Katalog

28 NİSAN 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sevgili okurlarım, AKP iktidarının Cemaat ve ABD ile birlikte uygulamaya koyduğu yeni toplumsal proje, artık izlemeyi gittikçe zorlaştıran bir sürate erişti! Bir yanda bu hızlı değişimin Türkiye’ye barış, refah ve demokrasi getireceği iddiaları… Öte yanda bölünme korkusu, siyasal iktidarın etkisindeki yargı, Türkiye’ye özgü otoriter başkanlık hevesleri, devletçe de benimsenen mahalle baskısı, Silivri’deki yargılamalar, medya özgürlüğü başta olmak kaydıyla temel hak ve özgürlükler sorunları… Üstelik çok hızlı değişmenin getirdiği ek tedirginlikler de var… İnsanlar umutlansın mı, umutsuzluğa mı kapılsın bilemiyor! Bu yazıda, insanları tereddüde sevk eden çelişkilerden hemen aklıma gelen bazılarını belirtmeye çalışacağım… Bu çelişkiler giderilirse barış sürecinin gelişmesi biraz daha kolay olabilir diye düşünüyorum: 1) Teröristlere aktivist, aktivistlere terörist diyeceğiz… Terör örgütü üyesi ve hatta yöneticisi olanlara aktivist muamelesi yapacağız; patlattıkları bombaları, mayınları, bastıkları karakolları, öldürdükleri asker, polis ve sivilleri unutacağız, yakında Meclis’te milletvekili olarak da bağrımıza basmaya hazır Kürtlük üzerinden bölgeler ve bölgelerde yönetimler belirleyecek, onlara özel yetkiler vereceğiz. 3) Varlığı herkesçe kabul edilen KCK örgütlenmesinden dolayı yargılananları salıvereceğiz… Buna karşılık varlığı tartışmalı olan Ergenekon örgütünden yargılananlara müebbet vereceğiz. 4) Devlete, hükümete, anayasaya karşı silahlı isyan bayrağı çeken, 30 yıl boyunca terör uygulayan örgüt mensup ve yöneticilerini bağışlayacağız, yaptıklarını görmezden geleceğiz… Öte yandan, olmayan bir darbeden, yapılmayan bir darbe teşebbüsünden dolayı yargılanan Türk Silahlı Kuvvetleri komutan ve mensuplarına müebbet vereceğiz. 5) Barış, özgürlük, demokrasi diyeceğiz… Herkesi her yerde izleyen, kayda alan kameralar, teşhir edilen özel yaşamlar, tek sesli medya, gizli tanıklar, siyasallaşan adalet ve benzeri yöntemlerle koyu bir baskı rejimi uygulayacağız. ??? Bu ve benzeri çelişkileri yaşayan bir ülkede, zaten kendi içinde güven sorunları ve zorluklar taşıyan bir barış süreci nasıl gerçekleşebilir, doğrusu kestiremiyorum… Gerçekten barıştan yana olanların, bu çelişkileri çözmeleri gerektiğini düşünüyorum! 3 Barış Süreci ve Çelişkiler olacağız… Buna karşılık, bütünüyle yasalara uygun gösteri hakkını kullanan ve pankart açarak örneğin parasız eğitim isteyen öğrencilere terörist diyeceğiz, terörist muamelesi yapacağız, terör örgütü üyeliğinden hapse atacağız. 2) Türkiye Cumhuriyeti, T.C., Türk Milleti, Türk, Türklük gibi kavram ve terimleri kullanmayacağız… Bunları kullananları faşistlikle, gericilikle, kan içicilikle suçlayacağız. Buna karşılık Kürt kimliği üzerinden politika yapanlara ilerici, demokrat diyeceğiz… Gurk!.. Rakı içip “hık” yapmak yerine... Ayran içip “gurk” yap... ? Doğrusunu isterseniz “milli içkimizdir” diye masaya oturup ayran içmek için de yeterince milli inek lazım... Ya da milli koyun ister... Oysa bunların milliliği, inekler Hollanda... Koyun; Bulgar... Ayranlık süt tozu; Amerika... ? Ama rakı milli içkimizdir... “Rakıcılar” kafayı çekip cumhuriyeti kurunca, ilk işlerinden birisi Osmanlı’nın 1879’da yabancı bankerlere verdiği içki tekelini millileştirmek oldu... TEKEL’i kurdular... ? Ayrancılar geldi... İlk işleri; TEKEL’i satmaya karar verdiler... 17 fabrikası vardı TEKEL işletmesinin, 81 ilde on binlerce çalışanı... Bir tek fabrikanın dahi değeri 100 milyon dolar olarak belirlendi o günlerde... İşletme depolarında da 35 milyon dolarlık stok... 100 milyon dolarlık da hammadde bulunuyordu... Tümünü 292 milyon dolara sattılar... ? Alan 6 ay sonra işletmeyi satışa çıkardı... 920 milyon dolara Amerikalılar satın aldı... Çok geçmedi... Amerikalılar İngilizlere sattılar... 2 milyar 100 milyon dolara... ? Rakıcıların bir yandan üzüm üreticisini desteklemek, bir yandan o yılların yoksul milletine iş alanı açmak, bir yandan her şeyin yerlisini üretmek tutkusuyla kurdukları dev işletmeyi, ayrancılar işte böyle kaşla göz arasında yağmalattılar... Şimdi... On binlerce kapının önüne konulmuş işçi... Yabancı sermayenin avucunda üretici... Ve milletin her “fırt”ında para kazanan el âlem... ? Rakı içerek yapılanı, ayran içerek böyle yıktılar... ? Ayran içen içsin... İyice uyuklasınlar... Gurk!.. Yakut, Interpol tarafından 13 yıldır kırmızı bültenle aranıyordu Uyuşturucu baronu yakalandı Ölüme direndi ŞANLIURFA (AA) Şanlıurfa’nın Devteşti Mahallesi’nde bahçelik alanda içinde su bulunmayan atıl durumdaki su kuyusundan çocuk sesi duyan yurttaşlar durumu polis ve itfaiye ekiplerine bildirdi. İtfaiye ekipleri, yaklaşık 30 metre derinliğindeki dar kuyudan çocuğu kurtarmak için çalışma başlattı. Oksijen tüpü takan bir itfaiye eri, sarkıtılan ip ve merdiven yardımıyla kuyuya indi. Yaklaşık yarım saatlik bir çalışmanın ardından çocuk, kuyudan iple yukarı çekildi. Abdullah Mat isimli çocuk iki gün önce düştüğü kuyudan kimseye sesini duyuramadığını söyledi. Ailesinin Abdullah için polise kayıp başvurusunda bulunduğu öğrenildi. İstanbul Haber Servisi Interpol tarafından 4 ayrı suçtan 13 yıldır kırmızı bültenle aranan ve son dönemlerin bir numaralı “uyuşturucu baronu” olduğu iddia edilen Cumhur Yakut (63) İstanbul’da yakalandı. İstanbul Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Yakut’un kaçak yollarla Türkiye’ye giriş yaptığını tespit edince 3 ay süren takip başlattı. Yakut’un Sarıyer Reşitpaşa’daki 4 katlı villasında saklandığı belirlendi. Narkotik ekipleri, önceki akşam yüksek duvarlarla çevrili villaya helikopter ve özel harekât polisi desteği ile operasyon düzenledi. Villaya kapılarını kırarak giren ekipler Yakut’u, duvardan atlayarak kaçmaya çalıştığı sırada düştüğü yan bahçede yakaladı. Bacağı kırılan Yakut, hastanedeki müdahalenin ardından önce Emniyet’e daha sonra da Çağlayan Adli yesi’ne sevk edildi. Cumhur Yakut, eski ABD Başkanı Bush döneminde hazırlanan uyuşturucu kaçakçıları listesinde dördüncü sırada yer almıştı. Yakut; 2000’de Yunanistan’da 520 kilogram ero in, aynı yıl Van’da 30 kilogram eroin, 2001’de İstanbul’da 316 kilogram eroin ve 2004’de Mersin’de 64 kilogram eroin ele geçirilmesine ilişkin dosyalar başta olmak üzere 7 farklı suçtan aranıyordu. Sayısal’da 1 kişiye 1.4 milyon lira ? ANKARA (AA) Sayısal Loto’nun bu haftaki çekilişinde kazandıran numaralar “11, 40, 42, 45, 47 ve 48” olarak belirlenirken 6 bilen bir kişi, 1 milyon 491 bin 259 lira 60 kuruş kazandı. Çekilişte 5 bilenler 3 bin 124 lira 30’ar kuruş, 4 bilenler 42 lira 15’er kuruş, 3 bilenler 6 lira 15’er kuruş ikramiye kazandı. Büyük ikramiye kazanan talihlinin kuponunu Eskişehir Odunpazarı’ndan yatırdığı belirtildi. ABD’li turist bıçaklandı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir’in Urla ilçesinde bir ABD vatandaşı bıçaklı saldırıya uğraması sonucu yaralandı. ABD vatandaşı Cheery Norris (74), Çeşmealtı Yat Limanı’ndaki yatında bakım yaptığı sırada bir kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Hafif yaralanan Norris, 112 Acil Servis ekiplerince Urla Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Ayakta tedavi edilen Norris hastaneden ayrıldı. Polis, Norris’in verdiği eşkâl doğrultusunda şüpheli G.G.U’yu (37) İskele Mahallesi’nde gözaltına aldı. TEKİRDAĞ VE SİİRT İki çocuk daha ihmal kurbanı Yurt Haberleri Servisi Tekirdağ’ın Şarköy ilçesinde su kuyusuna düşen çocuk yaşamını yitirdi. Mürefte beldesinde, R. E. K (7), sağlık ocağı yakınında içinde su bulunan yaklaşık 2 metre derinliğindeki kuyuya düştü. Yaşamını yitiren küçük çocuğun cesedi, jandarma ekiplerince kuyudan çıkarıldı. Siirt’te de merkeze bağlı Sağırsu köyünde A.Ö. (10), kapağı açık unutulan kanalizasyon çukuruna düşerek yaşamını yitirdi. Kampanya detayı için: Yılanı öldürmek isterken... ? ADIYAMAN (AA) Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesine bağlı Belören beldesindeki evinin bahçesinde çalıştığı sırada yılan gören Hasan Hüseyin Ceviz (18), yılanı öldürmek için evdeki av tüfeğini aldı. Yengesine yılanı vuracağını söyleyen Ceviz, bahçeye döndüğü sırada ayağının takılması sonucu düşünce tüfek ateş aldı. Tüfekten çıkan kurşunun isabet ettiği Ceviz, hayatını kaybetti. Boşandığı eşini öldürdü ? NEVŞEHİR (AA) Ürgüp ilçesinde 10 yıllık hapis cezasını yaklaşık bir ay önce tamamlayarak cezaevinden tahliye edilen D.A, barışmak istediği eski eşi Hatice Sarıkaya’nın (35), evine gitti. D.A, tartıştığı 3 çocuk annesi Sarıkaya’yı bıçaklayarak öldürdü. Kaçan zanlının yakalanması için çalışma başlatıldı. Öğretmenlerin minibüsü devrildi ? MARDİN (AA) Mardin’de İsa Timur yönetimindeki minibüs, YeşilliÖmerli karayolu 4. kilometresinde sürücünün direksiyon hâkimiyetini kaybetmesi sonucu devrildi. Kazada sürücü Timur ile araçtaki 14 öğretmen yaralandı. Minibüstekilerin Şanlıurfa’nın Akçakale ilçesinden Mardin’e turistik gezi için yola çıktıkları öğrenildi.