02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Şerif’e Panama sorulacak Pakistan’da Yüksek Mahkeme, Panama Belgeleri’nde adı geçen Başbakan Navaz Şerif ve ailesi hakkında adli soruşturma komisyonu ku rulması kararı aldı. Eski kriket yıldızı, politi kacı İmran Han’ın liderliğini yaptığı mu halif Tehreeke Insaf Partisi karar üze rine başkent İslamabad’da bugün gerçekleştirmeyi planladığı hükümet karşıtı eylemi iptal ettiğini, bunun yerine kararı kutlama gösterisi düzenleyeceğini duyurdu. Parti destekçileri önceki gün polisle çatışmış, başkente ulaşmaya çalışan göstericilere plastik mermi ve biber gazı ile müdahale edilmişti. Protestocular yolsuzlukla suçladıkları Şerif’in istifasını istiyor. Çarşamba 2 Kasım 2016 ÇAVUŞOĞLU: GEREK KALMADI Ankara’dan Başika çarkı Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan AnkaraBağdat arasında Musul operasyonu ile pat lak veren Başika Üssü krizinde tansi yonu düşürmeye yönelik dikkat çeki ci bir açıklama geldi. Çavuşoğlu, dün Katar’ın başkenti Doha’ya gerçekleş tirdiği ziyaretinde verdiği bir demeç te, Irak’taki Başika kampına gerek kal madığını söyledi. Çavuşoğlu, “Başi ka kampının amacı DEAŞ’a karşı ye rel güçleri eğitmekti ama gereksiz bir hale geldi. Şimdi olumlu adımla rı atıyoruz” ifadelerini kullandı. Anka ra, Bağdat’ın Başika’daki Türk askeri nin çekilmesi taleple rine sert tepki göster mişti. Çavuşoğlu, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’in, AnkaraBağdat ilişkilerinin geliştirilme Çavuşoğlu si için arabuluculuk yapabileceği açıklaması nı memnuniyetle karşıladıklarını belir tirken Tahran’ın bu yaklaşımı için te şekkür etti. Dışişleri Bakanı, “Başika konusunda biz herkesin yapıcı rolüne evet deriz. Esasen Irak bizim kardeş ve komşu ülkemiz. Irak halkı da bizim kardeşimiz. Irak’ın toprak bütünlüğü ne, bağımsızlığına verdiğimiz önemi en iyi Bağdat yönetimi bilir. Herkes ten daha fazla destek veriyoruz. Başi ka kampı gereksiz bir gerginlik yarattı. Olmaması gereken bir gerginlikti ama biz bunu yoluna koymak için de diplo matik çabalarımızı sürdürüyoruz” de di. Çavuşoğlu, geçen hafta müsteşarın Bağdat’a gittiğini, şimdi de Bağdat’tan bir heyet beklediklerini dile getirdi. Çavuşoğlu, “Tabii İran’ın da burada po zitif bir katkısı olursa bundan memnun oluruz” ifadesini kullandı. ABD’DE SEÇİMLER Soluk soluğa mücadele ABD’nin yeni başkanının belirlenmesine bir hafta kala seçim yarışı kızışıyor. Son anketlere göre araların daki fark kapanmış görünen adaylar dan Cumhuriyetçi Parti’nin adayı Do nald Trump, Demokrat Parti adayı Hil lary Clinton’ın seçilmesi durumunda “anayasal kriz” oluşacağını öne sür dü. Clinton’a karşı başlatılan dışişleri bakanlığı döneminde kişisel eposta hesabını kullanması sebebiyle ikinci kez açılan FBI soruşturmasına atıfta bulunan Trump, “Hillary’nin uzun sü re boyunca soruşturma altında olma sı muhtemel. Clinton seçilirse baş kanlık koltuğunda bir suçlu oturuyor olacak” dedi. Ohio eyaletinde konu şan Clinton ise Trump için “Onu Oval Ofis’te gerçek bir krizle karşı karşı ya düşünün. Biri si onu sinirlendir diği için bizi sava şa soktuğunu dü şünün. Umarım oyunuzu kullanır ken bunları dü Trump şünürsünüz” ifadelerini kullan dı. New York Times gazetesinde çı kan bir haberde ise ele geçirilen bel gelere göre işadamı Donald Trump’ın 1990’lı yıllarda kullandığı bir taktik le milyonlarca dolarlık vergi ödemek ten kurtulduğu kaydedildi. Bu arada, önceki gün Washington Post gazetesi ile ABC televizyonunun yaptığı anket te Clinton’ın Trump’ın 1 puan önünde yer aldığı haberlerinin ardından dün ise gündeme Cumhuriyetçi adayın ra kibini geçtiği düştü. Yine aynı kurum ların anketine göre, Trump, mayıs tan bu yana ilk kez Demokrat rakibi Clinton’ı geçti. ?Ankete göre Trump’ın oy oranı yüzde 46’ya yükselirken Clinton yüzde 45’te kaldı. ‘Şüpheli baba Türkiye’de’ Danimarka’nın Aabenraa kentin de Suriyeli mülteci bir aileden anne ile 7 ve 9 yaşındaki iki kız çocuğunun evin buzluğunda ölü bulunmasının ardından, cinayetin baş şüphelisi babanın geçen cuma günü Almanya üzerinden Türkiye’ye kaçtığı iddia edildi. Danimarka polisi, Hamit Ferit Muhammed’in yakalanması için Türk polisiyle işbirliği yaptığını duyurdu. KAÇIŞ SÜRÜYOR... [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Musul’da yaklaşık 1.5 milyon sivilin IŞİD’in elinden nasıl kurtulacağı meselesi hâlâ çözümsüz gözüküyor. Geçen hafta IŞİD’in binlerce sivili canlı kalkan yapmak için esir aldığını, 256 kişiyi infaz ettiğini duyuran BM, dün de IŞİD’in Şura ve Hamam el Alil’de 40 eski askeri katlettiğini, ayrıca onlarca kamyonla kentin 25 binlik nüfusunu zorla nakletmeye çalıştığını açıkladı. Koalisyonun hava saldırısına geçerek pek çok aracın bölgeyi terk etmesini engellediğini aktardı. Operasyon başladığından beri Musul’dan kaçmayı başaranların sayısı 18 bini geçti. Şehir savaşı evresi Irak güvenlik güçlerinin Musul kent merkezine doğru ilerlediği, Gogceli’deki devlet televizyonu binasını ele geçirdiği belirtildi Musul’u IŞİD’den kurtarma operasyonuna 17 Ekim’de başlayan Irak güçleri, şehre girdiklerini dün resmen açıkladı. Musul’un girişindeki Gogceli Mahallesi’nde şiddetli çatışmalar yaşanmasının ardından terörle mücadele özel kuvvetler komutanı Tümgeneral Talib Şeghati Kenani, Gogceli’yi tümüyle kurtardıklarını ve devlet televizyonu binasını ele geçirdiklerini duyurdu. Televizyon binasına Irak bayrağı çekilirken Kenani “Musul’un özgürleştirilmesi asıl şimdi başlıyor. Kısa bir sürede Musul’un tamamında kontrolü sağlayacağız” dedi. Ardından Irak Ortak Operasyonlar Komutanlığı, “Musul’un doğusundaki bölgelere girdikleri” açıklamasını yaptı. Komutanlığa göre, IŞİD’den temizlenen bölgelere yerleşen 9. Zırhlı Tümen, Musul’un sol yakasındaki Cudeyda el Müfti Mahallesi’ne girdi. Sokak sokak çatışma Özel kuvvetlere iliştirilen BBC muhabiri, birliklerin Musul şehrinin doğu eteklerine tutunması halinde bunun Irak ve IŞİD’le savaşan ABD öncülüğündeki koalisyon için “büyük bir gün” olacağını vurguladı. Artık operasyonun şehir savaşı evresine geçildiği belirtiliyor. Sokak sokak, hatta ev ev çatışmalara geçilmesi bekleniyor. Reuters’in telefonla ulaştığı Musul sakinleri, Gogceli’ye komşu Kuds Mahallesi’nde militanların Irak güçlerini püskürtmek için sokak savaşına giriştiklerini söyledi. Kuds’tan bir kişi “Havada kurşunlar uçuşuyor ve evlerin duvarlarına isabet ediyor. Sağır edici patlamalar meydana geliyor. IŞİD militanlarını Irak güçlerine ateş açarken ve sokaklarda arabayla devriye gezerken görüyoruz. Bu bir sokak savaşı” dedi. BBC de özel kuvvetlerin IŞİD militanlarının RPG, makineli tüfek ateşi ve keskin nişancılarla sıkı direnişiyle karşılaştığını aktardı. Haşdi Şabi Telafer’e ilerliyor Irak ordusunun diğer birlikleri ve peşmerge ise güney ve kuzeyden ilerlerken, Haşdi Şabi yani Gönüllü Halk Güçleri denen Şii milisler batıdan Türkmen kenti Tel Afer’e ilerliyor ve IŞİD’in Suriye’ye kaçış yolunu kapatmaya çalışıyor. İbadi meydan okudu Irak güçlerinin Musul’un içine doğru ilerlemesiyle çoluk çocuk binlerce sivil IŞİD’den kaçmak için yollara dökülüyor. Cephedeki askerleri ziyaret eden Irak Başbakanı Haydar İbadi, operasyonun yönetildiği güneydeki Kayyara Hava Üssü’nde bir konuşma yaptı. Hükümet güçlerinin dört koldan ilerlediğini söyleyip IŞİD’e “Sizi her yerden kuşatıyoruz. Kaçışınız yok. Ya teslim olursunuz ya da ölürsünüz” diye seslendi. İbadi, Musul’un içinde 3 bin5 bin militan olduğunu sandıklarını belirtip “yılanın başını keseceklerini” kaydetti. Rudaw’a göre Ninova Operasyonları Komutanlığı operasyonun başından beri 2 bin IŞİD’linin öldürüldüğünü iddia etti. Nusra’ya muhalif desteği Rusya’nın Doğu Halep’teki silahlı gruplar içinde ABD’nin iddia ettiği gibi “ılımlı muhalif” bulunmadığı, hepsinin Nusra’nın “suç ortağı” olduğu açıklamasına muhaliflerden yanıt geldi. Ankara ile Riyad’ın desteğiyle muhalifleri Cenevre’de temsil eden Yüksek Müzakere Komitesi’nin üyesi Halid Hoca, BM’nin terör örgütleri listesindeki Nusra’nın “yardımını reddetme lüksleri olmadığını” savundu. Muhaliflerin çatı örgütü Suriye Ulusal Koalisyonu’nun da eski başkanı olan Hoca, Rusya destekli Suriye hükümet güçlerinin cihatçıların kontrolünde ki Doğu Halep’i almak için düzenle Yüksek Müzakere Komitesi üyesi Hoca, BM’nin terör listesindeki örgütün “yardımını reddetme lüksleri olmadığını” savundu diği saldırılar üzerinden şu tabloyu çizdi: “Halep’teki kuşatma karşısında uluslararası toplumun eylemsizliği, Nusra’nın bu savaşa müdahil olmasına izin verdi. Kuşatma yüzünden ıstırap çeken insanlardan herhangi bir tarafın yardımını reddetmelerini isteyemezsiniz.” BM’nin Doğu Halep’teki sivillerin kurtulması için Nusra’nın silahlarıyla birlikte İdlib’e çekilmesi çağrısına ve buna Rusya’nın verdiği desteğe ise hiç değinmedi. Kuşatmayı yarmak için Nusra liderliğinde tüm silahlı örgütlerin başlattığı taarruzda onlarca sivilin öldürülmesine iliş kin “Onlar sivilleri hedef almıyor, rejimi hedef alıyorlar ama kullandıkları bombalar mükemmel bombalar değil” diyen Hoca, bu durumdan ABD gibi uluslararası destekçilerin yüksek teknolojik silahlar vermemesini sorumlu tuttu. Görüşmelere erteleme Kremlin ise 17 Ekim’den beri Doğu Halep’te hava saldırılarını askıya alma durumunu devam ettirmenin Nusra’nın taarruzu yüzünden imkânsızlaştığını savundu. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu da Batılı ülkelerin Suriye’de “ılımlı” olarak tanımladıkları muhalifleri kontrol edememeleri nedeniyle barış görüşmelerinin süresiz ertelendiğini söyledi. Suriye’nin Humus kentinin kuzeyinde Feylek el Şam adlı cihatçı örgüte yeni katılanların “eğitim” fotoğrafları önceki gün yabancı ajanslara yansıdı. UKIP’de ‘idam gelsin’ sesleri AB üyeliğinden çıkış kararıyla birlikte siyasi, ekonomik tartış maların da hararetlendiği Britanya’da sağcı UKIP partisinin genel başkanlık yarışının favori ismi Paul Nuttall’den tepki çeken bir çağrı geldi. AB’den çıkış kampanya sının savunucu su, göçmen karşıtı partinin önde ge lenlerinden Nut tall, idam cezası nın geri getirilme si ve kürtajın ya saklanması için referanduma gidil Paul Nuttall mesi gerektiğini savundu. Skynews kanalına konuşan UKIP’nin eski genel başkan yardımcısı Nuttall, “Çocuk katillerine karşı idam cezası gerektiğine olan inancım konusunda hep samimi oldum. Britanya halkının çoğunluğu da böyle düşünüyor” iddiasında bulundu. Eski lider Nigel Farage’ın istifasının ardından genel başkanlık yarışının önde gelen adaylarından Raheem Kassam’ın pazartesi günü çekilmesinin ardından Nuttall seçimin favorisi olarak gösterilmişti. Farage’ın koltuğu bırakmasıyla yerine Diane James seçilmiş, James ise parti içinde kendisine yönelik muhalefet nedeniyle geçtiğimiz günlerde istifa etmişti. ESAD 2021’İ GÖSTERDİ Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, en az 2021 yılına kadar görevde kalmayı planladığını söyledi. Britanyalı, ABD’li gazeteci ve siyasi analistler ile önceki gün bir araya gelen Esad, ordu dışında herhangi bir gücün Suriye’deki savaşı kazanmasının mümkün olmadığını savundu. Binlerce Suriyelinin teröristler tarafından öldürülmesine rağmen kimsenin muhaliflerin savaş suçlarıyla ilgili konuşmadığını belirtti. Rejimin hastanelere saldırı düzenlediğine dair iddialarla ilgili olarak ise “Bu iddiaların doğru olduğunu kabul edelim. Devlet başkanı kendi halkını öldürüyor ve ABD Suriye halkına yardım ediyor. 5.5 yıl sonra kim beni destekledi? Halkım beni desteklemeden nasıl devlet başkanı olabilirim?” ifadelerini kullandı. 13 Cumhuriyet bitirilemez Şaşırmadık. Cumhuriyet’e sert bir saldırı geleceği aşikârdı. Din ve mezhep sosuna bulanmış doludizgin bir faşizmin, biat etmeyenlere kadife eldivenle girişmesini bekleyemezsiniz. Onlar için her yol mubahtır. Hak, hukuk, ahlak, akıl, izan, insanlık gözetilecek değildir. Pazar akşamüzeri Bağdat Uluslararası Havaalanı’na indiğimde olacakları bilemezdim elbette. Ertesi sabah erkenden haber ve röportajlarım için koşturmaya başlarken eş dostumun kaygılı “Neredesin” mesajlarına “Bağdat” yanıtını verdiğimde, talihin ironisi pek çoğundan “Eh orası daha güvenlidir!” mesajı aldım. HHH Irak, şimdilerde yandaş ekranlarda “öyle bir devlet mi var” lafının utanmazca sarf edildiği, Batı emperyalizminin liberal müdahalecilikle ezip geçtiği ülke. Benim kişisel tarihimde siyasal İslama “merhametle” bakmamda etkili olduğundan daha mühim. Yani hayat deneyimi, yanılgılar ve pişmanlıkların sembolleştiği diyar. Irak, uzun bir Amerikan işgalinin ardından iki senedir istilacı barbarlar sürüsüne karşı savaşıyor. En son 2014 Ağustos’unda onların sürdüğü insanların izinde Irak’ın kuzeyinde dolaşmıştım. Bu sefer de her kesimden insanla konuşarak yazacağım izlenimleri okuyacaksınız. Pek çokları peşmergenin peşinde silahlardan kusulan ateşleri görüntülemek üzere Erbil’e doluşmuşken Bağdat’a gelme sebebim, Ortadoğu coğrafyasında yayılmacı hırslarla debelenenlerin yankılarını anlamak. Ortadoğu’yu kana bulayıp memleketimizi enfekte eden akılsızlık/izansızlığın izini sürmek. HHH Bağdat’ın kirli tozlu, biraz bizim 19701980’leri andıran sokaklarında dolaşırken doğrusu aklımı ve dikkatimi memleketten uzaklaştırmakta zorlanıyorum. Üniversitede okurken staj yapmamdan yıllar sonra, 90’ıncı doğum gününde katılma onuruna erdiğim Cumhuriyet ailesinin gözaltına alınmış yazar ve yöneticileri aklımdan çıkmıyor. Her birisi için aynı hissiyat geçerli. Lakin benim hayatıma en çok değenleri, her gün mutlaka gazeteye gelen, en vakitsizliğimde klasik müzik yayınının eksik olmadığı odasına daldığım Hikmet Abi; belki de en “dikbaşlı müvekkilesi” olmama katlanan Bülent Abi; sık sık kapışmaktan da “deli kız” nitelemesini işitmenin de pek hoşuma gittiği Aydın Abi; muhalifliğin bedelini öderken yolumun sürekli kesiştiği, hayatı hep zor durumdaki meslektaşlarına alakayla geçmiş Murat; enformasyon hatası yapıp eline düşmekten çekindiğim ombudsmanımız ve yazarımız Güray Abi; oda komşusuyken sohbetlerine doyamadığımız Önder Bey... Aramıza yeni katılan, meslek hayatımda didişmekten, tartışmaktan öteden beri en keyif aldığım, bilgi ve erdem mefhumlarına özeniyle kimseye eyvallahı olmayan sevgili Kadri de öyle... HHH Yazar ve yöneticilerimizi Cumhuriyet Vakfı’na açılan soruşturma yüzünden almışlar. Gülen cemaatiyle kol kola iktidara yürümüş olanlar “Ergenekoncu” olarak suçladıklarını “FETÖ”cü yapmaya karar vermişler. Kargalar gülsün! Ortaçağ hukukuna dönüldüğünden, hangi kanıtlarla neyle itham edildiklerini bilemiyoruz. Kadri, Tunus’u yazarken, “Kimse kendini yaksın demiyorum. Bir sigara yaksın yeter ki söndürmesin” diyerek meğer “sübliminal mesaj” vermişmiş. HHH Her biri benden pek çok konuda farklı fikirdeler ve bunun için de aynı çatı altında bulunmaktan daha da memnunum. Eleştirel akla inanan, düşünen insan, kendi sesinin yankısıyla ahmağa dönenlerin aksine, farklı görüşleri işitmekten çekinmez. Bilgi yüklü, rasyonel her argüman üzerine düşünmekten kaçınmaz. Tekçi faşist zihniyete teslim olmaz. Bir darbe girişimiyle yarattığı OHAL rejimini fırsat bilerek, en temel hak ve özgürlüklerle, hukuku rafa kaldıran, ülkenin bir bölümünde savaş çıkartıp seçilmiş yöneticileri hapse atanlara hele... Aydınlanma ve eleştirel düşünceyi yok edebileceğini zanneden, mutlakiyetçi bir akıl elbette çıkarları için her şeyi yapabilir. Apaçık kötülük, yalan, iftira, ahlaksızlık... Lakin, hayatı yeme, içme ve doldurum boşaltım döngüsünün ötesinde algılayan, düşünen insanlar susturulamaz, biat da ettirilemez. Cumhuriyet bitirilemez. MI5’in Rusya kaygısı Teşkilatın 107 yıllık tarihinde ilk kez basına konuşan Britanya iç istihbarat servisi MI5’in direktörü Andrew Parker, Guardian gazetesine “Rusya tehdidini” anlattı. Rusya’nın giderek kendini daha fazla “Batı karşıtı” olarak tanımlamaya başladığını savunan Parker, “Rusya, Avrupa ve Britanya’da iş üstünde. Görünmeyen alanda siber tehdit olarak da çok sayıda faaliyeti bulunuyor” dedi. Rusya’nın mevcut dış politikasını agresif şekilde yaymaya çalıştığını, “propaganda, ajanlık ve siber saldırı yöntemlerini kullandığını” söyledi. Kremlin, Parker’ın açıklamalarını “dayanaksız” olarak niteledi. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle