Katalog

10 ŞUBAT 2013 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Erdoğan hem ABD hem de AB’ye ‘içişlerimize karışmayın’ mesajı verdi: 5 çıkıyordu; dönemin siyasal iktidarı, Adalet Bakanı hiç umursamıyordu. Hastane hastane dolaştırılıyor, ardından cezaevi revirine götürülüyordu. 1999 yılında “safra kesesi iltihabı” değil “karaciğer kanseri” olduğu anlaşıldı... Gelen rapor üzerine cezası 9 Haziran 2000 yılında bir yıl ertelenerek tahliye edildi. Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldıktan bir süre sonra, 6 Temmuz 2000’de yaşamını yitirdi. HHH Böyle yazıları kimileri bilirim beğenmez! Dedikleri şudur: “Bu ülkede güzel şeyler de oluyor!” Ben çiçekleri, kuşları, böcekleri, sokak köpeklerini, kedileri, ceylanları, dağları, ovaları severim. Çevrecileri, kadın hakları savunucularını, çocukları!.. Töre adı verilen o vahşete, bağnazlığa karşı çıkarım! Aydınlanma Devrimi’ni savunurum! Irk, din, dil, mezhep ayrımcılığı yapanları, faşistleri, dincileri, tarikatçıları sevmem, sevemem! HHH Bir zaman tünelinden geçiyorum... Yağmurlu bir günde geniş avlulara düşen kül rengi bulutların gölgeleri içinde düşünürken Ergenekon sanığı Kuddisi Okkır’ın Edirne’de bir hastanede çekilmiş fotoğrafı geliyor aklıma. Hani “Ergenekon’un para kasası” diye yaftalanan kişi... 20 Haziran 2007’de Silivri’ye tıkılan kişi. 6 Temmuz 2008’de öldü... Parasızdı! Cenazesini arkadaşları aralarında para toplayıp kaldırdı... Ve Cumhuriyet’te bir haber okuyorum: “KCK davasından tutuklu Cizre Belediye Başkan Yardımcısı Hanım Onur’un 5 yaşındaki lösemi hastası kızı Solin Onur’un babası da aynı davadan firari olduğu için tedavi zorluğu yaşarken durumu her geçen gün ağırlaşıyor!” Solin’in fotoğrafına bakıyorum. Ne de güzel gülümsüyor! Gözleri bir kış çiçeği gibi pırıl pırıl... Şamar oğlanı değiliz BANKA AÇTI u Hamas, Gazze’de faaliyet gösteren bir Filistin bankasına Güney Kıbrıs’ta işletme izni aldı. Hamas’tan AKP’ye Kıbrıs çalımı İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin yargı sistemine yönelik eleştirilerine sert tepki göstererek “Türkiye hiç kimsenin şamar oğlanı, hiç kimsenin üzerinde operasyona, ameliyata yöneleceği, yelteneceği bir ülke değildir. Türkiye içişlerine karışılacak, dışarıdan yasama, yürütme yargı sistemlerine burun sokulacak bir ülke değildir” dedi. AB’yi de eleştiren Erdoğan “Sürekli terör sorunundan u ABD Büyükelçisi Ricciardone’nin yargı sistemine yönelik eleştirilerine, ‘’Türkiye içişlerine karışılacak, dışarıdan yasama, yürütme yargı sistemlerine burun sokulacak bir ülke değildir” sözleriyle tepki gösteren Erdoğan, AB’yi de Türkiye’nin terörle mücadelesine destek vermemekle suçladı. dem vurduğunuz halde niçin Türkiye’nin terörle mücadelesine gereken desteği vermiyorsunuz” diye sordu. Başbakan Recep Tay yip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde, partisinin “İlk Hedef 2014Seçim Sürecini Başlatıyoruz” sloganıyla düzenlenen İstanbul İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katıldı. Erdoğan, Türkiye’nin tek taraflı etki altına alınacak, yönlendirilecek, üst perdeden hizaya çekilecek bir ülke olmadığını, alçakgönüllü olduklarını ancak alçaklık kompleksiyle hareket etmedikleri BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA AKP’nin uluslararası alanda savunuculuğunu üstlendiği Hamas, Kıbrıslı Rumlardan Güney Kıbrıs’ta “banka işletme izni” aldı. Rumlar, Hamas’ın yönetimindeki Gazze’de faaliyet gösteren bir Filistin bankasının güneyde faaliyet göstermesine yeşil ışık yaktı. KKTC yetkililerinden edinilen bilgilere göre, AB üyeliğinden sonra güneyde faaliyet gösteren bankalar özellikle, birliğin kara para ile mücadele politikası çerçevesinde mercek altına alındı. Bu nedenle, özellikle Rusların önemli miktarda para aktardığı bankalar sıkıntıya düştü. Rum yönetimi de AB’nin gözünden uzak olduğunu düşündükleri Ortadoğu’daki finans kuruluşları ile yakın işbirliği içine girme kararı aldı. Bu çerçevede, özellikle İran’dan ve Lübnan’daki Hizbullah’tan gelen para akışına yönelik sıkıntı yaşayan Filistin ile de temas içine giren Rumlar hükümeti, son olarak Rum Merkez Bankası’na, Hamas’ın yönetimindeki Gazze bölgesinde faaliyet gösteren bir Filistin bankasına güneyde faaliyet gösterme izni verdi. Bu durum, güneyde yayın yapan Simeniri gazetesine de haber olurken gazete Rum yönetiminin, bir yandan kara para aklama merkezi olmadığını dünyaya anlatmaya çalışırken bir yandan çeşitli yasadışı meselelerin karıştığı, kara para aklandığına inanılan bu tür bankalara işletme izni vermeye hazırlandığına dikkat çekti. Saygun’un ameliyatını gerçekleştiren Doç. Dr. Bakır, “Hastamız iyiye gidiyor, tansiyonu, ritmi, karaciğer ve böbrek fonksiyonları olsun. Şu anda solunum cihazından da ayrıldı ” dedi. (Fotoğraf: AAMETİN PALA) Erdoğan, emekli Orgeneral Ergin Saygun’u ziyaret etti Başbakan Tayyip Erdoğan, Balyoz davasından 18 yıl hapis cezasına çarptılan ve açık kalp ameliyatı sırasında 7 Şubat günü tahliye edilen emekli Orgeneral Ergin Saygun’u, tedavisinin sürdüğü Halkalı’daki Mehmet Akif Ersoy Göğüs, Kalp ve Damar Cerrahi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ziyaret etti. Erdoğan’ı hastanede Ergin Saygun’un kızı Ece ve oğlu Tolga Saygun karşıladı. Erdoğan, Saygun’un tutulduğu Yoğun Bakım Ünitesi’ne Tolga Saygun, Ece Saygun ve ameliyatını gerçekleştiren Doç. Dr. İhsan Bakır ile girdi. Erdoğan, Saygun’un elini tutarak yaklaşık 5 dakika yanında kaldı. Ziyaretin sonunda Başbakan Erdoğan, doktorlardan Saygun’un sağlık durumuna ilişkin bilgi aldı. Twitter’dan babasının sağlık durumu hakkında kamuoyunu bilgilendiren Ece Saygun, Erdoğan’ın ziyaretine ilişkin şunları yazdı: “Başbakan geldi, babamı ziyaret etti. Babam görünce çok şaşırdı, toparlanmaya çalıştı. Yanında fazla kalmadık. Babam konuşmak isteyince oksijeni çıkardılar. ‘Zahmet ettiniz, teşekkür ederim’ dedi.” Erdoğan’ı ziyaretinin ardından makam aracına kadar uğurlayan Ece Saygun, Başbakan’ın ziyaretinin kabul edilmesine ilişkin eleştirileri de şu ifadelerle yanıt verdi: “Babamın tek öğüdü şu: ‘Kim size ne yaparsa yapsın. Siz duruşunuzu bozmazsanız kimse sizi yenemez.’ Erdoğan, Saygun’dan önce arabesk müziğinin önde gelen sanatçılarından Müslüm Gürses ve İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Enver Ören’i tedavi gördükleri hastanede ziyaret etti. Öte yandan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de Ece Saygun’u telefonla arayarak geçmiş olsun dileğinde bulundu. ni söyledi. Türkiye’nin yıllardır üye olarak kabul edilmediği AB’ye Güney Kıbrıs’ın üye olmasına da tepki gösteren Erdoğan “Biz çocuk gibi avutulacak, oyalanacak, sudan bahanelerle kapıda bekletilecek bir ülke değiliz. Türkiye’yi almamalarının tek sebebi de ideolojik” dedi. Terör konusunda da AB’yi eleştiren Erdoğan “Bir yandan Türkiye’yi kriterlere uymamakla itham edip, bir yandan Türkiye’nin önüne yeni şartlar sürüp, bir yandan da Türkiye’ye çok ağır bedeller ödeten teröre neden bu kadar müsamaha gösteriyorsunuz” diye sordu. Kimi Avrupa ülkelerinde yıllardır kırmızı bültenle aranan azılı canilere kol kanat gerildiğini dile getiren Erdoğan, şunları söyledi: “Azılı teröristler sınırları serbestçe geçip, üzerlerine bomba yerleştirip, benim ülkemde alçakça suikastlar düzenleyebiliyorlar. Biz bütün bunları Avrupalı yöneticilerin önüne koyduğumuzda bize ‘özgürlük, hukuk, demokrasi’ diyorlar. Bizim AB üyeliği noktasında artık tahammülümüz zayıfladığı gibi, teröre gösterilen müsamaha noktasında hiç tahammülümüz kalmamıştır. Önce Paris’teki olay, ardından Ankara’da ABD Büyükelçiliği’ne gerçekleştirilen olay, Avrupa ile terör arasındaki muhabbetin artık daha güçlü şekilde sorgulanması gereğini ortaya koymuştur.” Bölücü terör örgütü silahlarını bırakmadığı sürece, güvenlik güçlerinin operasyonlarını durdurmayacağını vurgulayan Erdoğan, “Bölücü terör örgütü silahları bırakmakla kalmayacak. İkinci, üçüncü ülkeye gidecekse Türkiye sınırları içinde olanlar, sınırlarımızı terk ederken bizler bundan önce düşülen yanlışlara fırsat vermeden, onların yurtdışına çıkışlarında bu noktada müsamahayla karşılarız” diye konuştu. Zaman Tünelinden Geçerken... Gerçek öyküler vardır yaşanmış yılların gerisinde kalan, unutulmuş, silinmiş... Sararmış siyah beyaz fotoğraflar gibi! Yüreği olan insanı sarsan, uçurumlara sürükleyen... Bir anda aklınıza gelir, anımsamaya çalışırsınız o yılları. Bir annenin çığlığı yankılanır odanın içinde! Donup kalırsınız! Kapırdayamazsınız! Bir delikanlı ve bir anne... Murat Dil ve Zehra Bad! Bir pazar sabahı ölümlerden, acılardan, hüzünlerden söz etmek istemiyordum aslında. Öyle olmadı... Anılarım beni yıllar öncesine götürdü! 13 yıl önceki ölümleri, acıları anlatmaya karar verdim... Onların öyküsü unutulmuştu; Ahmet K’nin, İsmet Baycan’ın, Hacer Kaya’nın, Osman Arslan’ın, Hıdır Demir’in, Cumali Başaran’ın olduğu gibi... Hepsi öldü cezaevinde kansere yakalanarak... Tedavileri yapılmadı, revirde yattılar, cezaları bir süre ertelenip hastaneye kaldırıldıktan kısa bir süre sonra hayata “elveda” dediler. Hepsi siyasi hükümlüydü... Unutulup gittiler... HHH Murat Dil, örgüt üyeliği suçundan İstanbul DGM’de yargılandı ve 21 yıl 8 ay hüküm giydi... Gebze Cezaevi’ne 1996 yılında girdi. 1998 yılında hastalandı. Tanı: Safra kesesi iltihabı! Anne şaşkın, ağabey şaşkındı... Başvurmadıkları yer kalmamıştı. Murat, cezaevinin revirinde yatıyordu. Gardiyanlar sadece ağrı kesici ilaç veriyorlardı. Anne, oğluyla görüşmeye geldiğinde, gardiyanlar yüzüne ters ters bakıyor, soruyordu: “Yatalak oğlunu görmeye mi geldin?” Anne ağlıyordu... Anne dizlerini dövüyordu, her görüş sonrası haykırıyordu: “Oğlum göz göre göre ölüme terk ediliyor, bana yardım edin, oğlumu kurtarın, yalvarıyorum size...” Gazetelerde haberler Habur’u anımsattı Aydınlık! Hayat denilen şey böyle işte... Titreyen bir yaprak, bir çiçek, bir kuş gibi... İsrail ne yapacak? Hamas’ın Güney Kıbrıs’ta bankasını faaliyete geçirmesi konusunda İsrail’in tavrı da merak konusu oldu. KKTC’li kaynaklar, sanıldığının aksine İsrail’in buna karşı çıkmayacağını, Rumların bu banka üzerinden yürütülen para akışı konusunda İsrail’i bilgilendirmesinin bile söz konusu olacağını, hangi ülkeden ne kadar para aktarıldığı ve bu paraların hangi ülkelere veya şirketlere transfer edilerek silah alınabileceği konusunda İsrail’in elinde güçlü istihbarat bilgileri olacağını dile getirdi.