16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 26 Haziran 2015 haber EDİTÖR: CANER ÖZTÜRK 4 Sofra esprileri dünyanın dilinde ABD’nin önde gelen gazetelerinden Washington Post, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın pazar günü Diyanet yetkililerini ağırladığı dev iftar sofrasına dair sosyal medyada dolaşan esprili görselleri okuyucularıyla paylaştı. Sofrada dev pizza ve hurmanın yer aldığı görsellere yer verilen internet sitesindeki haberde sosyal medya kullanıcılarının tepkilerine dikkat çekildi. Grup Yorum dava açmalı eçimler geçip, gitti, mitingler bitti, ama büyük kentlerde yine meydanlar insan almıyor. Geçenlerde Adana’da Uğur Mumcu Meydanı’nda 70 bin kişi toplanmıştı, ardından İzmir’de Gündoğan’da bir araya gelenler 400 bine ulaştı. Siyasi parti liderlerini kıskandıran bu kalabalık meydanlar otuzuncu yılını kutlayan Grup Yorum’un eseri. Bu böyle devam edecek ve konserler zincirinin üçüncü halkası Ankara Sıhhiye Meydanı’nda olacaktı. Olacaktı ama, Ankara Valiliği izin vermedi. Valiliğin nedeni ise “konserin bazı kesimlerin tepkisini çekmesi olasılığı”. Aslında Valiliği’nin varlık nedeni böyle bir olasılığın gerçeğe dönüşmesinin önüne geçmek. Başka bir deyişle bazı kesimlerin tepkilerinin özgürlüğü kısıtlamasını engellemek. Valilik devletin o ildeki temsilcisidir ve devletin işlevinin orada yürütülmesini sağlar. Devletin görevi, vatandaşın ifade özgürlüğünü kullanmasının önündeki engelleri kaldırmak, yani olayımızda Sıhhiye Meydanı’nda konserin yapılmasını sağlamaktır. Ne zaman bir özgürlüğün kullanılması söz konusu olursa, onun alanını temizlemek, devletin, asli görevidir. Valilik onu yapacağı yerde, “Kusura bakmayın devlet asli görevini yerine getiremiyor, sizden de, özgürlüklerinizin çiğnenmesine boyun eğmenizi istiyor” diyor. HHH Bu devletin iflasının, aczinin devlet tarafından ilanıdır. Eğer konserin toplumun bazı kesimlerinin tepkisini çekmesi ihtimali var ise, o takdirde Grup Yorum’un Ankara Valiliği’ne başvurarak, “Böyle böyle bir duyum aldık, lütfen konserimizin olaysız geçmesi için gerekli önlemleri yürürlüğe koyun!” demesi, Valiliğin de bu istemin gereğini yerine getirmesi gerekir. Oysa son zamanlarda sıkça başvurulan tersi bir uygulama var. Devlet aygıtının baskı düzeneklerine başvurmaktan hiç çekinmeyen işbaşındaki siyasal iktidar, kimi zaman hoşuna gitmeyen düşünce ve eylemlere karşı dolaylı mekanizmaları, bunun sivil bir yansıması olan mahalle baskısını veya herhangi bir güya sivil tepki mekanizmasını aracıları vasıtasıyla harekete geçiriyor, sonra da kendi önlemekle görevli olduğu baskıya seyirci kalarak, bir anlamda devlet gücünü ondan yana seferber ediyor. Oysa devletin gücü yasal hakların, temel hak ve özgürlüklerin bu tür baskılardan uzak, özgürce kullanılmalarını sağlamaktır. Ama özellikle AKP çevrelerinin görüşlerine çok itibar ettikleri Hayrettin Karaman’ın ön ayak olduğu bu buluş ile temel hak ve özgürlükler, tümüyle ayaklar altına alınmaktadır. HHH Bu gibi durumlarda vatandaş devleti asli görevi konusunda uyararak görevini yapmaya çağırmalıdır. Devlet yine de görevini savsakladığı takdirde, bu hizmet kusuru karşısında, vatandaş, yargı yoluna başvurarak, onu hizmetin geriğini yerine getirmeye davet etmelidir. Olayımızda Grup Yorum, Ankara Valiliği’nin bu tutumu karşısında yargı yoluna gitmelidir. “Yargının bugünkü hali gözler önündeyken, böyle bir başvuru ne yarar sağlayabilir ki?” çıkışı ilk bakışta haklı gibi görünse bile, başvuruda direnip Anayasa Mahkemesi’ne (AYM), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar gitmek gerekir. Despot iktidarlar karşısında demokrasi savaşımı böyle güç ve sabır isteyen bir süreçtir. Ayrıca unutmamak gerekir ki, kamuoyunda despotizm karşısındaki tepkiler artmaktadır. Nitekim bu son seçimlerle bir ölçüde parlamento aritmetiğine de yansımış bulunmaktadır. Evet, Grup Yorum Ankara Valiliği’ne karşı yargı yoluna başvurmalıdır. S Siyaset bilimciler ve sosyologlar Erdoğan’ın mağduriyet edebiyatıyla tabanını korumaya çalıştığını söyledi umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Bize zenci Türkler diyorlar” sözlerini siyaset bilimciler ve sosyologlar, mazlum ve mağdur edebiyatı yapıldığı ancak bunun artık AKP’nin kendi seçmenlerine bile inandırıcı gelmediği şeklinde yorumladı. Erdoğan önceki gün muhtarlarla bir araya geldiği iftarda ana muhalefet partisini beyaz Türk olarak konumlandırarak ‘‘Aradan sıyrılıp çıkanlar hep zenci Türk olarak görülmüştür. İşte biz de onlardanız. Onlar hep en iyi işlerde çalışır; ama kapıcının çocuğu, kapıcı kalacak derler. Kendisi en iyi konutlarda oturur; ama yoksulu gecekonduya mahkum eder” diye konuştu. Siyaset bilimci ve sosyologlar Erdoğan’ın cümlelerini Cumhuriyet’e yorumladı. Süleyman Şah Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı ‘Zenciliği’ zekâya hakaret C Doç.Dr. Uğur Kömeçoğlu: Seçimlerden önce, Erdoğan böyle bir imaj çizmiyordu. Muhaliflerini eleştirmek adına kullandığı ‘Siz kendinizi ne sanıyorsunuz yahu’ ifadeleri de siyahi bir tavır değil. Türkiye’de siyah muamelesi görmüş ve görmekte olan kesim Kürt vatandaşlarımızdır. Devasa lüks bir sarayda yaşayan, Başbakanlık’ın örtülü ödeneğini kullanan bir muktedirin eziklik söylemini kullanması AKP seçmenine bile inandırıcı gelmez. İslamcı siyaset mağdur ve mazlum olmadığı gibi mağrur, zengin ve muktedir.” İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. İnci Özkan Kerestecioğlu: AKP mazlum ve mağdur edebiyatıyla iktidar olmuş bir parti. Bugün 13 yıllık iktidarından sonra, Cumhuriyetin neredeyse bütün kurumlarına nüfuz etmiş topyekun iktidarından sonra bu mağduriyetin hiçbir karşılığı yok. Uluslararası Kültürel Araştırma Merkezi Prof. İlhan Kaya: “Geçmişin ayrımcılıklarını hatırlatarak oy tabanını korumak istiyor. Ancak ne devlet eski devlet, ne CHP eski CHP, ne de muhafazakârlar eski muhafazakârlar. Erdoğan’ın bu söyleminin bugün için bir önemi yok. Süleyman Şah Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşe Maya Arakon: Bu pahalı iftar skandalından sonra ‘fakir evlerine konuk olma’ senaryoları da kırılan bu potu düzeltmek için olsa gerek. Kendi seçmeninin zekasına bu derece hakaret etmek ve aptal yerine koymak gerçekten çok şaşırtıcı. Nişantaşı Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Nil Mutluer: AKP 13 yıldır iktidarda olmasına rağmen kendisini var eden popülist mağduriyet söylemini devam ettirdi. Kadınların başörtüsü yüzünden mağduriyetleri bizzat siyasal İslamcı anlayış tarafından oldukça yakın bir zamana kadar sürdürüldü. Yolsuzlukların üzerine gitmeyen, gereksiz büyük harcama kalemleri dolaşırken bu söyleme kim ne kadar inanıyor orası şüpheli.” İSTANBUL/Cumhuriyet Sarayı hukuka uydurma çabası Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın “hukuka uygun olduğu” yönündeki iktidar iddialarına bu sefer yargıdan destek geldi. Ankara yerel mahkemesi Sarayın üzerinde bulunduğu alanın SİT statüsünün kaldırılamayacağına hükmetmişti. Danıştay 14. daire bu kararı iptal etti. Daire, Cumhurbaşkanlığı hizmet binasının yer aldığı alana yönelik 22 Mayıs 2014 tarihli kararla, yerel mahkemenin tarihi sit statüsünün kaldırılmasına ilişkin işlem hakkında verdiği iptal kararının yürütmesini durdurdu. Yüksek Mahkemenin bu kararının gerekçesinde, söz konusu alanın tarihi sit özelliklerini taşımadığının açıkça ifade edildiği belirtildi. Vekilime her şey indirimli fiyatına Eski ve yeni milletvekillerine giyim, araba, akaryakıt ve telefon olmak üzere pek çok alanda indirim sağlandı EMİNE KAPLAN Davutoğlu verdiği iftara Nabi Avcı’yı özellikle çağırdı. (AA) Milletin gözünden kaçmıyor Davutoğlu AKP’li belediyelerle ilgili şikayetlerin geldiğini, işini evini, arabasını büyütenler olduğunu söyledi EMİNE KAPLAN aşbakan Ahmet Davutoğlu, milletvekilleriyle yaptığı toplantıda, AKP’li belediyelerle ilgili şikayetlerin geldiğini belirterek, belediye meclisi ya da il ve ilçe yönetimine giren AKP’lilerden evini arabasını değiştiren, işini büyütenlerin olduğunu belirterek, “Bunları kontrol altına almamız lazım. Bunlar milletin gözünden kaçmıyor. Partiyi yıpratıyor” dedi. İç Anadolu, Ege ve Akdeniz milletvekilleri ağırlıklı olarak MHP ile koalisyon yapılması gerektiğini belirtirken, Marmara ve Karadeniz vekillerin B de MHP ve CHP eşit oranda dile getirildi. Çözüm sürecinin oy kaybına neden olduğu yönündeki eleştirilere Davutoğlu “Bu süreç, bırakılabilecek bir süreç değil” dediği öğrenildi. Davutoğlu, bütün liderleri nezaketen ziyaret edeceğini, bu görüşmelere kırmızı çizgiyle gitmeyeceğini belirterek, “İlla hükümette de olmak için de değer ve ilkeleremizden taviz vermeyiz. Milletin çıkarlarını gözeterek samimi şekilde koalisyonu deneyeceğiz. Ama seçime de hazırlıklıyız, seçim bizim şiarımızda var” dedi. Davutoğlu, kamuoyu anketinde parti tabanının MHP’yi istediği sonucunun çıktığı bilgisini verdi. Nabi Avcı kesin gibi Davutoğlu partisinin Meclis Başkan adayının bugün açıklanacağını bildirdi. Davutoğlu’nun, adaylık için adı geçen Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’yı dün Ankara’ya çağırdığı öğrenilirken Avcı’nın İstanbul Özel Pangaltı Ermeni Lisesi’nde düzenlenen iftar programını iptal edip milletvekilleri ile düzenlenen iftara katılması dikkat çekti. Sürpriz program iptali ve davet Avcı’nın Meclis Başkan adaylığının kesinleşmek üzere olduğu yorumlarına yol açtı. l SİNAN TARTANOĞLU aaşları, özlük hakları ve emeklilikleri sık sık tartışma konusu olan milletvekillerine, Türk Parlamenter Birliği’nin çalışmalarıyla bazı kurumlarla özel anlaşma yapılarak giyim, araba, akarkayıt, telefon, sağlık, yemek takımları, hızlı tren alanlarında indirim sağlandı. Türk Parlamenterler Birliği’nin faaliyet raporunda, birlik üyesi eski ve yeni milletvekillerine tanınan indirim ve kolaylıklar şöyle anlatıldı: Sağlık: Birliğimiz ve TBMM’nin ilgili başkanlığı ortak çalışmalar neticesinde devlet ve özel hastanelerle anlaşma yaparak üyelerimizin sağlık konusunda daha geniş imkânlardan yararlanmasına katkı sağlanmıştır. Anlaşma yapılan hastaneler şöyle: Gazi, Ankara, Hacettepe, Ege, Akdeniz, Gaziantep, Medipol, İstanbul, Selçuk, Karadeniz Teknik, Necmettin Erbakan, Yıldırım Beyazıt, Kocatepe, Bezmialem, Marmara ve 100. Yıl üniversiteleri tıp fakülteleri. Giyim: Üyelerimizin ülkemizin belirgin markalarından tenzilat yapılarak alışveriş yapmaları sağlanmıştır. Bu kapsamda Sarar, Çift Geyik Karaca, Desa şirketleriyle sözleşme imzalanmıştır. Hızlı trende VIP: Hızlı tren M yolculuğu yapan üyelerimizin TCDD istasyonlarında ve tren yolculuklarında VIP hizmeti almalarını sağlayan kartlar işlevsel hale getirilmiştir. Akaryakıtta indirim: Yapılan protokoller çerçevesinde üyelerimizin tenzilatlı yakıt almaları için Boilerplate OMV Petrol Ofisi ve Opet ile anlaşmalar yapılmıştır. Otomobil kampanyaları: Skoda, Citroen ve Pegeuot marka temsilcileriyle yapılan sözleşmelerle üyelerimizin tenzilatlı otomobil almaları sağlanırken, diğer yandan aynı markaların servislerinde otomobil bakım hizmetlerinin de tenzilatlı şekilde devam etmesi sağlanmıştır. Ayrıca oto lastiği ve oto bakımları konusunda yetkili firmalarla da anlaşma sağlanmıştır. Paşabahçe ile yapılan görüşmelerle üyelerimizin Paşabahçe ürünlerinden tenzilatlı olarak yararlanmalarının yanı sıra İş Bankası ile yapılan sözleşme ile İş Kültür Yayınları’nın üyelerimizin tenzilatlı şekilde yararlanmaları sağlanmıştır. İletişim: AVEA ile yapılan anlaşma ile üyelerimiz ve yakınlarına uygun tarife ile iletişim kurmalarına imkân sağlanmış, aynı çalışmalar Turkcell ile yapılan ön görüşmelerden sonra üyelerimize duyurulacaktır. ANKARA Yemek takımları “Gâvurdan dost olmaz” Erdoğan: “gururlu ve zenci bir Türk’üm” ZENCİ UÇAĞI İhbarlarınız için: [email protected] İftar davetlerinde muhtarlar unutuldu zannediyorduk ki... ZENCİ ARABASI ZENCİ EVİ C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle