Katalog

Perşembe 27 Ekim 2016 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN ‘Demokrasiyi sadece kendisi için istiyor’ Kışanak ve Anlı’nın gözaltına alınmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, Erdoğan’a ‘Seçimle gelen seçimle gideri sadece kendisi için söylüyor’ diye yüklendi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Gülten Kışanak ve Fırat Anlı’nın Böke: Darbenin üstünü örtme gözaltına alınmasına ilişkin “Bunlar teröre destek veriyorsa gereken daha önce ne İKLİM ÖNGEL komisyonu den yapılmadı” diye sordu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sık sık söylediği “‘Seçimle gelen seçimle gider” sözünü anımsatan Kılıçdaroğlu, bugün gelinen noktada Erdoğan’ın bunu yalnızca kendisi için istediğini dile getirdi. Kılıçdaroğlu başkanlığında basına kapalı toplandı. Toplantıda, silahlanma, Kozmik Oda, CHP’nin 29 Ekim’de gerçekleştireceği yürüyüş ile Gülten Kışanak ile Fırat Anlı’nın gözaltına alınmaları konuşuldu. ‘Silahlanma’ tepkisi Edinilen bilgiye göre MYK üyeleri AKP’nin silahlanmaya ilişkin çıkışına “Türkiye’de silah CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, MYK’nin ardından açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. AKP’yi Meclis’te kurulan Darbe Komisyonu çalışmalarını engellemek le suçlayan Böke, “AKP, FETÖ ile gerçekten hesaplaşmak ye rine bundan korkuyor ve kaçıyor. Darbe Komisyonu, bizzat AKP tarafından Darbe ile Mücadele Komisyonu olmaktan çıkıp darbecileri aklama ve darbenin üstünü örtme komisyonuna dönüştürülüyor” dedi. Hürriyet’in ByLock haberine soruşturma açılmasını eleştiren Böke, “Oysa AKP’ye düşen en temel görev, darbeye dair ortaya çıkan bütün bilgileri Darbe Komisyonu’nda konuş mak, tartışmaktı” dedi. lanma yüzünden insanlar ölüyor. AKP’nin kendi eliyle bunu gündeme getirmesi çok vahim. Bu durum devleti devlet olmaktan çıkartır, çete yapar” değerlendirmesi yaptı. Başbakan Binali Yıldırım’ın FETÖ’ye ilişkin ifadelerinin de eleştirildiği MYK’de, “Başbakan’ın konuşmalarını duydukça bu kadar yalan nasıl söyleniyor, insan hayret ediyor. Bunlar ne zaman kaymakam, ne zaman vali oldu. Bunlar dışarıdan ithal edilmedi. Hepsi AKP döneminde oldu” yorumu yapıldı. Bir gazetenin manşetinde yer alan “En büyük casusluk operasyonu” haberininin de eleştirildiği toplantıda, “Yandaş gazeteler bugün manşet atıyor. O dönem AKP kendi eliyle TSK’nin mahremiye tini teslim etmişti, yurtsever subaylar tasfiye edilmişti. Darbenin önü o gün açıldı. Darbeye kimin destek verdiği Kozmik Oda’ya girildiği gün ortaya çıktı” dendi. Fuhuş, casusluk iddialarıyla kumpaslar kurulduğu zaman herkesin sırtını döndüğünü, mağdurların yanında yalnızca CHP’nin olduğunun belirtildiği toplantıda, “Olan o insanların yaşamına ve TSK’nin geleceğine oldu. Bunun bir sorumluluğu olmalı. O günün Genelkurmay Başkanı da, siyasetçileri de hesap vermeli” ifadeleri kullanıldı. ‘Törenle girmiştin’ Edinilen bilgiye göre toplantıda Diyarbakır Büyükşehir Bele diyesi Eşbaşkanları Gülten Kışanak ve Fırat Anlı’nın gözaltına alınmasına ilişkin Kılıçdaroğlu, “Bunlar teröre destek veriyorsa gereken daha önce neden yapılmadı. Türkiye hukuk içinde kalarak bunu çözmeli” dedi. Erdoğan’ın sık sık söylediği “Seçimle gelen seçimle gider” sözünü anımsatan Kılıçdaroğlu, bugün gelinen noktada Erdoğan’ın bunu yalnızca kendisi için istediğini dile getirdi. Diyarbakır Belediyesi binasını kastederek, “Dün heyetlerle törenle girdiğin binaya, bugün polislerle giriyorsun” diyen Kılıçdaroğlu, “Siyasetçinin terörle ilgisi olması kabul edilemez. Bir suç varsa yargılanır” yorumu yaptı. l ANKARA ‘Çözüm diye PKK, hizmet diye FETÖ’yle iş tuttu’ Kılıçdaroğlu, MYK’nin hemen ardından sosyal medyadan başkanlık konusuna ilişkin şu paylaşımlarda bulundu: “Başkanlık kapısı 15 Temmuz gecesi açılmıştır demek, o gece cumhuriyeti koruma uğruna canından olan tüm vatandaşlarımıza ihanettir. Sen insanları demokrasi elden gidiyor diye sokaklara çağırmadın mı? Hangi demokraside tek adamlık vardır? Şehitlerimize yazıktır, günahtır. Çözüm diye PKK, hizmet diye FETÖ ile iş tutan AKP’nin derdi, ne sorun çözmek ne de halka hizmettir. Tek dertleri bir kişinin istikbalidir. Tarafsızlık ilkesine uymayıp, Cumhurbaşkanlığı yeminine ihanet eden birine başkanlık yetkisi vermek, Türkiye’yi uçuruma sürüklemektir.” ‘Ya giderler ya temizleriz’ Erdoğan, muhtarlara Fırat Kalkanı operasyonunu değerlendirdi, YPG’ye mesaj verdi, kendisini ‘Başmuhtar’ olarak niteledi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, muhtarlar toplantısında YPG’nin Mınbiç bölgesini terketmesini istedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ya çıkıp terk edip Fırat’ın doğusuna gidecekler, gitmedikleri takdirde gereğini biz yapacağız” diye konuştu. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda muhtarlara seslenen Erdoğan, kendisini “Başmuhtar” olarak niteledi. Fırat Kalkanı harekâtına değinen Erdoğan, “El Bab’a doğru ilerleniyor. El Bab’dan Mınbiç’e doğru gidilecek. PYD/YPG’ye karşı gerekli mücadele veriliyor. Şimdi Halep’le ilgili bir sorunumuz yok. Sayın Putin ile görüştüm” değerlendirmesini yaptı. ‘Mınbiç’i temizleyeceğiz’ Erdoğan, “En kısa sürede Mınbiç’i PYD’den temizlemekte kararlıyız. Ya çıkıp terk edip Fırat’ın doğusuna gidecekler, gitmedikleri takdirde gereğini biz yapacağız” diye konuştu. Erdoğan, konuşmasında adını anmadan Afrin’e yönelik de mesaj vererek, “Kilis’ten Kırıkhan’a kadar olan bölgede de gereğini yaparız. Bu mesele bizim için bir beka meselesidir” dedi. FETÖ soruşturmalarında gündeme gelen mağduriyet yakınmalarına da sert çıkan Erdoğan şöyle konuştu: “Kim ki bunlarla ilgili FETÖ terör örgütünün mensupları sebebiyle mağduriyet edebiyatı yapıyorsa kusura bakmasınlar, ihanet içindedir. Karısına, kocasına, ‘evladına sahip olma, sonra içeri girince benim evladım mağdur.” l ANKARA / Cumhuriyet Davalar planın parçası 810 yılda TSK kendini koruyamaz duruma geldi. Yetkili makamlara gelmeleri örgüt tarafından üretilen sahte bilgi ve belgelerle TSK’nin önemli kadrolarının göz göre göre tasfiye edilmesiyle oldu. 20102011 döneminde bir sürü davalar yürütülmekteydi. Bu davaların bir planın parçası olduğu ayan beyan tarafımızdan hissedilmekteydi. Yargıya müdahale ediliyor, denilmesin diye sesimizi yükseltme imkânımız olmadı. Atılmaları engellendi Propaganda yapılarak YAŞ’taki faaliyetlerimiz engellenmeye çalışıldı. Yetkili makamlar da etkilendikleri için bir süre bu faaliyetlere şerh koydular ve böyle şahışların TSK dışına çıkarılması engellendi. ‘Felakete ortak olmadım’ Eski Genelkurmay Başkanı Koşaner istifasından sonra ilk kez TBMM Darbe Komisyonu’nda konuştu. Sızmaların farkında olduğunu söyledi MAHMUT LICALI Eski Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner; 2011’de görevinden istifa gerekçesini, Balyoz davaları nedeniyle boşalan TSK kadrolarına “alenen başlayan sızmalara ortak olmamak” olarak açıkladı. Koşaner, “Emir verdiğimiz zaman personelimiz ölüme gidiyor. Onların hakkını ölümüne korumak zorundayım” dedi. Koşaner’in Darbe Komisyonu’na verdiği bilgiler özetle şöyle: Asker olarak dikkatimizi çekti: Ben FETÖ’nün eylemlerinin bir suç olarak telakki edilmediği dönemde görevdeydim. Örgütün öğrenci evlerinden söz ediliyordu. Bizim de dikkatimizi çekti. Yetkili makamları bilgilendirdik: Yapılacak bir şey yok idi. En fazla bu faaliyetler hakkında yetkili makamları bilgilendirmekti. TSK’nin kışla dışı istihbaratı yok: Bize gelen tüm bilgiler MİT ve Emniyet’ten. YAŞ’ta bu personelin TSK’den ilişiğini kesiyorduk. YAŞ öncesi tutuklama kararı: Balyoz davasında (2010) Ağustos ayındaki YAŞ öncesi kabul edilen iddianameyle 102 personel için tutuklama kararı çıkarıldı, şuraya yetişmesinler diye. Kadroların boşaltıldığı alenan ortaydı: Davanın seyrini değiştirebilecek deliller dikkate alınmadı. Personel tutuklandığı için kadrolar boşaltılıyor. Bu belliydi. Defalarca anlatıp elimden geleni yaptım: Tutuksuz yargılama olsaydı boş kadroların doldurulmasının önüne geçilecekti. Sorumlu makamlara defalarca bu işi anlattım. Bir keresinde Başbakanın olduğu toplantıda tutuksuz yargılamayla ilgili karar alındı. Ancak bir saat sonra askerlere özel muamale diye basında çıktı. Hükümet vazgeçti. Felakete ortak olmadım: (Tutuklu askerleri) YAŞ’ta bana emekli et diyeceklerdi. Yapsaydım felaketin temellerinin atılmasına ortak olacaktım. Olmadım. Olası işgale karşı plan çıkarıldı: (Kozmik odadan çıkartılan belgeler konusunda) Başbakana oraya girilerek çıkacak mahsurları anlattım. Çıkmaması lazımdı. Bizim ayıbımız: FETÖ’cüleri bilerek mi terfi ettirdiniz diyorsunuz. Bilerek terfi ettirilmediler. Bu bizim ayıbımız ama olmadı. Darbenin askeri amacı yok: (15 Temmuz) Askeri planla alakası yok. Çok hatalı, düşünülmemiş. Kurmay emeği yok. Yapılan harekât darbeye uymuyor. Iğsız’a itiraz vardı: (Hasan Iğsız’ın Kara Kuvvetleri Komutanı yapılmaması) 2010’da YAŞ’ta Iğsız konusunda itiraz vardı değiştirildi. Tek otorite asker değildir. 27 Nisan’ı bize sormadı: Büyükanıt (emuhtıra) kuvvet komutanlarına sormadan yaptı. Televizyondan öğrendik. l ANKARA haber 5 Evrensel laiklik ve demokrasi... Kaderin acısında mı yaşayacağız, korkuyu, yalnızlığı, hüznü? Nereden bakacağız hayata? Sağır eski bir pişmanlığı, Cesare Pavese’nin o bilinen öyküsünde “ölüm gelecek ve senin gözlerine bakacak” diye hay Sonbahar esintisi insanın içini ürpertiyor, geçmiş zaman masallarını anımsatıyor bana. kırışını. Sağır eski bir pişmanlık ya da anlamsız ayıp gibi, peşini bırak Demokratikleştirilmiş rejimler mayan ölüm... de tek tipleştirilmiş, mezhepleş Bir boş söz, bir kesik çığlık... tirilmiş bir tanım yoktur. Bir sessizlik olacak gözlerin, Böyle bir tanım baskıcı Ortadoğu rejimlerinde vardır. Za böyle görünecek her sabah, yalnız senin üzerinde. ten o ülkelerde de demokrasi fa Tarih sana anlatacak bir gün lan yoktur. mutlaka... Savaşlar, iç savaşlar o ülke Sen tek başına kaldığında, bir nin bu yüzden canına okur, ma oda da aynaya baktığında... sumiyet dehlizinde yaşamaya çalışırken. Demokrasilerin olmazsa olmazı eşit yurttaşlık değil midir? Tarihin sayfalarını okumanın Kandırılma, aldatılma... 40 yıl boyunca nasıl kandırıldın, nasıl aldatıldın, sen ona her istediğini verirken... Kul değil birey olmak... Güce zamanıdır bugünler... Tarihten insanlık için, adalet tapmamak... Şiddete geçit vermemek... İnsan olmanın gereği için ders çıkarmak gerekir. Etnik ve dini gericilikten gençler uzak tutulmalı. savaşa karşı çıkmak. Analar, babalar, çocuklar ağ lamasın... Gençleri böyle siyasileştirmek, Gecenin derinliği içinde dola toplumu ileriye değil geriye gö şırken, evrensel insan hakları türür. nı, laikliği, demokrasiyi düşün Gençlerimiz hayatı kucakla düm... malı, sevgiyi yüreğinde duyum Ülkeyi yönetenler kamu kurum samalı, kana kan intikam duygu ve kuruluşları eliyle sivil toplum larından arındırılmalı. ve inanç örgütlenmesi yapabilir Bugün Ortadoğu alev alev yanıyorsa, Müslümanlar Müslümanları öldürüyorsa, katliamlar yapıyorsa, mezhep çatışma mi, diye... İnsanca yaşamak, örgütlü top lum olmak, sermayeemek çelişkisini gündemden düşürme ları acımasızca sürüyorsa oturup mek... uzun uzun düşünmeliyiz. Bunları düşünürken, bir dize Nasıl kokar ıhlamur ağaçları çiçeklendiğinde bilir misiniz? Bir yaşam nasıl filizlenir, temel hak ve özgürlükler temelinde? geldi aklıma: “Hangi gün ey sevgili umut, bizler de öğreneceğiz senin yaşam olduğunu hiçlik oldu Fethullah Gülen bu ülkede ğunu.” yıllarca kaldı, 40 yıl boyunca siyasal iktidarlarca, 12 Eylül’de darbeci paşalarca nasıl korunup kollandı? Oysa şimdi tüm çıplaklığına sarınmış, bir orman yangınındaki ağaçlar gibi, onurlu ve korumasız bekliyoruz sessizliğin içinde. Ne istedilerse verenler, kumpas davalarıyla TSK’yi ele geçirmeye çalışanlar, kıytırık Türkçe Olimpiyatları düzenleyerek siyasal iktidarların tüm nimetlerinden yararlananlar, onlar değil miydi? Efsane savcılar, kahraman polisler nerede şimdilerde? Dünyanın hiçbir yerinde, dini, dili, ırkı, mezhebi, rengi ne olursa olsun çocuklar ölmesin, savaşlar çıkmasın, analar, babalar, kardeşler, eşler ağlamasın. HHH Benim kaygım tüm çocuklar, evlatlar için... Hepsi kaçtı! Fethullahçı yapılanma, FETÖ’cü darbe girişimi sonucu ortaya çıkmadan, onlar, 15 Temmuz’dan çok önce zaten Onlara güzel, yaşanacak bir dünya bırakmak bizim görevimiz... Kanlı darbe kalkışmasında bulunan FETÖ’cüler adalet önünde uçup gitmişlerdi. hesap vermeli... HHH Hayatın o dingin akan suyunu düşünüyorum sabah sabah... Umudu... Sevdayı.. Özgürlüğü... Derdim, şiddetsavaş odaklı politikalar, kurunun yanında yaşın yanması... Bunlar olmasın. Evrensel laiklik ve demokrasi yaşam biçimi olsun! YARSAV Başkanı tutuklandı FETÖ soruşturması kapsamında gö istediniz” sorularını yöneltmesi dikkat çekti. Adliye zaltına alınan, OHAL ka ye getirilen Arslan, soruş rarnamesi ile kapatılan turmayı yürüten savcıya 4 YARSAV’ın başkanı Mu saat ifade verdi. Tutukla rat Arslan tutuklandı. ma talebiyle nöbetçi sulh Arasında Arslan’ın da ceza hâkimliğine sevk edi bulunduğu 19 Sayıştay de len Arslan tutuklandı. netçisi, gözaltına alınma Murat Arslan Murat Arslan’ı YARSAV larının 7. gününde dün Ankara kurucu başkanı Ömer Faruk Emi Adliyesi’ne sevk edildi. Arslan’ın nağaoğlu, Yargıçlar Sendikası Baş emniyette ifade vermeyi ka kanı Mustafa Karadağ, YARSAV bul etmediği öğrenildi. Polisle Genel Sekreteri hâkim Leyla Kök rin Arslan’a “mülakat” adı altın sal, ÇHD Genel Başkanı Selçuk da, “Bir açıklamanızda belirttiği Kozağaçlı, hâkim Defne Bülbül, niz ‘majestelerinin yargısı’ ile ne Savcı Bülent Yücetürk adliyede de yi kastettiniz? 17 Aralık dosyaları yalnız bırakmadı. yeniden açılacak derken ne demek l ANKARA / Cumhuriyet Emniyet’te üçüncü Helikopterden dalga operasyon kurtulmuştu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü FETÖ soruşturması kapsamında polislere yönelik başlayan “ByLock” operasyonunun 3. dalgası başladı. Polis ekiplerinin yapılan operasyona “Çözülme 3” adı verdikleri öğrenildi. Operasyon kapsamında İstanbul’un çeşitli ilçelerinde 81 polis yakalanarak gözaltına alındı. Giresun’da eşi Nuran Doğru ile 4 yaşındaki kızı Berrin’i kaybettiği helikopter kazasında ağır yaralanan eski Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Mustafa Doğru, FETÖ soruşturması kapsamında tutuklandı. Doğru’nun darbe planlarında jandarma müdahalesini engelleyecek isim olduğu ileri sürülüyor. Cemevinin yıkımına tepki Alevi Kültür Dernekleri Basın ve Yayından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Görer, Yamanlar Cemevi’nin kullandığı düğün salonuna ilişkin yıkım kararına tepki gösterdi. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ’ın haksız suçlamalarıyla karşı karşıya kaldıklarını belirterek, “Salonu, 2007 yılından bu yana üyelerimi ze hizmet amaçlı kullanıyoruz. İtirazımız mahkemece sonuçlanmadı. Burayı yapan belediyedir. Kaçaksa belediyenin kaçağıdır. Yıkım kararının 2016 öncesi olduğunu söylüyor. Tebliğ edilen tarih 2016 Şubat ayıdır. Kurumlarımıza ilişkin ifadeleriyle başkan haddini aşmıştır. Şiddetle kınıyoruz” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B