Katalog

SAYFA CUMHURİYET 21 MART 2013 PERŞEMBE 12 DIŞ HABERLER [email protected] Obama, İsrail ziyaretine başlarken Türkİsrail ilişkilerinin de ele alınacağı açıklandı Türkiye de gündemde Dış Haberler Servisi ABD Başkanı Barack Obama, dün İsrail ziyaretine başladı. İsrailTürkiye ilişkilerinin ziyaretin gündeminde olduğu bildirildi. Obama, başkan olduğundan beri ilk kez gittiği İsrail’de, Tel Aviv Ben Gurion Havaalanı’nda yaptığı açıklamada, “Kutsal topraklara barış gelmeli” diyerek ABD’nin “İsrail’in en güçlü dost ve müttefiki olmaktan gurur duyduğunu, bu ittifakın ebedi ve ezeli olduğunu” söyledi. ABD Başkanı’nı havaalanında karşılayan İsrail Başbakanı Binyamin Netahyahu, İsrail’in var olma hakkını desteklediği için, Cumhurbaşkanı Şimon Peres de “Sarsılmaz” desteğinden dolayı Obama’ya teşekkkür etti. Sıkı güvenlik önlemlerinin dikkati çektiği Ben Gurion Havaalanı’nda gazeteciler dahil herkes iki aşamalı aramadan geçerken Obama’yı karşılamada görevli askerler bile üst aramasından geçirildi. Obama’nın Kudüs’te kaldığı King David Oteli’nin bulunduğu cadde de 3 gün süreyle trafiğe kapatıldı. Ziyareti öncesinde yeni bir Ortadoğu barış planı sunmayacağını söyleyen Obama, bu konuda İsrail ve kısa bir ziyarette bulunacağı Batı Şeria’da Filistin taraflarını dinleyeceğini duyurmuştu. Obama, iki devletli çözümden yana ve 2002’de gündeme gelen Arap barış planını canlandırmak istiyor. Plan, Filistin devletinin kurulNetanyahu’nun sözcüsü Mark Regev de Türkiye ile ilişkileri geliştirmeye hazır olduklarını belirtti. ABD başkanının ziyareti, Gazze’de yüzlerce kişi tarafından protesto edildi. Göstericiler, “Obama, Filistinli çocuklar işgale hayır diyor”, “Obama hoş gelmedin” yazılı pankartlar taşıdı. Obama, İsrail ve Batı Şeria’nın ardından Ürdün’ü de ziyaret edecek. Silivri Gerçeği “Artık hukuk beklentim veya arayışım yok!” Gazeteci Gözüyle Silivri Gerçeği’nde kâğıda dökülen böyle çok sayıda ilik dondurucu saptama var. En korkunç olanı da bu: Hukuka inancın tümüyle tükenmesi… Beş yıldır tutuklu bulunan Tuncay Özkan bu cümleyi, Basın Konseyi’nden kendisini ziyarete gelen meslektaşlara söylüyor! Basın Konseyi üyelerinden Pınar Türenç, görüşmelerin ardından Gazeteci Gözüyle Silivri Gerçeği adlı bir kitapta toplamış… Gazeteci ve öğretim görevlisi Türenç’in yayına hazırladığı kitap, “Silivri mütalaasının” açıklandığı gün elime geçti. Tuncay Özkan ve yıllarca demir parmaklıklar ardında tutulan meslektaşlarımızın anlattıkları “Silivri gerçekleri”, “mütalaa”nın ışığında büsbütün yüreğimi deldi. 122 sayfalık kitaptan alıntıladığım ve sizlerin de yüreğine işleyeceğini düşündüğüm tespitlerin bir kısmı şöyle: “Sansür yapılacak ortam bile bırakılmadı. Bir sansürlük basın bile kalmadı...” (Mustafa Balbay) “Dışarısı çok VAHŞİ. Ben de çok KORUNAKSIZMIŞIM. Onu anladım” (Soner Yalçın) “Burada HAYAT çok acımasız. Birbirimizin sesini duyabilmek için içerden geçen kanalizasyon deliğine eğilip birbirimize sesleniyoruz. Dışkı kokusu içinde birbirimizle konuşmaya çalışıyoruz. Bunu duyan gardiyanlar geliyorlar, susun diye ikaz ediyorlar.” (Barış Terkoğlu) “Dostoyevski, Suç ve Ceza’da, cezanın suçlu açısından kanun koyucunun zannettiğinden daha az korkutucu olduğu temasını işler; çünkü suçlu, işlemiş olduğu suçun vicdan azabıyla cezayı psikolojik olarak talep eder. Adli suçlu pişmanlıkla ruhunu arındırma yolunu kabullenir. Siyasi tutuklular içinse pişmanlık öğesi yoktur. Siyasi tutsaklar için ceza, inançlarının ve mücadelelerinin zorunlu bir diyeti olarak görünür. Cezayı ne suçluluğunun kefareti, ne ideallerinin bedeli olarak görenler içinse sonuç cezaevinde ölmeye kadar giden bir ruhsal bunalımdır. Ergenekon tutuklularından sağlam girip kanserden veya kalp krizinden cenazesi çıkanların durumunu bu şekilde değerlendirmek gerektiğine inanıyorum.” (Sait Çakır) “Tuncay Özkan ile kantinden nane alıyoruz. Salata yapıp yiyoruz. Yeşile hasretiz. Nane saplarını saatlerce seyrediyoruz. Nane saplarını su şişesine koyup büyütüyoruz. Nane sapları bizim en büyük yeşilliğimiz oluyor.” (Barış Terkoğlu) “Buraya giren çıkamıyor… Mücadele olmadan da çıkılacağını düşünmüyorum.” (Mehmet Perinçek) “Bunların siyasi dava olduğunu herkes biliyor. Suç yok, dava var. Davalar da devam ediyor.” (Yalçın Küçük) “Cezaevinde en kötü durum zamanın geçmek bilmemesi. Günleri sayıyor olsanız da zamanın adeta durmuşçasına ağır yol aldığına hayret ediyorsunuz sürekli. Hele bir de kriminalize edilmiş bir geçmişle, ne zaman biteceğini bilmediğiniz bir geleceğin içinde şimdiki zamanı yaşıyorsanız, bilmediğiniz bir sürecin bitmesini bekliyorsanız ne yapsanız nafile.” (Ahmet Şık) “Burada her şey sadece tecridi çağrıştırıyor, hayatı değil. İnsanların kendilerine şunun ya da bunun niçin yapıldığını anlayamama durumunda bırakılmasıdır (ve) bir derin devlet politikasıdır tecrit. Araştırılsa.. geçmişte olanlar biraz hatırlansa görülecek… Adalet duygusu bellek ve hatırlama ile, adaletsizlik ise unutma ile nasıl da yakından ilgili.” (Ahmet Şık) “10 bin kişilik Silivri bir erkek cezaevi, benimle beraber toplam üç kadındık. Tüm düzen erkeklere göre kurulmuş…TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu’na bağlı.. rapora göre ‘(cezaevinde) sadece su ve akustik sorunu var’. Ankara’da ciddi bir ‘akustik sorunu’ olduğu ortada. Gerçekler duyulmuyor, görülmüyor.” (Müyesser Yıldız) “İnsanlar hukuksuz bir şekilde hapse atılıyor, yıllarca içerde kalıyorlar. Savunma hakları yok. Bundan büyük işkence olur mu? Ardından koşullar geliyor. Tecrit en büyük sorun.” (Barış Terkoğlu) “Çok kez söylenir ‘tecrit uygulanıyor’ diye, ama yatmayan tam anlamaz ne demektir o… Tecrit nedir biliyor musunuz, avluya çıktığınızda gördüğünüz bir avuç gökyüzündeki göçmen kuşlara özenmektir…” (Barış Pehlivan) “Sizin üzerinize hiç kilit vuruldu mu? Silivri, en başta, demir kapı demektir. Hapisteki ilk gün, demir kapı üzerinize kapanıp kilitler şangur şungur kilitlendiğinde, bir kıstırılmışlık duygusuna kapılırsınız.” (Coşkun Musluk) Yemekler, çamaşırlar, hijyenden falan artık hiç söz etmiyorum. Bugün Dünya Şiir Günü. “Silivri Gerçeği”nin ayrılmaz parçasına dönüşen Nâzım’ın muhteşem dizeleriyle bitirelim yazıyı: “Bugün pazar. / Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. / Ve ben ömrümde ilk defa / gökyüzünün bu kadar benden uzak / bu kadar mavi / bu kadar geniş olduğuna şaşarak / kımıldamadan durdum. / Sonra saygıyla toprağa oturdum, / dayadım sırtımı duvara. / Bu anda ne düşmek dalgalara / bu anda ne kavga, ne hürriyet, ne karım. / Toprak, güneş ve ben... / Bahtiyarım.” O ması karşılığında Arap ülkelerinin İsrail’i tanımasını ve İsrail’in işgal topraklarından çekilmesini içeriyor. ABD Başkanı, İsrail’in yeni Yahudi yerleşim birimleri inşasının da barış çabalarını baltaladığını düşünüyor. Gündemin bir diğer önemli maddesi de İran’ın nükleer programı. ABD Başkanı konuyla ilgili son açıklamasında Tahran’ın “bir yıl ya da daha fazla sürede” nükleer bomba yapabileceğini söylerken Netanyahu, İran’ın birkaç ay içinde nükleer silah geliştirebileceğini savunuyor ve bir an önce harekete geçilmesini istiyor. Suriye’deki gelişmeler de ziyarette ele bama’yı, Ben Gurion Havaalanı’nda Netanyahu karşıladı. Batı Şeria’nın El Halil kentinde ise Obama maskesi giymiş Filistinli protestocular, İsrail askerleriyle çatıştı. (Fotoğraflar: AFP/AP) alınacak konular arasında. ABD, Suriye’de muhaliflere “ölümcül” silah vermezken İsrail, Suriyeli muhalifler arasındaki dincilerin güçlenmesinden ve Suriye’deki kimyasal silahları ele geçirmesinden endişeli. İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yigal Palmor ise Türkiyeİsrail ilişkilerinin ABD Başkanı’nın ziyaretinin gündem maddeleri arasında yer aldığını duyurdu. Palmor AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Türkiye ve İsrail’in, çok yakın zamanda aralarındaki mevcut ihtilafı arkalarında bırakarak yeniden iyi ve arkadaşça bir ilişki kuracaklarını ümit ediyoruz” dedi. enzin yerine motorin konulan araç bozuldu Kudüs’ü ziyaretinde Obama için tahsis edilen Limuzin, deposuna benzin yerine motorin konulunca arıza yaptı. Araçta arızanın giderilememesi üzerine Ürdün’deki ABD depolarından başka bir makam aracının getirildiği bildirildi. İsrail’de yapılan bir kamuoyu yoklamasına göre İsraillilerin yüzde 51’i Obama’nın İsrail’e karşı tarafsız olduğu görüşünde, yüzde 53.5’i ise Obama’ya güvenmiyor. B ‘Sansürlük basın bile kalmadı!’ Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, İsrail Başbakanı Netanyahu’yu Moskova’ya davet ettiği bildirildi. Netanyahu’nun sözcüsü Regev, Putin’in yeni hükümetin kurulması dolayısıyla gönderdiği tebrik mektubunda daveti de ilettiğini söyledi. Putin’den Netanyahu’ya davet HİNDİSTAN (Fotoğraf: REUTERS) Tecavüz korkusuyla balkondan atladı Dış Haberler Servisi Hindistan’da, tecavüz edileceği korkusuyla kaldığı otelin balkonundan atlayan bir İngiliz turist evine dönmeye karar verirken olayla ilgili olarak gözaltına alınan iki erkek suçlamaları reddetti. Hindistan polisine göre İngiliz turist, gece odasına zorla girmeye kalkışan iki erkeğin kendisine tecavüz edeceklerinden korkarak otelin balkonundan atladı. 30’lu yaşlarındaki kadın önceki gün dizindeki yaralar nedeniyle Agra’da hastaneye kaldırıldı. Otel müdürü ve Hotel Agra Mahal personelinden bir kişi tacizle suçlanarak mahkemeye sevk edildi. Genç kadın otel görevlilerinin sabaha karşı zorla odasına girmeye çalıştıklarını söyledi. Polis annesinin, genç kadını eve götürmek için ülkeye geldiğini kaydetti. Hindistan’da birkaç gün önce eşiyle birlikte bisiklet turuna çıkan İsviçreli bir bisikletçi, bir grup köylünün tecavüzüne uğramıştı. Yeni Delhi’de genç bir öğrencinin bir otobüste tecavüz edilerek öldürülmesinin ardından düzenlenen protesto eylemlerine rağmen ülkeden tecavüz haberleri gelmeye devam ediyor. İsrail de ‘kimyasal silah kullanıldı’ dedi 15 yaşındaki Malala, pembe sırt çantasıyla ve yanında babasıyla Birmingham’da yeni okuluna başladı. Malala’nın düşü gerçekleşti Dış Haberler Servisi Pakistan’da geçen ekim ayında Taliban tarafından başından vurulan ve İngiltere’de tedavi edilen 15 yaşındaki Malala Yusufzay, dün yine okula başladı. Birmingham şehrinde bulunan Edgbaston Lisesi’ne başlaması için “Hayatımın en önemli günü” diyen Malala, okula dönüş hayali gerçekleştiği ve okul üniforması giydiği için çok mutlu olduğunu söyledi. “Tüm kız çocukları okula gidebilmeli, bu onların en temel hakkı” ifadesini kullanan Malala, Pakistan’daki arkadaşlarını özlemekle birlikte burada öğretmenleriyle tanışmayı ve yeni arkadaşlar edinmeyi iple çektiğini belirtti. İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague resmi Twitter hesabından konuya ilişkin, “Malala’nın, aşırıcıların onu mahrum bırakmaya çalıştığı eğitimine, Birmingham’daki yeni okulunda devam ediyor olmasından dolayı çok memnunum” diye yazdı. İngiltere’de yapılan ameliyatla başına metal plaka yerleştirilen Malala, geçen ay tedavi gördüğü Birmingham’daki Kraliçe Elizabeth Hastanesi’nden taburcu edilmiş ve ailesi İngiltere’ye yerleşmişti. Dış Haberler Servisi İsrail İstihbarat ve Stratejik İlişkiler Bakanı Yuval Steinitz, Suriye’de kimyasal silahların kullanıldığını savundu. Ordu radyosuna konuşan Steinitz, hükümet ya da muhalifler tarafından sivillere karşı kimyasal silahlar kullanıldığının açık olduğunu söylerken “Bu bizi çok kaygılandırıyor, bir an önce bununla ilgilenmemiz gerek” diye konuştu. Steinitz konunun ABD Başkanı Barack Obama’nın İsrail ziyaretinde gündeme geleceğini de kaydetti. Rusya da muhaliflerin kimyasal silah kullandığına yönelik açıklama yaparken ABD’den buna ilişkin elde kanıt olmadığı çıkışı gelmişti. NATO Avrupa Müttefik Kuvvetleri Yüksek Komutanı ABD’li Oramiral James Stavridis ise NATO’nun Suriye’de olası bir askeri mevcudiyete dair ihtimal planlamaları yaptığını ve bir angajmana girmeleri yönünde talep gelmesi halinde buna hazır olduklarını söyledi. Nane ve yeşil hasreti Silivri’de kadın olmak SİBER SAVAŞ ŞÜPHESİ Güney Kore’de bilgisayar ağı çöktü Dış haberler Servisi Güney Kore’de iki büyük banka ile üç televizyon kanalının bilgisayar ağları çökerken ülkedeki banka hizmetleri felce uğradı. Nedeni bilinmemekle beraber, olayın daha önce Güney Kore’yi tehdit eden Kuzey Kore’nin gerçekleştirdiği bir siber saldırı olabileceği tahmin ediliyor. LG Uplus adlı Güney Koreli internet servis sağlayıcı firma, ülke internet ağının korsanlarca ele geçirildiğini kaydetti. Resmi kurumları etkilemediği belirtilen siber saldırıda KBS, MBC ile YTN televizyonları ve Shinhan ve Nonghyup bankalarının bilgisayarlarının felç olduğu belirtilerek internet bankacılığı ve bankamatik işlemlerinin iki saat boyunca yapılamadığı kaydedildi. Dün öğleden sonra duran bilgisayarların bazılarının ekranında kafatası fotoğrafının belirdiğini bildiren Güney Kore yetkilileri, bilgisayarların birkaç saat sonra yeniden çalışmaya başladığını bunun da akla bilgisayar korsanlarını getirdiğini ifade etti. Ancak olayın arkasında, bir süre önce gerçekleştirilen ABD Güney Kore ortak tatbikatını kendisine yönelik bir işgal provası olarak gören Kuzey Kore’nin olduğu tahmin ediliyor. Kuzey Kore söz konusu tatbikatın ve BM yaptırımlarının intikamını alacağı tehdidinde bulunmuştu. Göçmen kuşlara özenmek