21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 1 Ocak 2016 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Enflasyon, yemek parasını üçe katladı ürkiye’de yemek kartlarından faydalananların sayısı 1.5 milyon iken bunun 2324 milyon çalışanın olduğu bir pazarda yeterli bir sayı olmadığını söyleyen Edenred Kurumsal Çözümler Türkiye Genel Müdürü Eric de Ladoucette, bunun nedenini KOBİ’lerin işleyişine bağladı. de Ladoucette, “KOBİ segmentindeki şirketlere baktığımızda çalışanlarının mutluluğu ilk öncelikleri arasında yer almıyor. Aynı şekilde vergi avantajı da vergisini düzenli vePINAR ren şirketler için YILDIZ geçerli” dedi. Türkiye’de çalışanların şu anda ortalama günlük 12 lira yemek parası aldığına dikkat çeken de Ladoucette, yemek ücretlerine her zaman enflasyonun altında zam yapıldığını ve 2002’den beri enflasyon ortalama yüzde 78 artarken, yemek ücretlerine zammın sadece yüzde 3’te kaldığını vurguladı. Yemek parasından memnuniyetin maaştan memnuniyete benzediğini söyleyen de Ladoucette, “Kimsenin buna evet diyeceğini sanmıyorum. Anadolu’da 12 liraya karnınızı rahatça doyurabilirsiniz. Ama İstanbul’da en düşük miktar 1415 lira. Yani işverenler çalışanlarına ödediği yemek paralarını 14 liraya kadar artırabilir” dedi. ekonomi 9 Enflasyonun yüzde 9’u bulduğu Türkiye’de çalışanlara ödenen yemek paraları sadece yüzde 3 artarken; günlük 12 lira yemek parası alan çalışan karnını zor doyuruyor Pandora’nın Kutusu ve 2016’nın fısıldadıkları... eyaz sayfalı bir defter gibidir her yeni yıl. Umutları, özlemleri içimizde büyüterek başlarız ilk sayfaya. Tabii eğer bir can eksilmemiş ise yaşamımızdan... Sevdiğimiz biri, bir daha hiç geri gelmeyecek şekilde ayrılmamışsa aramızdan... Ölüm dışında her şeyde, kurtarıcı gibi sarılırız umuda... Mitolojiyi bilirsiniz... Dünyalar güzeli Pandora’nın açmaması sıkı sıkıya tembih edilen kutunun kapağını açmasını ve insanlığa zarar verecek olan hastalık, acılar, kederler ve kötülüklerin tamamının çıkıp ortalığa dağılmasını... Pandora son anda sandığı kapatmayı başarır ve sadece insanlığın elinde tek güzel şey kalır: Umut. “O günden sonra insanlar tüm kötülüklere umut ederek karşı durmayı başarmışlardır” denir. 2015 yılına büyük umutlarla başladığımızı hatırlıyorum. Büyük acılarla yüklü iğrenç bir bilanço ile noktaladık. Minik Aylan’ın kıyıya vuran cansız bedeninin görüntüleri içimizi dağladı ama ilk değildi, son da olmayacağını anladık... Tahir Elçi’nin, Dilek Doğan’ın vurulma sahnelerini defalarca dehşetle izledik ekranlardan; ve biliyoruz ki buzdağının görünmeyen tarafında Elçi ve Doğan gibi onlarcası var. Önceki gün Cizre’de ayağından yaralanan bir kadını kurtarmak istediği sırada öldürülen sağlık görevlisi 2 çocuk babası Aziz Yural’ın kuçağında küçük kızı ile çekilen fotoğrafına baktım uzun uzun. Gülen gözlerindeki umut ışığının, gelecek hayallerinin nasıl bir anda söndürüldüğünü düşündüm. Önce Suruç, ardından Ankara katliamında yiten onca canı, arkalarından hâlâ gözyaşı döken ailelerini, dostlarını.. “Pandora’nın kutusu açılıp, Zeus’un içinde sakladığı bütün kötülükler dünyaya saçıldığı zaman, orada son bir kötülük kaldığından kimsenin haberi olmamıştı: Umut! O zamandan beri yanlışlıkla kutuyu ve içindeki umudu iyi şans olarak yorumladık; fakat Zeus’un arzusunun, insanların kendilerini işkenceye teslim etmeleri olduğunu unuttuk. Umut, kötülüklerin en kötüsüdür; çünkü, işkenceyi uzatır.” Yazar Irvin Yalom “Nietzsche Ağladığında” adlı kitabında “umut” konusuna tamamen farklı cepheden yaklaşıyor. Kitabı ilk okuduğumda çok daha genç bir yaştaydım. “Saçma” diye tanımladığımı çok iyi hatırlıyorum. Şimdi ise sanırım katılıyorum. Umut çoğu zaman bir körlük yaratıyor insanlarda. Açlık, yoksulluk, şiddet (özellikle kadına yönelik şiddet), işsizlik ya da işten atılma gibi kişisel yaşanan birçok sorunun bir araya gelerek büyük resmi oluşturduğunu ve asıl büyük resmin bizim inandığımız ya da umut ettiğimizden çok farklı olduğu gerçeğini gizliyor. “Bir şeyler yapmak gerek” dediğimiz noktada da iş işten geçmiş oluyor... 2015, insanlık tarihinin en kara yıllarından biri oldu... Savaş, küresel terör, milyonlarca insanın evini barkını bırakıp umuda yolculuğu ile damgasını vurdu. İnsanlık ayıplarının en derini yaşadık hem kendi ülkemizde hem dünyada... Ve aynı ayıbı, duyarsızlıkları ile sessizlikleri ile sürdürdü insanlar. HHH 2 gündür kar yağıyor, sanki bütün pislikleri örtmek ve beyaz bir sayfa açmak istercesine. Büyük ailemle birlikte girmek istedim 2016’ya... Anneler, teyzeler, çoluk çocuk, eşleri, sevgilileri... Yaşları 18 ila 90 arasında değişen 22 kişi... Neden mi? Çünkü sevgiyi, birlikteliği, dostluğu, beraber paylaşmanın mutluluğunu yüreğimde hissetmek istedim. Her an bir şeyler elimden kayıp gidecek kaygısıyla... Büyük mütevazı soframızda kadehlerimizi barışa kaldırdık. Demir parmaklıklar arkasında yeni yıla giren Can ve Erdem’in hüznü de masamızdaydı, işten atılan arkadaşlarımızın gelecek kaygısı da; Sur, Cizre ve Dargeçit’te korkuyla bekleşen insanlarımız da, dev şantiyelerde, maden ocaklarında cinayet gibi iş kazalarında hayatlarını kaybeden işçiler de... İşte 2016 bana bunları fısıldadı... Ya size? B T Çalışan mutlaka öğle yemeği verilsin istiyor icket Restaurant markasının kurucusu Edenred’in İPSOS’la yaptığı 14 ülkeyi kapsayan araştırmaya göre Avrupalı çalışanların yüzde 60’ı ülkesinin geleceğinden endişeliyken Türk çalışanların en büyük kaygısı “maaş”. Maaş düzeyi/satın alma gücü konusunda kaygısı yüksek ve işteki memnuniyetleri ortalamanın altında olan çalışanlar, bu konuda iki belirgin beklenti içinde: Öğle yemeğinin işveren tarafından verilmesi ve sağlık sigortası. İşverenin öncelikle müdahil olması beklenen sosyal avantajlar içinde “öğle yemeği” ilk sırada... Araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de, çalışan kesimin kaygıları arasında üç konu ön plana çıkıyor. Bunlardan ilki ve en yüksek kaygı barındıran nokta yüzde 44 ile maaşlar. Bunu yüzde 33 ile çalışanların işlerini ellerinde tutamama kaygısı takip ediyor. Türkiye’de çalışanları en çok kaygılandıran bir diğer konu ise yüzde 19’luk bir oranla işlerine harcadıkları zaman. T Yemek parası artabilir 14 ülkeyi kapsayan araştırmaya göre, en büyük kaygısı kendi maaşı olan Türk çalışanlar, öğlen yemeklerinin işveren tarafından karşılanmasını istiyor. 10 yılda 12 milyon dolar yatırım e Ladoucette’in Ticket Restayon dolar yatırım yaptı. 2016’da D urant markası ve yemek kartı çalışanların sinema, tiyatro ve sektörüne ilişkin açıklamaları özetkültürel faaliyetlerine yönelik bir l Ticket Restaurant olarak le şöyle: Türkiye’de farklı bir iş modelimiz var. Örneğin üye işyerlerinden aldığımız komisyonu bazı müşterilere indirim olarak yansıtmak zorunda kalıyoruz. Normalde sistem böyler işlemiyor, bu Türkiye’ye özgü. l İşimizin yüzde 90’ı yemek kartıyla alakalı. Diğer kısım ise benzin ve hediye çeklerine yönelik. 12 sene içinde bu alanların payını yüzde 20’ye çıkarmayı planlıyoruz. l Edenred, 10 yılda Türkiye’ye 12 mil kültür kartı projemiz var. l Sektöre ilişkin önümüzdeEric de ki sene yeni regülasyonların yaLadoucette pılması söz konusu. Hayat, bu sektörde yer alan şirketler için daha zor olacak. Regülasyonun yerel oyuncuları çok daha zorlayacağına inanıyorum. l Türkiye’de yemek kartı sektörü yılda yüzde 1520 büyüyen bir sektör. 4.5 milyar liralık büyüklüğü olan sektörde beş oyuncu bulunuyor. Pazarda yabancı şirketlerin hâkimiyeti yüzde 50 civarında. Bu da oldu; cam işçisi kendi evinden kovuldu Kurum, enflasyon vurgusu yaptı TİSK’ten asgari ücrete şerh ürkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun (TİSK) hazırladığı Asgari Ücret Tespit Komisyonu işveren temsilcilerinin muhalefet şerhinde, 2016 tüketici enflasyonu yüzde 8 düzeyinde iken, asgari ücretin yüzde 30 artırılması ve artıştan kaynaklanacak yükün büyük kısmının işletmelerin üzerine bırakılmasının birçok alandaki ekonomik dengeyi olumsuz yönde etkileyeceğine işaret edildi. Muhalefet şerhinde, ülkede işsizliğin arttığı, enflasyonun yükselme eğilimi gösterdiği bir dönemde işletmeleri çok zorlayacağı aktarıldı. l Ekonomi Servisi T ‘Devlet Bağkur primini de desteklesin’ sgari ücretin 1.300 TL’ye çıkmasıyla sadece çalışanın değil esnafın kendi priminin de arttığını belirten Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “İşçi için yapılan teşvik ve destekler işveren durumundaki esnaf için de yapılmalı” dedi. Palandöken, “Esnafın yanında çalışan kalfa için prim desteği var ama esnafın kendisine yok. İşçilerin sigorta priminde olduğu gibi BağKur priminin 5 puanlık kısmını da devlet karşılamalı” sözlerine yer verdi. l Ekonomi Servisi A 50 yıllık tarihinde bir ilk... Metinde, “Bizler, Kristalİş’in 50 yıllık tarihinin yarısından çoğunda bulunmuş eski uzmanları olarak, bu suçu işleyenleri, bu suça ortak olanları kınıyoruz. Bütün cam işçilerini, işten atılan arkadaşlarına amasız, fakatsız destek olmaya çağırıyoruz” görüşü dile getirildi. ne geri dönmek için mücadele ristal İş sendikasının işten atıldığı için direnen, veriyorlar. Mersinli cam işçisonuç alamayınca açlık grevileri, son çare olarak Mersin’de ne başlayan ve sendika merke Paşabahçe fabrikası önünde zine gelerek sendikadan tesve İstanbul’da Kristalİş Genel tek isteyen işçileri, sendikadan Merkezi’nde açlık grevine başkovmasının yankıları sürüyor. lamışlardı. Mersin’den sendikanın İsCam işçileri, bu mücadeletanbul’daki genel merkezine yi kendi başlarına, arkalarıngelerek açlık grevine sendikada sendikanın desteği ve gücü da devam etmek isteyen işçiolmadan sürdürüyorlar. İşten leri, sendika yönetimi önceki atılan işçilerin kendi başına bıgün binadan atrakılması, işçitırmış ve panlerin sendikaKristalİş kartlarını da sız eylem yapsendikasında bir kaldırtmıştı. ması Kristalİş dönem uzman Gelişmeler Sendikası’nın üzerine çalış50 yıllık tariolarak görev ma yaşamı alahinde bir ilkti. yapan Dr. Can nında bilinen ve Mersin cam Şafak, yazar Zafer işçileri, sensöz konusu senAydın ve Doç.Dr. dikada uzun südikanın desre uzman olateğini almak Aziz Çelik ortak rak görev yapan geldikleri, kaleme aldıkları bir için üç isimden orKristaliş Genel metinle sendikayı Merkezi’nden tak bir metinle ciddi bir eleştiri bugün polis neeleştirdi. geldi. zaretinde dışaCan Şafak, Zafer Aydın ve rı atıldılar. Bu da Kristalİş taAziz Çelik imzalı metinde, tarihine bir başka ilk olarak girrihte ilklere imza atmış Kristal di” denildi. İş’in ne yazık ki bir kez daha tarih yazdığı ancak bunun pek Sözün bittiği yer de övünülecek bir durum olmaSendikal yaşam açısndan södığı anlatıldı. zün bittiği yere gelindiği belirtilen açıklamada, “Bunu da Çevik kuvvet çağrıldı gördük; Şişecam’ın işten attığı Kristalİş Genel Merkez Yöişçiler sendikalarından da atılnetim Kurulu’nun, bir özel güdılar. Oysa sendika işçinin evivenlik şirketini sendikaya sodir. Kimse işçiyi evinden atakarak ve Çevik Kuvvet çağıramaz. Kimse işçiye sendikasınrak, Şişecam tarafından hakda misafir ya da işgalci muasız yere işten çıkarıldıkları için melesi yapamaz. Kimse sendisendika binasında açlık grekada yönetici kimliği taşıyor vi yapan sendika üyelerini dıdiye işçiye kapıyı gösteremez. şarı attığı hatırlatılan metinİşçiyi öz yerinden atmaya ne de, “Gözü paradan başka bir kimsenin hakkı var, ne de yetşey görmeyen Şişecam yönekisi. Bu ne sendikacılık anlaticilerinin ekonomik kriz bayışıyla bağdaşır, ne de akıl ve hanesiyle işten attığı işçiler vicdanla” ifadeleri yer aldı. iki ayı aşkın bir süredir işleril Ekonomi Servisi. K DİSK: Umudumuzu yitirmeyeceğiz Yeni yıl mesajı yayımlayan DİSK, geride bıraktığımız yılın toplumun geniş bir kesimi için olumsuzluklarla dolu geçtiğini, beklentilerin karşılanamadığını vurguladı. Mesajda, “Çarpık gelir dağılımı nedeniyle yoksullaşmanın yaygınlaştığı, önemli sayıda emekçi için işsizliğin uzun dönemli hatta umutsuz bir sorun haline geldiği, Ortadoğu’da yayılan savaş ikliminden AKP marifetiyle ülkemizin de direkt etkilendiği bir yıl oldu. 2015 çatışmalar, savaşlar ve katliamlarla anılacak” denildi. DİSK, yığılan sorunlara rağmen, 2016’nın umutların diri kalacağı, barışın, kardeşliğin, hukukun, eşitlik ve adaletin kazanacağı bir yıl olmasını diledi. l Ekonomi Servisi C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle