16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 30 Haziran 2015 haber TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ Mimarlar Odası hedefte ama hâlâ koruma yok umhurbaşkanlığı Sarayı’nın maliyetleri, hukuki statüsüne ilişkin mücadele yürüten, 59. davayı da yargıda açan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan’ın koruma talebi Ankara Valiliği’nde bekletiliyor. Medyanın bir kısmı tarafından aynı anda başlayan yayınlarla heSERTAÇ EŞ def gösterilen Candan, “Mevzu masa değil. Fotoğrafın büyüğü önemli. Onu görmek gerekir. Cumhuriyet fabrika ayarlarına geri dönmeli. Bütün sistem bu yapı için tıkanmış durumda” diye konuştu. Candan, 23 kitle örgütünün desteği ile yapılan toplantının ardından Cumhuriyet’e açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın AKP siyasetinin temsilciliğini yaptığnı, elindeki gücü kullandığını belirten Candan, “Adeta mevcut sistemin temsilcisi. Oturduğu yerden çıkması Çankaya Köşkü’ne dönmesi gerekiyor. Cumhuriyetin fabrika ayarlarına geri dönmeli” diye konuştu. Saray’da düzenlenen iftar yemeğinin masasına ilişkin eleştirilerinin abartıldığını, “şatafat ve debdebenin gölgelenmek istendiğini” anlatan Candan, “Mevzu masa değil. Fotoğrafın büyüğünü görmek lazım. Bu sarayın daha kaça mal olduğunu kimse bilmiyor. Sistemi tutuyor, devletin şeffaf ol 6 Saray’a karşı mücadele yürüten Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Candan, yandaş basının hedefinde. Candan, ‘Bütün yapı bu sistem için tıkandı” dedi C Saray’a dev helikopter İsraf tartışmalarıyla yeniden gündeme gelen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isteğiyle savaş ortamlarında kullanılan ABD yapımı yaklaşık 60 milyon dolarlık Chinook helikopter alınacağı belirtiliyor. Erdoğan için helikopterin VIP hizmeti verecek hale getirileceği kaydediliyor. Savaş ortamlarının vazgeçilmezlerinden olan Chinook, 55 kişi taşıyabiliyor. Helikopterler mekanize araçları, top gibi silah sistemlerini nakledebiliyor. Chinook helikopterleri Yunanistan, İngiltere, İtalya ve Mısır gibi pek çok ülkenin ordusunda görev yapıyor. CH47S tipi Chinook model helikopterler ABD ordusu için ilk kez 1962’de üretildi. Chinook’lar, ABD Başkanı Barack Obama’nın seyahatlerinde de destek amaçlı olarak sık sık kullanılıyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığında ocak ayında toplanan Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde (SSİK), daha önce 6 adet alınması kararlaştırılan Chinook’ların sayısının 11’e çıkarılması kararlaştırılmıştı. ‘Köşk’e dönmeli’ Şatafat ve debdebe masını önlüyor. Cumhuriyetle hesaplaşma var, mevzuyu masaya indirgemeye çalışıyorlar. Oysa o mekânda alınan nefes bile hukuksuz” değerlendirmesini yaptı. ‘Koruma verilmedi’ Kendisine yönelen linç kampanyası kapsamında tehdit telefonlarının sürdüğünü, sosyal medyayı kullanmaktan vazgeçtiğini belirten Candan, koruma talebine ilişkin şu bilgileri verdi: U SALON BASIN “Koruma talebimizi hem valiliğe hem de savcılığa ilettik. Vali Yardımcısı Kemal Karadağ inceliyorum gerekçesiyle tutuyor. Biz yönetim kurulumuz ve mekânımız için koruma talep ettik. Emniyet’e de yazışmaları iadeli taahhütlü olarak ulaştırdık. bu konuda henüz bir sonuç alınabilmiş değil. Koruma verilmiş değil.” Candan, kendileri hakkında dava açıldığına yönelik beyanlar bulunduğunu, ancak bu yönU SALON K E M E Y de herhangi bir bulguya ulaşamadıklarını dile getirdi. Candan, “Danıştay’dan Kaçak Saray lehine çıktığı söylenen bir karar var. Biz konunun tarafıyız. Ancak bu kararın haberleri basına yansıdı. Biz kararı bulamıyoruz. Bize bir şey tebliğ edilmedi. UYAP’tan da avukatımız bakıyor, buraya da konulmamış. Anlaşılan Kaçak Saray için tüm sistem tıkanmış durumda” değerlendirmesini yaptı. l ANKARA eseleye bir de şu açıdan bakalım. AKP/ Beştepe, öncelikle bir koalisyona girmek mi ister yoksa, türlü çeşitli katakulli ile bir koalisyonu yokuşa sürüp, imkânsızlığını gösterip, erken seçim şansını mı zorlar. İkincisi görünüyor. Çünkü 13 yıl iktidarı süresince geldiği noktada “istediği her şeyi yapabileceğine” artık inanmış, liderini üstelik en yüksek dini mertebelere eşdeğer kılacak kadar menfaatperest bir tapınmacı kitle yaratmış bir kadrodan bahsediyoruz. Bu müthiş bir güç zehirlenmesidir.. Bu açıdan, seçimlerde tek başına iktidar olanağını yitirmeyi öyle kolay kabul etmeleri çok zordur. Bu durumdaki bir iktidarın yapabileceğini sıralayalım: * Ne pahasına olursa olsun iktidarda kalabilmek. Öncelikle iktidarı paylaşmamak. Bu amaçla, yeniden bir seçimi zorlayarak, bu süreçte “sınırda bile olsa” kazanabileceği bir ortam yaratmak. Diğer partileri kötüleyerek, gözden düşürerek, iktidar olmaya layık olmadıklarını, zaten iktidarı da istemediklerini söyleyerek, oylarını geri almaya çalışmak.. * Suriye savaşını zorlamak, dünkü yazımda belirttiğim gibi “kahramanlık madalyası” ile hemen seçimlere gitmek. Bu iki madde yürürlükte. Ama ikisinin de başarı şansı fazla yok. İstifa etmiş bir hükümetin Türkiye için hayati derecede önemli bir konuda karar verme yetkisi olamaz. Bu konuda Meclis yürütme gücü olarak faaliyet gösterir. Suriye’ye girme kararı çıkmaz, ama orduyu topçu ateşine zorlayabilirler. Öncelikli amaçları iktidarı hiç bırakmamak M Eğer bu kısa sürede yeni bir seçimin kendilerine bir şey getirmeyeceğini saptarlarsa, iktidarın ana gücü kendi ellerinde olmak üzere bir koalisyona girişeceklerdir. Bu uzun ve zorlu bir süreçtir. Tüm muhalefet bunlara hazır, planlı ve programlı olmalı. ‘Ancak devrim gerek...’ AKP’nin nasıl iktidara dişlerini geçirdiğini, okurum Yurdaer Özmen şöyle anlatıyor: “AKP artık sadece milletvekillerinden, parti kurullarından oluşmuyor. Bu yapının ekmeğini yiyen binlerce yönetici, amir, işveren, sermayedar, öğretim görevlisi artık aklınıza ne gelirse, ortak özellikleri hiçbir şeyi doğru yapmayan, görevi veya konumuna gerçek hakkı ile layık olmayan, ama resmi, gayri resmi tüm üretim araçlarına sahip olan insanlardan oluşuyor. Bu ayrıcaklı azınlık milyarlarca dolara hükmediyor, organizeler ve her türlü güçleri var. Sadece 130 milletvekili, 34 bakanlık ile bu yapıyı bozmak dağıtmak mümkün değil. Bakın ben 1718 yıllık devlet memurluğu, sağlık yöneticiliği yaptım. Uygulamada CHP’ye veya MHP’ye hiçbir şey yaptırmazlar. En uçtan en başa kadar suça ortak olan kurumlar var. Son 34 yıldan beri AKP tüm kurumları suçlarına alet etti, suçlarını tabana yaydı. Şimdi bu güruh kendi ayağına sıkar mı, sanmam. AKP durumu o kadar uçlara taşıdı ki artık devlet aygıtının restorasyonu mümkün görülmüyor. Sadece devrim bu yapıyı değiştirebilir. Daha sermayeyi ki bence en önemli unsur, konuşamadık, tartışamadık..” HHH AKP normal bir iktidar partisi olmaktan çoktan çıktı, iki büyük müflis siyaseti yutmuş bir parti. Oradan, Muktedir ve adamlarını yanlız bırakacak yeni bir oluşum çıkmadığı sürece, devlet denen kurumun ayakları üzerine oturtulmasının zorluğu da ortada. Ama AKP ve Muktedir, bu koşullarda, iktidarlarını yine de kurtaramayacaklar. Normal bir siyasete dönüşebilmek için, mesele gelecek, AKP’nin değişiminde kilitlenecek gibi. Bunu kim başarır, Davutoğlu mu? Mimarlar yanıt verdi: Susmayız MMOB Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Candan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yüksek maliyetli iftar sofrası açıklamalarından sonra başta Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Melih Gökçek ve hükümete yakın gazetelerin başlattığı linç kampanyasına karşı düzenlediği basın açıklamasıyla yanıt verdi. Basın toplantısında Candan’a, CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka, HDP il yöneticileri ve birçok sivil toplum kuruluşu da destek verdi. 2006 yılından bu yana 59 dava açtıklarını belirten Candan, hukuk ihlalleriyle Cumhuriyet değerlerinin yok edilmesi amacıyla inşa edilen Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na karşı, Atatürk’ün vasiyetini, halkın mirasını koruma mücadelesi verdiklerini söyledi. Şahsına yürütülen linç kampanyasına karşı konuşan Candan, “Kimse anayasal çerçevenin dışına çıkarak, kendi elinde bulundurduğu güçle bize parmak sallayarak, bizi sindirmeye çalışmasın. 60 yıldır bizim örgütümüz sinmiyor, sinmeyecek. Biz bu filmi daha önce gördük. Susmuyoruz, korkmuyoruz ve geri çekilmiyoruz” dedi. Kaçak Saray’a toplumun yüzde 60’ının karşı çıktığını ve Saray’ın Cumhuriyetle hesaplaşmanın bir aracı olarak kullanıldığını vurgulayan Candan, 450 bin metrekare kapalı alanın maliyetinin toplam 20 milyar lirayı aştığını ancak Maliye Bakanlığı’nın verileri açıklamaması nedeniyle ellerinde sadece sarayın aylık 1 milyon 150 bin liralık faturası olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı’nın “Gücünüz yetiyorsa gelin yıkın” sözlerini anımsatan Candan, “Biz anayasanın bize verdiği görevleri aşmış değiliz. Bir saygısızlık varsa Cumhurbaşkanı önce anayasaya kendisinin uyup uymadığına baksın.” dedi. l ANKARA/ Cumhuriyet Koalisyonun imkânsızlığını gösterecek * Görünen o ki AKP koalisyona soyunacak, ama millete “koalisyonun imkânsızlığını göstermek” için... CHP’nin ileri sürdüğü şartları kabul etmenin olanaksızlığını gösterecek. Millete şikâyet edecek. “Milletvekili sayımın yarısı kadar milletvekili var, ama neredeyse AKP’ye küçük ortak koşullarını dayatıyor.. Ey millet bunlar kabul edilebilir mi..” vb. gibi, ama en aşağılayıcı bir tonla saldıracak.. Ortalık karışabilir.. T LONU ME SA BEKLE U SALON KABUL ‘59 dava açtık’ ‘Mülkiye’ yönetimi hocalara sahip çıktı nkara Üniversitesi’nin Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde (SBF) görevli 6 asistan için açtığı disiplin soruşturmasında asistanların IŞİD karşıtı mesajlar ile Özgecan Aslan cinayeti sonrası on binlerce kişinin paylaştığı “Yasta değil isyandayız” paylaşımı ve sendikalar tarafından yapılan açıklamalar, hatta bir asistanın solak öğrencilere ilişkin sınavda yaptığı gözleme dair paylaşım dahi soruşturma konusu oldu. Soruşturmanın Ankara Valiliği’nin Emniyet’e verdiği talimatla asistanların Twitter hesaplarının takibe alınması sonucu oluşturulan dosyanın Rektörlüğe gönderilmesi ile açıldığı anlaşıldı. Ankara Valiliği, asistanların Twitter mesajlarıyla “Cumhurbaşkanlığı makamına hakaret, devletin düzenini, siyasi, hukuki düzenini değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak amacıyla hareket eden yasadışı terör örgütlerinin eylemlerini meşru göstermek, teşvik et A Sanal da olsa odalar kapalı! Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın tüm bölümlerini bir araya getiren 360 derece panoramik sanal tur, Cumhurbaşkanlığı’nın kurumsal internet sayfasında yapılan güncellemeyle kullanıcılara sunuldu. Cumhurbaşkanlığı Sarayı, 360 derece panoramik sanal tur uygulamasıyla artık herkese bir tık uzaklıkta, ama odaların içinin görüntüsüne ulaşmak yine mümkün değil. 20 milyar lirayı aştı Marmara İletişim’i karıştıran söylenti Yeni Şafak yazarı Prof. Dr. Ergün Yıldırım’ın dekan olacağı iddiası tartışma yarattı. armara Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde dekan sorunu yaşanıyor. Marmara İletişim Mezunları Derneği (İLMED) yaptığı açıklama fakülte dekanlığına Yeni Şafak yazarı Prof. Dr. Ergün Yıldırım’ın getirilmek istendiğini ileri sürdü. Gümüşhane’de AKP’den milletvekili aday adayı olabilmek için Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’ndeki dekanlık görevinden istifa eden Yusuf M Devran’ın ardından boş kalan Ergün Yıldırım koltuğa geçici olarak Prof. Dr. Selma Ulus getirilmişti. Memurlar.net’te ve Milliyet gazetesinde 2 Haziran tarihinde yayımlanan ilanda Gazetecilik Bölümü/Genel Gazetecilik Ana Bilim Dalı’na atanacak bir profesörde “siyaset, din, kültür ve bilgi sosyolojisi alanlarında çalışmış olmak” koşulunu arandığı açıklandı. Bu nun üzerine kulislerde iletişim fakültesi öğretim görevlilerinin huzursuz olduğu ve bu ilana itiraz ettiği konuşuluyor. İLMED de dün “Fakülte içinde dekanlığa atanabilecek nitelik ve deneyimde 20’nin üzerinde ‘iletişimci’ profesör varken dışarıdan dekan istemiyoruz” başlıklı bir açıklama yaptı. mek ve övmek” suçlarını işlediklerini iddia etti. SBF öğretim elemanları Nail Dertli, Onur Can Taştan, Aysun Gezen, Celil Kaya ve İletişim Fakültesi öğretim elemanı İlkay Kara ile SBF lisansüstü öğrencisi Bedri Sinan Güneş hakkında soruşturma açıldı. Asistan Ozan Değer’e ise twitter hesabından paylaştığı iletileri nedeniyle Cumhurbaşkanlığı’na hakaret suçundan başka bir soruşturma açıldı. AÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi Akademik Kurulu ise soruşturmanın ifade özgürlüğüne aykırı olduğuna dikkat çekerek “derhal geri çekilmemesi durumunda ulusal ve uluslararası kamuoyunun seferber edileceğini” bildirdi. Açıklamada “Üniversitenin insanların siyasal görüşlerine müdahale etme hakkı bulunmamaktadır. Üniversitede kişilerin twitter üzerinden ifade ettikleri görüşleri nedeniyle soruşturulması düşünce özgürlüğüne idare eliyle müdahale demektir” denildi. Adama göre ilan Açıklamada, Milliyet gazetesi ve Memurlar.net’te yer alan kadro ilanına değinilerek “Yani ‘adama göre ilan’ ile bir anlamda adayını ilan etti: Prof. Dr. Ergün Yıldırım” denildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet azetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) dönem sözcülüğünü Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, TGC Başkanı Turgay Olcayto’dan devir aldı. Türenç, basın ve ifade özgürlüğü için mücadele edeceklerini söyledi. Cağaloğlu’ndaki TGC Lokali’nde düzenlenen törende GÖP Dönem Sözcülüğü Basın Konseyi’nde G konuşan Türenç, “ki büyük sorunumuz var: Yargı Bağımsızlığı ve Basın Özgürlüğü. Basın Özgürlüğü açısından çok sıkıntı içerisindeyiz. Eleştirel ruhun yok edilmesi medyayı bitiriyor. Bu da Sansür ve otosansürü beraberinde getiriyor” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle