13 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 ŞUBAT 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET kultur@cumhuriyet.com.tr SAYFA ‘Osmanlı İmparatorluğu Tuğralı Pullar’ koleksiyonu KÜLTÜR 15 u Kühut Alanyalı’nın 14 yılda oluşturduğu koleksiyon 3 milyon İsviçre Frankı (yaklaşık 5 milyon 800 bin lira) açılış bedeliyle yarın satışa sunuluyor. Kültür Servisi Osmanlı İmparatorluğu dönemine ait, Bosna Hersek’ten Yemen’e, Kafkasya’dan Libya’ya kadar bugün bağımsızlığını kazanmış 23 devletin ilk posta pulları, yarın Cenevre’de satışa çıkıyor. Günümüzden 150 yıl önce basılan ve ilk Osmanlı pullarını içeren “Osmanlı İmparatorluğu Tuğralı Pullar” koleksiyonu, 3 milyon İsviçre Frankı (yaklaşık 5 milyon 800 bin lira) açılış fiyatıyla satışa sunuluyor. 18621864 yılları arasında Darphanei Âmire’de taşbaskı tekniği ile basılan pulların üzerlerinde dönemin padişahı Sultan Abdülaziz’e ait tuğra ile birlikte, sahtekârlıkları azaltabilmek için “Nezareti Maliyei Devleti Âliye” yazılı kontrol damgası bulunuyor. Koleksiyonun en dikkat çeken parçalarından biri de pulunun üzerinde 29 Aralık 1862 tarihli damga bulunan bir zarf. 128 sayfadan oluşan “Osmanlı İmparatorluğu Tuğralı Pullar” koleksiyonunun son sahibi ise Kühut Alanyalı. Alanyalı’nın bu koleksiyonu büyük bir özveriyle 14 yılda bir araya getirdiği belirtiliyor. Fotoğraf: UĞUR DEMİR 150 yıllık pullar satışta Kerouac uyarlaması ‘Yolda’ filminin senaristi Jose Rivera !f İstanbul için Türkiye’deydi u Elazığ, Kars, Olimpos... Bu Türkiye’ye beşinci gelişi Rivera’nın. Beat kuşağının efsane yazarlarından Kerouac’ın ‘Yolda’ kitabını senaryolaştırırken kitabın da ruhuna işleyen caz müziğini bolca dinlediğini anlatıyor. Biraz Coltrane, Parker ve erken dönem Miles Davis. En çok da Kerouac’ın gözdelerinden Slim Gaillard. Türkiye’nin yollarında... AYŞEGÜL ÖZBEK Jose Rivera n Kültür Servisi 13. İstanbul Bienali kapsamında, bu kez “Sanat Yazarlığı” atölyesi gerçekleştiriliyor. Bienal küratörü Fulya Erdemci ve Dr. Andrea Philips’in katılımıyla gerçekleşecek atölye, 2013 yılı boyunca dört kez düzenlenecek. Sanatsal projelere eleştirel metinler yazabilmeyi amaçlayan ve katılımın ücretsiz olduğu atölyeye başvurular 28 Şubat’ta sona eriyor. ‘Sanat Yazarlığı’ için son 4 gün Che Guevara’nın 1950’lerde çıktığı motosiklet yolculuğunu anlatan “Motosiklet Günlüğü”nün senaristi Jose Rivera, bu kez !f İstanbul kapsamında gösterilen ‘Yolda’ için İstanbul’daydı. Brezilyalı yönetmen Walter Salles’ın çektiği ‘Motosiklet Günlüğü’nün ardından SallesRivera birlikteliği, önümüzdeki günlerde Türkiye’de de gösterime girecek olan Beat kuşağı yazarlarından Jack Kerouac’ın “Yolda” (On the Road) kitabından uyarladıkları aynı adlı filmle sürüyor. Rivera, ‘Yolda’ ile ilgili öneri geldiğinde, ‘Motosiklet Günlüğü’nden sonra bir ‘yol filmi’ daha yapmanın heyecan verici olduğunu düşündüğünü söylüyor. Kerouac’ın 1947’den başlayarak ABD’de çıktığı yolculuklara odaklanan romanda, arkadaşı Neal Cassady (kitapta Dean Moriarty) esas bağlayıcı olarak yer alıyor. Kerouac (kitapta Sal Paradise) ile Cassady arasındaki ilişkiyi Rivera’dan dinliyoruz: “Jack, Neal’i 4 yaşında ölen erkek kardeşinin bir reenkarnasyonu olarak görüyordu. Kitap da Sal’den çok ‘Yolda’ Dean’e odaklı. Çünkü değişimi yaşayan kişi Dean. Sal ise sadece gözlemliyor. Dean hapse girmiş, 500 araba çalmış, birçok kadınla birlikte olmuş. Aslında Sal’in yapmak istediği pek çok şeyi yapmış biri. Sal’de ise Dean’in istediği bütün o entelektüel donanım vardı. Birbirlerini iyi tamamlamışlar. Biri kadınların nasıl tavlanacağını, diğeri de nasıl yazılacağını öğretti.” Bol içki, sigara ve tabii ki kitabın da ruhunu belirleyen cazla bezenmiş bir film ‘Yolda’. Senaryo üstünde çalışırken erken dönem Miles Davis, Coltrane, Charlie Parker, biraz Mississippi blues ve neredeyse Kerouac’ın kahramanı gibi olan Slim Gaillard’ı bolca dinlediğini söylüyor Rivera. Rivera, 4 yaşında ailesiyle birlikte Porto Rico’dan ayrılarak yerleştiği ABD’nin kültürünü, havasını çok iyi tanıdığını anlatıyor. New York’ta büyümüş, 12 yıl Kaliforniya’da yaşamış. Beat kuşağı ruhunun da etkisiyle filmde başka bir Amerika olduğunu vurgulamadan edemiyor Rivera: “Amerika kültürünü sadece filmleri izleyerek anlamaya çalışırsanız bu sizi sadece şiddete götürür. Çoğu Amerikan filmi silah ve öldürmeyle ilgili. ‘Yolda’ böyle bir film değil.” ABD’de tanınmış bir oyun yazarı ve senarist Rivera. Öğrencilerine ders kitabı okumakla zaman kaybetmeleri yerine çıkıp yaşamalarını ve yazmalarını önerdiğini söylüyor. Che, Kerouac derken şimdi de Van Gogh üstüne bir projeye hazırlanan Rivera, ikonlaşmış kişileri anlatırken kafalarda yaratılan figürü bir kenara bıraktığını, onların insan yanına ve evrensel olana odaklandığını belirtiyor. Bu, Türkiye’ye beşinci gelişi Rivera’nın. Olimpos, Ankara, Van, Kars, Van Gölü, Ani harabeleri, Elazığ... Görmediği yer kalmamış. Söyleşimiz son bulurken, “On the Road in Turkey!” (Türkiye’de Yolda!) diyerek gülüyor. Gidişoğlu son yolculuğuna uğurlanıyor Önceki gün geçirdiği kalp krizi nedeniyle hayata veda eden tiyatro ve dizi oyuncusu, seslendirme sanatçısı Osman Gidişoğlu için bugün saat 10.00’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde tören düzenleniyor. Sanatçının cenazesi, Teşvikiye Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından, Çengelköy Mezarlığı’na defnedilecek. Osman Gidişoğlu, bugüne kadar “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz”; “Keşanlı Ali Destanı”; “Trafik Canavarını Gördün mü?”, “Gizli Oturum”, “Rosenbergler Ölmemeli” gibi İBB Şehir Tiyatroları’nın çok sayıda oyununda rol almıştı. MICHAEL HANEKE’NİN FİLMİ CéSAR ÖDÜLLERİ’NE DAMGASINI VURDU ‘Aşk’ güzel şeydir Gidişoğlu, ‘Gizli Oturum’ adlı oyunda rol almıştı. n Kültür Servisi Türkiye sinemasının önde gelen filmlerini Amerikalı sinemaseverler ve Hollywood film şirketleriyle tanıştırmayı amaçlayan Los Angeles Türk Film Festivali, Yılmaz Erdoğan’ın yönettiği “Kelebeğin Rüyası”yla 28 Şubat’ta açılıyor. Bu yıl ikincisi düzenlenen festivalin jüri başkanlığı koltuğundaysa, yönetmen Semih Kaplanoğlu oturuyor. 3 Mart’a kadar sürecek festival boyunca, Zeki Demirkubuz’un “Yeraltı”, Ali Aydın’ın “Küf “ filmi ve Emin Alper’in “Tepenin Ardı” filmleri de seyircisiyle buluşacak. Los Angeles’ta ‘Kelebeğin Rüyası’ KUTLAMALAR BUGÜN İTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ TİYATRO SALONU’NDA BAŞLAYACAK İstanbul’da Commedia dell’Arte Kültür Servisi Her yılın 25 Şubat günü kutlanmakta olan “Dünya Commedia dell’Arte Günü”, bu yılın ev sahibi İstanbul’da bir dizi etkinlikle kutlanıyor. Kutlamalar, bugün İtalyan Kültür Merkezi Tiyatro Salonu’nda saat 16.00’da açılacak “Avrupa’dan Ustaların İşi” adlı mask sergisi ile sürecek. Saat 16.30’da başlayacak “Doğu ve Batı ArasındaGeleneksel Tiyatrodan Commedia dell’Arte’ye” başlıklı söyleşiye konuşmacı olarak Roberto Tessari, Mario Gallo, Kerem Karaboğa, Francesco Gigliotti ve Filippo Crawford katılacak. Bu yılki Dünya Commedia dell’Arte günü bildirisinin tiyatro sanatçısı Barış Kıralioğlu tarafından okunacağı etkinlikte, bildiriyi hazırlayan Türk tiyatro eleştirmeni Üstün Akmen de bir konuşma yapacak. Üstün Akmen bildirisinde, 25 Şubat Dünya Commedia dell’Arte Günü’nün bu yılki ev sahibinin İstanbul olmasının bir rastlantı sayılmaması gerektiğini savunuyor ve açık alanda halkın ortasında oynanan geleneksel Türk halk tiyatrosu ortaoyununun köklerinin de mimuslara ve Commedia dell’Arte oyunlarına uzandığını söylüyor. Üstün Akmen bildirisinde ayrıca, Commedia dell’Arte ile ortaoyununun kişileri, konuları, kurguları arasındaki benzerliklere dikkat çekiyor. Katılımın ücretsiz olduğu etkinlikte, söyleşiden sonra İtalya’dan gelen Compagnia Opera Prima topluluğunun Commedia dell’Arte gösterisi de izlenebilecek. Kültür Servisi Fransa’nın en saygın sinema ödülleri César’lar önceki gün sahiplerini buldu. Avusturyalı yönetmen Michael Haneke’nin “Aşk” adlı filmi 5 dalda ödüle değer görüldü. Katıldığı hemen her festivalden ödülle dönen “Aşk”, Paris’te bu yıl 38.’si düzenlenen César Ödülleri törenine de damgasını vurdu. Michael Haneke’nin, yaşlı bir çiftin sağlık sorunlarına karşın bitmeyen aşkını ger n Kültür Servisi İngiltere’deki Sotheby’s Müzayede Evi’nde, suluboya ve eski el yazmalarından oluşan Osmanlı dönemine ve eski İstanbul’a dair önemli detaylar içeren resimli gezi kitabı açık artırmada satışa çıkıyor. 19. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu, saray kıyafetleri ve İstanbul’a ait en önemli ve geniş çaplı kaynaklardan biri olma niteliğindeki kitap perşembe günü düzenlenecek olan açık arttırmayla alıcı bulacak. n Kültür Servisi Her yıl önemli katılımcılarla gerçekleşen ODTÜ Klasik Gitar Festivali, bu yıl 28 Şubat 5 Mart arasında 11. kez Türkiye’nin farklı yerlerinden birçok gitaristi ağırlamaya hazırlanıyor. Ricardo Moyano, Safa Yeprem, Mehmet Özkanoğlu gibi isimlerin katılacağı festivalde ayrıca atölye çalışmaları, seminerler ve konserler de yer alacak. 19. yüzyıl Osmanlısı açık artırmada ODTÜ Klasik Gitar Festivali başlıyor Michael Haneke u César Ödülleri’nin kazananı, Michael Haneke’nin yönetmen koltuğunda oturduğu ‘Aşk’ oldu. ‘Aşk’ En İyi Film, En İyi Yönetmen, En İyi Senaryo, En İyi Kadın Oyuncu ve En İyi Erkek Oyuncu ödüllerini alarak Fransa’nın da gözdesi oldu. çekçi bir dille beyazperdeye aktaran filmi, “En İyi Film”, “En İyi Yönetmen”, “En İyi Senaryo” ödüllerinin yanı sıra filmin başrol oyuncuları 86 yaşındaki Emmanuelle Riva ile 82 yaşındaki JeanLouis Trintignant’a da, “En İyi Kadın” ve “En İyi Erkek” oyuncu ödüllerini getirdi. Film, geçen yıl Cannes Film Festivali’nde de büyük ödül Altın Palmiye’yi almıştı. César Ödülleri’nin bir diğer kazananı ise Fransız yönetmen Jacques Audiard’ın “Pas ve Kemik” adlı filmi oldu. Bir kaza sonucu iki bacağını birden kaybeden bir yunus bakıcısının öyküsünün anlatıldığı film, 9 dalda aday gösterilmişti. Film, “En İyi Uyarlama Senaryo” ve “En İyi Kurgu” da dahil olmak üzere 4 dalda ödül almayı başardı. “En İyi Yabancı Film” ödülü ise Ben Affleck’in yönettiği “Argo”ya gitti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle