02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 HAZİRAN 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 11 ABD’nin kışı, Türkiye’nin gergin ortamı Dünya Bankası’nın tahminlerini aşağı çekti Büyüme 2.4’ü geçmez u Dünya Bankası ABD’de şiddetli kış, Tayland, Ukrayna ve Türkiye’de siyasi gerginlik gibi nedenleri gerekçe göstererek küresel büyüme tahminlerini revize etti. Buna göre Türkiye’de büyüme bu yıl yüzde 2.4’ü aşmayacak. Ekonomi Servisi Küresel büyüme temposunun düşeceğini hesaplayan Dünya Bankası, Türkiye için büyüme tahminlerini de geri çekti. Dünya Bankası tarafından dün yayımlanan “Küresel Ekonomik Görünüm” raporunda, Türkiye için bu yıl yüzde 3.5 olan gayrı safi yurtiçi hasıla (GSYH) büyüme tahmini yüzde 2.4’e indirildi. Kuruluş GSYH’de büyüme tahminlerini 2015 için yüzde 3.9’dan yüzde 3.5’e, 2016 için yüzde 4.2’den yüzde 3.9’a düşürdü. Bilindiği gibi önceki gün Türkiye’de 2014’ün ilk çeyreğindeki büyümenin yüzde 4.3 olarak gerçekleştiği açıklanmıştı. Hükümet yıl sonunda da yüzde 4 büyüme hedefliyor. Rapora göre Türkiye’nin sanayi üretimi yılın ilk üç ayında genişlemeye devam ederken giderek hızlanan ihracattaki büyüme de buna destek verdi ama bu ivme yavaşlayacak. İş dünyası ve tüketici güvenindeki erozyon ileride iç talepteki yavaşlamanın belirginleşeceğini de gösteriyor. Siyasal gerilimin etkisi Dünya Bankası küresel ekonomi için büyüme tahminini ise bu yıl için yüzde 3.2’den yüzde 2.8’e indirdi. Rapora göre ABD’deki sert kış koşulları, Tayland, Ukrayna’daki kriz, Güney Afrika’da kapasite düşüklüğü gibi nedenler tahminleri düşürmenin gerekçeleri olarak sıralandı. Bu gerekçeler arasında Türkiye’deki siyasi gerginlik de yer aldı. Ancak raporda, bu unsurlardan bazılarının geçici olduğu ve gelişmekte olan ülkelerin büyüme oranının gelecek yıl ve 2016’da yüzde 5.5 civarında olmasının beklendi ği gibi iyimser notlara da yer verildi. Ayrıca birçok zengin ülkede, özellikle ABD ve Avro bölgesindaki güçlü ekonomik büyümenin de bu sürece katkıda bulunacağı kaydedildi. Raporda Türkiye için de iyimser bir öngörü yer alıyor. Buna göre, Rusya’dan yılın ilk çeyreğinde 64 milyar doları bulan sermaye çıkışının “başta Türkiye olmak üzere” diğer gelişmekte olan ülkelere yönlenebilecek. Ortadoğu Bataklığından Dönüş Biletleri Yoktu... Irak’ın ABD tarafından işgalinin noktalandığı günün görüntülerini anımsıyor musunuz? Hiç unutamadım... Bağdat’ta, Saddam’ın heykelinin, başının yere indirilmesi görüntüsü... Arada kameralar, bugünün Kuzey Irak Kürdistanı, en çok da MusulKerkük’e çevriliyor, resmi dairelerin nüfus memurluklarının basılması, çuvallara yüklenen kayıtlar, tapuların yakılması sahneleri yansıyor... Bugünkü gibi MusulKerkük’ten canlı yayınla bizim medyamıza konuşan Türkmen aşiretleri, siyasi liderlikleri geleceklerine, bağlantılı Irak’ın birliğinin korunamayacağına ilişkin kaygılarını dile getirmişlerdi. Kaygılar öngörülebilenlerden çok daha acımasız gerçekleşti. O günlerden bugünlere Irak iç savaşı, bataklığında, ölen, ağır yaralanan Iraklıların katlanan sayıları ile doğrudan orantılı Irak’ın harabeye dönüşmesi, yüzyıllarca geriye çekilmesi, halkının çok ağır yoksullaşması, yoksunlaşması.. dünyanın aldırmaz izleyiciliğinde sürüyor... İç savaş, bataklığın daha kanlı yeni boyutları ile en çok ülkemizi tehdit ediyor... Öngörülemeyen ABD’nin askeri strateji olarak çok başarılı geçmiş varsayılan işgalinin sonrası, öngörülen ölçeklerde güçlü, sadık iktidarların oluşturulamaması bağlantılı dünyanın en kaliteli petrolünün, başta ABD, zengin Kuzey dünyası ülkeleri, şirketlerine beklenen getiriyi sağlayamaması oldu... ABDAB ülkeleri, zengin Kuzey dünyası bağlantılı, kanlı petrolün getirisinin yanında götürüleri, dahası zengin Kuzeyin uzun yıllar altından kalkılamayacak krizini tetiklemesiydi... Paralel Afganistan gelişmeleri, hele de İslam dünyası, Ortadoğu için ideolojik beklentiler üretilmiş Arap baharlarının tersine sonuçları, ABD başta zengin Kuzey dünyasının siyasi merkezlerinde, İslam dünyası, bölge ülkelerine yönelik siyasal projelerde büyük değişiklikleri getirdi. Kabaca çıkar dengelerini kollama adına doğrudan bölgede askeri işgallerden vazgeçilmesi gündeme girdi... HHH Erdoğan iktidarlarının başını döndüren, Irak’taki işgalde stratejik ortaklıkla başlayan, “ılımlı İslam” projesi kapsamında rol model oluşturma, Yeni Osmanlıcılıkla liderlik üstlenme projeleri böylece gündemimize girdi. Türkiye Cumhuriyeti’nin, Atatürk devrimleri çerçevesinde çizilmiş, dış politikadaki bağımsızlık, komşu ülkelerin iç işlerine özenle karışmama stratejilerine dudak büküldü. Ortadoğu bataklığına çekilme kaygılarıyla, sadece muhalefetten değil, dış politikanın içdış otoritelerinden, başka ülkelerden, evrensel barış hareketlerinden gelen akılcıbilimsel tüm uyarılara, güncel savaş ganimetlerinin küçük hesaplarında hep dudak büküldü... Ağırlıklı suç ekonomisine dayalı, piyasalar düzeni içindeki küçük küçük savaş ganimetlerinin getirilerinde, piyasalar düzenindeki yükselişle öylesine başlar döndürüldü ki... Zengin kuzey dünyasına yansıyan bölgenin iç savaşları, kirli, kanlı bataklığının sorunlarının bile görmezlikten gelinmesi yeğlendi... Sonuçta Erdoğan iktidarları, bölge liderliği düşlerinde, zengin kuzey dünyasının kalıcı, güçlü stratejik ortağı olma büyüsüne kapılmış çok hızlı değişen, zengin Kuzey dünyası şirketlerini değil sadece ülkelerini zora sokan değişikliklere ayak uyduramadılar... Ne İsa’ya ne Musa’ya yaranamadılar... Sırasıyla Afganistan, Irak, Libya, Mısır, en ağırı Suriye gelişmeleri, iç savaş kaosları, bataklıklarında Türkiye’nin çok kazançlı çıkma hesapları hep düş kırıklıkları, bedel ödeme olarak tersine sonuçlar verir oldu... HHH İktidarlarının 17 Aralık’ta yolsuzluk operasyonları ile patlak veren cemaatle büyük ortaklık kavgalarında, yol ayırımlarında; bizim kamuoyumuzda çok da dillendirilmeyen ayağında, ABD eksenli “stratejik ortak” rolünde öngörülmüş işe yararlılık, esneklik, uyum beklentileri ile tersine, ErdoğanDavutoğlu dış politika icraatlarının payının büyük olduğundan kuşkumuz olmamalı... Şimdi Türkiye’ye ters tepen silah rolünde dönen IŞİD örgütlenmesi, Türkiye’yi hem güncel hem de en ağır tehdit edecek gelişmelerin odağında... Çatışmaların, iç savaşın odağında Suriye’nin, bize dönük çok ağır bedelleri yetmezmiş gibi.. (Türkiye başından hiç de sorumlu olmadığı Suriye iç savaşında kendi iktidarının tutkuları nedeniyle en çok bedel ödemekte olan ülke konumunda... Acımasız sonuçlarını gelecek uzun yıllar Suriye’den Türkiye’ye sığınmış milyonlarla birlikte en ağır boyutları ile ülkemiz ödemeye mahkum olacak. Dünya, bu kaostan asıl sorumlu olanlar, olup bitenlere seyirci kalacaklar...) Türkiye, IŞİD’in, SünniSelefi, IrakSuriye ekseninde İslam devleti kurma iddiasındaki, dünyanın gördüğü en kanlı terör örgütünün önünü açmakla suçlanıyor. Emperyal politikalar karşıtı, küresel olma iddiasındaki El Kaide türevi olarak bilinen örgüt, günümüzde El Nusra, Boko Haram gibi en kanlı katliamlardan sorumlu bölgesel örgütlerle de iç içe... Suriye’de dünyanın her yerinden gelen militanları ile vahşi katliamların sorumlusu... Parasal desteği veren ABDABSuudi zengin kaynaklarının bu kanlı terör örgütü militanlarına sadece IrakŞam eksenli terör eylemleri için gidiş bileti verdikleri biliniyor. Türkiye geçiş ayağı olmuş... Gerçekler bizden saklandığı için bizi şoke eden atağını, Irak’ta Musul işgali ile çok kanlı uygulamaya soktu... Hedef tahtalarında biz de varız... Rusya’dan para gelecek Turkcell hisselerini Yıldız Holding alabilir u Çukurova Grubu’nun sahip olduğu yüzde 13.22’lik hisseleri Yıldız Holding’in alacağı iddia ediliyor. Ekonomi Servisi Turkcell’in kontrolünün Türkiye’den bir şirkette kalması için şirketin hissedarla rı arasındaki sorunun çözümü için hükü met ağırlığını koydu. Çukurova Grubu’nun Turkcell’in diğer hissedarlarından Altimo’ya ay sonuna kadar ödemesi gereken 1.6 milyar doların finansmanı üzerindeki rehin çözülen Turkcell hisselerinin teminat gösterilmesi sonucu lokal stratejik bir kreditör tarafından sağlanacak. Borsagündem’in haberine göre, Çukurova Grubu’nun ödemesi gereken 1.6 milyar doların finansmanı Yıldız Holding sağlayacak. Çukurova’nın finansman planları hakkında bilgi sahibi bir kaynak, “Devlet finansal bir kreditör ile karşı karşıya gelmek istemiyor. Arka tarafta finansal yapılar olabilir ancak karşı karşıya olunacak olan stratejik bir kreditör olacak” dedi. Kaynak, finansmanın dolaylı olarak Yıldız Holding tarafından sağlanacağını söyledi. Finansman anlaşmasının gelecek hafta ortasında imzalanması bekleniyor. logoyu yeniledi hedefi büyüttü u Sektörde 25. yılını yeni logosuyla kutlayan şirket, geçen yıl 644 milyon liralık ciroya ulaştı. Şölen’in CEO’su Elif Çoban ve Yönetim Kurulu Üyesi Hazım Ellialtı’nın bu yılki hedefi bunun en az yüzde 40 üzerine çıkmak. Ekonomi Servisi Çikolata, çikolatalı ürünler, bisküvi, kek, şeker gibi ürünler ile gıda alanında faaliyet gösteren Şölen, 25. yılını yeni logosuyla kutluyor. Yenilenen yüzüyle birlikte hedeflerinin Şölen’i Türkiye’nin ve bölgenin önemli bir oyuncusu haline getirmek olduğunu söyleyen Şölen Üst Yöneticisi (CEO’su) Elif Çoban, pazarda fiyatla değil kalite ve farklılaşmayla rekabet ettiklerini söyleyerek, “2013 yılını 644 milyon TL ciro ile kapattık, ihracatta da 200 milyon dolar çıtasını geçtik. En büyük hedefimiz, yenilenen yüzümüzle Şölen’i Türkiye’de ve bölgedeki önemli oyunculardan biri haline getirip, yeni markalaşma hikâyeleri yaratmak” dedi. Şölen’in yeni logosuyla ilgili ayrıntıları paylaşan Şölen Yönetim Kurulu Üyesi Hazım Ellialtı da, “Sadece bayramları değil her günü Şölen’e çevirmek istedik. Yeni logomuz bu hedefimizi göstersin istedik” diye konuştu. Dubai, Cezayir, Romanya, Azerbaycan, Suudi Arabistan’da ofis, Levant Bölgesi, Kanada ve Latin Amerika’da bölge müdürlükleri bulunan şirket, 2014’te yüzde 40 büyümeyle 900 milyon TL ciro ve 230 milyon dolarlık ihracat hedefliyor. Merkez’de 5 müdür gitti ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) Bürokraside yaşanan görevden almalar son olarak Merkez Bankası’nı vurdu. Merkez Bankası’nda 5 kişi görevden alındı. Merkez Bankası Banka Meclisi dün akşam yaptığı toplantı sonucu, iki genel müdür, bir genel müdür yardımcısı ve iki müdürü görevden aldı. İletişim Dış İlişkiler Genel Müdürü Tuğrul Gürgür ile yardımcısı Cüneyt Orman ve Ödemeler Genel Müdürü Cihan Aktaş görevden alındı. Banka Meclisi toplantısında ayrıca Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın Özel Kalem Müdürü Ömer Erdoğan ile Eğitim Müdürü Mehmet Sönmez de görevden alındı. Gürgün, Aktaş ve Orman danışmanlığa getirildiler. Erdoğan ve Sönmez ise Merkez Bankası uzmanı oldular. Perakendeci her yerde olmalı Ekonomi Servisi PwC Küresel Toplam Perakende Araştırması’na göre perakendeci pazar payını büyütmek istiyorsa hem online büyümek hem de mağaza sayısını artırmak zorunda. PwC Türkiye Perakende ve Tüketiciye Yönelik Ürünler Sektörü lideri Adnan Akan, Türkiye’de yapılan alışverişlerde online kanalların kullanımı artsa da “Ürüne dokunmayı, denemeyi tercih ediyorum” diyenlerin sayısının yüzde 59 ile önde olduğunu söyledi. MERKEZ BANKASI DÖVİZ CİNSİ 1 ABD DOLARI 1 AVRO 1 İNGİLİZ STERLİNİ 1 İSVİÇRE FRANGI 1 KUVEYT DİNARI 1 S. ARABİSTAN RİYALİ 100 JAPON YENİ ALIŞ 2.0914 2.8318 3.5033 2.3193 7.3676 0.55762 2.0431 SATIŞ 12 HAZİRAN 2014 EFEKTİF ALIŞ SATIŞ 2.0952 2.0899 2.0983 2.8369 2.8298 2.8412 3.5215 3.5008 3.5268 2.3342 2.3158 2.3377 7.4640 7.2571 7.5760 0.55862 0.55344 0.56281 2.0566 2.0355 2.0644
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle