23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Çarşamba 22 Nisan 2015 2050’de 1 milyar mülteci BM Genel Sekreteri Ban Kimun doğal felaketlerden kaynaklanan ekonomik kayıpların yılda 300 milyar dolara ulaştığını aktarıp “2050’de 1 milyon kişinin iklim değişikliği yüzünden yerinden yurdundan olacağını tahmin ediyoruz” dedi. EDİTÖR: GÜLRİZ ERGÖZ TASARIM: BETÜL BERİŞE Sırp uçağında kahve azizliği Sırbistan lideri Tomislav Nikoliç’i taşıyan uçak dökülen kahve yüzünden düşmenin eşiğinden döndü. Geçen hafta yardımcı pilot kabine dökülen kahveyi silmeye çalışırken, 10 bin metre irtifa kaybedilmiş. 17 IRAK IŞİD lideri Bağdadi ağır yaralanmış IŞİD lideri Ebubekir Bağdadi’nin martta ABD öncülüğündeki koalisyon bombardımanı sonucu ağır yaralandığı öne sürüldü. Guardian gazetesi, IŞİD bağlantılı Iraklı bir kaynağa dayanarak, başta hayati tehlikesi bulunan örgüt liderinin halefini seçmek için komutanların acil toplantı düzenlediğini, Bağdadi’nin daha sonra yavaş bir iyileşme dönemine girdiğini, ancak hâlâ örgütü günbegün komuta edemediğini yazdı. Bu yıl 30 bin göçmen Akdeniz’e gömülebilir En az 800 göçmene mezar olan teknenin kaptanı ve yardımcısı tutuklandı. Göç Örgütü: Bu yıl 30 binden fazla göçmen ölebilir rtadoğu ve Afrika’daki savaşlardan kaçanların Avrupa’ya varma umuduyla Akdeniz’de boğulmaları karşısında AB seyirci kalmakla eleştirilirken, insan kaçakçılarıyla nasıl mücadele edileceği başlı başına bir sorun. Bir Başka Çuval İncir... ış politikamızda ‘mahvedilmiş incir çuvallarından’ geçilmiyor. Hali pür melalimizi ortaya seren son örnek, Ermenistan’ın ‘soykırım’ tezini dünyaya, cihana mal eder hale gelmesi. Türkiye ile Ermenistan arasında 2009’da İsviçre’de imzalanan iki protokolü düşününce ‘neredeeen nereye’… 1915 olaylarının 100. yıldönümünde nabız tutmak için Ermenistan’dayız. Hrant Dink Vakfı’nın davetlisi olarak geldiğimiz Erivan’da her yer, 100. yıldönümünde sembol yapılan ‘unutmabeni’ çiçekleriyle bezeli. Oteller dünyadan ziyaretçilerle dolup taşıyor. Bu atmosferde Erivan’da sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilerdeki temaslarımız, bu kez ‘berheva edilen incir çuvalının’ mahiyetini gözümüze sokar nitelikte. 2009 protokollerine sonuna kadar direnmiş Ermeni milliyetçi solunun sembolü Taşnak Sutyun hareketinin Uluslararası Sekreteri Giro Manoyan’ın sözleri adeta işin özeti: “Protokoller imzalandığında ABD, Britanya, İsviçre ve İsrail ‘Zaten taraflar tarih komitesi kurulmasında uzlaştı. Türklerle Ermeniler aralarında bu meseleleri tartışacaklarsa biz niye soykırımı tanıma tasarılarını kabul edelim’ noktasına gelmişlerdi…” Bu sözler insanın yüreğine hançer misali saplanıyor. 2009’da Ermenistan’la ‘normalleşme’ için yaratılan havayı da uluslararası toplumun nazarlarının nasıl değiştirildiğini de anımsatıyor. Lakin köprülerin altından çok sular geçti. Anımsayalım... Dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Erivan’daki ‘futbol diplomasisini’ takip eden süreçte Dışişleri bakanları Ahmet Davutoğlu ile Eduard Nalbandyan’ın İsviçre’de imzaladığı protokollerle Ermenistan’ın ‘soykırım’ tezi kurulacak tarih alt komitesiyle tartışmaya açılmış, Erivan’ın 1921 Kars Antlaşması’yla çizilen Türkiye sınırını kabullenip olası toprak iddialarını gömmesi sağlanmıştı. Türkiye açısından ise protokoller, Dağlık Karabağ şartını barındırmasa bile Azerbaycan’ı ‘koruyup kollayacak’ şekilde ‘bölgesel uyuşmazlıkların uluslararası hukuka uygun barışçı çözümünü’ içermişti. Ermenistan’da milliyetçi cephenin sinir telleri gerildi. Hükümet zorlandı. İlk kez böyle bir metin Ermenistan kamuoyuna sunulmuştu. Soykırım, tazminat ve toprak talepleri gölgelenmişti. Ama protokolleri gömmek, Baku’dan yükselen ‘ihanet sesleri’ eşliğinde Azerbaycan’a koşan dönemin Türkiye başbakanına nasip oldu. Erdoğan ‘Karabağ şartını’ şifaen koyuverdi. Azerbaycan üzerinde hiçbir nüfuz kullanılamadı. Belli ki zaten yoktu! Bugün Papa Francesco’dan Avrupa Parlamentosu’na, hatta ‘Holocaust’ kamburu nedeniyle meseleye titiz ve ‘tarafsız’ bakan Almanya bile ‘soykırım’ tezini onaylamaktan söz ediyor. Erivan’daki törene Rusya, Fransa, Güney Kıbrıs ve Sırbistan liderleri ile 60 ülkeden devlet yetkilileri katılacak. ABD Başkanı Barack Obama’nın 24 Nisan’da ‘Medz Yaghern’ (Büyük Felaket) ifadesiyle yetineceğini düşünüyoruz. Manoyan ise 79 Mayıs’ta Washington’da Apostalik kiliselerinin düzenleyeceği ulusal anma törenine atıf yaparak, “Obama 24 Nisan’da demese, 79 Mayıs’ta diyecek” beklentisini aktarıyor. Manoyan, Türkiye’nin uluslararası planda geldiği durumu ağzımızda buruk tat bırakan şu espriyle anlatıyor. “Biz, Obama 9 Mayıs’ta da ‘soykırım’ dememişse, Amerika’daki Ermenilerin baskı yapmamasını söylüyoruz. Obama, Türkiye’nin cumhurbaşkanının bunu söylemesini beklesin.” Maalesef durum böyle... Erivan’a, protokollerden hemen sonra 2010 Martı’nda gelmiştim. İnsanlar sınırın açılma olasılığıyla heyecanlıydı. Bugün anketlere bakılırsa sınırın açılmasını isteyenlerin oranı sadece 52’de. ‘Ortak acı’, ‘ortak hafıza’ gibi mefhumlar mana ifade etmiyor. Hatta Türkiye’de bir avuç liberalin yürüttüğü ‘özür kampanyası’ da. Ermeniler Türkiye insanını değil Türk devletini sorumlu tutuyor. Hatta Osmanlı’yla yetinmeyip ‘mirasçısı olduğumuzu’ sürekli vurgulayanlara nazire olacak şekilde Türkiye Cumhuriyeti’nden hesap soruyorlar. Ve dış baskıların Türkiye’yi ‘diz çökmeye’ sürükleyeceğine olan inançları sağlam görünüyor. Peki dışarıdan görünen Türkiye? Tek yaptığımız dünyaya kakafonik sesler çıkartmak. Türkiye Başbakanı ‘hisli’ taziye mesajları yayımlarken Cumhurbaşbakanı bir kez daha 100 bin Ermeniyi sınırdışı etmekten bahsediyor. Bülent Arınç’tan “kasten soykırım yapmadı” türü laflar çıkıveriyor. Bize ise Erivan’da 100 yılın yarasının sembolü ‘unutmabeni’ çiçeklerine bakıp hüzünlenmek düşüyor… O D SURİYE ‘Fransa istihbaratı ile iletişimdeyiz’ Fransa’nın France 2 kanalına konuşan Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Suriye istihbaratının Fransız istihbarat temsilcileriyle iletişim halinde olduğunu, ancak fiili işbirliği yürütmediklerini söyledi. İletişimin Suriye’ye ziyarette bulunan bazı Fransız istihbarat yetkilileri üzerinden yürütüldüğünü, görüşme isteğinin Fransa’dan geldiğini aktaran Esad, Fransız istihbaratından bir şey talep etmediklerini belirtip “Teröristler hakkında bütün bilgilere sahibiz” dedi. Üst üste göçmen trajedileri karşısında AB dışişleri bakanlarının kabul ettikleri plan, kurtarma operasyonlarının kaynak ve çapını büyültmenin yanısıra şu öneriyle dikkat çekiyor: İnsan kaçakçılarının yakalanması, kullandıkları gemilerin ele geçirilmesi ya da batırılması için sistematik çaba harcanacak, bunun için sivil ve askeri operasyon düzenlenecek. Yarınki AB liderler zirvesinde askeri güçlerini seferber etmek istemeyen ülkelerin plana onay verip vermeyeceği merak konusu. Cumartesi Libya’dan kalkan teknede bugüne değinki en büyük göçmen felaketi yaşanırken, BM 1012 yaşlarında çocukların olduğu 800 ‘Kaçakçı tekneleri batırılabilir’ Batan tekneden 28 kişiyi kurtaran İtalyan gemisinde kaptan Malek (üstte) ile yardımcısı Bikhit’in 24 cesedin taşındığı sırada keyif çatan görüntüleri yayımlandı. kişinin öldüğünü duyurdu. İtalyan Savcılığı kurtulanlar içinde 27 yaşındaki Tunuslu Muhammed Ali Malek’in teknenin kaptanı, 25 yaşındaki Suriyeli Mahmud Bikhit’in yardımcısı olduğunu saptayıp tutukladı. Malek’in tekneyi aşırı doldurduğu ve yardıma gelen Portekiz kargo gemisine yanlış manevra yaparak teknenin batmasına yol açtığı belirtiliyor. Malek toplu ölüme yol açmak, gemiyi batırmak ve insan kaçakçılığıyla suçlanıyor. 300 kişinin teknenin 2.3. katlarına kilitlendiğinden, boğularak öldüğü sanılıyor. Akdeniz’de yılbaşından beri geçen yıl aynı dönemdekinden 30 kat fazla göçmen öldü. Uluslararası Göç Örgütü korkunç bir öngörüde bulundu: 2014’teki 3279 kurban sayısına bir kaç haftada ulaşılabilir. Yıl sonuna dek ölü sayısı 30 bini geçebilir. ‘Toplu öldürdüler’ YUNANİSTAN ABD ile 17 Kasım krizi büyüyor Yunanistan’da ABD ve Türkiye’den diplomatların öldürülmesinden sorumlu radikal sol örgütlerin üyeKsiros lerini serbest bırakmaya yönelik yasa çıkarılması, Atina ile Washinton arasında kriz çıkardı. Yunan parlamentosunun “terör” mahkumlarının da sağlık nedenleriyle evhapsine alınmasını içeren kararı kabul etmesinin ardından, ABD karar kapsamına girecek 17 Kasım örgütünün bombacısı Savvas Ksiros ile Devrimci Mücadele lideri Nikolos Maziotis’i “aranan töreristler” listesine aldı. CIA Atina istasyon şefini öldüren 17 Kasım, Türkiye’nin Atina Büyükelçiliği’nden de Çetin Görgü ve Ömer Haluk Sipahioğlu’nu öldürmüş, 3 kişiyi de yaralamıştı. Avrupa’ya umut yolculuğunda sondan bir önceki durak Libya. 1 milyona yakın Suriyeli ve Afrikalının Avrupa’ya kaçmayı beklediği tahmin edilen ülke, 2011’de Kaddafi’nin devrilmesinden beri kaosta. 5 hükümet değişti, ama çatışmalar dinmedi. İki rakip hükümete bağlı milislerin yanısıra, aralarında IŞİD kolunun da olduğu yüzlerce silahlı grup savaşıyor. İdeal ortam bulan insan kaçakçıları, Libya’nın Afrika’nın en yoksul ülkelerine Terör ve insan kaçakçılığı cenneti Libya komşu, İtalya’ya birkaç yüz millik mesafede olmasından faydalanıyor. Talep arttıkça, insan kaçakçıları pervasızlaşıyor. Paralarını ve pasaportlarını aldıkları göçmenleri, gerekirse silah zoruyla köhne teknelere dolduruyorlar. İtalya’ya kadar gitme gereği duymayan tacirler, açık denizde imdat çağrısı yapıp sürat tekneleriyle kaçıyor. Kaderine terk edilen göçmenleri kurtarmak İtalyan sahil güvenlik ekipleri ve ticari gemilere kalıyor. Suud Yemen saldırısını bitirdi Uluslararası baskı sonucu sivil katliamı yaratan ‘Kararlılık Fırtınası’ bitti. ‘Siyasi çözüm’ için Umudun Yeniden Tesisi’ başlıyor. Suudi Muhafızlar da göreve çağrıldı emen’de iktidarı ele geçiren Şii Husilere yönelik hava saldırılarında sivil katliamlarından başka bir şey elde edemeyen Suudi Arabistan, İran’ın barış planı eşliğinde uluslararası baskılar karşısında geri adım attı. Kararlılık Fırtınası operasyonunun sözcüsü Suudi general Ahmed Asıri, 2415 hava saldırısında füze ve ağır silahları imha hedefine ulaştıklarını ve devrik Yemen Cumhurbaşkanı Mansur Hadi’nin talebiyle operasyonu bitirdiklerini duyurdu. Asiri, Yemen’i yerle bir edip 2500’den fazla sivilin canını almalarının üzerine, “Umudun Yeniden Tesisi” adlı yeni operasyona ge Y çeceklerini açıkladı. Bugün başlayacak yeni operasyonun amacı sivillere yardım, yeniden inşa ve terörle mücadele olarak takdim edildi. Denizden ablukayı ve hareket eden Husi milisleri vurmayı devam ettireceklerini belirten Asiri “Husilerin yeniden harekete geçmesi ya da komşu ülkelere tehdit oluşturması” halinde yine askeri müdahalede bulunacaklarını söyledi. Öncesinde El Arabiya, Kral Selman’ın Suudi ordusunun en elit gücü olan 100 bin kişilik Ulusal Muhafızlara Yemen operasyonuna katılma emri verdiğini duyurdu. Bu da “kara 100 bin muhafız ABD ABD’nin Roosevelt uçak gemisi ve Normandy kruvazörünü Umman Denizi’ne yollamasıyla bölgedeki Amerikan gemisi sayısı 9’a çıktı. operasyonu mu başlıyor” sorusunu doğurdu. İran’ın Aden Körfezi çevresine 9 gemilik filo göndermesi üzerine ABD de USS Theodore Roosevelt uçak gemisi ve USS Normandy güdümlü füze donanımlı kruvazörünü Umman Denizine yolladı. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani Suud için “akli dengesizlik” teşhisi koydu. Siyah genç gözaltında öldü ABD’de özellikle siyahları hedef alan ölümcül polis şiddetine yönelik protestolar sürerken bu kez Baltimore’dan bir hafta önce gözaltına alınan ve bu sırada ağır yaralanan 25 yaşındaki siyah bir genç öldü. Dur ihtarına karşı kaçtığı için, kimi kaynağa göre bıçak taşıdığı iddiasıyla gözaltına alınan, polis aracına bindirilen Freddie Gray’in nasıl ölümcül yaralandığına soruşturma açıldı. Olayla ilgili olarak ilk etapta 6 polisin açığa alındığı duyuruldu. Baltimore Komiser Yardımcısı Jerry Rodriguez, otopsiye göre Gray’in omuriliğinden ölümcül yaralandığını söyledi. Sony: Bırakın Ortadoğu’da birbirlerini öldürsünler azışmaları ve belgeleri siber saldırıyla ifşa edilen Sony şirketi, bu kez de CEO’sunun İsrail hariç Ortadoğu için “bırakın birbirlerini öldürsünler” dediği iddiasıyla gündemde. CEO Michael Lynton, Obama yönetiminin Suriye politikasına iliş Rüşvet iddiası başbakan götürdü Adı rüşvet skandalına karışan Güney Kore Başbakanı Lee Wankoo dün istifa etti. Ay başında intihar eden Keangnam Yatırım Şirketi’nin eski başkanı, basına, Devlet Başkanı Park Geunhye’nin yardımcılarının yanısıra Lee’ye 2013’te 30 milyon won (yaklaşık 74 bin TL) rüşvet verdiğini söylemiş, intihar notunda da rüşvet verdiği 8 üst düzey yetkili arasında başbakanı anmıştı. Henüz iki aydır görevdeki Lee hakkında parlamento soruşturma başlattı. Suçlamaları kabul etmeyen Lee muhalefetten gelen baskılara daha fazla dayanamayarak görevinden ayrıldı. G. Kore’de 2004’te kabul edilen yasaya göre, seçim kampanyaları için 100 bin won üzerinde yardım almak yasak. Y kin Ekim 2014’te Washington Post’ta çıkan bir makaleyi kendisine gönderen yakınına şu yanıtı vermiş: “Düşecek ülkeler için arabulucuğa zaman harcamaya değer mi, emin değilim. Bu bir kar gaşa ve Amerika’nın orada bir rolü var mı emin değilim... Yahudi devletinin etrafındakilerin birbirini öldürmesine izin verelim ve tükenmelerinin ardından parçaları toplayalım.” İsrail’in geçen yıl 2500 can alan Gazze saldırısında fırlattığı füzelerdeki yol gösterici kamera sistemlerinin de Sony üretimi olduğu ortaya çıktı. IŞİD ile Taliban’dan karşılıklı cihat ilanı Afganistan’da TalibanIŞİD rekabeti büyürken, iki örgütün birbirine karşı cihat ilan ettikleri belirtildi. Helmand Emniyeti’nin elinde karşılıklı cihat ilanı belgeleri var. Rakip bildiri ve broşürlerde Taliban IŞİD’in Müslüman olmadığı, onlara karşı cihat yapılması gerektiğini dile getirilirken, IŞİD de “İslamdan çıkan Taliban’a karşı cihat” ilan ediyor. IŞİD maddi imkânlarıyla eski Taliban militanlarını ve gençleri kendine çekiyor. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle