26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 AĞUSTOS 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 15 od” uygulaması “K lafta kaldırıldı. Ama uygulamada İdaresi’nin bir İç Genelgesi’ne göre de mücbir sebep nedeniyle defter ve belgelerini kesinlikle kaldırılmadı. ibraz edemeyen mükelleflerin Tüm hızı ve yanlışlıkları “kod”a alınmaları mümkün ile sürüyor. Daha önce değildir. Duruma itiraz eden mükellefe de ifade ettik, adına vergi dairesi; konuya ilişkin artık “kod” demiyorlar. inceleme elemanının yazısı “Özel esaslara tabi olduğunu, aksi yönde bir yazı mükellefler listesi” vergi dairesine gelmedikçe diyorlar. Bu haksız yapılabilecek bir şey olmadığını ve kanuni dayanağı belirtir. İnceleme elemanı ile olmayan uygulama o kadar görüşen mükellef bu kez de vergi yaygınlaşıyor ki, artık dairesinden yazı gelmedikçe vergi daireleri bile yeni bir “yeni bir yazı yazamayacağı” yapılanmaya gidiyor. Vergi yanıtını alır. dairelerinde, özel esaslara de bu durumdadır. 2007 yılı defter Bu sırada olan mükellefe olur. tabi mükellefler için ayrı birimler ve belgeleri zayi olmuştur. Buna İhracat nedeniyle KDV iadelerini kuruluyor. Bu mükelleflere olağan ilişkin mahkemeden belgesi vardır. almakta geciken, KDV iadelerini suçlu gözüyle bakılıp işlemler ona Dolayısıyla kendisinden defterleri SGK prim borçlarına mahsup göre yürütülmeye başlanıyor. istendiğinde, ancak ilgili mahkeme edemeyen mükellef, ciddi Ancak görüyoruz ki bu uygulama, kararını ibraz eder. finansman sıkıntısı yaşamaya başlar. büyük mağduriyet ve içinden Sorun ise bundan sonra başlar. İşte bu örnek; gereksiz “kod” çıkılamaz sorunlar yaratıyor. Vergi inceleme elemanı, vergi uygulamasının mükellefleri Okuyucuların bize ilettiği, dairesine bir yazı yazar ve defter ne derece zora soktuğunu ve uygulamada karşılaştığımız örnek ve belgelerin ibraz edilemediğini keyfi yürütüldüğünü açık olarak bir sorun ise durumun vahamet bildirir. Vergi dairesi, mükellefi “özel gösteriyor. Üstelik uygulamanın derecesini çok iyi özetliyor. esaslara tabi mükellefler listesi”ne yasal olmadığı yargı organları Üretim ve ihracat yapan ve ciddi alır. Mükellef durumdan haberdar tarafından da defalarca kabul bir istihdam yaratan mükellefin olur. Defter ve belgeleri sel edilmişken. 4 Temmuz’da İstanbul 2007 yılı işlemleri incelemeye alınır. nedeniyle ibraz edemediğini buna 11. Vergi Mahkemesi tarafından Defter ve belgelerini ibraz etmesi ilişkin mahkeme kararı olduğunu verilen karar ortada. Kararda istenir. İstanbul’da yaşayanlar belirtir. Normalde, sel felaketi anayasada güvence altına alınan anımsar. 2009 yılında Ayamama mücbir sebep kabul edilir. Gelir temel hak ve hürriyetlere Deresi taşmış aykırılık teşkil ve büyük bir edildiği vurgusu sel felaketi İstifa Eden İşçi İzin Parası Alır dahi mevcut. yaşanmıştır. Özetle, Selden 3 yıldır çalıştığım işyerinden mükelleflerin ve etkilenen ayrılıyorum. Kullanmadığım 20 günlük vatandaşların devlet birçok SORU CEVAP iznim var. İzin parası alabilir miyim? eliyle mağdur mükellef tüm Mahmut Deniz Sorularınız için malicozuedilmesini anlamak varlıkları m6ismmmo.org.tr adresine İş Kanunu’na göre, iş sözleşmesi mümkün değil. ile yasal mail atabilirsiniz. Tüm sosona eren işçiye kullanmadığı izinlerin Vergi idaresinin defter ve rular eposta ile tek tek ücreti ödenir. İstifa eden işçi için de anayasaya aykırı belgelerini cevaplanacaktır. geçerlidir. Kullanmadığınız 20 gün izin bu uygulamasının de parasını alabilirsiniz. bir an önce kaybeder. kaldırılmasında Örnek büyük fayda var. mükellefimiz ‘Kod’ Kâbusu Bitmiyor Telafi Çalışmasıyla 9 Gün Tatil! nümüzdeki hafta arası bayram Ö tatili başlayacak. Uzun tatil yapmak isteyenler için, ara günleri GÖRÜŞ ERDENER YURTCAN yıllık izinden düşerek tatili uzatmak bir yol olmakla beraber, telafi çalışması ile de tatili 9 güne çıkarmak mümkün. 4857 Sayılı Kanun’un 64. maddesi telafi çalışmasını ve şartlarını şöyle tanımlar: Zorunlu nedenlerle işin durması, Ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesi, Benzer nedenlerle işyerinde normal çalışma sürelerinin önemli ölçüde altında çalışılması veya tamamen tatil edilmesi. İşçinin talebi ile kendisine izin verilmesi halinde ise sistem şöyle işler: İşveren iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yaptırabilir. Bu çalışmalar fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmaz. Telafi çalışmaları, günlük en çok çalışma süresini aşmamak koşulu ile günde üç saatten fazla olamaz ve tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılamaz. Evet, yasa böyle. Ancak işçinin talep etmesi halinde işverenin izin verme zorunluluğu da yok. Öte yandan, yapılan telafi çalışmasına ilişkin ücret de söz konusu değil. Örneğin, işçi 1 günlük izin almışsa, o güne ait ücretini alacak, daha sonraki bir tarihte de ücretini aldığı ancak çalışmadığı 1 günlük süreyi günde 3 saati ve günlük 11 saati aşmayacak şekilde çalışarak telafi edecek. Telafi çalışmasına ilişkin ücret daha önce ödendiği için, yapılan telafi çalışması için ayrıca ücret almayacak. Bir Varmış bir Yokmuş… Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde diye başlayıp giden o güzelim masalları dinlediğimiz günler, kaldı çok gerilerde. Nereden baksanız altmış beş yıldan çok. Bu ülkenin insanı o günlerde mutluydu küçük dünyasında. Elindeki avucundakiyle yetinmesini bilen, konusuyla komşusuyla paylaşan her şeyini. Yardımlaşma, hoşgörü, dar gününde yetişme her kimin ihtiyacı varsa, gönülden, içtenliğin en deriniyle. Düşünüyorum da aradan geçen onca zamandan sonra, şu soruyu sormadan edemiyorum. Her şeye rağmen o güzel günler, o güzel âdetler yaşatılamaz mıydı, bugünlere taşınamaz mıydı? Taşınmadıysa suçlusu kim, kimden hesap soracak bu ülkenin insanı, bakarken bugünkü manzaraya. Her şeyin başı eğitim sözü kimselerin ağzından düşmez. Bunda elbette haklılık payı var. Her seviyede okullarda, tam olarak istenilen düzeyde olmasa da öğretim verildiğini söyleyebiliriz. Asıl eksiklik eğitimde. Eğitim yalnız okulda verilmez; evde, ailede, çarşıda pazarda, deyim yerindeyse, verilir. Zaten bu işlerle yakından ilgilenenler şöyle söylerler: Kişinin evinde, aile bireyleri arasında ne konuşuluyor, hangi konular ele alınıyor. İşte meselenin aslı burada. Öyle ya da böyle, o kadar hatamız ve eksiğimiz var ki. Nereden başlamalı? Dillerden hiç eksik olmayan bir “sayın” sözcüğü var. Bu sözcük olur olmaz yer ve zamanda kullanılıyor. Yaşını başını almış meslek sahipleri dahi resmi makamlara yazı yazarken söze sayın diyerek başlıyorlar. Oysa bu sözcük gerçek kişiler için bir saygı sözüdür. Sayın’ın içinde saygı var. Ayrıca, toplumu yönetmek iddiası taşıyan politikacılara ne buyurulur? Muhataba ‘sayın’la başlayıp sonra ağza alınmayacak sıfat ve nitelemeleri sıralamak ne oluyor ki. İnsan ilişkilerinde iyi günde, kötü günde birlikte olmak, dayanışmak, sevinci ve acıyı paylaşmak, temel taşlardan biridir elbette. Son yıllarda bir yakınını kaybeden kişinin ya da bir üyesi ölen bir kurumun verdiği ölüm ilanlarına bakınız lütfen; baş köşede “sayın” sözcüğü. Bu sözcük yaşayanlar için kullanılır, Hakk’ın rahmetine kavuşmuşlar için değil. İşte bunların hepsi eğitim ve öğretime dahildir. Yeter, içimiz karardı diyorsunuz. Haklısınız. Türk insanının öyle büyük nitelikleri var ki bunların her şeye rağmen değişmediğini görmek, insana huzur veriyor. Ne zaman mı? Siz başka bir ülkede yolda bozulan ve trafiği aksatan bir otomobili iten polis gördünüz mü? Göremezsiniz, çünkü yoktur. Siz herhangi bir yerde bir kötü olay yaşadığınızda, bir anda etrafınızı çok sayıda insanın sarıp hep birlikte yardım eli uzattıklarını gördünüz mü? Ben çok gördüm; insanların tüm içtenliğiyle sizin acınızı paylaştıklarına tanık oldum. Hatta böyle bir olaydan sonra, aynı binada başka bir dairede oturan ve size sabahları bir ‘günaydın’ı çok gören ya da trafikte yanınızdan arabasıyla geçerken, sizi işaretparmağıyla eğiten ve azarlayanların da bu insanlardan biri olduğunu lütfen düşününüz ve hoşgörüyle bu kişilere yaklaşınız. İnanın, bu içinizi rahatlatacak. 5 Ağustos’un Anlam ve Önemi PERİHAN ERGUN KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] AKP iktidarının Silivri’de tarihte Asya’dan çıkışımızın adı olan övüncümüz Ergenekon unvanını vererek oluşturduğu yapay ve özel mahkemesi yıllardır büyük üzüntüler oluşturuyor. Demokrasinin olmazsa olmazı niteliğindeki muhalefeti sindirip susturmayı amaçlayan bu oluşumun tarihin sayfalarına her ne kadar iktidarın kara sayfaları olarak geçeceğine inansam da yıllardır bu yapay davalar hukuk dışı nedenlerle maddi manevi kaybettiklerimizin dışında canların da yitirilişine neden olarak büyük üzüntüleri gidermeye yetmiyor. Çünkü bu toplama kampına alınan dostlar toplumun sıradan insanları olmayıp ülkemizin aydınlanması ve çağdaşlaşmasında yer alan kişilerdir. Uygarlığın temel taşlarını oluşturan, çağdaşlaşmanın, aydınlanmanın ışıkları niteliğinde kalıcı yapıtlar veren Doğu Perinçek, Mustafa Balbay ve iktidarı çok tedirgin eden yüz binlerin toplandığı mitinglerin oluşmasında etkin olan Tuncay Özkan, diğer gazeteciyazarlar... Tıpta organ naklinde dünya çapında ün yapmış olan, bir de Ankara’da bir hastaneyle eğitim merkezini ulusuna armağan eden Prof. Dr. Mehmet Haberal, Malatya’da İnönü Üniversitesi’ni ulusuna armağan eden Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu gibi ki ağır rahatsızlıklarına karşın tedavileri engellenerek inatla içerde tutulmaktalarTSK’den kahramanlık nişanlarıyla ödüllendirilmiş üst ve ast rütbeli kara, deniz ve hava kuvvetlerinden suçları yalnızca Mustafa Kemal’in askerleri olan 500’ün üstündeki kahraman subaylar ve daha birçok değerimiz başsavcılığını kendi söylemiyle üstlenmiş olan Sayın Başbakan’ın istemi doğrultusunda Silivri, Hasdal ve diğer zulümhanelerde kapalı tutulmaktalar. HHH İşte özetlemeye çalıştığım bu nedenlerle davaların kararlarının açıklanacağı gün olan 5 Ağustos 2013’te içerdeki yurtseverlerimizin kapatıldığı duvarların önünde olmalıyız. Bunu isteyenlerin azınlıkta olmadığını yazılı ve görsel medyadan öğrendiğimize göre halkımız, Gezi olaylarıyla faşizme karşı duruşunda gösterdiği “birlik ve beraberliği” 5 Ağustos 2013’te Silivri’de milyonları aşarak tekrar güçlü bir şekilde yansıtacaktır. Bunun kanıtı ise; yurdun dört bir yanından CHP, İP, ADD ve tüm sivil toplum örgütlerinin, sağlayacakları araçlarla bir gün önceden yola çıkarak kitleleri Silivri’ye taşıyacaklarını açıklamaları. Az bir olasılık da olsa; belki artık hâkimler hukuk fakültesini bitirirlerken haktan hukuktan ayrılmayacaklarına namusları üzerine yemin ettiklerini hatırlayıp yasadışı kararlarını vicdani duygularından geçirerek, boş yere yıllardır zindanda tuttukları kişilere hakları olan özgürlüklerini sağlarlar. Böylece yalnız onların değil yıllardır eşlerini, analarını, babalarını, evlatlarını kısıtlı koşullarda görebilenleri de hakları olan mutluluğa kavuştururlar. HHH AKP iktidarının özellikle de RTE’nin tek kişilik yönetim psikolojisiyle yalnızca yurtiçinde değil kendi yönetiminden önce M.K. Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” politikasıyla sınır komşularımızla oluşturduğu dostluklarımızı da yok ettiği esefle gözleniyor. Önce; Malatya’ya, ABD’nin İran’a karşı nefretinin sembolü olarak füzeyi dikmesiyle asırlık dostluğu soğuttu. Irak’ta oradaki merkezi hükümete karşı kukla devlet kuran Barzani’yle muhabbetli dostluk kurarak merkezden uzaklaştı. Bu tutumu Türkmen kardeşlerimize de zarar verdi. Yüzlerce yıldır siyasi, ticari karşılıklı dostluk içinde olduğumuz Suriye’nin iç işlerine karışarak daha önce kol kola girdiği Beşşar Esad’la da gereği yokken bozuştu. Bizdeki PKK’nin eşdeğeri olan PYD ile çeteleşen karşıtlarına, Hatay’ı teslim ederek halkımızı birçok konuda mahrumiyete ve tedirgin yaşama mahkum etti. Bu da yetmedi PYD lideri Salih Müslim’i davetle ağırladı. Müslim sorulara verdiği cevapta “AKP, PKK devletini tanıdı” dedikten sonra “Türkiye, geçici yönetimi tanıyor, özerklik ilan edersek bunu da kabul edecek” dedi. Başlangıç olarak sınırımızı aşarak Kürt bayrakları dikildi. ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI kamilmasaracı@gmail.com BULMACA SEDAT YAŞAYAN T.C. ERZİNCAN İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 No’lu taşınmazın Özellikleri: Taşınmaz Erzincan ili Merkez Taksim Mahallesi 453 ada, 81 parselde bulunmakta olup tapu kaydında 2.749,14 m2 yüzölçümlü olarak arsa vasfında kayıtlıdır, ancak 25/02/2013 tarihli inşaat bilirkişisinin raporuna göre taşınmaz üzerinde tapu da kayıtlı olmayan lakat fiilen yapılı bulunan inşaatı tamamlanma aşamasında 3 blok yapı ve kaba inşaatı tamamlanma aşamasında 1 blok yapı bulunmaktadır. Tamamlanma aşamasında bulunan 3 blokun her bloğunda bodrum + 3 katlı betonarma yığma yapı bulunmakta olup, zemin + kat l. kat 2 katlarında ikişer daire olmak üzere toplam 18 mesken bulunmaktadır, bodrum katlarında çalışma halen devam etmektedir, taşınmazın üzerinde zemin kat, 1 kat, 2 katı yapılma aşamasında olan ve kaba inşaatı tamamlanmış henüz ince işleri yapılmamış bodrum + 3 katlı yapı bulunmaktadır. Taşınmazın üzerinde bulunan inşaatı tamamlanmış ve içerisinde oturulan 3 blokta 18 mesken bulunmakta olup, meskenlerin dış kapıları ahşap desenli çelik kapı, pencere doğramaları ısıcam, pvc, iç mekanları alçı sıva üzerine saten boya, doğalgaz. kalorifer ile ısınmaktadır. Taşınmaz şehirleşmenin yoğun olduğu bölgede olup, imar planı içerisinde ve her türlü belediye hizmetlerinden faydalanmakta ve modern blokların olduğu bir mahalde bulunmaktadır. Adresi: Erzincan Merkez Taksim Mahallesi 453 Ada, 81 Parsel Merkez/ERZİNCAN Yüzölçümü: 2.749,14 m2 Arsa Payı: Tam Imar Durumu: Var. İmara ilişkin bilgiler dosyasında mevcuttur. Kıymeti: 2.950.000,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydıtıdaki Şerhler: 1. Satış Günü: 10/09/2013 günü 14.20 14.30 arası 2.SatışGünü: 08/10/2013 günü 14.20 14.30arası Satış Yeri: Erzincan Adliyesi İcra Müdürlüğü Mezat Salonu Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %’20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isleyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/2059 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları; 7 İhaleye katılmak isteyenlerin (elektronik ortamda pey sürmek isteyenler dahil) ihale gün ve saatinden önce satış şartnamesinde ve ilanında belirtilen ihale teminat bedelini dosya numarası belirtilmek suretiyle T.Vakıfiar Bankası T.A.O. Erzincan Şubesi’ndeki TR 87 0001 5001 5800 729 049 6454 İcra Müdürlüğü’nün emanet hesabına dosya numarası belirtilmek suretiyle yatırmalarına ve ihale sırasında banka dekontunun ibrazına veya teminat mektubu ile katılmak isteyenlerin icra dosya numarası yazılı kesin teminat mektubunu ihale sırasında ibrazına, (elektronik ortamda pey sürenler için teminatın yatırılıp yatırılmadığı sistem üzerinden kontrol edilecektir) ayrıca ihale sırasında nakit olarak ibraz edebileceklerine, 8 Satış ile ilgili ayrıntılı bilgi almak isleyenlerin yukarıda yazılı doaya numarası ile müdürlüğümüze müracaat etmeleri veya masrafı verilmek suretiyle şartnamenin bir örneğinin kendilerine gönderilebileceği, ayrıca https://esatis.uyap.gov.tr/ adresinde de ilan bilgilerine ulaşılabileceği; ilan olunur. 22/07/2013 2012/2059 ESAS “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 46546) SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ “Flurcun” 1 da denilen bir 2 kuş. 2/ İki nicelik arasın 3 daki bağıntı... 4 Ankara’nın 5 bir ilçesi. 3/ 6 Çapraz düğmeli, ipek 7 ya da sırma 8 işlemeli bir 9 tür kısa yelek. 4/ Lütfi 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Akad’ın bir fil 1 K A L A M I Ş Ç mi... Rütbesiz as 2 A Ş U R T EMA ker... Bizmut ele 3 S I V A Ğ mentinin simge 4 T İ N A N A F O R T A si. 5/ 19. yüzyılE L F A N da Fransa’da or 5 F A İ N İ T A F taya çıkan sembo 6 O 7 R O M T A R O T lizm akımına önME S İ R E cülük eden sanat 8 A L çılara verilen ad. 9 E Ğ İ R L A L 6/ Köy evlerinin tavanlarında iki direk arasında bırakılan boşluk... Tecrübeli, usta. 7/ Şöhret... Hindistan’da tüm Tanrısal varlıklara verilen ad. 8/ Bir tür kumar. 9/ Büyük Menderes Irmağı’nın deltasında, zengin bir kuş yapısına sahip olan göl... Pantolonun apış arasına gelen yeri. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Pancara verilen bir başka ad. 2/ Cezayir’de bir liman kenti... Yavru, çocuk. 3/ Denizcilikte, dört köşe yelkenlerin yüzeyini küçültme işi. 4/ Maksim Gorki’nin bir romanı... Koca... Olumsuzluk belirten bir önek. 5/ Gerileyiş, çöküş içinde olan. 6/ Toprak, kum ve saman elemeye yarayan iri delikli kalbur... Kurnaz, açıkgöz. 7/ İnsan sesiyle ezgili sesler çıkarma, müzik yapıtlarını seslendirme sanatı...“Gamzedeyim bulmam / Garibim bir yuva bulmam” (Tatyos Efendi). 8/ Kuran’da bir sure. 9/ Bir durumun anlaşılmasına yardım eden şey... Balık yakalama aracı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle