki ay birlikte hapis yattık. Bu süre zarfında en ufak bir kırgınlık, tatsız ima bile geçmedi aramızda. Aykut Göker’in hapislik dönemini düşününce, Melih Cevdet Anday’ın Rosenberg’ler için yazdığı “anı” şiirinin şu dörtlüğü geliyor aklıma: “... Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm Kahramanlıklar okudum tarihte Çağımıza yakışan vakur, sade Davranışınız geliyor aklıma...” Tanıdığım andan itibaren Aykut Göker bende vakar kavramının simge kişisi haline geldi. 38 ay boyunca, bu tavrı hiç değişmedi, tutuklu bulunduğu sırada babasının ölüm haberini alınca bile... HHH Sevecen, güler yüzlü bir görünümün ardında çelik gibi sağlam kişiliği ile insana dikkat telkin ederdi. Hiç öfkelendiğini görmedim, aramızda öfkelenmemizi gerektirecek bir şey de geçmedi, ama kızgınlığından çekinilmesi gerektiği duygusunu taşımışımdır hep. Bilgiliydi, malutmatfuruş değildi, asıl olanın böbürlenmek değil, direnmek olduğunu bilirdi, böbürlenmedi, kasılmadı, direndi vakur ve sade... Başına gelenlerin, azgelişmiş bir ülkede solcu olmanın doğal sonucu olduğunu kabul etmişçesine, fazla üzerinde durulacak, büyütülecek şeyler olmadığını düşünür gibiydi. Solcu olmak, terbiyeli olmak, alçakgönüllü olmakla eşanlamlıydı onun için. Son yıllarda, şu soru aklımı kurcalıyor sık sık: Bir insan neden, nasıl solcu olur? Çeşitli kişilere soruyorum, çok renkli, çok değerli yanıtlar alıyorum. Ama şimdiye kadar beni tam doyuracak bir açıklamada bulunana rastlamadım. Şu anda Silivri’de tutuklu bulunan Kadri Gürsel’den bir dostunun naklettikleri çok ilginç. Genç meslektaşım, Galatasaray’dan kardeşim Kadri Gürsel bu soruya yanıt olarak şunu söylemiş: Hepsini okudum, inceledim, sonunda en doğrusunun bu olduğuna kanaat getirdim. İnsanların bir gecede, sağlam dinsel inançlarından vazgeçtikleri, bir saatte solcu, bir günde devrimci oldukları, bu yüzden de en ufak bir esintide bir fiske ile devrildikleri bir diyarda böbürlenmeden direnen ve bükülmeyenlerin, neden ve nasıl solcu olduklarını, yani Kadri Gürsel ve Aykut Göker gibilerinin uğrunda bir ömür harcadıkları solculukları hep merakımı kurcalıyor. Aykut ile geçen ekimde Mine ile 50. evlilik yıldönümümüzde, son görüştüğümde ortam müsait değildi bu soruyu soramadım... Gencay Şaylan, bu ekim ayı içinde Bodrum’dan aradı. Aykut Göker görme yetisini yitirdi, dedi. Telefon ettim. Karşımdaki ses yine sakin, vakur ve sade idi. Görme yetisi olmadan, ihtiyaçlarını karşılamayı, yaşamını sürdürmeyi öğrenmeye çalıştığını, yakınmadan söyledi. Hastalığının düzelme umudu olmadığını da ekledi. Aykut’u cuma günü kaybettik. Dün Ankara’da Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verdik. Artık yanıt almama imkân olmayan ve Aykut Göker’e bir türlü soramadığım soru boşlukta sallanan bir çengel gibi duruyor: İnsan neden solcu olur? Aykut Göker’e A. Kadri Ergin’in dizeleriyle veda ediyorum: “Ölüm toprağın gözü doğduğumuzdan beri gözetler hepimizi yalancı rüyalarla süsler hayatımızı sevdalar özlemler hasretler kâbuslar başlar sonra savaşlar hastalıklar ekmek kavgaları kesmez acılar yoksulluğu aldırmaz şiirler hiçbir şeye mapuslara işkencelere süzülür süzülür umutlardan birikir yüzyılların dibinde toplanır şiir denizi olur şairler silahsız girer bütün kavgalara elleri ayakları çıplak düşe kalka ölüm toprağın gözü doğduğumuzdan beri gözetler hepimizi” haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ ‘Başkanlık ihanettir’ Trabzon’da konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, başkanlık tartışmalarına ilişkin, ‘Bu ülke deneme tahtası değildir. Bir kişi için rejim değişmez’ dedi AHMET ŞEFİK CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Trabzon’da düzenlenen CHP Genişletilmiş İl Başkanları toplantısına katıldı. Kılıçdaroğlu, başkanlık sistemi tartışmalarına değinerek ülkede rejimin değiştirilmeye çalışıldığını söyledi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Trabzon’da bir otelde sabah kahvaltısında bir araya geldiği sivil toplum kuruluşu temsilcilerini dinledi, soruları not aldı. CHP Tonya Kadın Kolları üyesi yöresel kıyafetli kadınların yanına oturduğu Kılıçdaroğlu’na Genel Başkan Yardımcıları Çetin Osman Budak, Kamil Oktay Sındır, Seyit Torun, Tekin Bingöl ile Genel Başkan Başdanışmanları Mehmet Bekaroğlu ve Veli Özdemir eşlik etti. Kılıçdaroğlu, kahvaltının ardından partisinin Genişletilmiş İl Başkanları toplantısına katıldı. İl başkanlarına seslenen Kılıçdaroğlu, konuşmasına Siirt Şirvan’daki maden kazasını hatırlatarak başladı. Türkiye’nin iş kazalarında Avrupa’nın birinci ülkesi olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “İş kazasında en çok ölümler Türkiye’de oluyor. Avrupa birincisiyiz, dünyada üçüncüyüz. Biz kaza olduktan sonra önlem alıyoruz. Aklı başında olan hükümetler kaza gerçekleşmeden önlemleri alıyor. Aramızdaki temel farklılık bu. Bu farklılığı bugüne kadar bu hükümete anlatamadık. Avrupa, Japonya, ABD nasıl önlem alıyorsa siz de alın. Yasa ve yönetmenlikler belli. Kaza oluyor, işçi hayatını kaybediyor. Hep beraber ağlıyoruz. Avrupalı böyle yapmıyor. Kılıçdaroğlu, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında partili kadınlarla buluştu. Önleminizi alırsınız, ondan sonra, ‘Ne yapalım, Allah’tan geldi’ dersiniz. Şimdi biz her şeyi Allah’a havale ediyoruz. Kendi kusurlarımızı bile Allah’a havale ediyoruz” dedi. ‘Başkanlık ihanettir’ Başkanlık tartışmalarına da değinen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin birçok önemli sorunu olduğunu, ancak bir kişinin başkanlık koltuğuna oturtulması olayının her şeyin önüne geçirildiğini söyledi. Başbakan Binali Yıldırım’ın “Türkiye’nin rejiminin değişmeyeceği” yolundaki açıklamalarını anımsatan CHP lideri, “Cumhurbaşkanlığı yerine başkan getirilmesi, üstelik bütün yetkilerin bir kişide toplanması rejim değişikliği değil de nedir? Bu ülkenin rejimini bir parti ya da kişi belirleyemez. Bunu toplumların tarihi belirler. Bu ülke deneme tahtası değildir. Kan akmıştır, gözyaşı dökülmüştür. Bir kişi için rejim değişmez. Bunu yapanlar, bu ülkeye ihanet içindedir” dedi. Başkanlık sistemini isteyen iki kişi olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, bunlardan birinin dışarıdaki Erdoğan, diğerinin de içerideki Abdullah Öcalan olduğunu öne sürdü. Erdoğan’ın 1993’te Tecavüz yasasına tepki ‘Bu önerge insanlığa sığmaz’ TBMM’ye sunulan tasarıyla tartışmalara neden olan cinsel istismar ile ilgili düzenlemeye de değinen Kılıçdaroğlu, kız çocuklarına tecavüz edenlere af getirildiğini söyleyerek, “Sizde vicdan, ahlâk yok mu? Ahlâka bakın. Böyle bir ahlâk olabilir mi? Bu insanlığa sığmaz. 83 kadın kuruluşu ortak bildiri yayımladı. Bütün kadın kardeşlerimi bu yüreklilikten dolayı kutluyorum. İyi ki varsınız ve çocuklarımıza sahip çıkıyorsunuz” dedi. yaptığı bir konuşmada “Başkanlık sistemi bir özenti. ABD’nin baskı ve dayatmasıdır” dediğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, daha sonra Erdoğan ve Öcalan’ın açıklamalarından çeşitli örnekler verdi ve Öcalan’ın başkanlık için Erdoğan’a destek vaat ettiğini söyledi. MHP lideri Devlet Bahçeli’ye de seslenen Kılıçdaroğlu, “Sayın Bahçeli aynı duyarlılıkla düşünmeli. Bu ülkenin hamurunda acı, kan ve şehitler var. Bu ülke altın tepside sunulmadı bize. Her şey oyla olmaz. Ben şu kadar oy aldım her şeyi yaparım diyemezsiniz” dedi. l TRABZON ‘Hükümetler adaleti hükümsüz bıraktılar’ Cumartesi Anneleri 608. kez Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelerek Hayrettin Eren’i andı. Cumartesi Anneleri, “Failler belli, kayıplar nerede?” pankartını açtı. Galatasaray Meydanı’nda buluşan annelere Hayrettin Eren’in kardeşi ve aynı zamanda DİSK Basınİş Başkanı Faruk Eren de destek vererek, “Bu meydanda oturup faillerden hesap sormaya devam edeceğiz” dedi. Haftanın basın açıklamasını ise Ümit Tekay Dişli okudu. Dişli, “Türkiye’de yargıyı ‘adalet’ ve ‘özgürlük’ aracı olmaktan çıkartıp belli bir ideolojinin taşıyıcısı yapan hükümetler, hukuku ve adaleti bu topraklarda hükümsüz bıraktı” dedi. l İstanbul/Cumhuriyet Yandaş gazetesine MHP’ninraporu Bahçeli’ye sunuldu yalan haber cezası MHP komisyonu, AKP’nin anayasa değişikliği teklifi taslağına yönelik çalışmayı Genel Başkan Devlet Bahçeli’ye sundu. MHP Genel Başkanı Bahçeli başkanlığında dün bir araya gelen partili hukukçular, AKP’nin MHP’ye ilettiği anayasa değişikliği teklifi tasla ğı üzerinde çalıştı. Toplantıda, taslakta Güneş gazetesi, ‘CHP ile paralel yapı arasında organik bağ olduğunu’ yer alan bazı maddelerin kabul edilebilir bulunduğu, bazılarının ise müzakere iddia ettiği haberleri nedeniyle CHP’ye 15 bin TL tazminat ödeyecek edilmesi gerektiği yönünde değerlendirmeler yapıldı. Toplantıda hukukçular ALİCAN ULUDAĞ CHP; kendisinin “paralel yapı ile seçim ittifakı kurduğu” iddiasını ortaya atan iktidar yandaşı Güneş gazetesini mahkum ettirdi. Mahkeme, gerçeğe aykırı haber yaptığı gerekçesiyle Güneş gazetesinin CHP’ye 15 bin TL ödemesine ka Bankası’ndan hortumlanan milyonlarca doların önce işletilmesi için paralel yapıya aktarıldığı, ardından da seçim harçlığı olarak İsviçre bankaları üzerinden geri alındığı ortaya çıktı” gibi iddialar ortaya atıldı. Haberde, daha önce mahkeme tarafından gerçek olmadığı tespit edilen “Umut Oran ve Emre Uslu yazışmaları”na Güneş gazetesini 15 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Oran’a da tazminat Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı ve eski CHP Milletvekili Umut Oran da, 7 Haziran seçimleri ön tarafından hazırlanan rapor, Bahçeli’ye sunuldu ve AKP’ye iletilecek görüşler üzerinde çalışıldı. Edinilen bilgiye göre, MHP anayasa tekliğine ilişkin görüşlerini AKP’ye sözlü olarak iletecek ve yarın MHP Afyonkarahisar Milletvekili Mehmet Parsal ve AKP Genel Sekreteri Abdulhamit Gül bir araya gelerek teklif üzerinde müzakerelere başlayacak. l ANKARA/Cumhuriyet rar verdi. Mahkeme eski CHP Milletvekili Umut Oran’ı da açtığı davada haklı bularak, Güneş gazetesini 6 bin lira tazminat ödemeye mahkum etti. Güneş gazetesi, 7 Haziran seçimleri öncesinde 19 Şubat 2015 tarihinde CHP aleyhinde “Kumpasın Tarifesi 250 Bin Dolar”, “CHP’ye Seçim Harçlığı”, “Hoca Efendi ile Görüş yer verildi. CHP, haberin gerçeği yansıtmadığını belirterek Güneş gazetesi aleyhinde 100 bin TL’lik tazminat davası açtı. CHP’nin avukatı Celal Çelik, dava dilekçesinde kişilik haklarına saldırı eyleminin hukuka aykırı olarak gerçekleştiğini belirterek, “Yayında, haber verme özgürlüğünün sınırları aşılmıştır. Gerçeklikten uzak cesinde partide ön seçim hazırlıklarının yapıldığı dönemde kendisine yönelik olarak günlerce süren sistematik iftira ve kumpas haberleri nedeniyle Güneş gazetesine dava açmıştı. Mahkeme, İsveçli 2 gazeteci gözaltına alındı Diyarbakır’ın merkez Yenişehir ilçesinde bulunan bir otelde kalan ve İsveç’te yayın yapan bir televizyon kanalında çalışan L.N.B. mek” istiyor başlıklı haberlere im ve aşağılayıcı niteliktedir. Kamuoyu Oran’ın başvurusunu da karara bağla ve R.A.S. adlı iki gazeteci, kaldıkla za attı. Haberde, “CHP’nin paralel yapı ile kurduğu seçim ittifakı deşifre oldu”, “CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran’ın Kemal Kılıçdaroğlu adına yürüttüğü para trafiğinde İş nu yanlış bilgilendirmek amacı ile hareket edilmiştir” dedi. Ankara 10. Asliye Mahkemesi’nde süren davada 17 Kasım günü karar çıktı. Yargıç Güzin Meltem Başok, CHP’yi haklı bularak yarak, gazetenin Oran’a 6 bin lira manevi tazminat ödemesine hükmetti. Oran, aynı yayınlar nedeniyle Akşam gazetesinden de Nisan ayında 6 bin lira tazminat kazanmıştı. l ANKARA rı otelin yanında bulunan 7. Kolordu Komutanlığı’nın bulunduğu bölgeden çekim yaptıkları gerekçesiyle polis tarafından gözaltına alındı. İsveçli gazeteciler, Terörle Mücadele Şubesi’nde ifadeleri alındıktan sonra Yabancılar Şubesine gönde DBP’ye operasyon: 31 gözaltı Mardin’de PKK/KCK’ye yönelik yürütülen bir soruşturma kapsamında dün sabah saatlerinde Mardin merkez ve bazı ilçelerde eşzamanlı düzenlenen operasyonlarda, aralarında bazı eski DBP’li ilçe belediye başkanlarının da bulunduğu 31 DBP’li gözaltına alındı. Öte yandan Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir başka soruşturma kapsamında 1 Kasım’da gözaltına alınan ve DBP Mardin İl Başkanı Ahmet Eken’in de aralarında bulunduğu 20 kişi tutuklanırken, 11 kişi ise serbest bırakıldı. l MARDİN/DHA rildi. Emniyetteki işlemlerinin ardından serbest bırakılan gazetecilerin, Türkiye’de çalışma izinleri ve basın kartlarının bulunduğu belirtildi. l DİYARBAKIR/DHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle