Katalog

Çarşamba 2 Kasım 2016 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN TürkiyeB’yai şbköalnmlıekKILBISÇAEDHSAÇLREENOLİD’ĞYİE:LU projesidir Parti grubunda konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, ‘Başkanlık sistemini Abdullah Öcalan da istiyor. Şimdi küsler, 10 dakika sonra PKK ile barışırlar’ diye konuştu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin bölünmek istendiğini belirterek, MHP Ge nel Başkanı Devlet Bahçeli’ye “Başkan lık sistemi, Türkiye’yi bölme projesidir” diye seslendi. Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu. Kılıçdaroğlu’nun konuş masından satırbaşları şöyle: Şehitlerin sorumlusu PKK’yle masa ya oturanlar: Son bir yıldaki şehit sayısı 800’ü aştı. PKK ile kim masaya otur du. Meşru bir hükümeti bir terör örgütüyle muhatap etmeyin dedik. Kim İmralı’da masaya oturduysa bu şehitlerin sorumlusu onlardır. Bugün iktidar olanlardır. 4. Devrim tam demokrasi: Cumhuri yet aydınlanmadır, kimsesizlerin kim sesidir, padişahın, Duçenin, insanın, Führer’in, reisin, kulu kölesi olmak de ğildir. Türkiye Cumhuriyeti’nin özgür bireyi olmak demektir. Cumhuriyet tam demokrasiyle taçlandırılmazsa içi boş demektir. Tam demokrasi için ortak mücadele gerekir. 4. devrimin hazırlığını yapmak zorundayız. Bu, Cumhuriyeti tam demokrasiyle taçlandırmadır. Arkasındaki iradeyi merak ediyorum (Bülent Tezcan’ın vurulması): Şehit cenazesinde benim üzerine kurşun atıldı, genel başkan yardımcımız kurşunlandı, il başkanlarımız sokak ortasında darp edilmeye çalışıldı. Bu silahı sıkan ülkücüymüş diye kumpas kurdular. Ülkücüler vatanseverdir biz de vatanseveriz, bayraklarını severler biz de severiz. Provokasyonlara gelmemeliyiz. Sağduyulu, dikkatli olmalıyız. Planlı bir saldırı, arkasındaki iradeyi merak ediyorum. Hava kurşun gibi ağır: Şu anda Türkiye’de hukuk, demokrasi yok, özgür medya yok. Hapishanelerde kötü muamele ve işkence var. Hava kurşun gibi ağır. Mücadele edeceğiz, sorumluluğumuzun farkındayız. Baskı gelecektir, silahlı unsurlar ortaya çıkacaktır. 15 Temmuz darbe girişimini fırsat bilip karşı darbeyi yapanlara karşı dimdik, namusumuzla ayakta duracağız. Başkanlık Türkiye’yi bölme projesidir: Bunlar Türkiye’yi eyaletlere bölmek ve parçalamak istiyorlar, Sayın Devlet Bahçeli’ye söylüyorum, Türkiye’yi bölme projesidir başkanlık sistemi. Tuzağa düşmemeli: Erdoğan, 29 Mart 2013’te, “Türkiye eyalet sisteminden korkmamalı” diyor. İki yıl sonra 2023 yılında “Eyalet sistemi olabilir” diyor. Hiçbir siyasi liderin tuzağa düşmemesi lazım. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir ama ülke, bayrak, vatan, demokrasi, parlamenter sistem ortak paydamızdır. 150 yıllık tecrübeyi bırakacaksın, bir kişinin koltuğu uğruna Türkiye’yi ateşe atacaksın. Başkanlığı Öcalan istiyor: Başkanlık sistemini Abdullah Öcalan da istiyor. Şimdi küsler, 10 dakika sonra PKK ile barışırlar. Herkesin kandırdığı bir adam ülkede cumhurbaşkanlığı yapamaz. Böyle bir rejim dünyada yok. Buna bir kişi soyundu, adı Hitler’di. l ANKARA Kılıçdaroğlu ifadeye çağırıldı Haftaya gündem KHK CdtMlBBGGCKağiGukgleşraaenrierHoziaüuöluşuşcktltcmmrnykPakaıkpepaalod,şi’şagaeikrrHslMsBrBıKieıaanensl’y.yP7tdGamarHeirvvoeolgnçışşeckeöğGKKriönaekkdnlkak.kAıi’HrrumnkaaslüiiriT’eueNll’üalnınK’iKnlnoe;petrinrkvKvLeiupHşölıMtKneeaeBeAtnoldnaKhakHyrikvaugp.uülRia’nddiidenşKlsölllTymfeAiteaianıkttr’uokı(rElaİmta/yütaüKedirpltfrlaoyanşCdziGrkHarlk.alraü3edviuuiuöasıTKltEnele2nğiKşmminokoş)lltkBkı1utiia,pıkptşMuiieAydahnlAaliltmkihraalnuakuouşetuKaiLannyaçnar,pCcnkbcPeftuiaktdMllteayHiıbvıaihryvlsaddsGnkgeedinHPiıür’aemv.irMtenutnkkPudetıvGGta.,iiomagepeetnlröGHKtpeeıcnrudünıreHlöllDpüeidinaonskKPşınl’.,uiün Ankara 29. Asliye Ceza Mahkemesi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Bilal Erdoğan’a hakaket ettiği iddiasıyla hakkında İstanbul’da açılan dava kapsamında ifadeye çağırdı. Mahkeme, Kılıçdaroğlu’na gönderdiği tebligatta, talimat duruşmasının 2 Aralık’ta yapılacağını bildirdi. Ancak tebligatta, Kılıçdaroğlu’nun duruşmaya gelmemesi durumunda zorla getirileceğine ilişkin yasa maddesi anımsatılmadı. CHP lideri Kılıçdaroğlu, 5 Ağustos 2014 tarihinde yaptığı bir konuşmada, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ı TÜRGEV üzerinden eleştirirken, “gırtlağına kadar yolsuzluğa bulaşmış bir kişi” ifadesini kullanmıştı. Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasının ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Kılıçdaroğlu hakkında Bilal Erdoğan’a “Basın yoluyla alenen hakaret” iddiasıyla dava açmıştı. l ALİCAN ULUDAĞ /ANKARA ‘Halkın başkanı olamazsın’ Polisler Ata’ya mahkemeden önce tutuklanacağını söylemiş! MAHMUT ORAL Tutuklanan Batman eski milletvekili ve Özgür Kadın Kongresi ( KJA) Dönem Sözcüsü Ayla Akat Ata daha gözaltındayken polislerin kendisine tutuklanıp İstanbul Kandıra F Tipi Cezaevi’ne gönderileceğini söylediği ortaya çıktı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı ’nın avukatı eski Diyarbakır Barosu Başkanı Emin Aktar, mahkeme kararı çıkmadan Kışanak ve Anlı’nın hangi cezeavine konulacağınının belirlendiğini açıklamıştı. Mezopotamya Hukukçular Derneği (MHD) Eşgenel Başkanı ve Ayla Akat Ata’nın avukatı Gülşen Özbek, Ata’nın daha gözaltında olduğu sırada, hakkındaki ifade işlemleri tamamlanmamışken ve savcıya gönderilmemişken, tutuklanıp cezaevine gönderileceğinin, polis tarafından Ata’ya söylendiğini belirtti. Özbek, “Daha gözaltında işlemleri sürerken, henüz Ata adliyeye bile çıkarılmamışken, emniyette onun tutuklanıp İstanbul’daki cezaevine gönderileceğine dair söylentiler dolaşıyordu. Ata da zaten bunu bize anlattı. Kendisine tutuklanıp cezaevine gönderileceğini söyleyen polislere de cevap olarak, zaten sonu başından belli diye konuşmuş” dedi. l DİYARBAKIR Demirtaş, Erdoğan ve AKP’ye ‘Toplumun yarısından fazlası başkanlık sisteminin diktatörlük olduğunu biliyor’ diye seslendi HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, AKP’nin başkanlık konusunda teklifini hiç geciktirmeden parlamentoya getirmesini isteyerek, “Acaba kaç cesur milletvekili var ki bu ülkeyi diktatörlüğe teslim etmiyor, bunu görmek istiyoruz” dedi. Demirtaş, “Toplumun yarısından fazlası başkanlık sisteminin diktatörlük olduğunu biliyor. Sen halkın iradesine karşın bunu ilan edersen halkın başkanı olmazsın cop cumhuriyetinin başkanı olursun” diye konuştu. HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, grup toplantısında yaptığı konuşmada toplumun tamamının adaletsizlik nedeniyle mağduriyet yaşadığını ifade etti. Demirtaş, “Gün geçmiyor ki bir faşizan saldırıya imza atılmamış olsun. Gülten Kışanak, Fırat Anlı, Ayla Akat Ata uzun süredir siyasette olan tanınmış siyasi şahsiyetler” dedi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın çok uzun yıllardır Diyarbakır’ın hayallerini kurduğunu söyleyen Demirtaş, “Hep bunun hayalini kuruyor ama Diyarbakır ona kâbus yaşatıyor” dedi. Erdoğan’ın 15 Temmuz’la ilgili olarak “Bu, Allah’ın bir lütfu” ifadesini neden söylediğinin daha iyi anlaşıldığını kaydeden Demirtaş, “Bütün kirli işlerini gerçekleştirmek istiyor. Yıllardır yapamadığı ne kadar kanunsuz şey varsa şimdi yapıyor. Diyarbakır Belediyesi’ne yapılan operasyonun nedeni budur” diye konuştu. Teröre destek veren belediyelere kayyım atanıcaksa İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyeleri’nin ilk sırada olması gerektiğine işaret eden Demirtaş, şunları dile getirdi: “Kadir Topbaş ve Melih Gökçek; cemaate ne verdiklerini öve öve yıllarca anlattılar. Kayyım atayacaksanız, parsel parsel Ankara’yı satmış olana bir kayyım atayın. Kandıra’ya göndermeniz gereken Melih Gökçek ve Kadir Topbaş’tır. Diyeceksiniz ki bunların elebaşı Saray’da. Doğru; fakat sihirli bir cümle bulmuşlar: Allah bizi affetsin, kandırıldık. Allah sizin belanızı versin! Bunların hepsi kandırılmış, gariban öğretmen işçinin kandırılma hakkı yok. Niye? Bu görevden aldığınız insanlar çok zeki onları kandıramamışlar; siz saf, keriz olduğunuz için kandırmışlar.” ‘Diktatörlük istiyor’ Erdoğan’ın istediği sistemin başkanlık değil, diktatörlük olduğunu söyleyen Demirtaş, “Eğer model demokrasiye çıkacaksa tabii ki tartışılabilir. Ama şu anda toplumun yarısından fazlası başkanlık sisteminin diktatörlük olduğunu biliyor. Sen halkın iradesine karşın bunu ilan edersen halkın başkanı olmazsın cop cumhuriyetinin başkanı olursun” dedi. AKP’nin teklifini hiç geciktirmeden parlamentoya getirmesini talep eden Demirtaş, “Biz de vekillerin tutumunu görmek istiyoruz. Acaba kaç cesur vekil var ki bu ülkeyi diktatörlüğü teslim etmiyor; bunu görmek istiyor. Biz hayır oyu vereceğiz” dedi. 12 Eylül döneminde doğan çocukların büyük bir kısmının isminin ya Kenan ya da Evren olduğunu söyleyen Demirtaş, “Bu adam öldüğünde cenazesinde kaç Evren kaç Kenan vardı. Ölmezsek seni de göreceğiz” dedi. haber 11 ‘Reis hakkında düzgün konuş!’ Cumhuriyet’in önü kalabalık. Destek vermek için gelen yığınlar polis barikatını zar zor aşmışlar, sokakta sloganlar atıyorlar. Direne direne kazanacağız, diyorlar. Faşizme geçit yok, diyorlar. Türkiye laiktir ve laik kalacak, diyorlar. Sonra coşkuyla Çav Bella’yı söylüyorlar. Sesler pencerelerden içeriye doluyor. Sesler ara sokaktan caddelere dağılıyor. Gazete binasının odaları ziyaretçilerle dolu. Kimileri bir ölü evine gelmiş gibi. Biraz üzgün, biraz çaresiz... Geçmiş olsun, diyorlar, sonra yere bakıp susuyorlar. Kimileri bu tecrübeyi daha önce yaşamış. Onların da televizyonları, radyoları kapatılmış, çalışanları hapislere atılmış. Halden anlarız, diyorlar; sırtımızı sıvazlıyorlar. Cumartesi Anneleri geliyor ellerinde karanfillerle... Meslek odaları temsilcileri, hukukçular, sendikacılar, politikacılar, dernekçiler, okurlar, öğrenciler... Bazıları öfkeliler. Direneceğiz, sizinle sonuna kadar direneceğiz, yılmak yok, bu diktatörü devireceğiz, demeye gelmişler. Dayanışma zamanı, diyorlar; birlikte güçlüyüz, diyorlar. Nöbet listeleri yapılıyor; destek masaları kuruluyor. Dışarıda bir yağmur yağıyor, bir güneş açıyor. İçeride bir yağmur yağıyor, bir güneş açıyor. Umuttan ve umutsuzluktan ve yine umuttan bahsediyoruz. Eski günleri... Direnişlerin zafer kazandığı çok eski günleri konuşurken hepimizin gözleri parlıyor. Direnişlerin yılgınlığa dönüştüğü yakın zamanları, çok yakın zamanları konuşurken kalplerimiz daralıyor. Bir ara, “Reis hakkında düzgün konuş, dedim; ters cevap alınca da çekip vurdum” diyen saldırgandan bahsediyoruz. O an fark ediyorum, iktidarın kafası da aynı o saldırganınki gibi çalışıyor. Tekeline aldığı hukukta artık tek bir kıstas var: Bu iktidar, “Reis hakkında düzgün konuş!” diye emrediyor herkese. Düzgün konuşmayanı anında çekip vuruyor. Bazılarını dizinden, bazılarını karnından, bazılarını da beyninden. Akademisyenleri vuruyor. Hukukçuları vuruyor. Yazarları vuruyor. Aydınları vuruyor. Kürtleri vuruyor. Türkleri vuruyor. Solcuları vuruyor. Laikleri vuruyor. Tüm muhalifleri çekip çekip vuruyor. Tüm vurulmuşlar akın akın dayanışmaya geliyorlar. O an emin oluyorum. İktidar ne yaparsa yapsın muhalif olan herhangi birinin iktidarın istediği gibi konuşması, şekillenmesi artık mümkün değil. Bu gazete... Daha önce defalarca başına işler gelmemiş gibi. Yazarları hiç öldürülmemiş gibi. Yazarları hiç hapislerde süründürülmemiş gibi. Her faşist kalkışmada tehditlerin hedefinde olmamış gibi. Hâlâ bildiğini okuyor. İktidar istediği kadar vursun; tekmelesin; hırpalasın; tehdit etsin... Aklı başında olan kimsenin Reis hakkında düzgün konuşması mümkün değil. Çünkü bu Reis zerre kadar düzgün değil. Etimesgut Kaymakamı Diyarbakır’a kayyım oldu Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı’nın tutuklanmasının ardından Ankara’nın Etimesgut İlçe Kaymakamı Cumali Atilla, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım olarak atandı. Atilla’nın bugün göreve başlayacağı belirtildi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne kayyım atanması ile ilgili yazılı açıklama yapan HDP Merkez Yürütme Kurulu, halkın iradesinin yok sayıldığını ve atamayı tanımayacaklarını bildirdi. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Bu atamayı hukuken ve siyasi olarak tanımıyoruz. Kayyım düzenlemesi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı da dahil olmak üzere demokratik uluslararası anlaşmalara, evrensel hukuka ve temel insan haklarına aykırıdır. Bu hukuksuz düzenleme, demokrasiye ve adalete inanan herkes için yok hükmündedir.” Kayyım olarak atanan Atilla’nın geçen yıllarda Diyarbakır’da Vali Yardımcılığı görevinde bulunduğu ifade edildi. Bu arada Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında aralarında DBP Mardin İl Eşbaşkanı Ahmet Eken ile Derik, Nusaybin ve Kızıltepe ilçe başkanlarının da bulunduğu 30 DBP’li gözaltına alındı. l DİYARBAKIR/ Cumhuriyet C MY B