14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 MART 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 15 Altın Portakal Şiir Ödülü Erbaş’ın n Kültür Servisi Bu yıl 17’ncisi düzenlenen Antalya Altın Portakal Şiir Ödülü’ne “Bağbozumu Şarkıları” kitabıyla şair Şükrü Erbaş değer görüldü. Seçici kurul Doğan Hızlan başkanlığında, Cevat Çapan, Ahmet İnam, Hüseyin Ferhad ve Mahmut Temizyürek’ten oluşuyor. Dario Fo: Sahneden direnmek 27 Mart Dünya Tiyatro Günü bildirisini bu yıl gerçek bir tiyatro ustası, Nobelli yazar Dario Fo kaleme aldı Uluslararası Tiyatro Enstitüsü’nün (ITI) her yıl 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nde yayımladığı bildiriyi bu yıl gerçek bir tiyatro ustası, Nobelli yazar Dario Fo kaleme aldı. ITI bu yıl yaptığı bir yenilikle, bu mesajın tüm dünyadaki ulusal ITI merkezleri tarafından kendi dillerine çevirtilmesini, o ülkeden bir tiyatrocu tarafından okunacak mesajın video formatında kaydedilerek ITI merkezine gönderilmesini istedi. Daha sonra ITI’nin internet sitesinde bildiriyi isteyen istediği dilde izleyebilecek. Türkiye’de de mesajı okuma onuru bana verildi. Türkiye ITI Başkanı Refik Erduran’ın Türkçeye çevirdiği bildiriyi okuma sürecinde, sevgili dostlarım Dario Fo ve Franca Rame ile anılarım yeniden canlandı. 1984’te Finlandiya’nın Tampere kentinde düzenlenen ve sadece Dario Fo oyunlarının sergilendiği festivalde tanışmamız, bizi “Mistero Buffo” temsilinde ısrarla Finlandiya Kültür Bakanı’nın yanına oturtmak isteyişi, bunu başaramayınca oyunun bir yerinde Kültür Bakanı’nı selamladıktan sonra “Evet sayın bakan da burada, ama ben aslında bu protokol sırasına Türkiye’deki darbeden kaçıp gelmiş Türk tiyatrocu yoldaşlarımı da oturtmak istiyordum, olmadı. Şimdi salonda onları arıyor ve sahneden onları selamlıyorum” deyişi; 1986’da İkinci Uluslararası Münih Tiyatro Bienali’nde Dario FoFranca Rame’nin “Kadın Oyunları”ndan bir seçki olan, Commune Tiyatrosu’nun eski üyelerinden Carlo Barsotti’nin sahneye koyduğu “Kadınlar, Bizim Kadınlarımız”ı oynarken, çadırda ayakta kalan seyircilere iskemle taşıyışı; 1988’de biz Paris’te “Bir Anarşistin Rastlantı Sonucu Ölümü”nü sah u İlginç bir bildiri yazmış Dario, “kriz günlerinde sahneden direnmek” gibi bir bildiri, bir meydan okuma… Krizi nasıl isterseniz öyle yorumlamaya açık bir bildiri. Başka yerleri bilmem, ama ülkemiz açısından bence yakıcı bir güncelliğe sahip bir mesaj bu. Sürgün ve Dario Fo nelerken, o sırada Comédie Française’de bir Molière sahneye koyan Dario’nun gelip prömiyere katılması, benimle birlikte sahneye çıkıp seyircileri selamlaması; sürgün yıllarım boyunca ara ara varlığını hep hissettirmesi, o sıcacık dostluk, yoldaşlık anlayışı peş peşe kareler halinde geçti aklımdan. İlginç bir bildiri yazmış Dario, “kriz günlerinde sahneden direnmek” gibi bir bildiri, bir meydan okuma… Krizi nasıl isterseniz öyle yorumlamaya açık bir bildiri. Başka yerleri bilmem, ama ülkemiz açısından bence yakıcı bir güncelliğe sahip bir mesaj bu. 013 Dünya Tiyatro Günü Bildirisi Uzun zaman önce, varlıklarına katlanılamayan Commedia dell’Arte oyuncu 2 bu. Tiyatrolar o kentin kutsallığına zarar vermekle suçlanıyordu. Papa XII. Innocentius 1697 yılında burjuvazinin daha tutucu kanadının ve ruhban sınıfı çoğunluğunun ısrarlı baskısına boyun eğerek Tordinona Tiyatrosu’nun yıkılmasını buyurdu. Ahlak bekçileri en çok müstehcen gösterinin orada sahnelendiğini iddia ediyorlardı. Karşıreform döneminde çabalarını Kuzey İtalya’da yoğunlaştıran Kardinal Carlo Borromeo “Milano çocukları” dediği halkın günahkârlıktan kurtarılmasını hedef bellemişti kendine. Onun gözünde sanat ile tiyatro arasında açık bir ayırım vardı: Birincisi ruhsal eğitimin en yüksek kademesi, ikincisi ise ulviyete sırt çevirip ego kabartma uğruna boş işlerle uğraşmanın dışavurumuydu. İşbirlikçilerine yazdığı bir mektupta görüşlerini mealen şöyle dile getiriyordu: “Bu meşum ayrık otunun kökünü kazımayı dert edindik. Rezil konuşmalar içeren tekstleri yakmak için elimizden geleni ardımıza koymadık. Hepsini insanların belleğinden silmeye çalıştık. Aynı zamanda bu tür yazıları baskıya dökerek yaymaya kalkanlaDario Fo ve rın peşine düştük. Ancak görünüşe Ayşe Emel Mesci. bakılırsa biz uyanmamışken şeytan yepyeni bir kurnazlıkla çaba harcaları konusunu ikmış. Gözle görülen şey kitapta okutidar karara bağnana kıyasla ruhun çok daha derinlelamış; kovalayıp rine nüfuz edebiliyor! Ağızdan çıkan ülkeden çıkarsözle ve ona uyan hareketle ergenlerin mıştı onları. ve gencecik kızların zihinlerinde yaBugün ise pılan tahribatın yanında kitaplardaoyuncular ve ki ölü sözcükler nedir ki? Bu nedenle, tiyatro toplukentlerimizi istenmeyen ruhlardan telukları sahne, mizlediğimiz gibi tiyatroculardan da salon ve izleyici bulmakta güçlük çekikurtarmalıyız.” yorlar. Bütün neden kriz. Böylece görülüyor ki günümüzün kriO nedenle, iktidar sahipleri inceden zini aşmak için de tek umut bizlere karinceye alay ederek seslerini duyuranşı büyük bir dışlama kampanyasının düların nasıl denetleneceği gibi sorunlarzenlenmesidir. O seferberlik tiyatro sala uğraşmıyorlar artık. Zira oyuncuların natını öğrenmek isteyen genç insanlara ne yeri yurdu var ne de seslenecekleri yönelik olmalıdır özellikle. Sonuçta kohalk kitlesi. Rönesans İtalya’sında, tam vulan tiyatroculardan doğacak çağdaş tersine, iktidardakiler Commedianti’yi, Commedianti diyasporasının böyle bir tiyatro oyuncularını köşeye kıstırmak baskıdan akla hayale gelmedik yararlar için hayli çaba harcamak zorundaydılar; sağlayarak yepyeni temsiller yaratacakçünkü yığınla izleyicisi vardı onların. ları kuşkusuzdur. Commedia dell’Arte oyuncularının ülH keden sürülmelerinin karşıreform çaDünya Tiyatro Günümüz kutlu olsun, ğında gerçekleştiği biliniyor. O dönemsahnelerimiz, perdelerimiz hep açık kalde bütün tiyatro mekânlarının boşaltılsın, krize inat… ması emredildi. Özellikle Roma’da oldu ([email protected]) n Kültür Servisi Vücut geliştirme alanında önemli bir kariyere sahip Joe Weider, 93 yaşında Los Angeles’ta kalp yetmezliği dolayısıyla hayatını kaybetti. Aynı zamanda ünlü aktör Arnold Schwarzenegger’in hocalığını da yapan Weider için Schwarzenegger “O, sıkı çalışma ve iyi antrenmanla hepimizin şampiyon olabileceğini öğretti” dedi. n Kültür Servisi 24. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde ödüller sahiplerini buldu. Şenay Gürler ve Serdar Orçin’in sunuculuğunu yaptığı törende en iyi film ödülü, yönetmenliğini Emin Alper’in yaptığı “Tepenin Ardı”na gitti. Seçiciler kurulu özel ödülü, Orhan Eskiköy’ün “Babamın Sesi” filmine, en iyi yönetmen ödülü yine “Tepenin Ardı”na verildi. Schwarzenegger’in hocası hayatını kaybetti Ankara’nın en iyisi ‘Tepenin Ardı’ Ödülü Pürselim ve Akyüz paylaştı EVRİM ALTUĞ NAİM TİRALİ ÖYKÜ ÖDÜLÜ SAHİPLERİNİ BULDU EGEMEN BERKÖZ 2009’da yitirdiğimiz değerli öykücü, gazeteci ve siyaset insanı Naim Tirali adına ailesinin kurduğu öykü ödülü ikinci kez verildi. Ödül töreni 23 Mart’ta Bahçeşehir Üniversitesi’nin C Terası’nda yapıldı. Yazarın kızı Dr. Emine Tirali’nin sunduğu törende, oğlu Hasan Tirali’nin konuşmasının ardından bir barkovizyon gösterisiyle Na im Tirali’nin yaşamından kesitler yansıtıldı. Tiyatro sanatçısı Erdoğan Ersever’in Tirali’nin “Helo Erdoğan” ve “Bisiklet” öykülerini okumasından sonra ise, Tansu Bele ve Tirali üzerine yazılmış ilk kitabın yazarı Dr. Safa Yücel konuştular. Tansu Bele, Tirali’nin bir ağa çocuğu senyör, ama aynı zamanda bir cumhuriyetçi, Atatürkçü olduğunu söylerken; Yücel Tirali’nin yazarlığını irdeledi. Konuşmaları, Doğan Hızlan başkanlığında, Semih Gümüş, Yekta Kopan, Prof. Cevat Çapan, Oktay Akbal, Nursel Duruel ve Dr. Emine Tirali’den oluşan seçici kurulun kararının açıklanması izledi. Kurul 5 bin TL tutarındaki ödülü Mehmet Fırat Pürselim’in “Hayat Apartmanı” ve Hüseyin Akyüz’ün “Yağmurda Kuş Sesleri” adlı kitaplarına vermişti. Tören, ödülü paylaşan iki yazarın konuşmalarıyla sona erdi. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI İSTANBUL MANİFESTOSU İMZAYA AÇILDI Delilerin huni taktığı, her nasılsa tüm akıllılarca iyi bilinir. Ancak son yıllarda huni dibinde biriken kıymetli su damlaları misali, aklın yolunda bir araya gelen pek çok aydın, herkes onlara deli gözüyle baksa bile hunisini önüne alıp, fikirlerini birleştirmek suretiyle gelecek nesiller için eyleme geçerek, hemen her kürsüde aynı kaygıları dile getiriyor. Bu birikimin son kitlesel yansıması ise, önceki gün İstanbul Karaköy’deki Sabancı Üniversitesi İstanbul Politika Merkezi’nde, Açık Radyo Yayın Yönetmeni Dr. Ömer Madra’nın çağrısı eşliğinde Mercator Vakfı inisiyatifiyle “İklim Değişikliğine Karşı İstanbul Manifestosu” için buluşan basın, politika, akademi ve kültür sanat dünyasının tepkileriyle öne çıktı. Çok yakında internet üzerindeki “Change.org” adresinden de dünyayla paylaşılacak manifestoyu halihazırda pek çok sivil toplum kuruluşu da imzalarken, listede yazar Yaşar Kemal’den müzisyenler Sezen Aksu, Harun Tekin ve Tarkan’a, Rakel Dink’ten Ara Güler’e, oyuncu ve yazar Pelin Batu’dan meslektaşı Haluk Bilginer ile Prof. Ali Nesin’e uzanan aydınların isimleri de öne çıktı. Toplantıda verilen mesajlar son derece çarpıcıydı. İşte şimdi vakit yitirmeden, bu mesajların kimini gündemde tutmanın zamanı. Adalet Ağaoğlu (Yazar): “Ruhumuz soğuma Kapitalizmin iktidarına hava muhalefeti Adalet Ağaoğlu Fotoğraflar: Kenan Sunar Ömer Madra Şafak Pavey sın. İç dünyamız soğumasın. Ve buna sıcaklıkla yaklaşalım. Kabuklu hayvanlar haline gelmeyi, kuraklığı önleyelim.” Dr. Cengiz Aktar, Bahçeşehir Üniv.: “Kapitalizm sonsuz olabilir. Dünya sonsuz değil.” Ceren Ayas, WWF Türkiye Birimi Yetkilisi: “Türkiye’deki sera gazı artışı 1990’dan bu yana yüzde 115’lik artış gösterdi. Fosil yakıt tüketiminin yenilenebilir enerji ile dönüştürülmeye ihtiyacı var.” Doğan Bermek, Alevi Der. Fed. Bşk.: “Son 10 yıldır, çocuklara ve hayvan u Change.org adresinde küreselleşecek kampanyada Yaşar Kemal, Adalet Ağaoğlu ve Rakel Dink ile Sezen Aksu ve Tarkan gibi isimler de yer alırken, sunumda verilen mesajlar, kapitalizmin iktidarına karşı ciddi bir hava muhalefeti yaratıldığını bir daha gösterdi. lar ile diğer canlılara bakınca utanıyorum. Taksim’de ağaçlar kesiliyor. Göztepe Parkı’nı kurtarmak gerekiyor. 3. köprü uğruna ağaç lara kıyılıyor. 30 ağacın 1 AVM’den daha değerli olduğunu ne zaman öğreneceğiz?” Ara Güler, Foto Muhabiri: “... Van, Konya kuruyor, kurumuş topraklarımıza bakın. Biz aslında insanlar olarak balıktan geldik. Bugün içinde yüzecek su bulamıyoruz.” Mikdat Kadıoğlu, İTÜ, Meteorolog ve Afet Yönetimi Profesörü: “Hükümetin talebi üzerine hazırladığım İklim Risk Yönetimi Raporu, her nedense 6 aydır açıklanmış değil. Bu gidişle raporun lansmanını ben yapacağım. Rapor çözümler de içeriyor. Türkiye insanı bencil. Önüne somut bir şey koymak gerekiyor. Küresel ısınmayı sadece buz bulamayan kutup ayısı meselesi zannediyor. Bu konuyu Türkiye ile özdeşleştirmemiz lazım.” Dr. Ömer Madra, Açık Radyo Yay.Yön.: “Tüm televizyonları, telefon ve bilgisayarları bırakalım, bir an olsun pencereden bakalım ve gezegenin durumunun hiç de iyi olmadığını görelim.” Şafak Pavey, CHP Milletvekili: “Bu yağmacı kültürü bir an evvel dönüştüremezsek, gerçekten geleceğe hiçbir şey bırakamayacağız. Sadece miras değil, çok büyük bir felaket bırakmış olacağız. Bu manifesto kapsamında her türlü mücadelede buradayız ve bağlılığımızı bildiriyoruz.” Murat Türkeş (Prof. Dr.) Çanakkale 18 Mart Üniversitesi / Meteoroloji: “Türkiye’deki gece en düşük sıcaklık seviyesi 1.5 ila 3.5 C dolayında arttı. Kazdağları, Fırtına Deresi, Istırancalar gibi bölgelerde çimento ve madencilik gibi unsurlardan kaynaklı ciddi insan baskısı var.” Ufuk Uras, İst.Üniv., eski BDP milletvekili: “Tam manifestolar devri bitti derken, başka bir manifesto başımıza çıkardınız. Fakat bu hayırlı bir manifesto. İnsan merkezli manifestolardan, yaşam merkezli manifestolara geçiyoruz.” (Bilgi için: 0216 483 9097, İnternet: http://ipc.sabanciuniv.edu/new/iklimdegisikligitehdidinekarsiistanbulmanifestosu/)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle