28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA 10 GUATEMALA Putin BM kürsüsüne çıkacak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 10 yıl aradan sonra BM Genel Kurulu’na katılacak. Eylüldeki toplantılarda yer alıp BM kürsüsünden konuşma yapacak Putin, IŞİD’le savaşSuriye’ye çözüm planını sunacak. EDİTÖR: MİNE ESEN TASARIM: ÇAĞLA SEVİNDİK Tacizci yargılanamadan öldü Katolik Kilisesi’nin Papa Françesko döneminde örtbas etmekten vazgeçtiği çocuklara cinsel saldırı skandallarıyla ilgili yargılanacak ilk üst düzey yetkili olan Jozef Wesolowski, dava öncesi öldü. Doğal sebeple öldüğü açıklanan Wesolowski, eski başpiskopos ve elçiydi. Cumartesi 29 Ağustos 2015 Yolsuz başkanın istifası için sokakta ‘Elleri mecbur’ srail Dışişleri Bakanlığı Direktörü Dore Gold, “bölgesel gelişmeler nedeniyle zor durumda kalan” Ankara’nın Tel Aviv ile kısa süre içinde ilişki kurabileceğini söyledi. Haziran ayında Roma’da Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ile gizli görüşmeler gerçekleştirdiği teyit edilen Gold, Jerusalem Post’a “Hiç de uzak olmayan gelecekte İsrail ile Türkiye’nin ilişkilerini yeniden tesis etme yolu bulacağından umutluyum” dedi. Bölgesel gelişmeler ve meydan okumaların Ankara’yı politikalarında bazı değişikliklere gitmeye mecbur bıraktığını söyleyen Gold, “Türkiye çevresindeki stratejik ortam ikiüç yıl öncesine göre çok daha karmaşık. IŞİD’in yükselişi sadece Suriye değil, Türkiye için de bir meydan okuma. Sadece İsrail için değil Türkiye için de sorun teşhkil eden İran’ın gücünün büyümesi de...” diye nilgun@cumhuriyet.com.tr w İsrail Dışişleri Direktörü Gold: Ankara politika değiştirmek mecburiyetinde. İlişkilerin yakında düzelmesini umuyorum Orta Amerika ülkesi Guatemala’da milyonlarca dolarlık gümrük vergisi yolsuzluğunda “çete lideri” olmakla suçlanan Devlet Başkanı Otto Perez’in istifası için önceki gün on binlerce kişi sokaklara döküldü. Perez’in Yardımcısı Roxana Baldetti tutuklanırken, başsavcılık Perez’in de yargılanabilmesi için azil sürecinin başlaması çağrısı yapıyor. Önceki gün ticaret, sanayi ve tarım sektörlerinin durmasıyla kitlelerin protestolara katılması sağlandı. Ancak Perez istifayı reddetmekte diretiyor. İ ler en nihayetinde kendi çıkarlarına göre hareket eder ve bence Türkiye ile İsrail’in birbiriyle örtüşen önemli çıkarları var” yanıtını verdi. Türk gazeteciler gidecek İsrail Dışişleri’nin gelecek hafta ağırlayacağı Türkiye’den gazeteci heyeti Gold’la da görüşecek. Geçen hafta Gazze’de bir gazete Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun baş danışmanı Yasin Aktay’ın “İsrail’le barışmanın eli kulağında” sözlerini aktarmıştı. Buna koşut Hamas da İsrail’le 10 yıllık ateşkes görüşmeleri yürütürken, Gazze’nin yüzer limanla KKTC’ye bağlanması masada. Filistin Yönetimi ise İran’a yaklaşıyor. Ancak Gold haberleri yalanlayıp “Hamas kendini reformdan geçirmedi. Onlarla müzakere etmiyoruz. Diplomatik ilişki kurulabilecek siyasi bir örgüte dönüşebilecekleri tezi doğru çıkmadı” dedi. Hamas’ın IŞİD’in Mısır koluyla müttefik olduğu iddiasını tekrarladı. ‘Çıkarlarımız örtüşüyor’ Dore Gold konuştu. Türkiye ilişkilerin kopmasına yol açan İsrail’in 2010’daki Mavi Marmara saldırısı döneminden çok daha zor bir durumla karşı karşıyaysa niye hâlâ uzlaşma sağlanamadığı sorulduğunda, Gold’un yanıtı “Bunlar zaman alır” oldu. Türkiye’nin iplerini Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan elinde tutarken ilişkileri yeniden düzeltme ihtimali sorulduğunda, İsrailli diplomat “Bence ülke ABD Cumhuriyetçileri teröriste benzetti aşif Töre telefon etti ve “Önümde arşivlenmiş bir yazın var” diye ekledi: “Bugünü sen on yıl öncesinden yazmışsın!” Tamamen unutmuşum. Dönüp baktığımda o gün yazdıklarımla bugün yaşananlar arasında çarpıcı kıssadan hisseler olduğunu fark ettim. Sevgili Töre’nin sakladığı yazı tam on yıl öncesinin “27 Ağustos 2005” tarihini taşıyor. “ABD’ye İyi Akşamlar ve Bol Şans!” başlıklı yazıyı bir George Clooney filmi için kaleme almışım. ABD’de Irak savaşı yıllarında hortlayan “McCarthyciliği” ele alan filmi anlatırken “zamanın ruhuna ayna tutuyor” demiş, “Bush Amerikası McCarthyciliğinin en yalın soruların bile sorulmasına geçit vermediğini; çocuklarını yitiren anaların feryatlarına dahi kulak tıkadığını” belirtmiş, o meyanda o yıllarda “Cesaret Ana” olarak ünlenen “şehit annesi Cindy Sheehan”in öyküsünü anlatmışım… “Irak’ta oğlunu kaybeden Bayan Sheehan; Bush’a çok basit bir soru yöneltiyor: ‘Oğlum neden öldü?’ ” diye başlıyor o satırlar… Bugün kardeşinin tabutu önünde, “Bunun katili kim? Bunun sebebi kim?” diye haykıran acılı “ağabey” Yarbay Mehmet Alkan gibi tıpkı… ‘Oğlum neden öldü?’ K Yerli McCarthyciler “Cesaret ana Cindy Sheehan”la devam edelim: “Sheehan, oğlu Casey’yi 2004 yılının nisanında yitirmiş. O gün bugün, Başkan Bush’la yüz yüze görüşmek ve saplantıya dönüşen bu soruya yanıt alabilmek için çırpınıyor. Sheehan, Bush’u gölge gibi izlemiş. Her toplantının kapısında ‘Başkan’dan randevu alabilmek için kamp kurup beklemiş. Ama ‘embedded’ iliştirilmiş gazeteciliğin neferleri, Sheehan’ı bir buçuk yıl boyunca görmemiş(!)… Ta ki bu ağustos başında Bush’un popülaritesi rekor düşüşle yüzde 40’ların altına inene dek…” Tıpkı bugün “Allah rızası için bunu yazın!”diye yakaran şehit yakınlarını bizim “iliştirilmişler”in görmemesi gibi! Ve gene tıpkı bizim yerli McCarthycilerin Yarbay Mehmet Alkan’ı vahşice linç etmeleri gibi, Bush McCarthycileri de on yıl önce “şehit anası” Sheehan’ı linç ediyor… “Sheehan’ın ne ‘provokatörlüğü’ kalıyor, ne ‘solculuğu’, ne ‘radikalliği’, ne ‘hainliği’…” Töre’nin anımsatmasıyla “cesaret ana” Sheehan hakkında sonra bir yıl arayla (9 Eylül 2006) yazdığım bir yazı daha buldum. O yazıda da “Cesaret ana” konusunun ABD’de artık “yüreği yanan bir ana davası olmaktan çıkıp Bush’un liderlik sorununa dönüştüğünü” belirterek; “Sheehan’ın muhalefetin simgesi olduğunu” anlatmışım. Konuya yeniden dönmeme yol açan neden bu kez o tarihte Erdoğan’ın “şehit anası” Neriman Okay hakkında söyledikleri olmuş... Oğlunun cenazesinde “Onu ben en iyi okullarda okuttum. Ölmesi için askere göndermedim. Bunun hesabı sorulsun!”diyen “anne” Okay’ı ekranlarda alenen aşağılayan RTE, başsağlığı ilettiği diğer şehit yakınlarından söz ettiği sırada “Bir şehit annesine özellikle telefon açmadım” demişti; “Yakınmalar, komutanın yakasına sarılmalar. Ee şimdi telefonda aynı durumla ben de karşılaşırsam bunu mu dinleyeceğim?” Bugün tıpkı bir şehit kardeşine dönüp, “Ağabeyin de bu mesleği seçmeseydi!”demesi gibi… “Erdoğan başında farklıydı. Sonra böyle oldu!” diyenlere kapak olsun diye hatırlatıyorum: “Kendisini uyaran, eleştiren herkese had bildiriyor, öfke saçıyor, meydan okuyor” diye yazmışım ta o zaman: “Canını sıkan tüm olaylarda yaptığı gibi medyaya da aba altından sopa gösteriyor!” Nice şehitlerimiz gitti. RTE’nin verdiği bu ayarlar hiç değişmedi! Cindy SheehanAmerika örneğine dönecek olursak… ABD’de Bush tarihin çöplüğüne gömüldü. Cindy Sheehan hâlâ bir sivil toplum kahramanı… Oysa ki bizde “şehit annesi” aşağılayan Erdoğan zaman içinde Başbakanlık’tan Cumhurbaşkanlığı’na terfi etti. Ve ülkeyi “fiilen” ele geçirdi. 2016 ABD başkanlık seçimi için Demokratların favori adayı Hillary Clinton, kadın sorununa gelince Cumhuriyetçilerin teröristlerden farkı olmadığını söyledi. Cleveland’da kampanyada konuşan Clinton, Cumhuriyetçi adayların kürtaj karşıtlığının, tecavüz mağdurları ve ensest ilişki sonucu dünyaya gelenlerin sağlık hizmetlerinden yararlanma ve kürtaj olma haklarını engellemek istemesinin, terörist gruplardan ve modern bir dünyada yaşamak istemeyen insanlardan beklendiğini söyledi. IŞİD gibi belli bir örgüt adı anmayan eski first lady ve bakan, bu tür sözleri ABD Başkanı olmak isteyen Cumhuriyetçi adaylardan duymanın tuhaf olduğunu ve 21. yüzyıl ABD’sinde bunun mümkün olmadığını belirtti. RTE değişti diyenlere JAPONYA Militarizme karşı gençlerin açlık grevi Muhammed filmi kapalı gişe ran’ın en yüksek bütçeli yapımı olarak tarihe geçen Hz. Muhammed’in çocukluğunun anlatıldığı “Muhammed” filmi önceki gün ülke genelinde gösterime girdi. Büyük ilgi gören filmin günlerce kapalı gişe oynayacağı kesinleşti. Mecid Mecidi’nin 7 yılda çektiği 171 dakikalık film için devletin de deste İ ğiyle 40 milyon dolar harcandı. Mecidi, uluslararası gösterimlerde Batı’daki İslamfobi’ye karşı İslamın gerçek yüzünü göstermeyi amaçladığını anlattı. Sünnilerden farklı olarak Şiiler peygamberin tasvirine esnek yaklaşıyor. Ezher: Yasaklansın Üçlü serinin ilki olan filmde çocuk Muhammed’i canlandıran oyuncu yüzünden değil, sırtından gösteriliyor. Buna rağmen Sünniliğin merkezi olan Mısır’daki El Ezher Enstitüsü, “Şeriat peygamberlerin canlandırılmasını yasaklar. Bu kesindir” diyerek Tahran’ın filmi yasaklamasını istedi. Japonya Başbakanı Şinzo Abe’nin 2. Dünya Savaşı sonrasının pasifist anayasasını değiştirip ülkeyi savaşa sokma, savaşlara asker göndermeye yönelik değişiklik tasarısını protesto için gençler parlamento önünde açlık grevi başlattı. Dört üniversite öğrencisi, fiziksel güçleri tükenene dek açlık grevine devam edeceklerini söyledi. Bu, Japonya için alışılmadık bir protesto. YUNANİSTAN Seçim ve anket düğmesine basıldı Yunanistan’da cumhurbaşkanı tarafından görevlendirilen Anayasa Mahkemesi Başkanı Vassiliki Thanau dün seçim hükümetini kurdu. 20 Eylül’de yapılacak seçimler için anketler partiler arasında az bir fark bulunsa da hala en yüksek desteğin Aleksis Çipras liderliğindeki SYRİZA’ya olduğunu gösteriyor. ProRata’ya göre halk desteği SYRİZA’ya yüzde 23, sağcı Yeni Demokrasi’ye 19.5, SYRİZA’nın asilerinin kurduğu Halk Birliği’ne 3.5. Kararsızlar yüzde 25’lerde. SYRİZA’nın tek başına iktidarı mümkün gözükmüyor. İsrail askerlerinden çocuk kurtarmak İsrail’in Batı Şeria’daki duvarını ve ilhakını protesto eden Filistinlilere, İsrail askerleri saldırdı. Nebi Salih’te bir askerin kırık kolu askıdaki çocuğu gözaltına almaya çalışmasına, ajanslar geniş yer ayırdı. Çocuğun boğazına makineliyle çöken askeri, anne, teyze ve kız kardeş kuşattı. Dizlerinin arasından çocuğu kurtarmak için anne ile teyzenin yüzünü, kollarını çekiştirdiği asker, elini ısıran kız kardeşe hamle yaptı. İsrail’in gerçekplastik mermi ve gazından çok sayıda kişi yaralandı. nkara’nın PKK ile savaştığı ve Suriye’de Kürtlerin özerk yönetimine karşı devreye girdiği dönemde, İran iki PJAK üyesini idam etti. Sirvan Nezhavi bu ayın başında, Behruz Alhani bu hafta infaz edildi. 30 yaşındaki Alhani, PJAK üyeliğinden ve 2010’daki bir savcı suikastından mahkum edilmişti. Kardeşi Peyman Alhani, Reuters’e, Behruz’un PJAK üyesi olduğunu ama eline hiç silah almadığını söyledi. Peyman, kardeşiyle birlikte uyuşturucu ticareti suçlamasından 5 Kürt’ün daha idam edildiğini aktardı. Behruz’un cenazesi ailesine teslim edilmedi. Uluslararası Af Örgütü, Alhani’nin adil olmayan bir yargı sürecinden geçirildiğini ve infazının hem İran hem uluslararası yasaların aşağılanması olduğunu, zira hükmü yüksek mahkemede temyiz sürecindeyken infaz edildiğini belirtti. Örgüt, İran’da bu yıl yaklaşık 700 kişinin idam edilmesini de kınadı. İran’da ‘manidar’ PJAK idamları A 2040’ta susuz kalacak 33 ülkeden biri Türkiye Dünya Kaynakları Enstitüsü, 2040’ta en çok su sıkıntısı çekecek ülkeleri sıraladı. 167 ülke içinde susuz kalacak 33’ü arasında Türkiye de var: 1) Bahreyn, 2) Kuveyt, 3) Katar, 4) San Marino, 5) Singapur, 6) Birleşik Arap Emirlikleri, 7) Filistin, 8) İsrail, 9) Suudi Arabistan, 10) Umman, 11) Lübnan, 12) Kırgizistan, 13) İran, 14) Ürdün, 15) Libya, 16) Yemen, 17) Makedonya, 18) Azerbaycan, 19) Fas, 20) Kazakistan, 21) Irak, 22) Ermenistan, 23) Pakistan, 24) Şili, 25) Suriye, 26) Türkmenistan, 27) Türkiye, 28) Yunanistan, 29) Özbekistan, 30) Cezayir, 31) Afganistan, 32) İspanya, 33) Tunus. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle