23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 26 Nisan 2015 haber EDİTÖR: HAYRİ ARSLAN TASARIM: YALÇIN ERZAN 16 ‘Fransa taraflı’ Yalnızlık Ankara 1915 olayları ile ilgili Fransa’ya sert eleştirilerde bulundu 915’te yaşananları “Ermeni Soykırımı” diye tanıyan ve Ermenistan’daki 100. yıl törenlerine katılan liderleri kınama bombardımanına tutan Ankara, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck ve ABD Başkanı Barack Obama’nın ardından Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ile Başbakanı Manuel Valls’i fırçaladı. Dışişleri, Hollande’a, “24 Nisan 2015’te Erivan’da düzenlenen ve iddia edildiği gibi geçmişte yaşanan kayıpların anılmasından çok, Türk kimliğine, tarihine ve toplumuna yönelik iftiraların dillendirildiği bir tören şeklinde cereyan eden etkinliklere iştirak ederek, Ermeni anlatısına verdiği desteğini tekrarlaon uluslararası soykırımla ilgili gelişmeler Türkiyemizi yalnızlaştıran bir konuma sürükledi. Medyadaki haberler, Dışişleri Bakanlığı’nın başta ABD Başkanı Obama’ya, Rusya’ya, Almanya ve Fransa’ya karşı sert açıklamaları bu saptamayı doğruluyor. Bu yıl da aylarca Obama’nın 23 Nisan konuşmasında soykırım demesini engellemeye çalıştık. ABD Başkanı pekâlâ soykırım demeyeceğini, geçen yıllarda olduğu gibi Ermeni sorununu büyük felaket diye geçiştireceğini önceden bildirdi. Meğer bu öncelikli bildirim Türkiye’nin sert tepkilerini önlemek, Türkçesi Türkiye’yi uyutmak içinmiş! Bizimkiler eh işte başkan soykırım demeyecek diye öylesine rahatladırlar ki... …hatta Bay RTE de zaten ben Obama’dan soykırım demesini beklemiyorum demişti ya; işte soykırım demeyeceğini bildirdi. Başkan Ermenistan’ı bize yeğlemedi diye öylesine rahatladıkları sırada… …meğer beterin beteri varmış: Başkan Obama soykırım demedi, sözünde durdu ama konuşmasında keşke soykırım deseydi de geçen yıllardaki mesajlarının ötesinde soykırımı tanımlayan ifadeler kullanmasaydı ve … Geçen yüzyılın en büyük soykırımı diyen Papa’nın görüşlerini açıklamasından büyük memnuniyet duyduğunu söylemeseydi diyecek durumdalar şimdi… HHH Bay RTE’nin “başkan”ın soykırım demeyeceğine adeta güvence vermesinden sonra Obama’nın soykırıma yan tutan konuşması üzerine, Dışişleri Bakanlığı, Washington’a postaladığı açıklamada başkana, “Tarafgir adalet anlayışınızı reddediyoruz” demekle yetinmek zorunda kaldı. HHH Soykırım içerikli bu saptamalar büyük dostumuz, müttefikimiz ABD’nin başkanına ait diye hayıflanırken bir başka dost ülke Almanya’nın cumhurbaşkanı ve arkasından da parlamento başkanı soykırım dedi. Parlamentoda soykırım karar metni görüşmelerini izlemeye gelen Başbakan Merkel de soykırım demiyor ama Ermenilerin soykırımın sembolü kabul ettiği “unutma beni” çiçeğinin renginde mormavi ceket giyerek adeta soykırıma karşı durumumuzla alay ediyor... Koşa koşa Erivan’daki anma törenine giden Rusya başkanına, Dışişleri Bakanlığı’nın “Soykırımın ne olduğunu sen çok iyi bilirsin” diye gönderdiği mesajı Putin umursamıyor bile. Fransa Cumhurbaşkanı Hollande ülkesindeki Ermeni oylarını küstürmemek için Erivan’da. HHH Meğer ne çok dostumuz varmış. Soykırım gibi çürük kimi dayanakları olan bir iddianın peşine takıldılar. Dostluk maskeleri düştü ve ama soykırımı tanıyarak bizi yalnız bırakan ülkelerdeki elçimizi merkeze çağırarak ya da Dışişleri Bakanlığı’nın diplomatik üslupla hakaret içerikli mesajlarıyla yetinmekten başka şu sıra yapacağımız bir şey de yok! HHH Bir umut işte; ola ki bu iktidar AP’nin soykırımın kararından sonraki beklenmedik gelişmelerle sarsılır ve… … ülkeler arası dostluğu zamanı geldiğinde dost bildiğimiz ülkelerin böylesine kolaylıkla unutabilmesinden dersler çıkarır. Tabii bu olasılık acaba sorusu ile sonuçlanıyor. Çünkü Bay RTE, ulusal gurur günümüz Çanakkale kara savaşlarındaki zaferleri ve şehitleri anma törenine bile bir başkan tavrıyla muhalefeti davet etmeyerek nasıl bir kafa yapısına sahip olduğunu göstermiş oldu. Bu kafadan soykırım sorununu ulusal onurumuzu zedelemeden çözmesini beklemek akıllara zarar! Abesle iştigal demek! S 1 Gauck’un konuşmasına “Türk halkı unutmayacak ve affetmeyecek” diye çatan Dışişleri, en sert tepkiyi Rusya’ya göstermiş, geçmişteki katliam, sürme ve toplu cezalandırmaları hatırlatarak “Soykırımı en iyi siz bilirsiniz” demişti. François Hollande mıştır” tepkisini gösterdi. Açıklamada, Paris’te Ermenilerin töreninde konuşan Valls için de “Tarihten barış ve dostluk değil, husumet çıkarma üzerine kurulu bir etkinliğe katılarak tarihsel gerçekleri çarpıtan ve hukuku tahrif eden ifadeler kullanmıştır” çıkışını yaptı. “Hollande’dan törenler sırasında, Osmanlı’nın çöküşünde hangi dine ve etnik kökene mensup olurManuel Valls sa olsun, tüm vatandaşların büyük acılar yaşadıklarını teslim etmesi beklenirdi. Bu Fransa’daki 600 bin Türk tarafından da olumlu ve kucaklayıcı bir davranış olarak görülürdü” denilen açıklamada “Fransa’nın ayrımcı ve tarafgir tutumunun reddedilip kınandığı” belirtildi. Öncesinde Obama’nın açıklamasına “gerçeklerden kopuk ve sorunlu”, Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise Türkiye’nin stratejik ortakları olduğunu ve Putin’in Erivan’daki törene katılımının Ankara ile ilişkileri olumsuz etkilemeyeceğini söyledi. Peskov, “Başkanımızın diğer ülke liderleriyle beraber Erivan’da olması doğal. Putin’in konuşmasını dikkatle okumak çok önemli. Aynı zamanda Türkiye’nin stratejik ortağımız olduğunu unutmamak da gerekli” dedi. l İSTANBUL Göçkırım! nsanlık tarihine en çok yön veren durum nedir sorusuna verilebilecek başlıca yanıt şudur: Göç… Bu nedenle tarihi ve göçü yan yana getiren tarif şöyledir: Göç tarihin motorudur. Asya’dan Avrupa’ya, Avrupa’dan Amerika’ya göç, tarihin akışını değiştirecek kadar önemli olmuştur. Daha iyi bir yaşam arayışının sonucu olarak gündeme gelen göçün tek nedeni bu değildir. Yine tarih, zorunlu olarak yaşanan ve içinde tarifsiz acılar barındıran pek çok göçe tanıklık etmiştir. Böylesi göçler o kadar büyük acılar doğurmuştur ki, kırım ve kıyımla birlikte anılmıştır. Anadolu insanı da bunun acısını, sancısını çok çektiği için şu tanım kuşaktan kuşağa yer etmiştir: İki göç bir yangın eder! Anadolu için yapılan şu tarifi de göçle birlikte paylaşmak gerek: Kavimler kapısı… HHH Anadolu’nun 1915’ini özetlemek gerekirse şu üç önemli olayı yan yana koymamız yeterli olacaktır: 1914’ün sonu 1915’in başındaki Sarıkamış dramı. 24 Nisan 1915’te Osmanlı Meclisi’nin aldığı kararla başlayan Ermeni zorunlu göçü. 25 Nisan 1915’te Çanakkale deniz savaşını kaybedince karadan büyük bir taarruza girişen emperyalist ülkelerin Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri dehasıyla durduruluşu. Devamında Türkiye Cumhuriyeti’nin önsözünü oluşturan büyük bir destanın yazılışı. Dram, trajedi, zafer… Üçü de bizim gerçeğimizdir. Ermenilerin yaşadığı büyük acı bağlamında vurgulamak gerekirse Birinci Dünya Savaşı tarihin cephesi en geniş savaşı olmuştur. Tarihte ilk kez cephe kavramı anlamını yitirmiş, savaşa katılan ülkelerin neredeyse tüm toprakları savaş alanı gibi olmuştur. 20. yüzyılın ilk 20 yıllık diliminde Balkanlar, Kafkaslar başta olmak üzere Anadolu’ya milyonlarca insan yönelmiş, bunların yaklaşık üçte biri menzile varmadan yolda değişik nedenlerle yaşamını yitirmiştir. Anadolu’ya gelen kadar Anadolu’dan ayrılan, ayrılmak zorunda kalan da olmuştur. HHH Ermenilerin yaşadığı acıları en iyi anlayabilecek toplumların başında Türkler gelir. Çünkü benzerini onlar da yaşamıştır. Ancak Ermenilerin yaşadıklarını, “benzeri bizim de başımıza gelmişti” diye de geçiştiremeyiz. 100. yıl bu topraklarda yaşanan tüm acılarla yüz yüze gelinmesini sağlayabilir, bu acıları hiçbir küresel gücün kendi politikaları için kullanamayacağı bir zemin oluşturulabilirdi. Bu anlamda en büyük talihsizlik AKP hükümetidir. Çanakkale zaferinde bile iç ayrımcılık yapan bir zihniyetten tarihe aklın ve bilimin ışığında bakması beklenemezdi. Öyle oldu. Atatürk’ün dış politika anlayışını, Türkiye’nin etrafında bir barış halkası kurma politikasını biraz özümseyip uygulayabilseydik şimdiye çoktan TürkiyeErmenistan sınırı açılmış olurdu. İki ülke arasına başka bir ülkenin giremeyeceği bağlar kurulurdu. Ermenilerin yaşadığına bu köşenin diliyle bir tanım üretmek gerekirse şunu söyleyebiliriz: Göçkırım… Bunun başlıca sorumlularını bulmak için Birinci Dünya Savaşı’nı iyi okumak yeterlidir. İ Putin tınmadı Emekli diplomatlar yürüdü Emekli diplomatlar, ASALA terör örgütü tarafından yurtdışında görevleri sırasında katledilen meslektaşları için “Şehitlere Saygı Yürüyüşü” düzenledi. Yürüyüşte 1915 olaylarının 100. yılındaki konuşmasında “Büyük felaket” ifadesini kullanan ABD Başkanı Obama için de “Hüseyin Obama, Ermeni meselesi büyük felaket değil büyük yalandır” dövizi taşındı. 6 diplomat ve ailelerinin tek tek isimleri okunurken her ismin ardından grup, “Aramızda” diye bağırdı. l ANKARA / Cumhuriyet Bürosu Ankara bu kez de büyükelçi çekmedi Türkiye, Rusya’dan sonra Bulgaristan için de tavrını sürdürmedi 1915 olaylarının 100. yıldönümünde parlamentolarda alınan soykırım kararlarının ardından Vatikan ve Viyana’da büyükelçileri çeken Ankara, bu tavrını Bulgaristan için de sürdürmedi. Türkiye, Moskova Büyükelçisini çekmediği gibi Sofya Büyükelçisi’nin de kalmasına karar verdi. Bulgaristan Parlamentosu’nun soykırım kararı karşısında Ankara’nın tek tepkisi Bulgaristan’ın Ankara Büyüelçisi Krasimir Tulechki’yi bakanlığa çağırmak oldu. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, parlamentonun kararına karşın “ATAKA Partisi aşırı milliyetçi, yabancı düşmanı, ırkçı ve AvrupaAtlantik değerleri karşıtı” diye tanımlanarak, “Türkiye’ye karşı dostça olmayan bir tavır ortaya koymuştur. Türkiye, tarihine yöneltilen bu iftirayı reddetmektedir” denildi. Açıklamada “Kararın TürkiyeBulgaristan ilişkilerinde olumsuz izler bırakacağı açıktır. Bu görüşlerimiz bugün Bakanlığımıza çağrılan Bulgaristan’ın Ankara Büyükelçisine de bildirilmiştir” ifadeleri kullanıldı. l ANKARA / Cumhuriyet Bürosu HDP’nin anmasına cop ve 6 gözaltı HDP’nin Kadıköy’de 1915 olaylarında yaşamını yitiren Ermenileri anma etkinliğine polis müdahale etti. Müdahalede 6 kişi gözaltına alındı. Kadıköy Altıyol Boğa Heykeli’nde toplanan ve yolları farklı noktalarda polis barikatıyla kesildiği halde yürümek isteyen HDP’lilere polis copla müdahale etti, 6 kişiyi de gözaltına aldı. Surp Takavor Kilise Meydanı’nda açıklama yapıldı. l İSTANBUL / Cumhuriyet ABD’de eylem gerginliği Türk ve Ermeni gruplar eylem yaptı. 2 grup arasında sözlü sataşma yaşandı. Ermenilerin Türk bayrağını yırtmak istemesiyle gerginlik arttı. BD’nin Washington ve Los Angeles şehirlerinde 1915’in 100. yıldönümü sebebiyle karşılıklı eylem yapan Türk ve Ermeni gruplar arasında tartışma çıktı. Washington’daki Türkiye Büyükelçiliği önünde 145 TürkAmerikan sivil toplum kuruluşunun katıldığı ‘Barış ve Dayanışma’ yürüyüşüne yaklaşık 7 bin kişi katıldı. Grup, pankartlar açarak, 14 Nisan’dan beri burada nöbet tutan grupla birleşti. Ardından Ermeni protestocular elçilik önüne gelip yolun karşısında toplandı ve Türkiye aleyhinde döviz ve pankartlar açtı. Gruplar arasında sözlü sataşma, Ermenilerin Türk bayrağını yere atıp A yırtmak istemesiyle tartışmaya dönüştü. Ermeni grubun önünden aracıyla Türk bayrağı sallayarak geçen bir Azerbaycan vatandaşını Ermeniler durdurarak bayrağı aldı. Aracından inerek Ermenilere karşılık vermek isteyen Azeri vatandaş ise çıkan arbedede polis tarafından gözaltına alındı. Polisin Azeri genci tartaklaması Türkler tarafından yuhalanarak protesto edildi. Kısa süreli gerginliğin ardından elçilik önündeki güvenlik görevlileri kavgayı ayırdı. Eylemler polisin güvenlik önlemleri altında akşam sona erdi. Türk grup elçilik binası önünden İstiklal Marşı söyleyerek ayrıldı. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle