28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 Oynatmaya az kaldı Seçimler sonrası yaşanan siyasi tartışmalar toplumun ruh sağlığını olumsuz etkiliyor. Psikiyatristler, toplumumuzun ‘takım tutar gibi’ siyasi parti tuttuğunu, bunun olumsuz sonuçlar doğurduğunu belirtti Nasıl atlatılır? SİBEL BAHÇETEPE SAGLIK P Evcil köpekler çocuklarda astımı önleyebilir İsveçli bilim insanları, evlerinde köpek bulunan çocukların astıma yakalanma riskinin daha düşük olduğunu saptadı. 650 bin çocuk üzerinde yapılan araştırmada, bir yaşın altındaki köpeklerle yaşayan çoEDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ZARİFE SELÇUK cukların gelecekte astım hastası olma oranının yüzde 13 daha az olduğu tespit edildi. Araştırmaya göre, evcil hayvanlar bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve alerjileri önlüyor. Fakat bu konuda hâlâ daha faz la kanıta ihtiyaç var. Zira önceki araştırmalarda farklı sonuçlarla karşılaşılmıştı. İsveçli bilim insanları, hali hazırda köpeklere alerjisi olan bir çocuğu köpek ile aynı ortamda yaşatmanın iyi bir fikir olmadığını da ekliyor. Çarşamba 4 Kasım 2015 n Toplumu yönlendiren isimlere görev düşüyor. n Siyasi parti liderleri daha dikkatli olmalı. n TV yorumcuları dillerine özen göstermeli. n Toplumun tansiyonu elbirliğiyle düşer. kırsanız da serbestleşir. Onlar konuşmalarında bunu tetikliyorlarsa, aşırı boyutlara vardırıyorsa ve kurbanlar arıyorlarsa o zaman insanlarda çok daha büyük tepkiler verir. Toplumun tansiyonunu el birliği ile düşürmek lazım. Maalesef bizler heyecanlı toplumuz ve ufacık şeylerle büyüyebiliyor tepkilerimiz. Liderlere ve toplumun önünde gelen, televizyonlara çıkan insanların, yorumcuların özen göstermelerinde fayda var.” sikiyatrist Sabri Yurdakul, “Kişi televizyonu açıp izlediğinde, gazeteyi okuduğunda yine aynı siyasi tartışmaların içinde kalacak. Tatile çıkın, kafanızı dinleyin desek ne olacak? Artık haber hayatımızda. Bu nedenle bireysel destekten ziyade parti liderlerine ve toplumu yönlendiren bilgi sahibi denilen kişilere önemli görev düşüyor, daha dikkatlli olmalılar, bu konuya özen göstermeliler. Bir toplumu gererseniz gerilir, bıra TOPLUM İKİ KUTBA BÖLÜNDÜ P TANSİYON İDOLLERİ ACİLEN İKTİDAR DÜŞMELİ OLDU sikiyatrist Dr. R. Sabri Yurdakul ise toplumun takım tutar gibi siyasi parti tuttuğunu, bunun tıpkı maç sonuçlarında verilen tepki gibi sonuçlara yol açtığını anlattı. Yurdakul “Bizim ülkemizde iş takım tutma halinde gittiği için haklı ya da haksız insanlar bir yenme ya da yenilme duygusu içine giriyorlar. Yenilenler öfke duyuyor, yenenler galibiyet sevincine giriyor” dedi. İnsanların bir araya gelerek bir şeyleri paylaşamaz hale geldiklerini vurgulayan Yurdakul, “İnsanlar takım duygularını partilere yatırıyor, kendi inançYurdakul larını onların sözcüsü kabul ediyor. Kendilerini ifade etmenin kazanma ya da yenilmenin duygularını tuttukları takıma bağlamaları nedeniyle, takım yenerse en iyiler, yenilirlerse çok kötü... Yani bu bizim kendi yapamadıklarımızı, başaramadıklarımızı başka insanların başarma isteğine dayalı bir durum. Bu kaygı ve öfke birçok ruh sağlığı sorununu da getirir ” dedi. sikiyatrist İnci Şen, 1 Kasım seçimlerinin ardından ülkede AKP’ye oy verenler ve vermeyenler şeklinde iki farklı kutuplaşma algısının oluştuğunu belirterek, bu kutuplaşmanın devam etmesi durumunda toplumda ciddi ruh sağlığı sorunlarının ortaya çıkacağını söyledi. Şen, “AKP hükümeti, bütün halkın partisi ve hükümeti olamıyor. Yalnızca kendisine oy verenlere demokrasiyi uyguluyor. Ülkenin diğer yarısına da intikam alır gibi davranıyor, bu da insanlarda doğal olarak korku ve endişeye yol açıyor” dedi. AKP’nin büyük çoğunluğu almasının onu destekleyen seçmene de güç verdiğini kaydeden Şen, özetle şunları kaydetti: “AKP her konuda ‘ben her şeyi yaparım, çok baŞen şarılıyım’ psikolojisinde. Bu partiyi destekleyen seçmenler de kendilerine o kadar güveniyor ki, sosyal medyada küfürler ve hakaretler bile ediyor. Bu iki sınıflı bir halk olmamıza neden oldu. AKP’yi seçenler ve seçmeyenler diye. Türkiye’nin yarısı tamamen AKP hükümetinin baskısı altında, kendilerini kesinlikle özgür hissetmiyorlar, insanlar yüksek sesle fikirlerini söylemekten korkuyorlar, korku, kaygı ve ümitsizlik artar, bu da ciddi ruh sağlığı sorunlarına yol açar.” P ürkiye Psikiyatrist Derneği’nden Doç. Dr. Burhanettin Kaya da toplumun ikiye bölünmesinin tehlikeli olduğunu belirterek “İktidara yakın insanlar, oy verdiği partinin ötekileştirici ve ayrıştırıcı dilini kendilerine idol kabul ediyorlar. Bunlar gücü seven, onaylayan insanlar... Toplum ciddi kutuplaştı, korku tohumları ekildi. Kutuplaşmayı siyasi dil olarak kullandılar. Böyle devam ederse ciddi sorunlar ortaya çıkar” dedi. Atılım Üniversitesi İşletme FakülKaya tesi Siyaset ve Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Emre Toros ise şunları kaydetti: “AKP seçmeni dışındaki seçmen için bu sonuç kitlesel depresyon yaratacak kadar etkili. Türkiye’deki siyasi liderler maalesef memleketine karşı sorumlu ve seçmenine karşı duyarlı olmak ile ilgili dengeyi bir türlü tutturamamaktadır.” l İSTANBUL T VİTRİNDEKİLER Şişeler de uyumlu Kozmetik markası Avon, Attraction isimli yeni parfümlerinde mıknatıstan ihlam aldı. Birbirine uyumlu şişelerde tasarlanan kokularda böğürtlen, vanilya ve zencefil var. BEYİN AMELİYATLARI DURDU SGK’nin felç riskini azaltan işlemlerin ödemesini kısması hastaları mağdur etti SİBEL BAHÇETEPE Derin temizlik Neutrogena Deep Clean serisi temizleyiciler cilt bileşenlerine zarar vermeden ve kurutmadan cildin doğal ışıltısını koruyarak; ter, kir ve makyaj kalıntısının tıkadığı gözenekleri derinlemesine temizliyor. ürkiye genelindeki pek çok kamu, tıp fakültesi ve eğitim araştırma hastanesinde beyin ve omurga ameliyatlarının yapılamadığı belirtiliyor. Bunun nedeni olarak ise Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) bu ameliyatlar sırasında, felç riskini minimum seviyeye indiren “Nöromonitörizasyon” denilen işlemler için yaptığı ödemeyi kısması ve firmalarının malzemeleri hastanelere vermemesi gösteriliyor. SGK, eylül ayında yaptığı değişiklik ile daha önce 5 bin ve 3 bin 100 TL ödediği nöromonitörleme işlemlerinin fiyatlarını, bin 500 ve bin TL’ye indirdi. Bu fiyatların maliyetlerini kurtarmadığını iddia eden firma yetkilileri de malzemeleri SGK anlaşması olan hastanelere vermemeye başladı, bu durum da ameliyatların malzeme eksikliği nedeniyle yapılamamasına yol açtı. Türk Omurga Derneği Başkanı Prof Dr. Teoman Benli nörofizyolojik monitörleme işlemlerinin omurga ve beyin ameliyatlarında yapılmasının önemine dikkat çekti. Benli, bu cihaz sayesinde hastanın felç riskinin minimalize edildiğini anlatıyor. Benli, “Örneğin omurilik portakal kıvamında birşey. Çalkalansa bile zarar görebilir. Omurgadaki eğrilikleri düzeltirken vidalar kullanıyoruz, bu vidaları bazen yanlış yönlerde koyabilirsiniz. Bu durumlar omuriliği rahatsız edebilir. Söz konusu sistem bizi ikaz eder ve ameliyat sırasında hemen vidayı çekeriz, uygun bir pozisyonda yaptığımız işleme ara veririz” diyor. Türk Nöroşirürji Başkanı Prof. Dr. Zeki Şekerci ise ameliyatların belli şartlar altında bazı yerlerde yapılabildiğini vurguluyor. Sorunun kısmi olarak çözüldüğünü ve SGK’nın gereğinin yapılacağını yönünde kendilerine bilgi verdiğini anlatan Şekerci, “Bir hastanın ameliyat olmasına karar verdildiğinde, hekim hastane yönetimine iki imzalı ‘acil’ ibareli raporu sunabiliyor. Böylelikle, eksik olan malzemeler hastane döner sermayesinden alınarak ameliyatların yapılabiyor. Sorun şimdilik kısmi olarak çözüldü. Ameliyatlarda bu sistemi kullanmadığınızda, hatalandan dolayı doktor sorumlu tutulabiliyor. Bu nedenle gereken hastalarda mutlaka kullanılmalı” dedi. Ortopedik, Omurga, Travma Ve Tanıya Dayalı Tıbbi Malzeme İmalatçıları Ve İthalatçıları Derneği (ORDER) Yönetim Kurulu üyesi ve Spinal Komisyon Başkanı Kaşif Alp Seval ise “Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi hastanesinde 1718 hasta omurganın yapısal bozukluğu ameliyatı olmak için bekliyor. Marmara Üniversitesi, Uludağ, Hacettepe Üniversitesi gibi hastanelerde sorun yaşanıyor. Parası olan özele gidip ameliyat oluyor. SGK bizimle bu konuda görüşmüyor.” l İSTANBUL T Yeni kokular Michael Kors’un Gold koleksiyonundaki üç farklı parfüm White Luminous Gold, 24K Brilliant Gold ve Rose Radiant Gold, beyaz, pembe ve sarı altının ihtişamını ve lüksünü yansıtmak için tasarlandı. Vidanın yanlış yere konmasını önler Sağlıktan güzelliğe Modacı Özlem Süer’in özel tasarımları, Pierre Fabre Dermokozmetik’in etkin markalarıyla buluştu. Avène, Elancyl, Klorane bakım ürünleri, Özlem Süer’in tasarımları ve BeslenmeDiyet Uzmanı Dr. Sema Gübür’ün eşlik ettiği 6 aylık yolculuk, bir defileyle son buldu. Projeye katılan kadınlar ciltlerini ve kendilerini keşfettiler. Araştırmaya katılan ‘süper yaşlılardan’ biri, Florida’daki bir emeklilik köyünde kalan 77 yaşındaki Mary Helen Abbott (yanda). Parlak pembe rujunu sürmeden evden çıkmayan Abbott arada bir sigarasını tüttürüyor, haftalık spor dersine mini eteğiyle gidiyor ve köydeki en ufak dedikodulara bile hâkim. Gençlik sırrı ‘süper yaşlılar’da aliteli yaşlanmanın sırlarını K araştıran bilim insanları, hayatın tadını gençlerden çok çıkaran ‘süper yaşlıları’ incelemeye aldı. ABD’de Miami Üniversitesi’nin başlattığı araştırmada, her anı dolu dolu yaşayan 63100 yaş arası sağlıklı bireyler beş yıl boyunca gözlemlenecek. 3.2 milyon dolarlık araştırmanın hedefi, ileri yaşta bunama ve hafıza kaybının nasıl önlenebileceğini keşfetmek. Nöropsikolog David Loewenstein, “Alzheimer hastalığını çalışıyorum, ancak beynin gizemlerini anlamak istiyorsak, neden bazı insanların sorunsuz yaşlandığını anlamalıyız” diyor. Loewenstein’ın araştırma grubundaki yaşlılar, genç kalmalarının sırrı sorulduğunda “Meşgul kalmak, iyi genler ve eşim” yanıtını veriyor. Bu tespitleri doğrulayan bilimsel veriler, düzenli spor ve Akdeniz diyetinin de önemine işaret ediyor. Yüksek gelir seviyesi de belirleyici rol oynuyor. l Dış Haberler Servisi Sorun, kısmi olarak çözüldü Yeni sezona defile Ayakkabı Dünyası 20152016 Sonbahar/Kış Koleksiyonu’nu Soho House Istanbul’da düzenlediği özel bir defile ile tanıttı. Advertorial Varise ‘zamklı’ tedavi ürk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Kürşat Bozkurt, ABD’de başarılı sonuçlar veren “zamk” yöntemiyle varis tedavisinin Türkiye’de de son iki yıldır uygulandığı ve başarı oranının yüzde 98 olduğunu söyledi. Bozkurt iki yıldır uygulanan yöntemi şöyle anlattı: “İncecik bir telle damarın içinden kasığa kadar giriyo T ruz. Daha sonra, aslında Japon yapıştırıcısıyla aynı kökenden gelen bir kimyasalı, yani Japon yapıştırıcısının tıbbi kullanım için üretilenini, damarın içine bir tabancayla veriyoruz. Yukarıdan da bastırıyoruz. Böylece damarı içeriden kapatıyoruz. Toplam iş 10 dakika sürüyor. Hastaya anestezi vermiyorsunuz, narkoz yok, dikiş atmıyorsunuz.” l AA Parası olmayan bekliyor
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle