18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 MAYIS 2013 CUMA CUMHURİYET [email protected] SAYFA KÜLTÜR 19 55. Venedik Bienali’nde Türkiye Pavyonu’nda Ali Kazma’nın ‘Rezistans’ı Yaşasın çağdaş sanat Kısa bir süre önceydi. Henüz Venedik’te değildik. İstanbul’da tam da Galata Kulesi’ne göz kırpma mesafesinde bir terasta karşımdaki iki insanın açıklamalarını hayranlıkla dinliyordum. Bu yılki Venedik Bienali’nde Türkiye Pavyonu’nun küratörü olan Emre Baykal ve Türkiye Pavyonu’nda sergilenen “Rezistans” eserinin yaratıcısı genç sanatçı (1971 d.) Ali Kazma... Hayranlığım, anlattıkları “olay” kadar, anlatma biçimlerine de odaklanıyordu. Çünkü aşkla anlatıyorlardı... “Rezistans” eserinin yaratıcısı Ali Kazma. Güzin Dino’yu yitirdik Kültür Servisi Dilbilimci, öğretim üyesi, çevirmen, yazar ve Abidin Dino’nun eşi Güzin Dino dün yaşamını yitirdi. Son 15 gündür Paris’teki bir hastenede tedavi görmekte olan Güzin Dino 103 yaşındaydı. Hayatının çok uzun bir dönemini Abidin Dino’yla paylaşmış olan Güzin Dino’nun cenazesi Paris’te annesi Feride Hanım’ın yanına defnedilecek. 1942’de İstanbul Üniversitesi Roman Filolojisi Profesörü Eric Auerbach’ın asistanlığını yapan Güzin Dino, 1954’te eşiyle birlikte Paris’e yerleşti. Paris’te Ulusal Bilimler Merkezi’nde çalıştı. Türkiye Pen Kadın Yazarlar Derneği üyesi de olan Güzin Dino’nun bazı yapıtları ise şöyle: “Türk Romanının Doğuşu” (Agora Kitaplığı), “Gel Zaman Git Zaman, Abidin Dino’lu Yıllar” (Can Yayınları), “Sensiz Her şey Renksiz” (Can Yayınları). Ali Kazma’dan ‘Direnç’ Ali Kazma’yı dinlerken İKSV’nin “Rezistans”la ilgili hazırladığı kitabı inceliyordum bir yandan da. Adeta sinematografik bir kitaptı bu. Kitabın boyutları da bir video ekranını çağrıştırıyordu. Ve sayfaları çevirdikçe, sanki videodaki filmleri izliyordum... Anladınız elbet: “Rezistans” çok ekranlı bir video yerleştirmesi. Bienalin ana binası Arsenale’nin Artigliere binasında yer alan sergi alanında çepeçevre 5 dev ekran, mekânın ortası boş. Her birinde dönüşümlü filmler. En kısası 4, en uzunu 8 dakikalık filmler... “Benim için sanki ikinci bir ten, bedenimin derisi bu ekranlar” diyor... Ali Kazma oldum olası beden çalışmalarına ilgi duymuştu. Bedeni şekillendiren toplumsal, kültürel, ekonomik, siyasi, bilimsel ve düşünsel katmanları irdeliyordu. Bedenin sınırları, bedenin olanakları, bedenin dili... “Beden olmak”, “Bir bedene sahip olmak”... Bunların her biri belli bir gerilimi içeriyordu. Bu gerilimi , “materyal beden”, “toplumsal beden”, “denetlenen beden”, “disipline edilmiş beden”, “çalışan beden”, “konuşan beden”, “yaşanan beden”, “cinsel beden” gibi farklı tanım ve algılar içinde araştırıyordu. Farklı ülkelerde farklı eğitimler alan, farklı kaynaklardan beslenen, 2000 yılından beri İstanbul’da yaşayan Ali Kazma, UNESCO Ödülü, Nam June Paik Ödülü gibi önemli ödülleri toplamış; Tokyo’dan Sao Paulo’ya uluslararası çağdaş sanatın nabzı nerede atıyorsa orada sözünü söylemiş bir sanatçı. SAHA’nın açtığı saha Venedik Bienali coşkusunun aşkla dile getirildiği, sözünü ettiğim teras, SAHA Derneği’nin İstanbul’daki merkezinin terasıydı. Çağdaş sanatı destekleme amacıyla bir grup sanatsever tarafından 2011’de kurulmuştu dernek. Genç sanatçılara özgür ve bağımsız bir “saha açıyor”, Türkiye çağdaş sanatının tanınırlığını ve bilinirliğini artırıyor; bu doğrul tudaki projelere karşılıksız destek veriyordu. Nitekim Ali Kazma’nın bu eserinin üretimine de SAHA destek vermişti. En başa dönmeliyim: Dünyanın en köklü sanat etkinliklerinden Venedik Bienali 55. kez 1 Haziran’da kapılarını açıyor. Etkinlikten çok bir manifesto niteliğinde! 24 Kasım’a dek sürecek. Her yıl 400 bin izleyicinin akınına uğrayan bienalin ön açılışı için bir grup gazeteci TOFAŞ’ın davetlisi olarak Venedik’teyiz. Fiat sponsorluğunda, TC Dışişleri Bakanlığı ile TC Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde ve TC Başbakanlık Tanıtma Fonu Kurulu’nun desteğiyle gerçekleştirilen Venedik Bienali Türkiye Pavyonu’nun koordinasyonunu İstanbul Kültür Sanat Vakfı yürütüyor. Söylemedim değil mi? “Rezistans” sözcüğü Latinceden geliyor: Direnç, direnme, metanet, dayanma, dayanıklılık, dayanma gücü, karşı koyma, karşı çıkma, karşı gelme gibi anlamlar taşıyor! Yani anlam açısından da toplumumuza cuk oturuyor! (Devamı yarın ya da öbür güne...) MARKSİST İKTİSADIN EN ÖNDE GELEN TEMSİLCİLERİNDEN BİRİYDİ Dostları Nail Satlıgan’ı andı Kültür Servisi İktisat Fakültesi Mezunlar Cemiyeti (İFMC), Beyoğlu’ndaki lokalinde 28 Nisan 2013’te sonsuzluğa uğurlanan İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi emekli öğretim üyesi, çevirmen, Marksist iktisat kuramcısı Nail Satlıgan’ı andı. İFMC Başkanı Vahap Adıyaman’ın açış konuşması yaptığı anma toplantısına Cengiz Arın’ın moderatörlüğünde Faik Koray, Mehmet Türkay, Sungur resini, “Sağlam güvenilir bir kişiliği, sürekli geliştirdiği teorik birikime dayalı derinlemesine kavrayışı olan bir arkadaştı. Serinkanlı siyasal çözümleme yeteneğine sahipti. Güçlü belleği, keskin gözlem ve eleştiri gücü, soran, sorgulayan, araştıran, işlek bir zekâsı vardı. Öte yandan her zaman alçakgönüllü, nazik, bilge kişiydi. İşçi sınıfıyla organik bağı olan bir aydın, enternasyonalist Marksistti” sözleriyle çizdi. Savran katıldı. Konuşmacılar, her konuda görüşü merakla izlenen Satlıgan’ın bundan sonra da fetişleştirmeden tüm yazı, çeviri ve telif kitaplarının bir araya getirilerek okunmasını istedi. 38 yıllık meslektaşı Cengiz Arın, yaşamını özetlediği Nail Satlıgan’ın port Klasik cazın saygın ismiydi Kültür Servisi Klasik cazın en seçkin piyanistlerinden Mulgrew Miller, önceki gün geçirdiği bir kalp krizi sonucu 57 yaşında hayata veda etti. 30 yıldan fazla bir süredir caz müziğinin saygın adlarıyla çalan Miller’ın son önemli çalışması, gitarcı Russell Malone’un da bulunduğu basçı Ron Carter’ın Golden Striker Trio’suyla olmuş, grup bu yıl “San Sebastian” adlı bir albüm çıkarmıştı. Miller, Art Blakey’nin Jazz Messengers orkestrasıyla, ünlü trompetçi Woody Shaw’la, şarkıcı Betty Carter’la ve Duke Ellington’ın oğlu Mercer Ellington önderliğindeki Duke Ellington Orkestrası’yla da çalmış, 1980’lerin ortalarından 1990’ların sonlarına kadar da davulcu Tony Williams’ın ünlü beşlisinde yer n Kültür Servisi Ressam Mustafa Pilevneli’nin kişisel resim sergisi İstanbul Kadıköy’deki GaleriFe’de sanatseverlerle buluşmayı sürdürüyor. 10 Haziran’a dek açık kalacak sergide sanatçının son dönem çalışmalarından örnekler yer alıyor. Pilevneli’nin Fenerbahçe, Kalamış ve Mavi Yolculuk serisinin tuval üstüne akrilik çalışmalarından bir seçki sunan sergisinde seramik çalışmaları da yer alıyor. (0 216 368 03 78) PİYANİST MULGREW MILLER YAŞAMINI YİTİRDİ Mustafa Pilevneli sergisi almıştı. Oscar Peterson ve McCoy Tyner geleneğinde çalan Miller’ın birlikte çalıştığı ünlü cazcılar arasında alto saksofoncu Kenny Garrett ile tenor saksofoncu Joe Lovano da bulunuyordu. TİYATRO OYUNCUSU VE YAZARI Franca Rame yaşamını yitirdi Kültür Servisi İtalyan tiyatro oyuncusu, oyun yazarı Franca Rame yaşamını yitirdi. Ailesinin tiyatro topluluğunda küçük yaşından beri çeşitli rollerde oynayan Franca Rame, 1954’te evlendiği Dario Fo ile birlikte 1958’de Dario FoFranca Rame Tiyatrosu’nu kurdu. “Kadın Oyunları” başlığıyla çeşitli oyunlar kaleme aldı. Bu oyunlar Füsun Demirel tarafından Türkçeye de çevrildi. Öykülerinin kendisine ait olduğu, Dario ile birlikte kaleme aldığı bu kadın odaklı oyunlar Franca’nın feminist hareket içinde tavır aldığı dönemin ürünleri olarak niteleniyor. Gazetemiz tiyatro yazarı Ayşe Emel Mesci, Franca Rame’yle ilgili olarak şunları söylüyor: “Çok iyi bir oyuncuydu Franca Rame, iyi bir yazardı, çok tutarlı bir aktivistti, en önemlisi gerçek bir dosttu. Onunla 1981’de Londra’da tanışmıştım. ‘Kadın Oyunları’ndan bölümler oynuyordu, oyundan sonra yanına gidip 12 Eylül faşizminden kaçan bir Türk tiyatrocu olduğumu söylediğimde uzun uzun sarılmış, bırakmamıştı beni. Sonra da dostluğumuz hep devam etti zaten.” Kültür Servisi İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası (İDSO), bugün saat 20.00’de, Fulya Sanat Merkezi’nde “Yaza Merhaba” konseri gerçekleştirecek. Şef Antonio Pirolli yönetimindeki konserde, piyanoda Burçin Büke solist olarak yer alacak ve Amerikalı besteci George Gershwin’in ‘Rhapsody in Blue” (Mavi Rapsodi) eseri seslendirilecek. İDSO’dan ‘yaza merhaba’ konseri n Kültür Servisi Garajistanbul’un 28 Mayıs Salı akşamı DJ’leri oyuncu Deniz Türkali ve yönetmen Barış Pirhasan’dı. Her iki isim de Duman’dan Nancy Sinatra’ya, Red Hot Chilli Papers’tan System of a Down’a kadar birçok farklı sanatçı ve topluluğun şarkılarına yer vererek konuklara keyifli bir gece yaşattı. Garajistanbul’da sıradışı DJ’ler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle