28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 11 Mart 2015 yorum EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: EBRU ADALI 20 Mezopotamya Yurdum Benim... Bir Suikastın Önü Arkası Boris Nemtsov ekiz Mart kutlamaları ve Dünya Kadın Yürüyüşü nedeniyle en sevdiğim topraklardaydım. Ve gene her zaman olduğu gibi Mezopotamya’nın büyüsüne kapıldım. Hep düşünürüm, büyük uygarlıkların serpildiği, yaşadığı ve yitip gittiği coğrafyalarda, onlardan geriye neler kalmıştır? Bir defa görmüş geçirmiş bir coğrafya kalmıştır, şarkılar, şiirler, ritimler kalmıştır; en önemlisi de belli yaşam kuralları hâlâ varlığını sürdürmektedir. Bu coğrafya, dünyanın en büyük uygarlıklarından Sümer uygarlığının serpildiği, yaşadığı ve hâlâ etkisini sürdürdüğü bir farklı coğrafyadır. Bundan tam 5 bin yıl önce o bölgede yaşayan Sümerler, yazılarıyla, şiirleriyle, örf ve âdetleriyle, danslarıyla, dünyayı algılamalarıyla, kanunlarıyla, mimarileriyle bölgeyi etkilemişlerdir. Kitabı bulunan dört S yın tam 5 bin yıl öncesindeyiz. Ve ansızın başörtüsünün ilk kez Sümerlerde ortaya çıktığını öğreneceğiz. Zaman içinde biçim ve öz değiştirerek akıp gitmiş. Tabletlere göre durum şöyle: Sümer kadınlarının en önemli görevlerinden biri mabetlerde rahibe olmaktı, 20’ye yakın görevleri vardı. Bunların başında şarkıcılık, oyunculuk ve fahişelik geliyordu. Mabetlerde seks kutsaldı, eşcinsellik de doğal kabul edilirdi. Bunlar aynı zamanda mabetlere gelir getiriyordu, ancak mabet fahişelerinin başlarını örtmeleri bir zorunluluktu. Bu zorunlu Mabet fahişeleri 4 bin yıllık ninni dinde anlatılan pek çok varoluş hikâyesinin kaynağı Sümer tabletleridir. İşte Sümerlerden günümüze ulaşan, 4 bin yıl önce hasta çocuğuna ninni söyleyen bir annenin sözleri: “Gel uyku gel / Oğlumun duraksız gözlerini uyut / Ağulayan diliyle uykusunu bozdurtma / Neşeli şarkımla oğlum büyüsün / Neşeli şarkımla kocaman olsun / Ben oğluma bir kız alacağım / O oğluma tatlı bir oğul doğuracak / Karısı onun ateşli kucağında yatacak / Oğlu açılmış kollarında uyuyacak / Karısı onunla mutlu olacak / Oğ lu tatlı dizinde büyüyecek / Ey oğul şimdi sen acı içindesin / Ben sıkıntıdayım / Dilim tutulmuş yıldızlara bakıyorum / Yeni doğmuş ay yüzüme parlıyor / Senin kemiklerin duvara dizilecek / Duvarın adamı senin için gözyaşı dökecek / Ağlayıcılar lirlerinin telini senin için koparacaklar / Üzüntü çekenler senin için üzülecekler / Keder saçanlar, senin için keder saçacaklar / Kussu Tanrıçası Aşyan senin koruyucun olsun / Güzel sözlü bir koruyucu meleğin olsun...” Sümer topraklarında yaptığımız yolculuk sürüyor, unutma KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr Sümer bereket tanrıçası. Kibele’nin anası sayılır. luk Hammurabi zamanında kaldırılmış fakat daha sonra MÖ 1500’de bir Asur kralı yeni bir kanun çıkarmış; buna göre mabet fahişeleri, evli ve dul kadınlar başlarını örtecek, kızlar, köleler ve sokak fahişeleri örtmeyecekler. Daha sonra bu gelenek Yahudilerde ortaya çıkıyor. Sümer’de mabet fahişeleriyle başlayan başörtüsü Anadolu’da Hitit çağında görülmüş, Yunan ve Roma çağında da örtünen kadın figürüne rastlanıyor, Hıristiyanlıkta bu gelenek rahibelerle sürdürülüyor. Yolculuğumuza devam edelim, bu Sümerler sadece yazı çiziyle, matematikle, ticaretle uğraşmamışlar bir o kadar da aşkla, sevgiyle haşır neşir olmuşlar. Aşk şiirleriyse bayağı erotik, demek ki bizlerin bu konuda keşfettiğimiz her şey çok eskilerden beri varmış, işte şiirlerden bir örnek: “Benim bal adamım, beni tatlandıran bal adamım / Tanrıların bal adamı /Dölyatağımın biricik sevgilisi / Elleri, ayakları bal / Beni ballandıran bal adamım / O istiyor, o istiyor, yatağı istiyor / Kalbe neşe veren yatağı istiyor...” Bölgeyi tanımak için başvurduğum kitaplar arasında en çok yararlandığım Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ’ın bir ömür boyunca sevgiyle ürettiği kitaplar oldu. Tam bu sırada, savaşın neleri yok ettiğini anlamak için yeniden okumamız gereken kitaplar. IŞİD’in kırdığı heykeller, yaktığı camiler bir dünya mirası. Yok oldular. oskova’da suikasta kurban giden muhalif politikacı Boris Nemtsov, 1990’lı yıllarda adaşı Boris Yeltsin’in iki prensinden biriydi. Peki, Yeltsin’in öteki prensi kimdi dersiniz? Tüm Rus kadroları gibi çok iyi eğitilmiş ve aslen fizik bilimcisi olan Nemtsov, SSCB’nin yıkılmasına çeyrek kala politikaya atılmış, karizmatik bir kişilikti. Geçiş döneminde atandığı “enerji sektörü ve tekellerden sorumlu başbakan yardımcılığı” sırasında yaptığı reformlarla parladı. Yeltsin’in veliahtı ve Kremlin’in bir sonraki efendisi olacağına kesin gözüyle bakılıyordu. Ama Yeltsin, son hamlede nedense KGB ürünü Putin’i tercih etti ve demokrat Nemtsov’u 1998’de başbakan yardımcılığından da azletti. Başka bir deyişle Nemtsov, siyasal yaşamının başından beri Putin’in rakibiydi, birinci rauntta yenilmişti, ikincisinde öldürüldü. HHH Yıllar içinde dehşetengiz bir despota dönüşen Putin’i en sert biçimde eleştiren Nemtsov’un suikast emrini kim vermiş olabilir? Niçin İnguş ve Çeçen, yani radikal İslamcı damgası basmak mümkün tetikçiler kullanılmıştır? Putin, suikastın kendisine karşı bir komplo olduğunu haykırıyor. Çeçenistan’daki Rus karşıtı teröristleri yargısız infazla temizlemek için kullandığı kuklası, şeriatçı Çeçen despotu Ramzan Kadirov da tutuklanan Çeçen zanlılardan Zaur Dadayev’e sahip çıkmakta ve suikastın “Rusya’yı karıştırmak isteyen Batılı istihbarat örgütlerinin işi” olduğunu iddia etmekte… Her siyasal cinayet, M Vladimir Putin! polisiye romanlara taş çıkartan muammalarla yüklüdür. Ama bu suikast, değişen dünya dengeleri açısından hem önemli, hem de ilginç, sevgili okurlar. HHH Olay sırasında hedef Nemtsov’un yanında Ukraynalı genç ve güzel sevgilisi var. Tam suikast anında, kadın kar temizleme aracının arkasına geçiyor. Bir arabadan iki kişi iniyor, açtıkları ateşte Nemtsov tam kalbinden vuruluyor. Temiz iş, kesin sonuç. Sorgulanan kadın, kar makinesinin ardından katilleri görmediğini söylüyor ve Kiev’e dönmesine izin veriliyor. Suikast, buraya kadar dört dörtlük bir FSB (eski KGB) projesi. Ama buradan ötesi de var. Nemtsov öldürüldükten birkaç gün sonra acilen toplanan Avrupa Komisyonu temsilcileri ile Rusya ve Ukrayna enerji bakanları, “Kiev’in bir miktar ödeme yapması üzerine” Gazprom tarafından Ukrayna’ya gaz akışının süreceğini açıklıyorlar. Zaten geçen pazartesi de John Kerry ve Sergey Lavrov, AB’nin Ukrayna üzerinden gelen gaz kesilecek kâbusunu çözmek için tekrar bir araya geldiler. Başka bir deyişle, bu işin içinde doğal bir gazlanma da var ve Nemtsov suikastında aranan azmettirici, tüm göstergelerin tersine Batılı da olabilir! Erotik aşk şiirleri ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaraci@gmail.com.tr HARBİ SEMİH POROY 90. YIl SAYI: 32662 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına ORHAn ERİnÇ İcra Kurulu Başkanı AKIn ATAlAY Genel Yayın Yönetmeni CAn DünDAR EMIL MICHEL CIORAN “Doğa, İnsanın varLığına İZİn vermeKLe yaLnıZ hesap hatası DeğİL, KenDİsİne suİKast yapmıştır. ” Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Tahir Özyurtseven Yenilenmek umhuriyet yenileniyor. Bu bir süreçtir. Gerekli olan bu sürecin henüz başındayız. Buna karşın kiminle konuşsam gazetemizin yeni yüzünü beğendiğini, daha kolay okunabilir bir duruma geldiğini, sayfalarının özgün bir dinamik kazandığını söylüyor. Sürecin daha çok başındayız ve daha yapacak pek çok şey var önümüzde. Felsefede “yenilenme” kavramı kaçınılmaz bir tartışmayı da beraberinde getirir. Çünkü bu kavram, “düşüncenin yenilenmesi” olarak anlaşıldığı gibi “bazı eski düşünce yöntemlerine yeni bir ad koymak” olarak da değerlendirilir. İlki, bir değişmeyi içerir, ikincisi ise eskiyi, eskiyeni sürdürme yolunda bir perdelemedir. Cumhuriyet’te başlayan yenilenme sürecine bağlı olarak ilk elde değişen gazetenin yüzü ve sayfalarının düzeni olmuştur. Gazete yeni yüzüyle daha genç, daha diri bir görünüm kazanmıştır. Yenilenmenin satışa yansıması mutlaka belli bir zaman alacaktır. Bu açıdan hepimizin Haber Koordinatörü Murat Sabuncu Yazıişleri Müdürü Ayşe Yıldırım Başlangıç Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Görsel Yönetmen Hakan Akarsu Reklam Genel Müdürü Özlem Ayden Şalt Reklam Genel Müd. Yrd. nazende Körükçü Reklam Grup Koordinatörü Hakan Çankaya Rezervasyon Yönetmeni Onur Tunalı C G NOKTASI 1920’De SSCB tarafından ilhak edilen Ukrayna, 1991’de bağımsızlığını kazandı, ama Rusya’nın “arka bahçesi” olmaktan kurtulamadı. 2004’te başlayan Kadife Devrim’den öteye bu ülkenin Batı ittifakı ile Rusya arasında çekişme alanı olduğu biliniyor. Rusya’nın Avrupa’ya sattığı doğalgaz yolunun üzerindeki Ukrayna, her iki taraf için de vazgeçilemez önemde bir şantaj meta. Boris Nemtsov, Rusya’nın Ukrayna politikasına en sert muhalefeti yapan bir demokrattı. Charlie Hebdo suikastını da kınamıştı. Zaten velinimeti Putin’in sözünden çıkmayan Çeçen despot Ramzan Kadirov da itirafçı katil zanlısı Dadayev’in Charlie Hebdo karikatürlerinden şoke olan dini bütün bir Müslüman olduğunun altını çizmeyi ihmal etmedi! Putin’in Ramzan Kadirov gibi kendisine biat eden radikal İslamcılarla sorunu yok. Ama Avrupa’nın ve ABD’nin var, giderek de artıyor. Bölgede cirit atan Batı gizli servisleri, makyavelik bir planla Nemtsov’u İslamcı teröristlere öldürterek; Putin’i hem muhaliflerini bir bir ortadan kaldıran eli kanlı despot, hem de İslamcı teröristlerle işbirliği içinde göstermek istemişler midir? Yanıtı bilmiyoruz. Belki de hiç öğrenemeyeceğiz. sabırlı olması gerekir, diye düşünüyorum. HHH Sürecin yirmi yıllık bir Cumhuriyet yazarı olarak beni etkilediğini söylemeliyim. Yenilenmenin getirdiği coşkuyu paylaşmakla yetinmemem gerektiğini, bu sürece ayak uydurmak, katkıda bulunmak için kendimin de bir şeyler yapmam gerektiğini düşünüyorum. Bazı saptamalarım var; Türkiye’deki kutuplaşmalar, iktidarın zorbalıkları, tek adam despotizmine kayış ve daha birçok olumsuz gelişme önceleri daha yumuşak olan dilimi giderek sertleştirdi. Dilime kavgacı bir biçem yerleşti. Hiç kuşkusuz yerine göre böyle bir dil de kullanılmalı, fakat kaynağını hayatın içinden alan, sokaktaki “insan” ile bes lenen bir düşünceyi, bir eleştiriyi ya da bir öneriyi yazıya dökerken daha yumuşak bir dil kullanmamın okurlarım tarafından daha fazla beğeni toplayacağına inanıyorum. HHH Siyaset hiç kuşku yok ki çok önemli bir alan, fakat hayatta her şey demek değil. Siyasette bin bir olumsuzluk birbiriyle yarışırken hayatın başka alanlarında, sözgelimi, müzikte, sanatta, edebiyatta, bilimde, teknolojide insanı heyecanlandıran birçok olay yaşanıyor. Bundan böyle hayatın bu alanlarından uzak kalmamaya çalışacağım. Sanırım yenilenme, gazeteye birçok genç okur kazandıracak. Onlara da seslenmek istiyorum, bu da dilimi daha yalınlaştırmamı, daha anlaşılır kılmamı, didaktik üsluptan uzak durmamı gerektiriyor. 70 yaşında bu pek kolay olmayacak ama deneyeceğim. HHH Gazetemizin yenilenme sürecinde emeği geçen tüm arkadaşlarıma, dışarıdan katkılarını esirgemeyen tüm Cumhuriyet dostlarına teşekkür ederim. Haber Merkezi Müdürü: Aykut Küçükkaya Dış Haberler: Ceyda Karan l Ekonomi: Olcay Büyüktaş Kültür: Celâl üster l Spor: Arif Kızılyalın Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner Grafik: Ahmet Sungur l Fotoğraf: Uğur Demir Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven editor@cumhuriyet.com.tr Ankara Temsilcisi: Erdem Gül İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık Halit Ziya Bulvarı 1352 S. 2/3 Ahmet Rasim Sok. No: 14 İzmir Tel: (0232) 441 12 20 Çankaya 06550 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 Okur Temsilcisi: Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Can Dündar, Cüneyt Arcayürek, Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Mali İşler Müdürü: Bülent Yener l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: posta@cumhuriyet.com.tr Reklam Yönetimi: Cumhuriyet Caddesi Beşler Apartmanı No: 44 Kat:3 Daire:4 34367 Elmadağ/İstanbul Tel: (0212) 251 98 74 75 81 82 Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. nAMAZ VAKİTlERİ İmsak Güneş Istanbul 04.50 06.17 Ankara 04.36 06.01 Izmır 05.00 06.22 Öğle 12.21 12.06 12.29 İkindi 15.35 15.20 15.44 Akşam 18.14 17.59 18.22 Yatsı 19.33 19.16 19.38 C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle