Katalog

21 MART 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 Bir torbanın içine, önüne gelen konuldu... Bunun adına ben “çorba davası” diyorum. Amaç ortada: Ergenekon derin devletle hesaplaşmanın önünü kapatmaktır. Muhalifleri sindirmek! Özellikle AKP’ye karşı darbe girişiminde gördüğü kesimlerden intikam almak. Balyoz’dan da aynı karar çıktı... Bir karar, bir mütalaa var şimdi ortada... Derin devlet yerli yerinde duruyor! 2002’de iktidara gelen AKP, “Adnan Menderes’in 10 yıl 5 gün kaldığı iktidar süresini geçip rekor kırdık” diye böbürleniyor. Kim ne derse desin Balyoz ve Ergenekon siyasi bir davadır. Çünkü faili meçhul cinayetleri işleyenler, kıyımları yapanlar, tetikçiler dışarıda... Açık açık soruyorum: “PKK’ye karşı Hizbullah’ı kurup örgütleyen derin devlet değil midir?” 1994 tarihli “TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu Raporu” Meclis kütüphanesinde vardır... AKP milletvekilleri gidip baksınlar... Hizbullah nerede silahlı eğitim almış ve eğitimi kimler vermiş! Eğitim yeri Batman yakınlarında Jandarma Alay Komutanlığı... HHH Bir farklı ses... ÖDP Eş Genel Başkanı Alper Taş’ın açıklamasından bir bölüm: “...AKP, emperyalizmin ve sermayenin yönelimleri çerçevesindeki düzenin restorasyonu olarak, güç kazandığı noktada Ergenekon adı altında kendisiyle çatışan güçleri tasfiyeye yöneldi. Bu süreç bazı kesimler tarafından bir tür demokratikleşme ve derin devletin tasfiyesi olarak görülse de gerçekten iktidarın el değiştirmesinin ve tahakküm kurmasının ayağı oldu!” Aynen öyle oldu! Siyasal bir temizliktir Ergenekon’un adı... Muhalif olmayacaksın, biat edeceksin biat! Tıpkı yandaşlar, cambazlar gibi... Ya Ergenekon’a girersin ya da işinden olursun! Yandaş akil şartı ERDEM GÜL AKP, İmralı ile başlatılan süreci yönetmek için komisyon kurma hazırlığında Rakınız Sulu mu Sek mi Olsun!.. Türkiye’de hep askeri vesayetten, darbelerden söz edilir ama nedense hiçbir zaman dinci ve tarikatçı kuşatmadan söz edilmez... 90’lı yılların başlarında İstanbul’da son model otomobillerin arka camındaki “tek yol İslam” yazıları şimdilerde yok. Demek ki işlem tamamlanmış! Alkollü içkilerin “günah” sayıldığı bir dönemden geçiyor Türkiye... Bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin işlettiği tesislerin hiçbirinde alkollü içki verilmiyor... Anadolu’da da durum hemen hemen aynı... Güneydoğu’da da Diyarbakır’ın dışında hiçbir kentte lokantalarda alkol bulamazsınız, yassaak! Salt beş yıldızlı otellerde bu yasak uygulanmıyor... 13 yıl içinde Türkiye’nin geldiği çizgi bu! Neden bunları yazıyorum? Başbakan Erdoğan, CHP’lilerin Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’la görüşmesini eleştirirken “Kim diktatör” diye sorup devam etmişti: “CHP’lilerin ne içtiklerini çok merak ediyorum... Meğer rakıyı sulu içerlermiş...” Erdoğan’ın keyfi yerinde... Balyoz ve Ergenekon... KCK, Odatv... Onlar umurunda değil... Oysa tüm Avrupa ve ABD medyası, Ergenekon savcısının 2 bin sayfalık “mütalaa”sını tartışıyor. Türkiye’de ideolojileri farklı bile olsa, intikam, nefret, kin duyguları taşımayan hukukçular, siyasetçiler şu noktada birleşiyorlar: “İntikam mütalaası!” HHH Ergenekon ilk çıktığında “derin devlet” ya da “gladyo”yla bir hesaplaşma olarak gösterildi... 4 yıllık yargı sürecine baktığımızda bunun böyle olmadığı açıkça görüldü... Örneğin, bu dava sürecinde 90’lı yıllardaki katliamlar, faili meçhul cinayetler, kıyımlar aydınlatılacaktı... Bunların hiçbirisi yapılmadı... ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, İmralı sürecinin bundan sonraki aşamaları için üzerinde çalıştıklarını açıkladığı “akil adamlar komisyonu”nun zamanlaması ve şekli netleşmeye başladı. AKP, Abdullah Öcalan’ın bugün Diyarbakır’da okunacak açıklamasının ardından gelişmeleri gördükten sonra bundan sonra süreci yönetecek “çatı” görevi de görecek tek bir komisyon oluşturmak için düğmeye basacak. Edinilen bilgilere göre AKP’de akil adamlar oluşumu başta olmak üzere sürece ilişkin öne çıkan noktalar şöyle: 10 gün içinde: AKP’de, Diyarbakır’da Öcalan’ın yapacağı açıklama ve sonrasında bunun nasıl algılanacağının izlenmesi benimsendi. Öcalan’ın açıklamasının ardından PKK’nin çekilmesinin de gündeme gelmesini bekleyen hükümet, bütün bu gelişmelere IRAK’TAN GELECEKLERE KORUMA YASASI İçişleri Bakanı Muammer Güler, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmekte olan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu Tasarısı’na ilişkin olarak da Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu çok önemli bir mevzuat düzenlemesi olduğunu, komisyondan büyük bir mutabakatla geçtiğini kaydetti. Tasarının Suriye ve Kuzey Irak’tan gelecekleri kapsayıp kapsamayacağına ilişkin soruyu Muammer Güler, “Onları, geçici koruma adı altında kapsayan bir düzenleme. Kitle göçlerini düzenleyen bir tasarı. Şimdiye kadar bunları biz yönergelerle yürütmeye çalışıyorduk. Şimdi kanuni dayanağa kavuşacak” diye yanıtladı. 10 günlük süre tanıyor. Bu 10 günlük sürenin ardından akil adamlar komisyonu için harekete geçilecek. Tek komisyon: AKP’de, akil adamlar komisyonunun, çatı görevi de görecek tek bir komisyon olması ve bundan sonra tüm süreci yönetmesi eğilimi ağır basıyor. Siyasi destek: Akil adamlar ya da başka isimle oluşturulacak komisyon, bir Meclis kararı ya da yasayla oluşturulmayacak. Ancak komisyonunun yalnızca hükümet bünyesinde oluşmuş bir birim olmaması için mümkün olan en geniş siyasi destekle donatılması hedefleniyor. Siyasi süreç: Erdoğan bugüne kadar MİT’i kastederek bugüne kadar görüşmeleri devletin yaptığını, olayın siyasi bir yanının olmadığını özellikle vurgulamıştı. Ancak komisyonun oluşumuyla birlikte Başbakan Erdoğan, süreci siyasi olarak üstlenmeye başlayacak. Erdoğan’ın akil adamlara kapıyı açmasının ardından AKP içinde komisyona kimlerin gireceğine ilişkin değerlendirmeler de yapılmaya başlandı. Komisyona, eski siyasetçileEleştiren akil adam olamaz: rin, aydınların, gazetecilerin, başta MazlumDer, İHD, TOBB, TÜSİAD gibi sivil toplum örgütleri temsilcilerinin girebileceği belirtiliyor. Akil Adamlar konusunda, kriterler tanımlanırken “Toplumda saygınlığı ve ağırlığı olan, uluslararası alanda tanınan, farklı toplum kesimlerinin temsilini taşıyan” isimler üzerinde durulacağı ifade ediliyor. AKP’de, “Süreçle ilgili Başbakan’ın ve hükümetin tavrını eleştiren” gazeteci ve aydınların komisyona girme şanslarının olmadığı belirtiliyor. ANKARA’DAKİ PATLAMALAR Erdoğan: Ergenekon’la bağlantılı u Adalet Bakanlığı ve AKP Genel Merkezi’ne yönelik saldırıları değerlendiren Başbakan’ın “Olayın bir başka boyutu da Ergenekon bağlantısıdır” ifadesini kullanması dikkat çekti. KOPENHAG (AA) Başbakan Tayyip Erdoğan , AKP Genel Merkezi ve Adalet Bakanlığı’na yapılan saldırıları gerçekleştirenlerin eşkâllerinin belirlendiğini belirterek “Türkiye ne zaman sağlıklı bir sürecin içerisine girmişse Ergenekon tipi bu tür bağlantılar ortaya çıkmış ve bu bağlantılar çerçevesi içerisinde de buna benzer eylemler hep olmuştur. Şu andaki eylem de bunun bir benzeridir” dedi. Danimarka’da Kraliçe 2. Margrethe tarafından kabul edilen Erdoğan daha sonra Başbakan Helle ThorningSchmidt ile bir araya geldi. Bu ülkedeki temaslarını tamamlayan Erdoğan, Hollanda’ya hareketinden önce gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ankara’daki saldırılara ilişkin soru üzerine Erdoğan, “Şu anda malum bir örgüt bunu üstlendi. Onun zaten eylem biçimlerini andıran bir şey” dedi. Saldırıları gerçekleştiren kişilerin eşkâllerinin tespit edildiğini belirten Erdoğan, zanlıların kısa zamanda yakalanacağını söyledi. “Saldırının demokrasiye yapıldığını” belirten Erdoğan şöyle konuştu: “Olayın bir başka boyutu da bunun Ergenekon’la olan bağlantısıdır. Geçmişte de buna benzer şeyler hep olmuştur. Türkiye ne zaman sağlıklı bir sürecin içerisine girmişse, zaman zaman işte derin devletlerin, zaman zaman işte Ergenekon tipi bu tür bağlantılar ortaya çıkmış ve bu bağlantılar çerçevesi içerisinde de buna benzer eylemler hep olmuştur. Şu andaki eylem de bunun bir benzeridir.” “Çözüm sürecini engellemeye, provoke etmeye çalışan bir terör örgütü ortada var” diyen Başbakan Erdoğan, “Bunların hiçbirine pabuç bırakmayacağız” ifadesini kullandı. “Ergenekon davasından çıkan kararlarla da mı ilişkilendiriyorsunuz” sorusu üzerine Ergenekon davasının devam ettiğini belirten Erdoğan, “Ergenekon olayı bu son olay değil tabii. Bunun bir geçmişi var. Bu maziden aldığımız zaman nasıl Susurluk türü şeyler geçmişte yaşadık, ona benzer olaylar hep olmuştur. Bu da buna benzer olaylardan biridir. Olayın anatomisi içerisinde bunu değerlendirmek durumundayız. Bunu böyle değerlendirdiğimiz zaman aynı benzer olayların geçmişte olduğunu görüyoruz, benzer bir olayı aynen bu süreçte de yaşıyoruz.” Erdoğan saldırıların Suriye destekli olabileceği yönündeki soruya ise “Hiç alakası yok” karşılığını verdi. Meclis’te gergin oturum TBMM Genel Kurulu’ndaki çalışmalar sırasında AKP ve CHP’lilerin karşılıklı suçlamaları üzerine gerilim yükseldi. CHP Adana Milletvekili Turgay Develi, AKP’yi “siyasi cibiliyetsizlik ve soysuzluk” yapmakla eleştirdi. Develi’yi yanıtlamak için söz alan AKP Denizli Milletvekili Nihat Zeybekçi’nin, CHP’ye yönelik “Bizde namussuzluk bulamazsınız. Namussuzluk sizde, sizin geçmişinizde var” diye konuşunca ortalık karıştı. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, ayağa kalkarak “Sözünü geri al, özür dile” diye bağırdı. CHP’li Aykut Erdoğdu, “Eğer namussuzluk ifadesini kullandıysan senin ağzını, burnunu kırarım. Kimsin sen?” diye bağırdı. Erdoğdu’nun bu arada ceketini çıkararak yürümeye başladığı gözlendi. Araya giren CHPAKP’li vekiller Erdoğdu’yu durdurdu, kavgayı önledi. Bu sırada genel kurulun arka sıralarında AKP ve CHP’li vekiller arasında sert tartışmalar yaşandı, karşılıklı küfürler ve hakaretler havada uçuştu. (Fotoğraf: AA MAHMUT SERDAR ALAKUŞ) DEMİRTAŞ İMRALI GÖRÜŞMESİNİ ANLATTI Tekin: AKP iple dolaşırken biz önermiştik ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “akil adamlar komisyonu” önerisini daha önce CHP’nin dile getirdiğini belirterek, “AKP iple dolaşırken, biz belgelemişiz” dedi. CHP MYK Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında toplandı. Toplantı sürerken açıklama yapan Tekin, Kürt sorununun çözümü konusunda Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu arasında TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in makamında gerçekleşen görüşmenin ayrıntıları ve görüşme talebinin kimden geldiği AKP’nin akil adamlar komisyonu çalışmasına CHP tepki gösterdi Öcalan’dan ‘Koçgiri ‘Ağlamasından belliydi’ Bülent Arınç, Ürdün Kralı Abdullah’ın Erdoğan’ı eleştireceğini Anıtkabir ziyaretinde gözyaşlarına hâkim olamadığı zaman anlamış! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Ürdün Kralı Abdullah’ın Başbakan Tayyip Erdoğan’a yönelik eleştirilerine “Ben bunu Anıtkabir’deki gözyaşlarından anlamıştım” diye tepki gösterdi. Arınç, Diplomasi Muhabirleri Derneği üyeleriyle kahvaltıda bir araya geldi. Çözüm sürecine ilişkin soruları yanıtlayan Arınç, “Meclis’te şöyle bir komisyon kurulsun, bunlar yapılsın, bu aşamada bizim hükümet olarak dikkate alacağımız şey değil bunlar” dedi. Arınç, terör örgütünün çekilmesine yönelik olarak şu anda böyle bir şeyin gündemlerinde olmadığını dile getirdi ve “Gündemimizde olan şey işin sonucudur. Sonuç nedir? Bir eylemsizlik, silah bırakma, yurtdışına bu militanların gitmesi. Silah bırakılmadan hiçbir şey görüşülmez” dedi. Nasıl ve ne zaman çıkacaklarına ilişkin MİT tarafından bir şekil belirleneceğini belirten Arınç, “Bunun parlamentoya gelmesi gerekirse parlamentoya gelir, gerekmiyorsa idari birtakım tedbirlerle yapılabilecek noktada ise biz kendi inisiyatifimizde gerçekleştiririz” ifadelerini kullandı. Arınç, Ergenekon davasında mütalaaya ilişkin sorular üzerine “Hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis istenen bir sanık için şu anda tahliye istemek çok gülünç olacak” dedi. Kendisinin her zaman bu kişilerin tutuksuz yargılanabileceğini söylediğini anımsatan Arınç, “Bu olmadı bugüne kadar. Demek ki mahkemenin bildiği bir şey varmış. Ama mahkeme tahliye etmemek suretiyle bence biraz da ihsası reyde bulundu. Yani kararını vereceğini ve bu kararının da bu tutukluluk süresine bakıldığında aslında az bile olduğunu düşünmüş olabilir” dedi. MemurSen’in kamuda türban eylemiyle ilgili sorular üzerine de Arınç, “Bugün için hükümetimizin gündeminde eylem noktasına geçmiş bir düşüncemiz yok” diye konuştu. ile ilgili soruları yanıtladı. Tekin, Loğoğlu’nun Çiçek’in makamına gittiğinde Atalay’ın da orada olduğundan haberdar olup olmadığını bilmediğini belirterek “Sayın Çiçek ne zamandan beri yetkilendirilmiş? Sayın Başbakan bu süreci Bakanlar Kurulu’nda paylaştı mı acaba?” dedi. Akil adamlar projesini CHP’nin de dillendirdiği ifade edilerek, “AKP’nin Akil Adamlar Projesi’ne destek verir misiniz?” sorusuna da Tekin şu yanıtı verdi: “Niye AKP’nin önerisine biz destek verelim. AKP iple dolaşırken, bu işi sulandırırken, biz belgelemişiz, havada konuşmuyoruz. Eğer AKP, CHP’nin önerilerini ciddiye alacaksa buyursun gelsinler.” İsyanı’ formülü ‘Tahliye istemek gülünç olacak’ ANKARA (Cumhuriyet Büroİsyanı bitirmeye kararlısu) İmralı’ya 18 Mart’ta giden 3. yım: Şöyle bir tanımı vardı; soheyette yer alan BDP Genel Başka nuçta bu bir isyandır. Neredeyse nı Selahattin Demirtaş, Abdullah 40 yıldır devam eden bir isyandır. Öcalan’ın “Ben üzerime düşeni Şimdi bu isyanı bitireceğiz. Ben yapıyorum, hükümet bu fırsatı bitirmekte kararlıyım. Fakat parlakaçırmamalı, Meclis de üzerine mento bu isyanın bitmesi için kadüşeni yapmalı. Bu bir isyandır, rarlar alabilecek mi? Bu dönemin ben de isyanın lideriyim” dedi 1921 Koçgiri İsyanı’nı hatırlattığığini aktardı. nı söyledi. Tam olarak benzemese Demirtaş, Öcalan’ın mesajları de o dönemde parlamento, Koçgiri ve yaptıkları görüşmenin ayrıntı İsyanı’nın bitmesi için isyan liderlarını, Özgür Gündem leriyle görüşüyor, bazı gazetesinde verdiği röyasalar çıkarıyor. Hüu BDP Genel portajla anlattı. İlk kez ve parlamento Başkanı Demirtaş, kümet Öcalan’la tanışan Debu işe ciddi yaklaşırÖcalan’ın, AKP’nin sa ben çok ciddiyim, mirtaş, karşılaşma anını, “Tabii benim için çok kararlıyım diyor. başlattığı çözüm çok heyecan vericiydi. sürecine ilişkin olarak Konfederalizm Büyük bir sevgisi, semhayali: Bütün farklı “Koçgiri İsyanı’na kimlikler, farklı inançpatisi olduğunu hissettim. Ben de uzun sü benzer biçimde Meclis lar bir Ortadoğu konredir görmediğim bir de üzerine düşeni federal sistemi içeriakrabamı görmüş gibir arada yaşayapmalı” dediğini sinde yabilirler diyor. Avrubi bir hissiyat içindeysöyledi. pa için kömürçelik ne dim” sözleriyle anlattı. idiyse o dönem, bizim Demirtaş, Öcalan’ın coğrafyamızda da DicleFırat’ın sumesajlarını özetle şöyle anlattı: Hükümetten emin değil: yu böyledir diyor. Dolayısıyla bu su Son derece moralliydi. Kendi çö etrafında bir birlik, bir dayanışma züm kararlılığı, çözüm yaklaşımı, başlar ve giderek bu Ortadoğu’yu çözüm iradesinden söz etti. Hü da kapsayan bir demokratik Ortakümetin ve parlamentonun üzeri doğu konfederasyonuna dönüşebine düşen görevleri hızlı bir şekil lir. Ben yıllardır bunun hazırlığını, de yapması halinde hiçbir provo çalışmasını yürütüyorum. O nedenkasyona fırsat verilmeden çözüm le bu fırsatı, süreci değerlendirmek de çok hızlı bir şekilde ilerlenebi istiyorum. AKP de, diğer güçler de leceğini belirtti. Tabii burada ken bunun kıymetini bilirse bu olur didisi de AKP hükümetinin ve parla yor. Hatta CHP, MHP’ye de çağrı mentonun bu adımları atıp atmaya yapıyor. Katkı sunmak istiyorlarcağından yüzde yüz emin değildi. sa neden olmasın diyor.