28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazartesi 7 Aralık 2015 EDİTÖR: AYŞEGÜL ÖZBEK TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber 5 Mülteciler Suriye’ye iade ALİ ÇELİKKAN İstanbul Süleymaniye’de yaşayan Suriyelilerin Osmaniye Kampı’na gönderildiği ve kendilerine Suriye’ye geri gönderileceklerinin söylendiği iddia edildi rzurum Aşkale’deki mültecilerin Geri Gönderme Merkezi’nden Suriye’ye sınır dışı edilmelerinin ardından, bu sefer de İstanbulSüleymaniye’de yaşayan Suriyeli sığınmacıların otobüslere bindirilip Osmaniye Kampı’na gönderildiği iddia edildi. Mülteciler kendilerine Pazartesi günü Suriye’ye gönderileceklerinin söylendiğini ileri sürdüler. Ayvacık’ta ve diğer geri gönderme merkezlerinde tutulan mültecilerin de benzer tehlikelerle karşı karşıya olduğu ifade edildi. Avrupa’dan sağlanan 3 milyar Avroluk fonun bu şekilde Geri Gönderme Merkezleri’nin inşası için kullanılma ihtimali, Türkiye’ye sığınanları tedirgin ediyor. Uluslararası Af Örgütü’nden Andrew Gardner, Osmaniye’deki Düziçi’nde mültecilerin “Sebepsiz yere tutulduğunu, avukat ya da telefon hakları” olmadığını belirtti. Gardner, “Burada bazı insanlara zorla imzalatılan kâğıtların haberlerini alıyoruz, bazı durumlarda ellerini tutup kâğıda basıyorlar. Yaşananlar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesi’ne aykırı. Bu merkezlerde normal şartlarda ya mültecilik taleplerini değerlendirmek için, ya da sınır dışı edilmek üzere tutulabilirler. Fakat savaş olan bir bölgeye sınır dışı etmek yasak olduğu için bu sebep geçerli değil” ifadelerini kullandı. Gardner, Avrupa’yla yapılan anlaşmada en büyük tehlikenin “Sınırlardaki güvenliğin artırılmasıyla insanların daha tehlikeli yolları tercih etme ihtimali” olduğunu vurgu E AA Çanakkale’de 74 sığınmacı yakalandı Çanakkale’nin Ayvacık İlçesi’nde, yasadışı yollarla Yunanistan’ın Midilli Adası’na geçmeye çalışan 74 Afganistan ve Suriye uyruklu sığınmacı yakalandı. Alınan bilgiye göre, İl Jandarma ve Bursa Jandarma Bölge komutanlıklarından ekipler, yasadışı geçişlerde en sık kullanılan Kadırga ve Esmece Burnu, Biber Deresi, Yeşil Liman, Koruoba ve Bademli köyleri sahillerine operasyon düzenledi. 74 kişi, işlemlerinin ardından Ayvacık’taki Yabancıları Geri Gönderme Merkezi’ne teslim edildi. ladı. AB’den bir heyet ile anlaşma hakkında da görüşen Gardner, “AB heyeti paranın ‘Ceza Kampları’ (Geri Gönderme Merkezleri) ve güvenlik önlemleri için kullanılabileceğini, fakat çoğunlukla mültecilere yardım için amaçlandığını söyledi” dedi. İnsan Hakları Derneği Marmara Bölge Temsilcisi Hayrettin Pişkin ise Çanakkale’de yakalanıp Ayvacık’taki Geri Gönderme Merkezi’nde tutulan mültecilerin durumları hakkında, “56 gün önce yakalanan 1500 kişinin bir bölümünün ‘1 Ayvacık’ta son durum ay içinde ülkeyi terk edecek’ diye bir tahaahütname imzalatılmalarının ardından serbest bırakıldıklarını” dedi. Başka bir grubun ise ülkede bulunan diğer Geri Gönderme Merkezlerine dağıtıldığını söyleyen Pişkin, “Şimdi 247 kişi kaldı, içeride kapasitesi 84 kişi. Ziyaret taleplerimiz reddediliyor. Tel örgü gibi bir yer var, insanları ahıra hayvanları kapatır gibi kapatmışlar” dedi. Sığınmacıların ülkenin doğusunda sınır dışı edildikleri iddialarından haberdar olan Pişkin, “Herhalde buradan o taraflara dağıtılıyorlar, sonra da oradan gönderiliyorlar” dedi. niz’ betersi n ‘esad’da gazeteunday Times geçmesi, Avrupa’ya ıların ğınmac n duye çalışan sı an önceki so Yunanistan’d e görev yapan d rağı Türkiye’ ekiplerinin tak li sahil güven larına taşıdı. Hafa nıklığını say e botlarla denişm şi e gübere gör lışırken sahil zi geçmeye çadan durdurulan n venlik tarafı ipleri botu durek ar ıl sığınmac eklerini deni heb b sa te dururlar ek nı söyleyer ze atacakları iplere “Esad’dan k dit ediyor. E e çıkışan da oluiy betersiniz” d berler a H ış yor. l D S azetecinin haber değerinde olan her şeyi yayımlama hakkı bir yana, dış politikayı tartışma hakkımız var, ama işin bu yanı yeterince vurgulanmıyor. Türkiye’de hiçbir dönem dış politika hakkıyla tartışma konusu olmadı. Resmi politikalara itiraz hep “milli çıkarlar” tezi ile “hainlik”, “düşmanla işbirliği” sayıldı. Cumhuriyet’in ilk dönemi zaten tek parti rejimi idi, hiçbir şeyi tartışma konusu yapmak mümkün değildi. Çok partili döneme geçildiğinde, durum değişmedi, sadece iktidarın “doğru”ları ve “tartışılmaz” kabul ettikleri değişti, sokak ağzı ile dış siyaset konuşma ortamı oluştu, o kadar. Burası, DP döneminde, II. Dünya Savaşı’ndan uzak durmanın “erkekliğimizle oynanmakla”, “pısırıklıkla” itham edildiği, diğer taraftan apar topar Kore’ye asker göndermenin tartışılmaz sayıldığı bir ülke. Kemalizmin ötesinde, sağ milliyetçilik, her tür itirazın önüne “milli menfaat/çıkar” bahanesini çıkardı; “milli çıkar” nedense hep iktidarlar dışında kimsenin kavrayamadığı bir şey olarak algılatıldı. Nihayetinde, CHP ve MSP koalisyonunun Kıbrıs müdahalesi, tam bir milliyetçi sentezleme oldu, her iki cenah da “Kıbrıs fatihliği”ni paylaşamaz hale geldi. O nedenle, Kıbrıs’ta olanların Soğuk Savaş dünyasındaki anlamı bugün bile “dokunulmaz, konuşulmaz” bir konu olmaya devam ediyor. Dış politikayı tartışma hakkımız G kası”, demokratik tartışma dışında tutulmaya çalışılıyor. İktidardakiler iddialı dış politika adına Suriye savaşına bulaştılar, kısaca “Neyi niçin yaptığımızı sormayın, kurcalamayın, itirazı olanı yakarız” diyorlar. Bu uğurda son olarak Rusya ile neredeyse savaşa tutuşulmuş vaziyette. Dahası, durup biraz düşünmek yerine, çivi çiviyi söker mantığı ile son olarak Musul’da yeni hamleler peşindeler. Hâlâ bizden beklenen suspus oturmamız, “Neyi, niçin yapıyorsunuz, yaptıklarınızı doğru dürüst anlatın ki tehlikeli bir macera içindeyiz kuşkusundan kurtulalım” demek “Moskof ağzı ile konuşmak”, “Putincilik”, “beşinci kol” olmakla itham ediliyor. Gizli kapaklı iş çevirme Lewis: İtalya’da çocuklar için toplanan I para Türkiye üzerinden IŞİD’e gitti ara Paranın Aklanmasının Önlenmesine İlişkin Mali Çalışma Grubu (FATF), İtalya’daki bir yardım kuruluşunun Suriye çocuklar için topladığı paranın IŞİD’in eline geçtiğini duyurdu. Toplanan yardımların IŞİD’in eline geçmeden önce Türkiye’ye gönderildiği belirtildi. FATF Genel Sekreteri Da ne saldırı IŞİD’in kalesi Rakka’ya ŞİD’in kalesi en saldılarn dün düzenle 32 savaşçıaz da örgütün en ildirildi. Muhab ü sının öldüğ İnsan Haklae liflerin Suriy in iddasına göre n i’ ev m ırırı Gözle 15 hava sald az en a y a’ en n Rakk le n ze ken, dü sı düzenlenir 0 kişi de yaralan4 a saldırılard başkanı Rami i dı. Gözlemev , ölü ve yaralı saan m ah rr en Abdu e bir hastaned yısının sadec ının daha yüksek geldiğini, say hmin ettiklerini ta olabileceğini Haberler ış D l i. belirtt K vid Lewis, Russia Today’e (RT) verdiği mülakatta, Avrupa’nın farklı yerlerinden binlerce insanın, bir İtalyan yardım kuruluşuna Suriyeli çocuklar için aktardığı paraların IŞİD’in eline geçtiğini öğrendiklerini söyledi. Lewis’in verdiği bilgilere göre toplanan yardımlar IŞİD’in eline geçmeden önce Türkiye’ye gönderildi. Yardımlar, buradan da IŞİD’e militan toplayan bir kişi tarafından ele geçirilip örgüte dağıtıldı. “‘Bu olayla ilgili bilgileri bize İtalyan yetkililer verdi” diyen Lewis, “Elimizdeki bilgiler gösteriyor ki, yardım kuruluşları bilerek ya da bilmeyerek teröre finansman sağlanmasına yardımcı olmuş olabilir” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi ‘Silah verip petrol mü alıyorlar?’ Gemilerde ne kadar yük taşındığının güvenilirliğini ispatlayan belge düzenlenmesini zorunlu kılan yönetmelik iptal edildi. Balbay, ‘Petrol kaçakçılığı iddialarını güçlendirir’ dedi CHP’li Haluk Koç basın toplantısı düzenledi. İKLİM ÖNGEL AA Askeri rejim dönemini mevzu bile etmiyorum, onu takip eden dönemde, Özal’ın vizyon sahibi diye kutsanan “sivil siyaset”inin ufku ise hâlâ fazlasıyla milliyetçi bir dış politika yaklaşımı idi. “Çin’den Adriyatik’e Türk Dünyası” ve Ortadoğu’da “bir koyup beş almak” hayali dış politikada milliyetçilik ve hatta “irridentizm”in (sınırlar ötesi siyasi hedefler) aldığı yeni halin ifadesinden öte bir şey değildi. Onu daha içerde ve dışarda, koyu ve karanlık bir milliyetçi siyaset dönemi takip etti. ASALA’ya karşı Avrupa’ya paramiliter güç göndermenin içerdeki uzantısını Susurluk’ta daha iyi görmüştük. Sonradan “Ergenekon’la mücadele”ye girişen AK Parti’nin lider kadrosu o zaman REFAHYOL iktidarının siyasetçileri idi, ama o döneme kimse geri dönmek istemedi. Oysa Ergenekon meselesi, milliyetçi iddialı dış politika adına gizli kapaklı iş çevirmenin iç politikadaki bedeli açısından çok önemli bir örnek teşkil ediyordu. Şimdi, yine “Yeni Türkiye” inşasının “yeni resmi dış politi Başkalarını bırakın, iktidarın çok sevdiği Suriye Türkmen Meclisi Başkanı Abdurrahman Mustafa, Hürriyet’e verdiği röportajda (25 Kasım 2015), “TIR’lar ile silah geldi mi size Türkiye’den?” sorusuna cevaben “Bu uluslararası savaş suçudur. Bunu söyleyemem” diyor. Başkasını bilemem, ben Türkiye’nin “savaş suçu” sicilini kendi eliyle yazmasına bigâne kalamam, bugünlerin yarını da var, yarın müttefiklerinizin karşınıza savaş suçu ithamı ile çıkmayacağını nereden biliyorsunuz? Sahi Türkiye savaş suçu işliyor mu, nedir tüm bu olup bitenler? Sormayacak mıyız? Yüzde elli oy almış olmak, tüm ülke adına büyük ve sonu belirsiz maceralara girme hakkı vermez. Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz, göz göre göre bir savaşa bulaşmaya itirazı olanlarımız var ve iktidar itirazları dinlemek, izahat yapmak zorunda. Son olarak, mevcut dış politikayı körü körüne destekleyen ve bir adım ötesinde savaş çığırtkanlığı yapanları gördükçe kaygım artıyor. Bu adamların çoğunun dünyadan haberi olmadığı gibi, değil ülkesi adına büyük fedakârlıklara katlanmak, kimi üç sabah erken kalk deseniz üşenecek, kimi en küçük kazanımını feda etmeye yanaşmayacak adamlar/kadınlar. Fazladan kendi nefislerine ağır geleni tüm toplumdan bekleyen, sorumsuz insanlar. Tarihin her döneminde, her ülkede böylesi hezeyan sahipleri vardır; acı olan, halihazırda bu hezeyanların rehberliğinde sonu gelmez işlere kalkıştığımız kuşkusu. Böylesi bir dönemde, her zamankinden çok ciddi bir dış politika tartışmasına girişmek ve bu hakkımızı savunmak zorundayız. Yoksa bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete! İktidar izahat yapmalı Kaygım artıyor C HP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç “Ana muhalefet, neredeyse utanmasa gidecek Putin’in yanında yer alacak” diyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Sayın Erdoğan’ın CHP ile Rusya arasında sanal bir bağlantı kurma çabası, devlet aklını değil adeta AK Trol aklını gösteriyor” diye tepki gösterdi. Koç, dün düzenlediği basın toplantısında Erdoğan’ın üslubunu eleştirdi. Koç, “CHP ile Putin arasında ne geçmişte ne de bugün hiçbir ilişki yoktur. Hiçbir CHP’li de Putin ile başbaşa yürüyüşler yapmış, akçeli ilişkilere girmiş, Türkiye’yi Şangay 5’lisine alır mısınız, almaz mısınız, alırsanız nasıl alırsınız diye pazarlıklar yapmış da değildir” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Koç: Adeta Ak trol aklı umhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve ailesinin IŞİD’den petrol aldığı iddiaları uluslararası boyutta tartışılırken hafta başında gemilerde neyin ne kadar yüklendiğini belgeleme zorunluluğu olan yönetmeliğin iptal edildiği ortaya çıktı. Konuyu kamuoyuna duyuran CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, “Terör örgütleriyle işbirliği yaparak petrol kaçakçılığı işine Türkiye’nin de karıştığı iddiasının kara gölge gibi dolaştığı bir dönemde yönetmeliğin kaldırılması iddiaları güçlendirecetir. Akla ‘Terör örgütlerine silah verip karşılığında onlardan petrol alanlar mı var?’ sorusunu getirmektedir” yorumu yaptı. Deniz ticareti hukukunda uzman avukat Gülşah Işık Akbaş ise kaçakçılık tehlikesinin yanı sıra seyir güvenliğine de dikkat çekerek, “Geminin sağına soluna, önüne arkasına ne kadar yük konacağı hesaplanır. Kalibrasyon bunun için çok önemlidir. Sefer sırasında dengesiz bir durumla karşılaşıldığında batmaya kadar varacak bir risk oluşabilir” uyarısında bulundu. AB’ye uyum kapsamında 2002’den beri yürürlükte olan Gemi Tanklarının Kalibrasyonuna Dair Yönetmelik, yine AB’ye uyum çerçevesinde 2 Aralık günü yürürlükten kaldırıldı. Yönetmelikle kaçak yollardan Türkiye’ye C TÜRKİŞ’TE ERGÜN ATALAY YENİDEN SEÇİLDİ Komünizm ve faşizmle mücadele tüzükten çıktı petrol sokulması ve Türkiye’den petrol çıkarılması engelleniyordu. Balbay, bakanlığın yönetmeliği kaldırmasını “AB uyum çerçevesinde” şeklinde savunduğunu belirterek, “Türkiye ile örneğin Mısır, Suriye ya da başka bir ülke arasında bu tür alışveriş olduğunda bunun resmi kaydının söz konusu olması gerekir. Bu yönetmelik ortadan kalkınca kayıt da ortadan kalkacak” dedi. Terör örgütleriyle işbirliği yaparak petrol kaçakçılığı işine Türkiye’nin de karıştığı iddiasının kara bir gölge gibi dolaştığı bir dönemde, yönetmeliğin kaldırılmasının iddiaları güçlendireceğini söyleyen Balbay, “Bu Türkiye’ye ihanettir. Akla ‘Terör örgütlerine silah verip karşılığında onlardan petrol alanlar mı var?’ sorusunu getirmektedir” değerlendirmesi yaptı. Hükümetin yönetmeliğin niçin kaldırıldığını açıklaması gerektiğini dile getiren Balbay, “Türkiye’nin onurunu korumak hepimizin sorumluluğudur. An ‘Kayıt ortadan kalkacak’ cak hükümetin bu onuru zedeleyecek adımlar atması halinde karşısında ilk bizi bulur” dedi. Konuda uzman bir yetkili kalibrenin ölçünün güvenilirliğini için yapıldığını belirterek, bu güveninirliğin ortadan kalktığını ve yerine bir şey konmadığını kaydetti. Yetkili, “Örneğin 10 bin ton petrol var ama gerçekten öyle mi emin olamazsınız, çünkü kalibre edilmemiştir. Bu nedenle kaçakçılık dahil birçok sorun çıkabilir” yorumu yaptı. Balbay’ın ilgili bakanlıklar olarak görüş sorduğu Ulaştırma Bakanlığı, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Gümrük Müsteşarlığı, AB Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı’ndan ise yönetmeliğin neden iptal edildiği ve yerine ne gibi düzenleme yapılacağı konusunda ise hiçbir yanıt gelmedi. Balbay, yönetmeliğin kaldırılması konusunda da sözkonusu bakanlıkların yetkililerinin “bilgileri olmadığı”nı ifade etmişti. l ANKARA Hükümetten ses yok tüzüğü ile konfederasyonun 24 ilkesi de yenilendi. Eski tüzükte ürkİş Genel Başkanlığı’na yer alan Türkİş’in “komünizm, Ergün Atalay yeniden seçil faşizm, gericilik, yoksulluk, cedi. Mevcut yönetim kurulu da de halet ve sefaletle” mücadele edeğişmedi. ceği cümlesi çıkarıldı. KonfedeTürkİş’in 22. Olağan Genel rasyonun amacı ve çalışma şekli Kurulu dün yapılan seçimle soyeni tanımla şöyle oldu:  “Türkna erdi. Seçime tek liste ile gidil İş evrensel hukuk ilkelerini esas di. Seçimin sonunda Ergün Ataalarak insan onuruna yakışır iş lay yeniden Türkİş ortamlarının yaratılmaBaşkanı seçildi. Türk sı başta olmak üzere inMetal Sendikası Başkasan hakları, çoğulcu ve nı Pevrul Kavlak genel özgürlükçü demokrasi sekreter, Yolİş Sendikuralları, Atatürk ilkekası Başkanı Ramazan leri, milli demokratik, Ağar genel mali seklaik ve sosyal hukuk reter, TEKSİF Başkanı devleti anlayışı çerçeNazmi Irgat genel eğivesinde hak ve menfatim sekreteri, Koopİş atlerin korunması ve Başkanı Eyüp Alemdar geliştirilmesi ile devleda genel teşkilatlandır Ergün Atalay tin ülkesi ve milleti ile ma sekreteri oldu. Yöbölünmez bütünlüğünetim kurulu 4 yıl görev yapanün zedelenmesini hedef alan facak. Yeniden genel eğitim sekliyetlerle mücadele amacını taşır. reteri olan Nazmi Irgat bu hafta Türkİş yapacağı çalışmalarda içerisinde ikincisi gerçekleştiriçalışanların hak ve menfaatlerilecek olan asgari ücret tespit konin korunması ve geliştirilmesimisyonunda Türkİş’i temsil ede ni esas alır. Siyasal partilere karcek. Cumartesi günü “kıdem taz şı bağımsızlığını korur. Tüm faminatına dokunulması halinde aliyetlerinde açıklık, şeffaflık ve genel greve gidileceği” kararı alı hesap verilebilirlik ilkelerini gönan genel kurulda, Türkİş ana zetir.” l ANKARA MUSTAFA ÇAKIR T C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle