22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17 KASIM 2014 PAZARTESİ 8 HABERLER l Tıkanıklığın ardından ilk kapsamlı görüşme bugün MAHMUT LICALI Çözüm sürecinde kapsamlı görüşme ‘ÖCALAN SİLAH BIRAKMA ÇAĞRISI YAPABİLİR’ Haber Merkezi HDP Grup Başkanvekili ve İmralı heyetinin üyesi Pervin Buldan, çözüm sürecinde karşılıklı adımların eşzamanlı atılması halinde Abdullah Öcalan’ın mart veya nisan ayında silahların bırakılması için PKK’ye çağrı yapabileceğini söyledi. HDP’li Buldan, “Adımların karşılıklı atılması yönünde bir şey var, talep var. Senkronik bir şekilde eşzamanlı hükümet de adım atacak, hareket de adım atacak. Karşılıklı bu adımların atılması ile süreç gelişecek. Öcalan ile son görüşmemizde bu telaffuz edildi. Adımlar karşılıklı olarak atılırsa ve bir düzene girilirse muh GÜNDEM MUSTAFA BALBAY n Baştarafı 1. Sayfada İkincisi, kendisine karşı seçenek çıkmaması için her şeyi yapmak. Birinci şık bir ölçüde demokrasi sınırları içinde değerlendirilebilir. Medyanın büyük bir dilimini partisine ait bir organ gibi kullanarak sahte bir şekilde işler iyiye gidiyor, sürekli reformlar yapılıyor algısı yerleştiriliyor. Son 5 yılda 5 kez değişmiş, her seferinde büyük bir yenilik gibi sunulmuş yasalar var. Sistemli bir borçlandırmayla halka yapılan, “bakın biz gidersek bu borçları ödeyemez hale gelirsiniz, batarsınız, ona göre” şantajı da bunun tuzu biberi oluyor. Örneğin bugünlerde kırsal kesimde çiftçilere yönelik böyle bir seçim çalışması var. İkinci şık ise tamamen demokrasi sınırlarının dışında, üstelik giderek daha vahşi yöntemlerle ilerliyor. Siyasi yelpazede AKP’nin karşısında iktidar seçeneği olarak duran başlıca parti olan CHP’ye yönelik her türlü plan titizlikle uygulamaya konuyor. HHH Normal bir ülkenin siyasal gündemini iktidarın icraatı oluşturur. İktidar yaptıklarını anlatır, muhalefet buna karşı eleştirisini getirir, önerilerini sunar. Türkiye’de ise iktidarın yaptıkları üzerinden muhalefet eleştiriliyor. Verebileceğimiz onlarca örnekten biri açılım süreci... Görünen o ki, AKP iktidarı önümüzdeki seçimlere kadar bir plan yaptı. 2015 Haziranı’na dek, kamuoyu oyalanacak, her seferinde olduğu gibi çözümün çok çok yakında olduğu propagandası yapılacak. “Kan dökülmemesinin kıymetini bilin” denecek. Hatta, “Biz gidersek kan gelir. Güneş hemen seçimin ardında, bu gidişi bozmayın” denecek. Seçimden sonrası Allah kerim... Bu süreç böyle giderken gündemin hemen yanına şu sorunun konduğunu görüyoruz: CHP bu sürece ne diyor? Aklı başında kimse, kan dökülmesini isteriz demez. CHP de kanın durmasını olumlarken “açılımın içini bilmiyoruz ki, yaklaşımımızı ortaya koyalım” deyince karşı propaganda başlıyor: “CHP’nin belirsiz tutumu barışı engelliyor...” Oysa tutumu asıl belirsiz olan iktidar. Öyle ki, HDP’liler bile kamuoyu önünde, “açılımın yol haritasını bilmiyor, ucundan azıcık gördük, o kadar” diyorlar. Sözün kısası açılım planı var mı yok mu belli değil. HHH Bu gidiş CHP’yi yıpratmaya yetmeyince ortaya tarihten sorular atıyorlar, gülleye çeviriyorlar ve CHP’nin içine fırlatıyorlar. Bunun son örneği Dersim tartışmaları. Başbakan’ın Dersim’le Kerbela’yı iç içe koyması, uzaydaki Mars’la tavladaki marsın aynı şey olduğunu iddia etmek gibi bir şey. Zaten stratejik derinlik de böyle bir şey... AKP’nin gündem tuzağına düşenler ya da bu planın parçası olanlar da yukarıda vurguladığımız gibi iktidar icraatını konu almak yerine CHP’nin içinde top gezdiriyorlar. Kaçak sarayın kaça mal olduğu, ne kadar gerektiği, kaç ağacın kesildiği gündemden düşecek; CHP’den kaç parti çıkartılır, o konacak. AKP’nin 12 yılda Türkiye’nin borçlarını ona katladığı gündemden düşecek; CHP’nin tarihin neresine nasıl baktığı konacak. Dış politikada düştüğümüz içler acısı durum gündemden düşecek; CHP’nin iç barışa verdiğivermediği destek masaya yatırılacak. Kasım ayının özeti budur... Hükümetin bu oyunlarını görüp parçası olana, yazık. Görmeyip parçası olana, çok yazık... ANKARA Çözüm sürecinde yaşanan tıkanıklığın aşılması yönündeki geçen hafta yaşanan ilk temasın ardından Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile HDP heyeti bugün kapsamlı bir görüşme gerçekleştirecek. Görüşmede, HDP heyetinin genişlemesi ve bazı yapıların kurulması başta olmak üzere sürecin bundan sonra nasıl devam edeceği konusunda yöntem değişikliklerinin ele alınması bekleniyor. Kobani eylemleri nedeniyle yaklaşık 25 gün görüşmelerin durduğu Ankara’da, tarafların çözüm sürecinin devam etmesi yönünde irade beyan etmesinin ardından bugün kapsamlı ilk görüşme gerçekleşecek. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, HDP heyetinin bugün saat 13.00’te gerçekleşmesi beklenen görüşmesinde; tıkanıklığın ardından sürecin bundan sonra nasıl devam edeceğiyle ilgili bazı yeni yöntemlerin de ele alınması bekleniyor. Süreç kapsamında heyetin genişlemesi ve bazı yapıların kurulmasıyla ilgili kritik kararların yanı sıra söz konusu görüşmede HDP heyetinin yaklaşık bir aydır gitmediği İmralı’ya gidişi de ele alınacak konuların başında geliyor. HDP heyeti ile hükümet arasında çözüm süreci kapsamında kesilen rutin görüşmeler bugün tekrar başlayacak. Akdoğan ile HDP heyetinin görüşmesi ay Baluken: Sekretarya şart HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Bingöl’de DBP İl Başkanlığı kongresinde yaptığı konuşmada İmralı’da yürütülen toplantıları kayıt altına alacak bir sekretaryaya ihtiyaç duyulduğunu söyledi. “Öcalan’ın müzakere pozisyona bir an önce getirilmesi gerekir” diyen Baluken, “Öcalan’ın çalışma koşullarıyla ilgili bir adım atılmadan gerçek anlamda diyalog aşamasından müzakere aşamasına geçtiğimizi ifade etmemiz mümkün değildir” dedi. temelen mart veya nisan ayı gibi bir çağrı yapılabilir” dedi. İmralı’da MİT ile masaya oturduğu biliniyordu. Bu kapsamda HDP heyetinin İmralı’dan getireceği mesajlar devlet heyetinin İmralı’da yaptığı görüşmelerin de ipucunu verecek. Görüşmenin ardından Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Türkiye’ye dönmesinden sonra İmralı’ya gidiş tarihi netleşecek. Kobani eylemleri gerekçesiyle süreci askıya alan hükümet kanadında asıl kaygının seçim olduğu AKP içinde de konuşulurken, tıkanıklık boyunca sert açıklamalar yapan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın süreç kapsamında bundan sonra yürütülecek çalışmalarda geri planda kalacağı da konuşuluyor. Süreçte Öcalan’ın bazı mesajlarını olumlu bulan Akdoğan’ın bundan sonra daha ön planda olacağı, HDP heyetiyle görüşmeleri yürüteceği ifade ediliyor. Kritik görüşme öncesi HDP heyetinde yer alan Pervin Buldan da önceki gün yaptığı açıklamada “Öcalan yıllardır cezaevinde kalmakta ve aynı zamanda bu barış sürecini hayata geçirmektedir. Bu ülkeyi yönetenler bilmek zorundadır ki, Kürt halkı artık önderliksiz ve Öcalan’sız bir çözümü asla kabul etmeyecektir” diyerek gündeme gelmesi beklenen “Öcalan’ın şartlarının iyileştirilmesi” talebine de işaret etti. Arınç geri planda kalacak Pervin Buldan nı zamanda sürecin devam ettiği mesajının verilmesi anlamında da önem taşırken tarafların yan yana görüntü vererek bu mesajı kamuoyuna kuvvetli bir şekilde iletmesi bekleniyor. HDP heyetine iki yeni ismin katılması ve İmralı görüşmelerinin daha kapsamlı yürütülmesi konusunda hükümet kanadı ile HDP arasında son ayrıntıların görüşülmesi bekleniyor. Hükümet ve HDP heyetinin DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle ismi üzerinde uzlaştığı belirtilirken ikinci ismin de Ceylan Bağrıyanık olacağı kulislere sızmıştı. HDP heyeti en son 21 Ekim’de görüştüğü İmralı’ya bundan sonra ne zaman gidileceğine ilişkin ayrıntılar da bugünkü görüşmede ele alınacak konuların başında geliyor. HDP heyetinin yaklaşık bir aydır herhangi bir görüşme yapmadığı Öcalan’ın, Ankara’da görüşmeler kesildiği süreçte ‘Öcalan’sız bir çözüm olmaz’ Süreç devam ediyor mesajı Heyetin genişlemesi İmralı’ya gidiş görüşülecek PAK GENEL BAŞKANI MUSTAFA ÖZÇELİK ‘Kürtlere statü talep ediyoruz’ MAHMUT ORAL kendi kaderini tayin etme hakkını savunduklarına dikkat çeken Özçelik, “Biz ne Kürtler ne de DİYARBAKIR Kürdistan Türkler 90 yıl daha kaybetsin Özgürlük Partisi (PAK) bugün istiyoruz. Kürtler ve Kürdisİçişleri Bakanlığı’na yapılacak tan vardır ve onların, kendibaşvuruyla resmen kurulacak. lerini özgürce yönetme hakHDP’den farklı bir siyaset izleları vardır. Yani biz Kürtlerin yeceklerini ifade eden PAK Gekendi kendilerini özgürce yönel Başkanı Mustafa Özçelik, netebilecekleri bir siyasal çöKürtler için statü talep ettiklezümden söz ediyoruz. Bu starini, bunu parti programına da tüden yanayız. Bu statü fedekoyduklarını söyledi. ral devlet olabilir, konfedePAK Genel Başkanı Özçeral devlet olabilir. lik, İçişleri Bakanlığı’na Eğer Türkiye devyapacakları resmi başlet olarak tek milvuru öncesinde gazelet, tek dil siyasetemize özel değerlentinde ısrar ederse dirmelerde bulundu. o zaman Kürtlerin PAK’ın ana öğesinin kendi kendini yöözgürlük olduğunu benetme haklarına lirten Özçelik, kendilehayır der ise o zarini “Kürtlerin sessiz man son kertede çoğunluğunun sesi” Kürtlerin de kenolarak tanımladıklarıdi kaderlerini tayin nı ifade etti. HDP’den etme hakkını savuve Barzani ekolüne nuyoruz. Öncelikle yakın diğer partilerden de farklı olduk Mustafa Özçelik eşit, adil ve özgürlüğe dayalı bir stalarını ifade eden Öztü talep ediyoruz” dedi. çelik, “Biz kendimizi birileİmralı’da PKK lideri Abdulriyle tanımlamıyoruz. Bizim lah Öcalan ile devlet arasında kendi projelerimiz var. Neyürüyen çözüm sürecinin en dir farkımız, biz Kürt ve Kürönemli sonucunun kanın durdistan sorununa farklı bakıması olduğuna dikkat çeken yoruz, insana farklı bakıyoÖzçelik, “Çözüm sürecinin saruz. Kürt ve Kürdistan sorudece devlet ile PKK arasındanunu tanımlamamız da farkki bir meseleye indirgenmesi lı. Toplumdaki özgürlüklere yanlıştır. Kürdistan’da değibakışımız farklı. Biz birilerişik gruplar ve değişik talepler ne karşı veya kendimizi biride vardır ve bunların da katıleriyle tanımlayarak siyaset lacağı bir kurul oluşturulmaüretmeyeceğiz” diye konuştu. lıdır” şeklinde konuştu. Parti programında ulusların ‘Alevileri istismar etmeyin’ Törende konuşan CHP Genel Başkan Yardımcıları Akkaya, Tanrıkulu ve Ağbaba da hükümet yetkililerine, “Alevileri istismar etmeyi bırakın, samimi olun” çağrısında bulunurken Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Geçmez de “Türkiye’nin bütün yurttaşları birdir ve aslolan insan kardeşliğidir, samimi olun” diye konuştu. Vakfın Adana Şube Başkanı Sayim Yılmaz da “Kadınerkek, kardeşçe ve hakça bir düzen için bir aradayız, hep böyle bir arada olacağız” dedi. Türkiye’nin en büyük cem evi açıldı ADANA (Cumhuriyet) Türkiye’nin en büyük cemevi Adana’nın merkez Çukurova ilçesinde açıldı. Binlerce kişinin katıldığı açılışta, Mevlana, Hacı Bektaş Veli ve Yunus Emre’den deyişler okuyan CHP’li Çukurova Belediye Başkanı Soner Çetin, Mevlana’nın, “Ne olursan ol yine gel” sözüyle başladığı konuşmasında, günümüz siyasetçilerine de “Sevelim sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz” sözleriyle gönderme yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcıları Yakup Akkaya, Sezgin Tanrıkulu, Veli Ağbaba, Hacı Bektaş Veli Vakfı Başkanı Ercan Geçmez, CHP’li Seyhan Belediye Başkanı Zeydan Karalar, İl Başkanı Orhan Sümer ve Alevi yurttaşların yanı sıra binlerce Adanalının katıldığı cemevi açılışında 12 kurban kesildi, aşure dağıtıldı. Çukurova Belediyesi’nin yaptıracağı çok amaçlı taziye ve muhtarlık evi temelinin atıldığı, ilk semt kreşinin de hizmete açıldığı tören ve aşure etkinliklerde Sabahat Akkiraz da konser verdi. Büyük bir kalabalığa hitap eden Cukurova Belediye Başkanı Çetin, Mevlana’nın, “Gel ne olursan ol yine gel” diyen çağrısıyla başladığı konuşmasını, “Sevgide Güneş gibi ol./ Dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol. Her ne olursan ol ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol” diye sürdürdü. Çetin konuşmasını, günümüz siyasetine gönderme yaptığı, “Sevelim sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz” sözleriyle tamamladı. MEZARI BAŞINDA ANILDI HTKP’liler yoldaşları Hayrullahoğlu’nu unutmadı İstanbul Haber Servisi Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP), 12 Eylül döneminde polis işkencesinde katledilen TKP Merkez Komite Üyesi ve İstanbul İl Sekreteri Mustafa Hayrullahoğlu ile faşistler tarafından öldürülen TKP üyeleri Ali İhsan Özgür ve Talip Öztürk’ü mezarları başında andı. HTKP ilk olarak, Fikir Kulüpleri Federasyonu’nun (FKF) kuruluşunda, 1516 Haziran büyük işçi direnişinin örgütlenmesinde görev almış, 12 Eylül döneminde işkenceyle katledilen TKP Merkez Komite Üyesi ve İstanbul İl Sekreteri Hayrullahoğlu’nu (Deniz) dün Kulaksız Mezarlığı’ndaki mezarı başında andı. Burada konuşan HTKP Merkez Komitesi üyesi Kamil Tekerek, Hayrullahoğlu’nun müHayrullahoğlu cadelesinin yarım kalmayacağını belirterek, “Deniz yoldaş iyi ki mücadele ettin ve bir mirası bize bıraktın. Şimdi Haziran Direnişi ile birlikte bu topraklarda verilen mücadele AKP karanlığına karşı büyüyor. Sana söz veriyoruz, işçi sınıfının iktidarı kurulana ve halkımız özgürleşene kadar mücadelemize devam edeceğiz” dedi. HTKP Parti Meclisi üyesi Kemal Parlak da yaptığı konuşmada “Deniz Yoldaş FKF saflarında başlattığı mücadeleye TKP saflarında devam etti. Bugün bu mücadeleyi FKF’li yoldaşları, fabrikalardaki işçi yoldaşları devam ettiriyor” diye konuştu. HTKP’liler Ali İhsan Özgür ve Talip Öztürk’ü de Topkapı Yeni Kozlu Mezarlığı’ndaki mezarları başında andı. İnfaz ertelenmezse 20 Kasım’da cezaevine girecek Pekünlü’ye bilim ve akademi çevrelerinden destek ‘Pekünlü yeniden yargılansın’ EMRE DÖKER İZMİR Uzay Bilimleri ve Astronomi Profesörü Rennan Pekünlü’ye türbanlı öğrencileri derslere almadığı savıyla verilen hapis cezasının kaldırılması için bilim ve akademi çevreleri ayaklandı. Aralarında YARSAV, EğitimSen ve Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği’nin olduğu 19 örgüt, cezanın kaldırılması gerektiğini vurguladı. Change.org adlı internet sitesinde “Pekünlü’nün infazının durdurulması” için açılan imza kampanyasında da 5 günde 3 bin 583 imza toplandı. Toplanılan bu imzalarla Adalet Bakanlığı’na, Pekünlü’nün cezasının kaldırılması ve yeniden yargılanması için başvuruldu. İnfaz ertelenmezse Pekünlü, 20 Kasım’da cezaevine girecek. Ege Üniversitesi’nde öğretim üyeliği görevini yürütürken Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını uygulayarak öğrencilerin türbanla derslere girmesini engellediği savıyla İzmir 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nce 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılan Pekünlü, 4 ay 16 günlük hapis cezasını çekmek için 20 Kasım’da cezaevine girecek. İnfazın ertelenmesi amacıyla change. org adlı internet sitesinde imza kampanyası başlatan Prof. Dr. Atilla User ve Prof. Dr. Kayhan Kantarlı 5 günde 3 bin 583 destek imzası topladı. Kantarlı, Pekünlü’nün Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını uyguladığını ve bu eylemden dolayı hiçbir öğrencinin “öğrenim hakkı nın engellenmediğini” belirtti. Kantarlı, Adalet Bakanlığı’na yeniden yargılanma başvurusu yaptıklarını kaydederek dilekçede şunları vurguladıklarını açıkladı: “Pekünlü, 2 yıl 1 ay hapse mahkum edildi. Ancak, bu süreçte davanın sonucunu değiştirebilecek nitelikte kanıtlar ortaya çıkmıştır. Bu nedenle infaz durdurulmalı ve adaletin sağlanabilmesi için yeniden yargılanması gerekmektedir.” Verilen hapis cezasına isyan eden aralarında YARSAV, Tüm Öğretim Elemanları Derneği ve EğitimSen’in de olduğu 19 örgüt ortak açıklama yaparak Pekünlü Pekünlü’nün kararının geri çekilmesi gerektiğini dile getirdi. ‘İZMİRLİLERİN BAŞINI EZMEK İSTİYORLAR’ CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray “Pekünlü’nün şansında İzmirlilerin başı ezilmek isteniyor” dedi. Pekünlü’nün “kumpas gibi bir dava” ve yargılama süreci sonunda hapis cezasına çarptırıldığını belirten Çıray, “Pekünlü’nün bu hukuk dışı muameleye maruz kalmasının tek nedeni öğretim üyeliği döneminde yürürlükte olan yasa ve yönetmelikleri uygulamış olmasıdır” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle