17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 14 Ağustos 2015 KULTUR Demokrasi neferi nu en iyi o eşsiz eleştirmen Adnan Benk anlatmıştı: “Röportaj derken hikâye, hikâye derken senaryo, senaryo derken şiir, fakat hepsinde de, ortak unsur olarak Fikret Otyam.” Çok doğru. Fikret Otyam’ın bize bıraktığı o muhteşem hazinede röportajlarını okuyun düz yazı değil sanki şiirdir. Gezi yazıları öykü tadındadır. Ortak payda Fikret Otyam’lık en çok iki alana egemendir: Anadolu sevdasına ve gerçekliğe... Kurt Cobain albümü yolda Daha önce yayımlanmamış görüntülerden oluşan “Montage of Heck” belgeselinin yönetmeni Brett Morgen tarafından geçen aylarda gündeme getirilen solo Kurt Cobain albümünün yayın tarihi açıklandı. Universal Music etiketiyle çıkacak albüm 6 EDİTÖR: MEHMET KESKİN TASARIM: Bahadır AKTAş Kasım’da piyasaya sunulacak. Yönetmen adı henüz belli olmayan albümün bir Nirvana albümü olmadığını vurgularken şarkıların bir kısmının bitirilmemiş şarkılar olduğunu ve Cobain’in yaratım süreçlerine dair ipuçları taşıdığını belirtiyor. 17 Fikret Otyam Anadolu sevdalısı O rarlanma, mozaik, bezeme, çini, destansı anlatım yazıda da resimde de Anadolu sevdasıyla, insan, doğa sevgisiyle bütünlendi. Bakın ceylan gözlü kadınlarına, bakın taşına toprağına, keçilerine, o sevdayı göreceksiniz. Fikret Otyam, bize Harran Ovası’nı ya da Köln’ü sözcüklerle anlatırken, sadece gerçekliğin peşinden koşmak, gerçeği herkesle paylaşmak istiyordu. “Sanat yapmak”, “edebiyat yapmak” gibi bir derdi yoktu. (Bize bıraktığı sayısız kitap tanığımdır. Ve şimdi onları yeniden okuma zamanıdır.) Misyonu, gerçeği paylaşmaktı... Bu da onu bir demokrasi neferi yapıyordu. Anadolu’nun yoksul, mazlum, acı çeken, sömürülen insanının, dil, din, etnik köken ayırımı yapmaksızın sesi oldu. İşte “Pavli Kardeş”te İstanbul’u terk etmek zorunda kalan dostu Pavlos Moshakis konuşuyor: “Yani Türkiye’de iken herkes Gâvur söylerdi, burada ise episi Türk derler! Hiç olmazsa burada bir gurur duyuyorum bana Türk oluş, yani Türk tohumu derlerken. Çünkü ben halis bir Türk vatandaşı idim ve daima böyle kalacağım. 8 kişiden oluşan koronun yaş ortalaması 68. KAMİL KÜLTÜR MASARACI l ÇİZİK UNESCO tescilli yaşlılar korosu rtvin’in Borçka ilçesinin Camili köyünde 2001’de kurulan ve yaş ortalaması 68 olan Macahel Korosu, UNESCO tarafından “Yaşayan İnsan Hazinesi” olarak tescillendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı Dr. A. Haluk Dursun gelecek günlerde düzenlenecek törenle, koro üyelerine UNESCO tarafından bu tescil belgesinin takdim edileceğini belirtirken son yıllarda ülkemizde bulunan 10 ayrı kültürel kimliğin de “Yaşayan İnsan Hazinesi” olarak tescillenmesi için çalışmalar yaptıklarını dile getirdi. Koro şefi Hamdi Ertürk, bölgesel kültürün melodik, ritmik ve folklorik özelliklerini taşıyan bu ekibin Gürcistan’da yok olmaya yüz tutan geleneksel çok Edebiyatsanat iç içeliği A O gerçeklik tutkusu, sadece yazılarında, röportajda değil, yaşamıyla iç içe geçen sanatında da vardı. İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nde Bedri Rahmi Eyüboğlu atölyesinden mezun olmuştu. Hem okuyor hem gazetecilik yapıyordu. Şanslıydı edebiyatla plastik sanatlar arasında sımsıkı bağlar kuran bir hocaya rastgelmişti. Bedri Rahmi’nin üzerindeki etkiyi hiç yadsımadı. O etki, kendine özgü dilini bulmasını değil engellemek, körükleyecekti. Mezun olur olmaz Dünya gazetesi sahibi ve başyazarı Falih Rıfkı Atay’a beni Doğu’ya, Güneydoğu’ya yollayın diye seçimini yaptı. Sirkeci’den atladığı kamyon yola çıktığında, yaşam boyu sürecek bir seçim yaptığını belki biliyordu belki bilmiyordu. O seçim onu Fırat’ın öte yakasına götürdü. Ceylanların suya indiği toprakları ve o toprağın insanlarını sözcüklerle ya da çiziyle renkle, fotoğraf makinesiyle olsun anlatırken, gözlemlerine dayalı çok zengin bir işçilik çıkardı. Bir zanaatkâr titizliği ve özeni... Ayrıntıların zenginliği, geleneklerden ya Sana bunları mahsustan söylüyorum Senin ruhun benim ruhuma benzer. Biz Türkü, Arabi, Yahudisini ayırmayız, episi Allah’ın kulları, fakat gelgelelim ki, yaşamak vermezler!” “Mayınlar Çiçek Açmaz” kitabından birkaç satır: Urfalı şoför arkadaş yavaşlattı arabayı ve dedi: “Çekesen bir resim. Mayında kalmış idi, bak şurada, yooo şurada... Leşlendi, akbabalar, kuzgunlar yedi bak göresin, kemik yığını. Çıkartamadılar mayından kaldı getti orada...” Baktım, göremedim... Seraptı sanki, serabın fotoğrafı çekilmez ki...  Teşekkürler Fikret Otyam bize sunduğun nice Türkiye “fotoğrafı” için... sesli halk şarkılarını seslendirdiğini belirtti ve şunları ekledi: “Bu şarkılar artık Gürcistan’da bilinmiyor, unutulmuş. Günlük yaşayışları anlatıyor. Bunlar, köy imecelerinde, düğünlerde söylenen şarkılar.” 2001 yılında halk müziği sanatçısı İberya Özkan ve yine Gürcüce şarkılar söyleyen Bayar Şahin tarafından keşfedildiklerini söyleyen Ertürk, ekibin profesyonel anlamda hiç müzik eğitimi almadığının altını çiziyor. Macahel Korosu, Nevzat Ertürk (88), İsmail Ertürk (77), Hamdi Ertürk (69), Muhammet Balcı (69), Cemal Karadeniz (67), Şükrü Cesur (65), Muhittin Gökdemir (54) ve Medeni Altın’dan (53) oluşuyor. lAA Cumhuriyet’in katkılarıyla yayımlanmıştır. 14. İstanbul Bienali’nin eli kulağında 80’in üzerinde katılımcıdan 1.500’den fazla çalışma, Boğaz boyunca 35 farklı mekânda... bienal.iksv.org /istanbulbienali C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle