22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 MAYIS 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 19 Çekilme Bağlılığı Barış, silahların bırakılması demektir. Ama, bizde farklı algılanıyor. PKK davasından tutuklu Hayati Kaytan, DİHA’ya gönderdiği mektupta olup biteni yorumlamış: “Yaşanan geri çekilme hiçbir şekilde teslimiyet olarak anlaşılmamalı. Geri çekilme gerillanın ve halkın önderliğine olan bağlılığının ifadesi ve göstergesidir. Gerillanın geri çekilmesi, sürecin tıkandığı ve bittiği anlamına gelmiyor. Yaşanan sadece sınır dışına çekilmedir. Silah bırakma veya teslimiyet değildir.” Recep Tayyip Erdoğan’ın “Hasan Abi”si de (Hasan Cemal), PKK ile birlikte çekilirken kendisine “PKK Genelkurmay Başkan Yardımcılığı” rütbesini uygun görmüş bulunan Bahoz Erdal ile görüşmüş. Bahoz Erdal, “Hasan Abi”ye demiş ki: “Ateşkes ilan ettik. Dediler ki ‘Yetmez çekilin’. Şimdi de çekiliyoruz. Yarın ‘Bu da yetmez, silah bırakın’ derler. Bu olursa, bu tam bir dayatma olur. Teslimiyet dayat Düğüm Noktası AKPKK’nin zorlamasıyla oluşturulmak istenen anayasa değişikliğinin düğüm noktası “başkanlık” mı? CHP’li Birgül Ayman Güler’e göre, başkanlık bir sonuç, asıl düğüm noktası “vatandaşlık” maddesi. Çünkü, vatandaşlık maddesinden “Türk vatandaşlığı” çıkarılıp “TC vatandaşlığı” getirildiğinde ya da yalnızca “vatandaşlık” dendiğinde şu düzenlemeler kendiliğinden yapılabilir hale gelecek: “Birden fazla resmi dil kabul edilebilir. Eğitimde, savunmada, tüm kamu hizmetlerinde ve özel sektörde birden fazla resmi dil kullanımı mümkün kılınmış olur. Böylece ‘ulusal devlet’ yıkılmış, yerine ‘milliyetler devleti’ kurulmuş olur. Bölgesel resmi dillerin kabulüyle eyalet sistemi inşası gerekli hale gelir. Eyalet sistemi ise tepede ‘başkanlık rejimi’ gerektirir.” Reyhanlı Notları Reyhanlı’ya giden TKP heyetinden Kaya Güvenç’in notlarından: Patlamalardan iki hafta önce Reyhanlı’da, CIA faaliyetlerinde görev üstlenen Ulusal Demokrasi Enstitüsü’nün de düzenleyicileri arasında bulunduğu “sivil meclisler projesi” kapsamında bir toplantı yapılmış. Olay günü Suriye’den gelenlerin patlamaların olduğu bölgelerden çekildiği yoğun olarak dile getiriliyordu. Gözaltına alınanların hemen tümü Alevi. Ayrıca, bomba taşıyan araçların önce Alevilerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerde dolaştığına ilişkin söylentiler, olayı Alevilerin üzerine yıkarak, bir mezhepsel çatışmanın körükleneceğine dönük senaryolara açık kapı bırakılıyor. Reyhanlı halkı, ölümlerden en çok AKP iktidarını suçluyor. “Niye sorumlu” diye sorduğumuzda, “Olayın olacağını biliyorlardı” ya da “Hükümet bizi korumak, kollamak zorundaydı” yanıtını aldık hep. Ölmemeyi İstemek Değerli dostlarım, siz bu yazıyı okuduğunuzda ben bir hafta kaldığım Diyarbakır’dan İstanbul’a dönmüş olacağım. Kitap fuarı nedeniyle dört yıldır mayıs aylarında bir haftamı Güneydoğu’nun bu kadim kentinde geçiriyorum. Fuara gelen Kürt aydınlarıyla, Kürt gençleriyle, olanak buldukça da sokaktaki her meslekten, her yaştan, her siyasal görüşten Kürt yurttaşlarımızla konuşuyorum. Her konuşmada yeni bir şeyler öğreniyorum. Bölgeyi, bölge insanını tanımak, onları anlamak için bir süreliğine de olsa orada yaşamak gerekiyor. İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de oturup “Kürt sorunu” üzerine düşünce üretmek kolay, fakat bu “üretim”in bölgenin ve bölge insanının gerçeğini kavramada çoğu kez pek yararı olmuyor. HHH İki gün önce Hakkâri’den Diyarbakır’a göçmüş, 40’lı yaşlarda üç çocuk annesi bir ev kadınıyla konuştum. Hakkâri’de bir apartmanın beşinci katında oturuyorlarmış. Bir sokak gösterisi sırasında polisin attığı bir sis bombası ailecek toplandıkları salonun tavanında patlamış. Yine aynı gün, aynı olay sırasında alt katlarında oturan ve dışarıda ne oluyor diye merak edip balkona çıkan yaşlı komşuları, bir polis aracının sıktığı tazyikli su nedeniyle duvara çarpıp yaralanmış. Yaşlı adamı hastaneye götürmek için aşağıya indirdiklerinde polislerden bir de tekme tokat dayak yemişler. “Yere yatırdığımız adamı korumak için öne eğildiğimde ensemde bir polis yumruğu patladı, ben de yere, adamın yanına yıkıldım” diye anlattı kadın. O anda, “Keşke üç çocuk anası olmasaydım da, ben de dağa çıksaydım” diye geçirmiş aklından. Oysa hiçbir siyasal örgüte, ideolojiye yakınlığı yokmuş. “Bizi döverek, söverek, aşağılayarak, zorla kendilerine düşman ettiler” diye ekledi. Eğer iyi bir dinleyiciyseniz bu tür yaşanmış öyküleri anlatacak binlerce insan bulabilirsiniz Diyarbakır sokaklarında. HHH Şiddetkarşı şiddetşiddet kısırdöngüsü bölge insanını usandırmış, yormuş. İki aya yakındır dağdan ve kırsaldan ölüm haberi gelmiyor olması insanları umutlandırmış. “Barış” sözcüğüne bir cankurtaran simidi gibi sarılmışlar. “Barış” bu insanlar için “ölmeyi istememek”le eşanlamlı bir kavram. Bu kavram aynı zamanda kimsenin kimseyi öldürmediği, kimsenin kimse tarafından öldürülmediği bir hayatı paylaşmak anlamını da içeriyor. Bölge insanları için başlayan çatışmasızlık sürecinin kalıcı bir barışa gelişmesi doğrultusunda “bir pazarlık var mı yok mu” tartışmasının hiçbir değeri, hiçbir ağırlığı yok! Bu, otuz yıldır ölümle burun buruna yaşamış, artık ölmek istemeyen insanlar açısından anlaşılabilir bir durum. Kolay değil, son otuz yılda Türk, Kürt, asker, gerilla 4045 bin genç insanın kanını emmiş bu topraklar. Öte yandan “barış” bir yanıyla da akmış, akıtılmış olan kanın “yerde kalmasını” kabullenmek, “kim suçluydu, kim sorusunu” zihinlerden silmek anlamına geliyor. Bu da pek kolay değil, fakat barış gerçekten arzulanıyorsa bu zorlukların üstesinden gelmek gerekiyor. masıdır bu. Biz şimdi bugün silahı bir kenara koyuyoruz. Bu silahı bırakma anlamında değildir.” Recep Tayyip Erdoğan’a sorarsanız, işte bunun adı “barış”. Vizyonlu Sonuç CHP Tekirdağ Milletvekili Emre Köprülü, AKP’nin Suriye, Irak derken Bulgaristan’ın içişlerine karıştığını; AKP milletvekilleri ile kaymakamların, Bulgar seçimlerinde, Türk soyluların Hürriyet ve Şeref Halk Partisi’ne oy kullanılması için propaganda yaptıklarını duyurmuştu. Bulgar seçimleri yapıldı. Emre Köprülü diyor ki: “AKP’nin Bulgaristan’da desteklediği parti yüzde 1.4 oy aldı. Bu mu dış politikadaki başarı? Aleyhlerine çalışılan Hak ve Özgürlükler Partisi yüzde 11 oy alarak 3. büyük parti oldu. Yani, bölmeye çalışılan soydaşlar yine bir noktada birleştiler. Ama, işin başka vahim bir boyutu var. Hak ve Özgürlükler belki olası bir iktidarı kaybetti ve ırkçı bir parti olan ATAKA Partisi belki iktidara gelecek. Sorumlusu kim biliyor musunuz? Desteklediği parti yüzde 1 oy alıp Hak ve Özgürlükler’in 34 tane milletvekili çıkarmasına engel olan AKP.” Vizyon derin, sonuç sıfır... Şairin Çığlığı Şair Ergül Çetin, “Aldanışlar” adlı kitabıyla kazandığı M. Sunullah Arısoy Şiir Ödülü’nü alırken dedi ki: “Yaşadığımız dönemde, şairin en önemli görevlerinden birinin de bu topraklardan gelmiş geçmiş bütün uygarlıklarla tanışmak, yüzleşmek, akrabalıklar kurmak olduğunu düşünüyorum. Hayatın her alanında kuşatılmış, yalnızlaştırılmış, yabancılaştırılmış bireyin karşısında şiirin daha geniş, evrensel bir olanaklar bilgisi olduğunu düşünüyorum. Günümüz şairinin en büyük görevinin, bütün küresel ve bölgesel yıkımlara, yok edimlere rağmen, yalnız ülkesinin değil, çağının coşkusal, büyük yoğunluğunu dile getirmek olduğunu düşünüyorum.” Çetin’in çığlığı, tüm dünyayı giderek kaplayan yeni ortaçağa karşıdır. Muz FB’li taraftarların GS’li siyahi oyunculara muz göstermesi tartışılıyor. Maymun ya da maymunlar arıyorsak eğer, spordan siyasete zorbaların peşinden koşan büyük çoğunluğa bakmak gerek... Adaylık İçin CHP’de kıpırdanmalar başlamış. Örneğin, örgütlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin’in gönlü Mustafa Sarıgül’den yanaymış. İstanbul Belediye Başkan adaylığı için değil, genel başkan adaylığı için... GÖRÜŞ AHMET ÖZGÜNEŞ KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK behicak@yahoo.com.tr Uluslaşma Süreci Türk uluslaşma sürecini ve milli mücadeleyi başlatanlar çoğunlukla Balkan ve Çerkez kökenlilerdir. Vatanlarını kaybeden bu insanlar Anadolu’yu da kaybetmemek için canlarını dişlerine taktılar. O insanlar, Balkanlar’da uluslaşmaya başlayan küçük kavimlerin Osmanlı İmparatorluğu’nu dize getirdiğini ve kuzeyde oluşan güçlü bir ulusun ordularının bütün güçleri ile direnen ama birlikten yoksun olan Kafkas halkalarını yenip yurtlarından sürdüklerini görmüşlerdi. Aynı insanlar, çokuluslu, çokdilli imparatorlukların yıkıldığını, Avrupa’da aydınlanma, teknolojik gelişme ve uluslaşmanın bir bütünün parçaları olarak oluştuğunu da gördüler. Avrupa’da uluslaşma süreci 18. ve 19. yüzyıllardadır. 19. yüzyılın ortalarına gelindiğinde Fransa halkının yüzde 20’si başka diller konuşuyordu. Almanca konuşan devletçiklerin birleşerek Alman Birliği’ni meydana getirmeleri 1871 yılındadır. İtalya’nın birleşmesi 1870 yılında tamamlandı. Balkan kavimleri Avrupa’dan esinlendiler ve onların uluslar haline gelmeleri 20. yüzyıl başlarındadır. 19. yüzyılda bir Balkan köylüsüne milliyeti sorulduğunda, “Müslümanım” veya “Ortodoks Hıristiyanım” cevabı alınırdı. 1925 yılı geldiğinde Yunanistan, kuzeyde Makedon, Arnavut ve Ulah’ların yaşadığı, Atina bölgesinde insanların Arnavutça konuştuğu ve Anadolu’dan gelen 1.5 milyon göçmenin en az yarısının Yunanca bilmediği ve Türkçe konuştuğu bir ülke idi. Uluslaşma sürecine en güzel örnek Fransa’dır. 19. yüzyıl ortasında her beş kişiden birinin başka diller konuştuğu bu ülkede üç öğe ülkenin tamamına yakınını Fransız yapmıştır. Bunlar Paris’ten yayılan ve etkili olan yüksek kültür, ilköğretim ve zorunlu askerlik ile herkese Fransız dilinin öğretilmesi ve ulusal bilincin aşılanmasıdır. Türkiye’de Cumhuriyet ile başlayan uluslaşma süreci tamamlanmıştır. Toplumun tamamına yakını Türkçe konuşuyor ve aynı kültür ve kaderin ortağı olduğunu hissediyor. Bu oluşumun dışında kalanlar Kürt milliyetçileri ve onların etki altına aldıkları bir bölgedir. Türkiye’de Kürt uluslaşmasını oluşturan Abdullah Öcalan ve onun başlattığı PKK hareketidir. Günümüzde bu konuda hızlı gelişmeler oluyor, sonuçlarını kısa bir zaman içinde göreceğiz. Büyük Atatürk ve arkadaşlarının üniter devlete ve uluslaşmaya verdikleri önemin temelinde dâhice gözlemler yatıyor. Aynı dili konuşan ve aynı kültürü paylaşan insanların oluşturduğu toplumlarda demokrasi çok daha kolaylıkla yerleşiyor, sosyal dayanışma ve sosyal uyuşma olanağı oluyor. Avrupa’ya baktığımızda çok milletli, çokdilli devletlerin sırayla dağıldığını görüyoruz; bunun iki istisnası İngiltere ve İsviçre’dir. İngiltere aynı dili konuşan İngiliz, İskoç ve Galli halklardan oluşuyor, bu rasyonel insanlar sadece menfaatleri uyuştuğu sürece beraber olacaklarını açıkça ifade ediyorlar. İsviçre turizmde, bankacılıkta, saatçilikte vs. değerli bir markadır; orada kendi hayatlarını yaşayan toplumları bir arada tutan bu markanın sahibi olmalarıdır. Türkiye’de uluslaşmayı geriye döndürmek isteyen güçlü bir cephe oluştu. Bazı İslamcılar İslam kardeşliğine dayanan ve dini kurallara göre yaşayan bir toplum görmek istiyorlar, ulusal bilinci bu büyük hedeflerine engel olarak görüyorlar. Kürt milliyetçileri, etnik kimliğini “Kürt” veya “Zaza” olarak tanımlayanların tamamını koparıp bir Kürt ulusu oluşturma projesi içindeler. Bazı liberaller ise zayıf olduklarının farkındalar ve bu iki güçlü gruba yamanarak güçlenmek ve etkili olmak istiyorlar. Liberaller, Osmanlı devrinde de Prens Sabahattin önderliğinde benzer bir oluşuma katıldılar. Sonuç olarak “Türk ulusu” oluşumunun ciddi bir saldırı altında olduğu bir devirden geçiyoruz; bu dalganın yok olmayacağını ama süre içinde zayıfladığını ve etkisini kaybettiğini göreceğiz. HARBİ SEMİH POROY BULMACA SEDAT YAŞAYAN UYDUDAN NAKLEN HAKAN ÇELİK fhakancelik@mynet.com 3 milyon TL : 459987 300 bin TL : 680911 30 bin TL : 300032 650046 3 bin TL: 041107 155273 293816 422504 634271 1000 TL : 001109 002820 003924 005575 Milli Piyango Çekildi 628309 634290 638901 644149 645468 645489 650906 655797 658882 669176 673216 676999 694472 696942 008602 009988 010594 015520 032490 037120 045550 046775 048597 049630 051367 062462 065195 071218 076904 089129 092479 100959 102260 102782 103338 105067 107782 110619 111740 112655 116119 122825 122875 125212 140238 155951 162865 163735 169317 173274 175165 175640 177664 180875 183280 185083 193518 194753 206706 206743 216504 223999 227711 230577 231282 232813 234489 236078 238861 246065 247338 256557 263247 265477 270927 272752 275329 275682 279431 304032 310851 311986 315009 315032 319879 320175 322407 329603 334559 336654 340179 340190 353352 355110 376131 394770 394944 401162 401196 401220 404108 410565 413345 414157 416541 419741 420427 430699 438201 439177 442780 442913 445476 447195 448306 451328 459502 460616 474335 474394 495625 499609 500773 508168 516139 516527 517378 519845 521100 522190 532442 533380 545833 550230 550514 552960 561091 569167 573320 588844 593650 603486 620386 620446 622900 626236 300 TL : 000938 008901 011753 012715 014097 016188 017743 017936 018758 020227 023819 027709 032280 036996 042215 042971 044150 045932 046131 055759 057309 059824 063251 067358 073891 075341 079443 081057 083183 083311 087130 089685 101599 104191 107884 107977 111439 111541 113946 115495 115666 121856 127251 129087 129455 131405 132074 133832 134512 134563 135988 136004 136021 137632 141123 144760 151239 153545 160046 162024163605 167899 174333 178166 183869 185309 189128 200068 204120 205550 210684 214261 214300 215673 218382 221029 222481 223600 226452 228423 230301 237275 242493 248058 254023 254809 255579 262968 267509 275320 280360 283247 291579 294021 298934 301289 301950 311724 312024 312330 314030 315965 316228 320833 328644 329410 329900 330904 332247 333165 333632 337374 339224 340982 347458 377614 380246 384586 387268 391172 391675 393357 393650 398660 399853 402564 411233 418762 426594 428733 432593 433031 434755 440234 441860 442535 456274 458482459122 459924 465053 479808 481953 495158 495666 495940 501840 501868 503895 507161 507191 513599 513760 524568 525753 532051 533470 534439 549721 552275 559135 565545 568192 569992 572543 578154 579308 579398 580057 583140 586211 590882 600477 608221 611706 612165 616909 623327 626611 628354 632221 633064 633539 635154 645246 648783 652191 654957 657110 659971 663422 665020 668942 671910 672975 689769 690511 690802 695429 699888 200 TL: 00708 02608 04484 08724 09416 1132413250 14196 14288 15425 18143 18892 19139 21170 22458 23318 29958 31863 32283 33822 34511 40435 41708 41718 45862 46297 46479 49317 50363 51209 51855 51907 52047 55858 56339 57407 60622 67503 68777 71041 75621 76070 76667 78055 80900 83733 84963 85950 87859 89021 150 TL : 0021 0137 1169 2025 2252 2273 2322 2323 2430 2473 2484 3451 4085 5294 7418 8702 8807 8913 9742 9887 60 TL: 020 025 113 169 201 342 491 506 636 699 836 994 40 TL : 45 57 63 89 98 99 Amorti 4 ve 6 SOLDAN SAĞA: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1/ Önceden 1 belirlen2 miş bir ko3 nunun na4 sıl gerçekleştirilece5 ğine, nasıl 6 uygulanacağına ilişkin 7 olarak yapı 8 lan toplantı 9 lar dizisi. 2/ Uzak... Bü1 2 3 4 5 6 7 8 9 yük kent serse 1 M O B O K R A S İ risi. 3/ “İngin, 2 A T O L A R A L dumağı” gibi 3 Ş A Y A K İ D E adlar da verilen 4 O Ğ A N A T hastalık... Düz E S K İ ve geniş arazi. 4/ 5 H A Z A 6 A V N İ K A İskambilde bir 7 T İ K S T U P A kâğıt... Fırında 8 İ Z A N A N U T ekmek, börek, çörek çevirmeye 9 M O N O K R A S İ yarayan bir tür kürek. 5/ “Hazanbel” de denilen ve kökü hekimlikte kullanılan otsu bir bitki... Japon müziğine özgü, bambu kamışlarından yapılan nefesli bir çalgı. 6/ Kimi yerlerde kadınların boydan boya örtündükleri çarşaf... Arap harflerinin en çok kullanılan el yazısı biçimi. 7/ Futbolcunun topa vuramaması... Zirkonyum elementinin simgesi. 8/ İlgi eki... Artvin’in eski adı. 9/ Bir nota... Küçük deniz feneri. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Yalova’nın, 17 Ağustos 1999 depreminde büyük yıkıma uğrayan bir ilçesi. 2/ Yunan mitolojisinde savaş tanrısı... Soylu. 3/ Doğu Karadeniz’de yaşayan bir halk... Bir işi yaptırabilme gücü. 4/ Eski bir Türk yaylı çalgısı... Bir renk. 5/ Eskiden uzay boşluğunu doldurduğu varsayılan esnek madde... Dolma yapmak için hazırlanan karışım. 6/ Uzaklık işareti... Güney Anadolu’da yaşayan Türkmenler arasında yaygın telli bir çalgı. 7/ Anonim şirketlerde ortakların şirket sermayesine yaptıkları her tür katkı... Bir işletmenin ani batışı. 8/ Huysuz atları yola getirmek için dudaklarına takılan tahta kıskaç... Sodyum elementinin simgesi. 9) Tiyatroda sahne... Deriden sızan tuzlu sıvı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle