23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 18 Ağustos 2015 haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: YALÇIN ERZAN 4 Hükümet fiilen gasp Canım muhbir muhtarım benim MHP lideri Bahçeli ve Başbakan Davutoğlu arasında dün TBMM’de iki buçuk saat süren görüşmeden sonuç çıkmadı. Davutoğlu, ‘gerekirse’ görevini iade edeceğini duyurdu aşbakan Ahmet Davutoğlu, CHP ile kurulan koalisyon masasından sonuç alınaması üzerine MHP’nin kapısını çaldı. MHP, koalisyona da, azınlık hükümetine de, erken seçime de hayır dedi. Davutoğlu, Bahçeli’nin erken seçim görüşmesine katılacaklarını ancak destek vermeyeceklerini söylediğini aktardı. Tüm yolların tükendiğini söyleyen Davutoğlu, “Erdoğan ile istişare edeceğim. Gerektiği takdirde görevi iade edeceğim” dedi. Bahçeli’nin TBMM’deki makamında gerçekleşen görüşme 2 saat 26 dakika sürdü. Bahçeli, Davutoğlu’nu makamına geldiğinde girişte karşılamadı. 14 Temmuz’daki ilk görüşmeyi, liderlerin birbirleri ile tokalaşmadan sonlandırmaları dikkat çekmişti. Bahçeli’nin Davutoğlu’nu makam odasının dışına çıkarak uğurladığı görüşmede liderler samimi bir şekilde tokalaşma fotoğrafı vererek ayrıldı. Davutoğlu’nun yanında görüşmeye katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, çıkışta gazetecilerin “yeniden görüşme olacak mı” sorusuna “Her zaman olabilir”dedi. Davutoğlu, MHP ile yapılan görüşme sonrasında şu açıklamaları yaptı: “Bahçeli ile samimi, dürüst, açık yürekli bir görüşme gerçekleştirdik. Önce güvenlik operasyonları bağlamında bilgi paylaşımı oldu. Geldiğimiz son aşamayı paylaştım.” “Kendisi de açık ifadeyle, tam bir dürüstlük ve samimiyet içinde daha önce kamuoyu ile paylaştığı 4 konuyu dile getirdik. AK Parti ile koalisyon imkânının mümkün görmediğini ifade etti.” “AK Parti ile kısa süreli bir seçim koalisyonu da mümkün görmediklerini, azınlık hükümetine girmeyeceklerini, erken seçim kararı için de meclis toplantısına katılacaklarını ama erken seçime destek vermeyeceklerini ifade etti.” “4 konuda, parti olarak bizim kanaatlerimizi açık yüreklilikle paylaştım. Cumhurbaşkanlığı makamını müzakere konusu yapmayacağımızı söyledim. Terörle mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdüreceğimizi ifade ettim. Türkiye’de vatandaşların aidiyet bilinci tahkim edecek politikalara konusunda yolumuza devam edeceğimizi ifade ettim. 1725 Aralık konusunda gündeme getirildiği bağlam itibarıyla, paralel yapılanma çerçevesinde yürütülen darbe teşebbüsleri olduğunu ama şeffaflık adımları atmaya da hazır olduğumuzu ifade ettim.” “Maalesef, çok arzu etmemize rağmen gerek CHP’yle, gerekse MHP’yle koalisyon zemini olmadı. Elimden gelen bütün çabayı gösterdim. Zemin yoksa karşı muhatabım olan genel başkanların karar süreçlerine saygım sonsuz. Yeni adım atmayı gerektirecek bir tablo yok. MKYK ile paylaşır paylaşmaz Erdoğan ile istişare edeceğim. Bu istişare çerçevisinde gerektiği takdirde görevi iade edeceğim.” lANKARA / Cumhuriyet eçen hafta erken seçim kampanyasını beklendiği gibi, Tayyip Bey Saray’da, muhtarlar toplantısıyla başlattı. Bunu o kadar doğal buluyordu ki, erken seçimin startını vermek için Ahmet Davutoğlu’nun sözde görüşmelerinin sonucunu resmen açıklamasını bile beklemedi, hemen topladı muhtarlarını ve “muhtarım sana söylüyorum, seçmenim sen anla!” kabilinden erken seçimin haberini de, startını da, nasihatını da verdi. Tayyip Bey, yönetilenler ile devletin en alt düzeydeki aktarma kayışı işlevini gören muhtarlar ile buluşmayı çok seviyor. Doğaldır, bütün diktalarda böyle doğrudan demokrasi çağrışımı yapan popüler ve popülist girişimler çok revaçtadır. Tayyip Bey de en alt düzey seçilmişleri toplayarak, halk ile neredeyse doğrudan temas izlenimi yaratmaya bayılıyor. Cumhurun muhtarları ile cumhurun başkanının buluşması, adeta devletin resmi kabul günü gibi bir şey oluyor. Muhtar deyip geçmeyin, devletin en alt aktarma kayışı muhtarın önemi büyük, demokrasi ne kadar azgelişmiş olursa muhtarın ehemmiyeti de o derece büyük olur. HHH Cumhurun başkanı ile cumhurun muhtarlarının son buluşmasında, Başkan Baba muhtarlara yeni bir görev de yükledi: Kim nerede kalıyor, kim ne yapıyor, muhtar devlete bildirecek. Yani bir tür ihbarcılık. Kurum yeni değil, 12 Mart cuntası döneminde, devlet sade vatandaşı “Sayın muhbir vatandaş” diye ihbarda bulunmaya çağırıyordu. Şimdi “sayın muhbir vatandaş” muhtarlığa terfi etmiş durumdadır. Hiç kuşkunuz olmasın ki, muhtarlarımız sayın muhbir vatandaşlık görevlerini meşreplerine göre ifa edecekler, bu kutsi görevi savsaklayanlar ise baskı altında inleyeceklerdir. 12 Mart’ın “Sayın muhbir vatandaş” hattının yoğun işleyişi, ihbar kurumunun nasıl toplumun iliklerine kadar işlemiş olduğunun göstergesidir. Bir ayağı resmen devlette, öbür ayağı halk ile temas halinde sivil toplum içindeki muhtarlardan daha iyi bu mukaddes işlevi yerine getirecek kurum aramak gereksiz. HHH Toplumun son yıllardaki hızlı dönüştürülme süreci içinde önemli bir yer tutan ve düzenin, artık neredeyse resmileşmiş olan yarı gayri resmi kurumu “mahalle baskısı”na, devlet katında bir içerik kazandırmada da muhtarlara yeni yeni görevler yüklenirse buna şaşmayın sevgili okurlarım! Bilindiği gibi, Hayrettin Karaman gibi AKP’nin seçkin ideologları, dolaylı toplumsal yasakları oturtmak için, mahalle baskısı kurumuna büyük önem vermektedirler. Şimdi cumhurun başkanı, hazır cumhurun muhtarlarına, kimin kiminle oturduğu, ne yeyip içtiği, ne okuduğu, ne yazdığı, ne söylediği, ne dinlediği konusunda da devleti haberdar etmek görevini yüklediğine göre, buna bir de halkımızın örf ve âdetlerine uymayan davranış ve düşüncelere göz yummama yükümlülüğünü de eklenirse, sistemin bu mahalle baskısı ayağı tamamlanmış olur. Ondan sonra sen sağ ben selamet! Ondan sonra görsün bakalım Orwell Efendi, nasıl oluyormuş “Büyük Birader” düzeni! NOT: 20 Ağustos tarihi itibarıyla, müsaade ederseniz bir hafta izine çıkmak istiyorum. Dönüşte görüşmek umuduyla! G B NECATİ SAVAŞ Bu kez tokalaştılar TBMM’de gerçekleşen görüşmeye AKP kanadından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ile MHP kanadından Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın da katıldı. Bahçeli görüşmeye büyük bir siyah çanta ile geldi. Samimi görüşme Top Erdoğan’da ürkiye’yi yeniden erken seçime taşıyacak bir formül için CHP’den sonra MHP’den de “Hayır” karşılığı alan AKP, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararına göre hareket edecek. Bunun için Erdoğan’la Başbakan Ahmet Davutoğlu arasındaki görüşme beklenecek. Bahçeli görüşmesinin ardından Davutoğlu, kurmayları ile bir araya geldi. Edinilen bilgiye göre, toplantıda Davutoğlu’nun Erdoğan’la görüşmesinin beklenmesine karar verildi. Bu nedenle görüşme öncesi TBMM’nin erken seçim için olağanüstü toplantıya çağrılması görüşünden vazgeçildi. Davutoğlu’nun görevi iade edip etmeyeceği, erken seçime nasıl bir hükümet formülüyle gidileceği konuları Erdoğan ile görüşmesinde şekille Seçim için yol haritasını SARAY belirleyecek T ‘Koalisyon olmaz’ dedi necek. Davutoğlu, Erdoğan ile görüşmesinden önce konuyu Bakanlar Kurulu’nda ve partisinin MKYK toplantısında değerlendirecek. 23 Ağustos’ta dolacak 45 günlük süre öncesinde Davutoğlu’nun yeni bir kabine listesini Erdoğan’a sunup kuracağı yeni hükümetle TBMM’den güvenoyu isteyip, Meclis’ten çıkaracağı kararla erken seçime gidilmesi formülü hâlâ parti içinde seslendiriliyor. AKP kulislerinde güvenoyu alamasa dahi güvenoylaması öncesi çıkartacağı kararla bu hükümetin fiilen ülkeyi erken seçime götürebileceği görüşleri dile getiriliyor. l ANKARA / Cumhuriyet Formül aranıyor Erken seçime destek yok 4 konuyu sonra konuştuk Bahçeli’den her şeye ‘hayır’ HP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, daha önce kamuoyu ile paylaştıkları “çözüm sürecinin sona ermesi, 1725 Aralık’ın hesabının sorulması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anayasa sınırlarına çekilmesi ve anayasanın ilk 4 maddesinden taviz verilmemesini” içeren 4 maddelik ilke ve ön şartlarının AKP tarafından kabul edilmediğine dikkat çekerek, “Bu itibarla koalisyon için uzlaşma zemini oluşmamış ve siyasi anlaşma iklimi vasat bulmamıştır” dedi. Bir koalisyon hükümeti kurulması ihtimalinin çok azaldığını söyleyen Bahçeli, “seçimlerin tekrarlanacağına” işaret etti. “MHP, olası bir seçimi doğru bulmadığını daha önce açıklamıştır” diyen Bahçeli, azınlık hükümeti seçeneği ‘4 MADDELİK İLKE VE ÖN ŞARTLARIMIZI AKP KABUL ETMEDİ’ M Gerekirse iade edeceğim ne de partisinin soğuk yaklaşımını muhataplarına ilan ettiğini anımsattı. Kalan 6 günlük dilimde hükümet kurulamadığı takdirde Erdoğan’ın sorumluluğunun aktif hale geleceğine işaret eden Bahçeli, “Anayasaya göre seçimlerin yenilenmesine karar verildiğinde Cumhurbaşkanı geçici Bakanlar Kurulu’nu kurmak üzere Başbakan atayacaktır. MHP oluşacak bu seçim hükümetine katılmayacak ve üye vermeyecek” dedi. MHP lideri Bahçeli, “Bugünkü tıkanıklığın ve uzlaşmazlığın asıl neden ve aktörlerini herkes yakından tanıyacak ve görecektir” diyerek isim vermeden Erdoğan vurgusu yaptı. l ANKARA / Cumhuriyet FİGÜRAN OLMASIN İADE ETSİN G Erdoğan vurgusu CHP ve HDP, Başbakan Davutoğlu’na görevi iade etme çağrısı yaptı. rup Başkanvekili Levent Gök: “Anlaşılıyor ki Davutoğlu görevi devraldıktan sonra Türkiye’nin ihtiyacı olan uzun süreli bir reform hükümetinden yana değil. Hükümeti kurmak için görev aldı ama Cumhurbaşkanı’nın da yönlendirmesiyle kendisini Türkiye’yi seçime götürecek kişi olarak görüyor. Demokratik teamüllere göre görevi derhal, gecikmeksizin Cumhurbaşkanı’na iade etmesini bekliyoruz, bir figüran olmamasını diliyoruz. Şu anda nezaketen teamüller ve siyasi kültürümüz görevi iade etmesini gerektirir. Hükümetin Meclis’ten erken seçim kararı çıkartılması yönündeki görüşünü desteklemeyeceğiz. Seçenekler bitmedi. HP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç: “Davutoğlu görevi iade etmeli. Erdoğan’ın görevi Kılıçdaroğlu’na vermesini bekliyoruz.” DP Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken: “AKP tüm ülkeyi aile şirketi gibi yonetemeyeceğini bilmeli. Başbakan bir an önce görevi iade etmelidir... Hükümet kurma görevi Sayın Kılıçdaroğlu’na bir an önce verilmelidir...” DP Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen: “Türkiye’nin sivil darbe ortamından çıkması ve Davutoğlu’nun alternatifi varsa kamuoyuyla paylaşması, yoksa acilen görevi iade etmesi gerekir.” l ANKARA / Cumhuriyet FEYZİOĞLU MHP: Ak Saray itlerine kuduz aşısı yaptırsın aşbakan Ahmet Davutoğlu ile MHP lideri Devlet Bahçeli arasında dün yapılan koalisyon görüşmeleri öncesinde önceki gün MHP’nin resmi Twitter hesabında, “Ak Saray’a tavsiyemizdir! Bütün itlerinin kuduz aşısını yaptırsın. Aşının dahi fayda etmeyeceği Aydın Ünal’ı da karantinaya alsın” açıklamasında bulunuldu. AKP Ankara Milletvekili, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eski danışmanı ve metin yazarı Aydın Ünal’ın, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile ilgili sözlerine resmi cevap geldi. AKP’li Aydın Ünal, MHP lideri Devlet Bahçeli’ye sert sözlerle yüklenerek “Ağzından köpükler saçarak konuşan siyasetin zavallısı Devlet Bahçeli için, bütün o köpükleri itinayla yalayacağı yeni bir süreç başlıyor. Koalisyona yanaşmasa bile seçim kararına tıpış tıpış destek verecek” demişti. l İSTANBUL / Cumhuriyet B ‘derhal teslim etmesi gerek’ Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu: Hükümeti kurma görevini derhal teslim etmesi lazım. Aksi durumda görevini kötüye kullanmış olur. Başbakanın açıklamalarından koalisyon ihtimalinin bulunmadığı anlaşıldı. Meclis’te güvenoyu alabileceği bir ihtimal kalmadı. Bu durumda görevi cumhurbaşkanına iade etmesi, cumhurbaşkanının da ikinci sıradaki partiyi görevlendirmesi lazım. Tüm bunların bir kural olarak bir yerlerde yazması ihtiyacının hissedilmesi bile bir toplum için ayıptır. Zaten böyle davranır cumhurbaşkanları. Yüzlerce yıllık parlamenter sistemin gerek ve geleneğidir. Avukat Celal Ülgen: Görevi “gerekirse iade ederim” demek gibi bir hakkı yok. Çözümsüz kaldığını anladığı anda iade etmesi gerekir. “Grubumla konuşacağım, cumhurbaşkanı ile istişare edeceğim” deme hakkı yoktur. Bu durum Cumhurbaşkanının da işaret ettiği darbe rejiminin sonucu olabilir. Kılıçdaroğlu’nun ifade ettiği “Yetki gaspı” çok masum kalıyor, ben “demokrasi gaspı” diyorum. Meclis’teki partilerden seçilen üyelerle Bakanlar Kurulu’nun oluşmasından korkuyorlar. Düşünceleri 34 ay daha bu hükümetle devam etmek. Önümüzdeki günlerde düşüşleri daha sert olacak. KABOĞLU ‘DEMOKRASİ GASPI OLUR’ ‘HER SANİYESİ ANAYASA İHLALİ’ Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu: Görevi hemen iade etmeli. Görevini iade etmediği sürece anayasal yetkisini kötüye kullanmış olur. Kendisine verilen görevi gereğinden fazla esnek kullandı zaten. Her geçen dakika anayasa ihlalinde bulunuyor. Koalisyonun olmayacağı belli olduğu andan itibaren parti genel merkezine değil doğrudan cumhurbaşkanının makamına gidip hükümet kurma görevini iade etmesi gerekirdi. Davutoğlu’nun görevi iade etmemesinin hiçbir makul gerekçesi olamaz. l ERMAN TEKDEMİR / ANKARA C H H ÜLGEN C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle