19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 9 Mart 2015 EDİTÖR: CANER ÖZTÜRK TASARIM: BARIŞ AKTAŞ haber 5 TÜBİTAK sıfırlandı Hayvanat bahçesi müdürünün göreve getirildiği TÜBİTAK’ta dijital delilleri incelemek için uygun ve ehliyetli personel bulunamadı emaat operasyonunTÜBİTAK’ın önemGülen cemaatine yöneda tutuklandıktan sonli birimlerinden olan lik yasadışı dinleme sora sahte diplomalı olULAKBİM’e geçen ayruşturmasında “resmi duğu ortaya çıkan eski Bilim, larda Ankara Hayvanat belgede sahtecilik ve doTeknoloji ve Sanayi Bakanı NiBahçesi Müdürü Muslandırıcılık” suçundan tuhat Ergün’ün kardeşinin damatafa Sancar, müdür yartuklanan eski Bakan Nidı ile Ankara Hayvanat Bahdımcısı olarak atanmışhat Ergün’ün kardeşinin çesi Müdürü’nün atandığı TÜBİTAK mahketı. Sancar’ın özgeçmişindamadı Hasan Başaran’ın TÜBİTAK’ta ‘dijital delilleri’ inmenin dijital deise TÜBİTAK’ta çalıştıdeki “çalışma hayatı” böceleyecek personel olmadığı orlillerle ilgili rağı 2 yıl boyunca 423 bin lümünde Deniz Feneri taya çıktı. por hazırlanması TL aldığı kaydedilmişDergisi’nin de aralarında TÜBİTAK Bilişim ve Bilgi Gütalebini reddetti. olduğu çeşitli İslamcı der ti. Eski Bakan Ergün de venliği İleri Tekgilerin editörlüğü, reklam Başaran’ın TÜBİTAK’a nolojiler Araştırajansı kurucu ortaklığı ve girmesine yardım ettiği ma Merkezi (BİLhayvanat bahçesi müdür iddialarına, “En ufak katGEM) tarafından Gakım yok” diye yanıt verlüğü gibi işler yer alması ziantep Ağır Cemişti. dikkat çekmişti. za Mahkemesi’ne gönderilen yazı CANAN TÜBİTAK’ın işlevsiz COŞKUN maya konu harddisklerin koydu. Yazıda aynen “Kurumu söz konusu talebinize uygun hale getirildiğini bir incelenerek rapor hazırmuz dijital adli analiz inceleve ehliyetli personel bulunmakez daha gözler önülanması istendi. mesi yapabilecek personel ekidığından üzülerek talebinize ne serdi. TÜBİTAK’tan gelen yanıt ise binde son 6 ay içerisinde yaşaolumlu cevap verememekteyiz” Devam etmekte olan bir sonan yoğun değişim sebebi ile denildi. ruşturma kapsamında soruştur ise kurumun acziyetini ortaya C İki yıl boyunca 423 bin TL aldı ‘Mevzuat’ Mevzu Oldu! mesi, bu hükmü, 4 katı ibaBMM Genel Kurulu’nda, geçen haf resini iptal ettiği halde niçin ta salı günü İç Güvenlik sizin sitenizdeki 4562 sayıPaketi’nin Polis Akademisi’nin lı Kanun’da hâlâ 4 katı ibaresi var’ dedik. kaldırılmasıyla ilgili maddeBugün saat 17.24’te 4 kasi görüşülürken MHP’li Hasan Hüseyin Türkoğlu, o gün Res tı ibaresi vardı. Fakat biz bu telefon görüşmesini yaptıkmi Gazete’de yayımlanan bir tan sonra 17.52’de bu mevyönetmelik değişikliğini günzuat değiştirildi Anayasa deme getirdi: Mahkemesi’nin kararı doğrul“Bugün Resmi Gazete’de tusunda.” Başbakanlık Mevbir yönetmelik yayınlandı. zuatı Geliştirme ve Yayın GeO yönetmelik, bu okullarda nel Müdürlüğü’nün iheğitimi tamamlamamaline dikkat çeken dan ayrılanların tazmiTürkoğlu, başka bir nat ödemesine ilişkin soru işaretini gündebir yönetmelik. İşte bu me getirdi: yönetmelik burada. “Şimdi burada hüBu yönetmelikle 4 katı kümeti temsil eden yani okulda kendilerisayın bakana soruyone verilen eğitim masrum. rafının 4 katı tazmiBu mevzuat bilgi nat ödenmesine ilişkin sistemine güvenelim düzenleme yönetmeHasan mi? Bu mevzuat billikle çıkarılıyor.” Hüseyin gi sistemindeki kanunBunda ne var deniTürkoğlu lar güncel mi? Türkilebilir ancak Türkoğlu ye Büyük Millet Meclikonuştukça daha ilginç si burada kanun yapıyor, orabir durum ortaya çıktı: ya işlenmiyor mu, bu bir. İki, “4562 sayılı Kanun’un 15. Emniyet Genel Müdürlüğü, 4 maddesini Anayasa Mahkekatı ibaresi kaldırılmasına rağmesi, 4 katını hukuk devleti ilkesine uygun bulmadığı için ta men mevzuat sisteminde bulunan bu hüküm çerçevesinde 2012’de iptal etmiş anayasaokulu zamanında bitiremeyen ya aykırı olduğu için. bu zavallı çocuklardan bugüAncak biz bu yönetmelikne kadar, bugün bu yönetmeten dolayı Başbakanlık Mevlik değişikliğini yapana kadar zuatı Geliştirme birimini arakaç kişiden haksızca para aldık. ‘Kardeşim, sizin Anayamıştır? Kaç çocuk 4 kat ödesa Mahkemesi’nden haberimiştir?” niz yok mu? Anayasa Mahke T BTK’nin tüzüğüne Danıştay ‘dur’ dedi nternete yeni düzenlemeler getiren 5651 sayılı Kanun’a torba kanunla gelen ilaveler içinde yer alan “Erişim Sağlayıcıları Birliği”nin kuruluşuna ilişkin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun (BTK) kendi hazırlayıp kendi onayladığı tüzük Danıştay tarafından durduruldu. Birlik, hâkim ve TİB tarafından verilen internet sitelerine erişimin engellenmesi kararlarını uygulamak için kurulmuştu. Erişim Sağlayıcıları Birliği kurulması konusunda BTK İ 2014 Nisan ayında kendi hazırladığı tüzüğü yine kendi onaylamıştı ancak kanunda erişim sağlayıcı firmaların dörtte biri tarafından onaylanması istenen tüzüğe, 300 erişim sağlayıcısı imza atmak istemeyince BTK kural değiştirerek abonesi olanları erişim sağlayıcıları sayacağını belirtmişti. 12 firma ile imzalanan tüzük BTK tarafından onaylandı. BTK, Telekom İşletmeciler Derneği’nin 116 firmanın katılımıyla hazırladığı tüzüğü ise dikkate almamıştı. l CANAN COŞKUN Bakandan Kürdistan’lı harita Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in dün Twitter’dan “Ülkelerdeki 2. büyük etnik gruba göre Avrupa haritası çizmişler, işte ortaya çıkan tablo” başlığıyla paylaştığı haritada Türkiye’nin tamamı Kürdistan bayraklı görülüyor. Şimşek’in bir tweeti alıntılayarak gönderdiği mesajındaki haritada Almanya başta 4 ülkede ise en büyük 2. etnik grup Türkler olduğu için Türk bayrağı ile gösteriliyor. l Haber Merkezi Siyasetçilerin ‘Ecdat’ Sınavı! Erkek de bir türlü sevdiğini adece 2015’in ifade etme konusunda beceri başından bu yana 55 kazanamıyor.” kadın cinayete kurban Tarhan’ın sunumundan giderken TBMM Kadına anladığımız o ki dâhi, yüksek Yönelik Şiddetin Sebeplerini IQ’lu Einstein bile eşine Araştırma Komisyonu’nun “sevdiğini ifade edemiyor!” önemi de her geçen gün Tarhan’ın aynı gün yaptığı artıyor. Ancak komisyon ilginç sunumda çarpıcı bir örnek de denilebilecek sunumlara sahne her fırsatta “ecdatlarını örnek oluyor. Bunlardan bir tanesi aldığını söyleyen, onlardan psikiyatr, Prof. Dr. Nevzat örnekler veren” hatta ecdat Tarhan’ın yaptığı sunum. sevgisini abartıp, cumhuriyet Tarhan; şiddet, şiddetin için, “90 yıllık reklam arası sebepleri, şiddet eğilimli bitti” diyen siyasilere insanların psikolojik “gönderme” niteliği bozuklukları üzerine taşıyor. Tarhan, “Bir yaptığı sunumda insanı öfkelendiren “beynin değişik fikir nedir, hangi kural çalışma sistemlerini” zedelenmiştir buna anlatırken NOBEL bakmak gerekir” Fizik Ödülü sahibi diyerek, “ecdat”tan dünyanın en önemli şu örneği veriyor: bilim adamlarından “Mesela Kanuni Albert Einstein Sultan Süleyman... örneğini verdi: Kanuni, çok “NOBEL Fizik Albert Einstein öfkeliyken sinirli Ödülü sahibi, çok olduğu kişilerle yüksek IQ’su var, tartışmaya girmezmiş. ‘Şimdi mükemmel keman çalan, bu meseleyi konuşmayalım, satranç oynayan bir dahi... bu konu hakkındaki kararımı Ama... Eşine şunu söylüyor: ‘Seninle evli kalmamı istiyorsan birkaç gün sonra vereceğim’ dermiş. Çünkü öfkeliyken benden şikâyet etme, sağlıklı düşünemeyeceğini, yemeğimi üç öğün düzenli doğru karar veremeyeceğini olarak odama getir. Benden düşünüp kararını ertelermiş. dostluk ve yakınlık bekleme.’ Belki hepimizin bunu yapması Yani, kadın ve erkek beyninin gerekiyor.” işleyişini bilmeden çözüm Ne dersiniz, sizce bizim üretmek çok zor. Eğer bir kadın siyasiler gerçekten çok eşine ‘Beni anlamıyorsun’ övdükleri “ecdat”larını mı örnek dediği zaman bu ‘Beni yeteri alıyor? kadar sevmiyorsun’ demektir. S umartesi günü Cumhuriyet mutfağında olup da göreydiniz. Bir heyecan, bir telaş ve tabii kaçınılmaz olarak bir kargaşa. Keyifli bir kargaşa. Gececiler gazeteye öğleyin damlamış, “Ne yapsam da neyin ucundan tutsam” hesabı ile masadan masaya koşturuyor. Akşam olmuş, karanlık çoktan basmış, gündüz ekibi bir türlü paydos edip gitmiyor. Kaptanlar (Sırasıyla: Can Dündar, Tahir Özyurtseven, Doğan Satmış) üstlerine vazifeymiş gibi haber okuyup dizgi hatalarını düzeltiyor; öte yanda bir düzeltmen başlık öneriyor... Baktım ortalıkta dolanırken aslında ayaklarına dolanıyorum; sabahtan kafama koyduğumu yaptım ve baskı sorumlusunun eteğine yapışıp matbaanın yolunu tuttum. Esenyurt’taki (İstanbullu olmayanlar için açıklama: Yani neredeyse Bulgaristan sınırındaki) matbaanın kapısından girdim ve çivilendim. 20 yıl sonra ilk kez rotatif dediğimiz dev boyutlu baskı makinelerinin arasındayım ama ben kendimi NASA uzay üstünde sanıyorum. Ne rotatiflerin kulakları sağır eden gürültüsü, ne üstü başı, bıyığı kaşı mürekkep lekelerine bulanmış işçiler, ustalar, ustabaşılar. Cumhuriyet binasından uydu kanalı ile yollanan gazete sayfaları neredeyse el değ C Renkli Değil Zevkli meden kalıba aktarılıyor; kalıplar yine el değmemecesine baskı makinesine takılıyor. Ustalar birtakım düğmelere basarak renkleri ayarlıyor; kâğıdın altına, üstüne, yanına kaymış sayfaları düzeltiyor. Derken... Bütün sayfalar geldi, makineye takıldı, ayarlandı, baskıya hazırız ama bir türlü birinci sayfa gelmiyor. Gazetedeki elebaşılar telefonlarını açmıyor; “Yav beyler taşra hatlarını kaçıracağız, nerde şu lanet olası birinci sayfa? Yollayın şunu bre” diye gürleyeceğiz ama telefonlar sağır, uyarılar yerine ulaşmıyor. Derken... Geldi abi geldi, birinci sayfa da geldi. 20 yıl önceki, yani çok bayatlamış deneyimimle “Eh baskıya geçmek için en az bir buçuk, bilemedin bir saat var” derken 8 (yazıyla: Sekiz) dakika sonra ustabaşı gülümsedi: Tamamdır. Baskıya geçiyoruz... Vay be!.. Öyleyse haydi bakalım, vira bismillah!.. Rotatif dönmeye, dev makinenin ağzından yenilenmiş Cumhuriyet akmaya başladı... Her yanımı 20 yıldır hiç değişmemiş o boya kokusu kapladı. Sulugözlü biri değilim ama az daha ağlayacaktım. Neden? Bilmiyorum. Matbaadan, rotatifin uğultusundan, boya kokusundan, makinenin ağzından akan 32 sayfalık yeni Cumhuriyet’ten, bu mesleği benim için vazgeçilmez kılan bir meydan okumanın sevinci ve heyecanından... İlle de masa üstünde defalarca bakıp incelediğimiz gazetenin dev makinenin ağzından çıktığında nasıl olacağı merakından... Ağızdan gazete kapıp son düzeltmeler için bakan ustabaşı yanıma yanaştı. Bir gözü sayfalarda, bir gözü bende: Aydın Bey, güzel olmuş, gazete çok güzel olmuş. Şakacıktan çubuğu tersine büktüm: Neresi güzel be usta. Boyaya bulanmış işte. Cumhuriyet renkli gazete olmuş... Hiç aşağıdan almadı; parmağını burnuma sallayıp, kendinden emin fısıldadı: Değil... Öyle değil. Renkli değil zevkli olmuş... Ben bu meslekte bir dağıtım ağının eskilerinin, bir de elinden binlerce, on binlerce gazete geçmiş baskı ustalarının dediklerine değer biçerim. Onların terazisi bugüne dek beni ve benim gibileri hiç yanıltmadı. Öyleyse usta haklıdır. Cumhuriyet renkli değil zevkli olmuş... HHH Yörük atasözüdür: Kervan yolda düzülür. Meslekten olanların da, okurların da gördüğü bir dizi kusur, eksik var. Var evet. Bu kaçınılmaz. Ne kadar dikkat etsen, ne kadar üstünde titresen bunun önü alınmaz. Olsun. Hepsi yolda düzelecek... Düzelecek de bu Aydın Engin efendi nasıl ve ne zaman düzelecek? Kendini bu berbat erkek dilinden nasıl arındıracak? Öyle ya, dün yenilenmiş Cumhuriyet’i anlatırken tutmuş, “...en delikanlı gazetesine dönüştürme” gibi buram buram erkek dili kokan bir cümlecik kurmuş. Hem de tam 8 Mart’ta, Dünya Kadınlar Günü’nde... Yuf bana... Emine KAPLAN, Mahmut LICALI, Fırat KOZOK, Selda GÜNEYSU C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle