16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 7 Ağustos 2015 EDİTÖR: ZEKİ TEZER TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Piyasalarda ana endişe AKP’nin terör oyunu İsviçreli UBS’ye göre piyasaların en büyük endişesi ne Fed ne de IŞİDPKK. Ana risk AKP’nin askeri harekâtı kullanarak koalisyon sürecini etkilemesi ve ülkeyi erken seçime götürmesi eçim sonrası koalisyon hükümetinin henüz kurulamaması ve artan erken seçim ihtimali piyasalar üzerinde etkili olmayı sürdürürken bugün gözler Moody’s’in Türkiye için yapacağı not güncellemesinde. Nisan ayında yaptığı yılın ilk değerlendirmesinde, Türkiye’nin PELİN notunu güncelÜNKER lemeyen kuruluşun ajandası bu kez iç ve dış risklerin yükseldiği bir döneme denk geldi. haber 9 Peki, şimdi nereye? eniden aklıma takıldı Lübnanlı kadın yönetmen Nadine Labaki’nin “Peki, şimdi nereye?” adlı filmi. Lübnanlı kadınların köylerindeki Müslüman Hıristiyan gerginliğini önleme çabalarını mizahi bir dille anlattığı bu filmi defalarca izledim. Aynı toprağı süren aynı kahvede oturan erkeklerin bir anda silaha sarılması; kadınların ise “din, mezhep” çarkına kapılmadan, birbirleri ile dayanışarak erkekleri püskürtmelerini... Şimdi sadece o coğrafya değil tüm dünya savaş, terör ve yoksulluk sarmalı içinde... Bu yüzden “Peki şimdi nereye?” sorusu sürekli dilimde... İnsanlığın en karanlık dönemlerinden birini mi yaşıyoruz? İçinde 600’ü aşkın Libyalıyı umuda taşıyan teknenin İtalya açıklarında alabora olmasının haber değeri ne kadar? Eskiden rakamların belli bir gücü vardı. İnşaat çöküp 3 kişi altında kalınca kimse umursamaz, ama sayı 50 olunca ilgi çekerdi. Sanırım artık o bile kalmadı. Çünkü insan artık en değersiz meta. Ama yine de verelim rakamları. Son bir yılda 5 bine yakın Ezidi öldürüldü, 4 bin Ezidi kadın kaçırılıp esir alındı ve yine on binlercesi topraklarından uzak yaşamak zorunda. Ve Ezidilerin “Dünya neden kızlarımıza sahip çıkmıyor” sorusuna verecek yanıtımız yok. Mart ayından beri 500 bin Yemenli, 100 bin Burundili başka ülkelere sığınmış. Ülkesini terk eden Suriyeli sayısı 8 milyonu aştı. Resmi rakamlara göre dünya, 232 milyon insan ile tarihindeki en yüksek göçmen ve sığınmacı sayısına ulaşmış durumda. Sadece bu yılın başından beri Akdeniz’in dalgalarını aşamayan ve ölen sığınmacı sayısı 2 bine ulaşmış durumda. Kimse durup dururken evini, yaşadığı toprakları terk etmek istemez. Savaştan, yoksulluktan kaçar insanlar... Sokaklar dilenen çocuklarla, gözlerindeki umut ışığı giderek sönen el açan suskun kadın ve erkeklerle kaynıyor. Nereye kadar? Kim sahip çıkacak onlara? Kaçı geleceğin suç makineleri haline gelecek? O zaman ne yapacağız? Dünyada zorla çalıştırılan işçi sayısı 21 milyon kişiye tırmanmış. Yoksulluğun, zorunlu göçlerin bedeli yine çaresiz insana çıkıyor. Türkiye’de en çok mağduriyet yaşayanlar sokakta çalıştırılan çocuklar, seks işçiliğine zorlanan kadınlar ve Suriyeli göçmenlerden oluşuyor. ILO’nun raporuna göre, zorla çalıştırılma yoluyla elde edilen yasadışı kazanç yılda 150 milyar dolara ulaşıyor. Zorla çalıştırmanın başta borç esareti (borçların para ile değil de doğrudan işçilik ile ödenmesi) ve insan ticareti olmak üzere pek çok farklı biçimi söz konusu. En çok endişe yaratan sektörler ev içi hizmetler, tarım, inşaat, imalat ve eğlence sektörü. Peki, nereye kadar? Neoliberal politikaların, ötekileştirmenin, demokrasicilik oyunu oynamanın, bir yandan insan hakları mavrası yaparken öte yandan dikta rejimlerine silah satarak büyümenin, çatışmalardan beslenmenin elbette bir noktada “bumerang” etkisi olacaktı... Peki, şimdi nereye? S raki gözden geçirme tarihi olan 4 Aralık’ta indirim gelebilir. İsviçre’nin en büyük bankası UBS’nin Gelişmekte Olan Piyasa Stratejileri Direktörü Geoffrey Dennis, Türkiye piyasaları için şu öngörülerde bulundu: Gelişen ülke piyasaları içinde Türkiye piyasalarının karşılaştığı iki büyük risk var. Bunlardan birincisi siyasi. Türkiye’de koalisyon hükümetinin kurulması zor görünürken erken seçim olasılığı artıyor. İkincisi de Türkiye, ABD faizlerinin yükselişine karşı savunmasız. Y Not ‘şimdilik’ inmez ennis, kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in, mevcut riskler nedeniyle oldukça muhtemel gözükse de, Türkiye’nin notunu şu an itibarıyla düşürmesini beklemediklerini söyledi. Dennis, “Derecelendirme kuruluşları gecikmeli göstergeleri yansıtır. Piyasaların zayıflığı, yakın zamanda gerçekleşebilecek herhangi bir not indiriminin zaten bu yıl büyük ölçüde fiyatlandığını gösteriyor” dedi. D Dennis’e göre Türkiye, cari açık nedeniyle Fed’e karşı kırılgan. Koalisyona etki Lira üzerinde etkili olan ana jeopolitik risk, bizim görüşümüze göre, koalisyon hükümeti kurmakla ilgili zorluktan kaynaklanıyor. Ortadoğu’daki tüm kargaşa göz önüne alındığında Türkiye’nin IŞİD’e, PKK ya da Kürtlere müdahalesinin hiçbiri tek başına büyük bir olumsuzluk teşkil etmiyor. Bu olaylar koalisyon kurma sürecini etkiliyor. Bu daha büyük bir endişe. Yıl içinde yeni bir seçim ihtimali artarken hükümetin askeri harekâtı AKP’nin popülerliğini tekrar artırmak için kullandığına dair bir olasılık var. Yurtdışında ise Fed Türkiye üzerinde en büyük risk. Türkiye’nin hâlâ yüksek bir cari açığı var ve sıcak paraya bağımlı. Cari açık sıcak parayla finanse ediliyor. Bu da Fed’e karşı kırılganlığı artırıyor. Dört taraf risk Türkiye piyasaları yurtdışında Fed’in yıl bitmeden faiz artırımına başlaması, Yunanistan’daki borç krizi ve jeopolitik gerginlikler; yurtiçinde siyasi belirsizlik, terör ve ekonomik kırılganlıklar gibi pek çok sorunla karşı karşıya. Yurtdışı ve yurtiçinden piyasa uzmanları, bu risklerin hangilerinin piyasalar üzerinde daha etkili olduğunu ve Moody’s’in not kararının bundan nasıl etkilenebileceğini Cumhuriyet’e değerlendirdi. Uzmanlara göre pek çok risk içinde siyasi belirsizlik ortamı başı çekiyor. Asıl önemli endişe ise hükümetin askeri harekâtı kullanarak AKP’nin popülerliğini artırması ve erken seçime gidilmesi. Moody’s’ten ise şu an için not indirimi beklenmiyor. Bir son 4 Aralık kritik Burgan Yatırım Başekonomisti Haluk Bürümcekçi de not indirimi beklemiyor. Bürümcekçi, şöyle konuştu: “Görünüm negatifte olmasına rağmen bu gözden geçirmede not indirimi gelmesini beklemiyoruz. Yatırım yapılabilir kategorisi önemli bir eşik olduğundan derecelendirme kuruluşlarının kararlarını normale göre daha dikkatli ve ihtiyatlı olarak almalarını bekleriz. Bir sonraki gözden geçirme tarihi olan 4 Aralık daha kritik bir tarih olabilir.” Bürümcekçi, not indirimi gelirse siyasi belirsizliğin uzayacağını belirtti. Bunun da Türkiye üzerindeki risk leri artıracağına dikkat çekti. Bürümcekçi piyasalardaki riskleri şöyle değerlendirdi: “Türkiye’de siyasi belirsizlikler yüksek ve dış borç ödeme kapasitesi kırılgan. Brezilya’nın yatırım yapılabilir ülke notunu kaybetme ihtimalinin artması da aleyhimize bir gelişme. Avantajlar ise güçlü mali performans, sağlam bankacılık sistemi ve petrol fiyatlarının düşüş eğiliminde olması. Son yıllarda zaten daha düşük bir platoya gerileyen büyüme hızının daha da düşerek istihdam artışlarını engellemesi durumunda yurtiçinde çarkların dönmesi çok zorlaşabilir. Ağır satış baskısı Piyasalar üzerinde koalisyon belirsizliği, çözüm sürecinin sekteye uğraması ve jeopolitik riskler net bir şekilde olumsuz etkide bulunuyor, kimisi kısa vadeli kimisi ise orta vadeli görünüm üzerinde daha kalıcı etkiler gösterme potansiyeline de sahip. Her ne kadar küresel piyasalar Fed’in faiz artırım sürecine 2013’e göre daha hazır görünse de, bu faktörlerde görünümün daha da negatife gitmesi, özellikle finansal piyasalarda ağır satış baskısı olarak kendini gösterebilir. Kaçış hızlanır Not indirimi halinde piyasalar negatif etkilenecek. Zaten bir süredir TL cinsi varlıklar yoğun satış baskısı altındaydı. Kesin olan yatırımcı tabanının daralacak olmasıyla beraber piyasaların daha dalgalı olacağı ve sıcak para hareketlerine daha fazla mahkum olacağı. BD Merkez Bankası’nın (Fed) yıl bitmeden faiz artışlarına başlayacak olması ve hükümetin kurulma süreciyle ilgili belirsizlikler Türkiye piyasalarından yabancı kaçışını da hızlandırdı. Borsa İstanbul tarafından açıklanan verilere göre, yabancı yatırımcılar temmuz ayında 248 milyon dolarlık net satış gerçekleştirdi. Yabancıların yılbaşından bu yana gerçekleştirdiği işlemlerde ise önceki üç aylık net alımın ardından temmuz ayında net satışlar dikkati çekti. Yabancı yatırımcılar, temmuz ayındaki satışla birlikte yılbaşından bu yana 241 milyon dolarlık net satış gerçek Yabancı hisse satıp kaçıyor A leştirmiş oldu. BIST 100 endeksi, net yabancı yatırımcı satışının görüldüğü temmuz ayında yüzde 2.84 değer kaybetmişti. Analistler, haziran ayındaki genel seçimin ardından temmuz ayında koalisyon kurulabileceğine ilişkin beklentilerin gerçekleşmemesi ve Fed’in eylül ayında faiz artırımına başlayacağına ilişkin beklentilerin artmasıyla yabancı yatırımcıların satışa geçtiklerini ifade ediyor. Aynı endişelerle dalgalanan dolar/TL dün güne 2.78 civarında başlarken 2.7915’i gördü. Serbest piyasada dolar 2.7810 TL’den kapandı. l Ekonomi Servisi Yılın ilk çeyreğinde tatile çıkan 10.8 milyon kişinin çoğu akraba yanında konakladı. Tatili akrabayla geçirdik Artan risklerle TL’ye güven azaldı, döviz mevduatı patladı. Otel ve pansiyona verecek parayı bulamayan yurttaş tatil için akraba evini tercih etti. Seyahate çıkanlar 88 milyon geceleme sayısıyla en çok akraba yanında kaldı. Aviva Sigorta borsadan çıkıyor Aviva Sigorta Yönetim Kurulu, Hakim ortak Kibele B.V. dışındaki ortakların ortaklık paylarının iptal edilmesi, söz konusu paylar karşılığında tahsisli sermaye artırımı ve payların borsa kotundan çıkarılması için Borsa İstanbul’a başvurma konularında karar aldı. l Ekonomi Servisi ürkiye’de siyasi ve ekonomik risklerin artmasıyla birlikte yurttaş da döviz alımını hızlandırdı. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre hane halkı ve şirketlerin döviz tasarrufları toplam mevduatların yüzde 43’üne yükseldi. Bu, 10 yıldan bu yana en yüksek seviye. TL dolar karşısında bu yıl yüzde 16 değer kaybıyla 2001’den bu yana en büyük düşüşü yaşadı. BloombergHT’nin haberine göre, yurtiçi güvenin erozyona uğraması, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika’nın önemli para birimleri arasında TL’nin kayıpları ge Türkler dolara koştu T nişleteceğine işaret ediyor. Bu da gelişen piyasa tahvilleri arasında en kötü performansı gösteren Türk tahvillerinde satış dalgasının derinleşmesine yol açıyor. Enflasyonda üst üste üçüncü ayda da gelişme görülmesine rağmen, liradan çıkışlar, Merkez’in faizleri indirerek duraksayan ekonomiyi teşvik etmesini engelliyor. Londra’daki UBS Group AG döviz stratejistlerinden Manik Narain, “Bu durumu kontrol altına almak parasal sıkılaştırma gerektirir ki TCMB şu an bunu gerçekleştirmeye isteksiz olabilir” dedi. l Ekonomi Servisi ılın ilk üç ayında Türkiye’de ikamet eden 10 milyon 791 bin kişi seyahate çıkarken; seyahate çıkanlar en çok arkadaş, akraba evinde kaldı. Yurtiçindeki toplam seyahat harcamaları da yüzde 12.2 artarak 3 milyar 694 milyon 829 bin liraya ulaştı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) bu yılın ilk çeyreğine ilişkin “Hanehalkı Yurtiçi Turizm Araştırması” sonuçlarını açıkladı. Buna göre yılın ilk çeyreğinde seyahate çıkanlar 88 milyon 612 bin geceleme sayısı ile en çok “arkadaş, akraba evinde” kaldı. Konaklama türlerine göre geceleme sayısında ikinci sırada 6 milyon 493 bin geceleme ile “kendi evi” yer alırken, bunu 4 milyon 231 bin geceleme sayı Y sı ile “otel” takip etti. Seyahate çıkış amacı olarak “yakınları ziyaret’” yüzde 69.9 ile ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 11.4 ile “sağlık”, yüzde 8.8 ile “gezi, eğlence, tatil” izledi. TÜİK verilerine göre 2014’ün ilk altı ayında toplamda 13 milyar 783 milyon liralık turizm geliri elde eden Türkiye, 2015’in aynı döneminde 12 milyar 602 milyon lirayı yakaladı. Seyahat sayısı ilk çeyrekte bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9.6 artarak 13 milyon 966 bin oldu. Bu çeyrekte seyahate çıkanlar, 104 milyon 921 bin geceleme yaptı. Ortalama geceleme sayısı 7.5 olurken, seyahat başına yapılan ortalama harcama ise 265 lira olarak hesaplandı. l Ekonomi Servisi Gelirler düştü Yılın ikinci çeyreğinde turizm gelirlerinde yüzde 2, ziyaretçi sayısında da yüzde 13 düşüş yaşandı. Turizm geliri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13.8 azalarak 7 milyar 733 milyon 677 bin dolar oldu. Gelirin yüzde 86.7’si yabancı ziyaretçilerden elde edildi. Geçen yıl 34 milyon 305 bin turistin geldiği Türkiye, 41.4 milyon liralık turizm geliri yakalamıştı. 2023 hedefi olarak 50 milyon turist, 50 milyar dolar hedefi koyan Türkiye’de turizm 2015 itibarıyla istenilen seviyede değil. MOBSAD’da dümene Adnan Bostan geçti Mobilya Sanayi İş Adamları Derneği’nde (MOBSAD) yönetim kurulu başkanlığına seçilen Adnan Bostan görevi eski başkanı Engin Küçük’ten devraldı. Devir teslim töreninde yaptığı konuşmada, MOBSAD üyelerinin haute couture (kişiye özel tasarım) tasarımcılar ve usta terziler olduklarını belirterek, hem tasarımın hem de el emeğinin ön planda tutulduğu kişiye özel üretim yaptıklarını söyledi. Üyelerinin ABD ve Rusya gibi çok zor pazarda var olduğu bilgisini veren Bostan, Türk mobilyasının İtalyan mobilyasından ucuz, diğer ülkelerin mobilyalarından kaliteli anlayışının yakında değişeceğini belirterek; tasarımı, kalitesi ve el işçiliği ile 10 yıl sonra İtalya’yı tahtından edeceklerini dile getirdi. l Ekonomi Servisi C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle