Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10 ŞUBAT 2013 PAZAR kultur@cumhuriyet.com.tr 18 KÜLTÜR ‘Haset, Husumet, Rezalet’ sergisi bu coğrafyada süregelen çatışmanın keskin yüzünü sarsıcı bir dille sunuyor Şiddetin arka bahçesi duğumuz meselesini söküp atıyor. Hatırlattığıysa sarılmak olabilir mi? “Haset, Husumet, Rezalet”, Hera Büyüktaşçıyan, “Kayıp GuVehbi Koç Vakfı’nın “ARTER guk Kuşu”, “Ada”, “Arada Bir Sanat İçin Alan” projesi kapYerde” ve “Terki Dünya” isimHale Tenger’in “Böyle Tanıdıksamında, sanat üretimine desli dört farklı işiyle, kişisel olanın larım Var III” adlı yerleştirmesi tek ve bu üretimleri sergileyetoplumsal düzlemdeki belirgin yecek alan oluşturma misyonu rini, aile tarihinden çıkararak ortaçerçevesindeki ikinci sergisi. ya döküyor. Bazen tarihe söyleteSelim Birsel, Hera Büyükmediklerimiz bir anıdan fırlayabitaşçıyan, CANAN, Aslı Çavulir, kökler herhangi bir eşyanın koşoğlu, Merve Ertufan & Jokusunda gizlenebilir. hanna Adebäck, Nilbar GüErdem Taşdelen ise “Endişeci” adlı reş, Berat Işık, Şener Özmen, video yerleştirmesinde, sanatçı olma Yusuf Sevinçli, Erdem Taşdurumunu beş seanslık bir terapi eşdelen, Hale Tenger ve Mahir liğinde tartışıyor. Birbiri içine açılan Yavuz’un bu sergi için ürettiodalarda izlenebilen sanatçının kişiği çalışmalardan oluşan sergisel seans kayıtları, itirafın en samimi nin küratörü ise Emre Baykal. şeklini sunuyor. Belki de tüm sergide Sergi haset, husumet ve rebizi yakalamaya çalışan o itiraf duyzalet kavramlarına yakın duragusu gibi. Arter’in İstiklal Caddesi’ne rak ama onları didiklemeden açılan vitrininde sokağı içeri alarak hafızaya doğru bir yolculuk nerede biteceği belirsiz bir labirente öneriyor; yüzleşmekten korksokan Hale Tenger’in “Böyle Tanıtuğumuz, ilkel yanımıza ayna dıklarım Var III” adlı yerleştirmesi, ışıklı kutular içindeki şiddetin rönttutarak bize bizimle çarpıyor. gen filmlerinden oluşuyor. YerleşSergi bütününde, haset ve u Sergi, haset ve husumetin insanla bütünleşen gerçekliğinde, rezalete tanıklık eden tarihi aralarken tirme, izleyeni karşılayan ilk iş olarak husumetin insanla bütünleşen siyasetten medyaya, bireysel kariyer hırslarından toplumsal şiddete pek çok alanı araştırıyor. daha birinci adımda gerçeğin can acıgerçekliğinde, rezalete tanıklık tan yönünü, belgeselin var olanı hatıreden tarihi aralarken siyasetten ni daha da ağırlaştırıyor. Selim Birsel’in likten gelinen arka bahçeyi rahatça dolatan işlevi eşliğinde “röntgenliyor”. Hep medyaya, bireysel kariyer hırslarından duvar süpürgelikleri boyunca ilerleyen laşmamız için öne taşıyor. karşımıza çıkan “devlet şiddeti”ni sabitletoplumsal şiddete ve cinsiyet politikalaküçük yeşil tank siluetleri, 14 işten oluŞener Özmen’in “Bayrağından Ka yen kareler, vakıfların ve haber ajanslarının rına pek çok alanı araştırıyor. Sergide yer alan işler, bu coğrafyada şan “Arka Bahçede Yetiştirilir” adlı çan Direk” adlı işinde, iki bayrak dire arşivlerinden kronolojik olarak derlenmiş. süregelen çatışmanın keskin, unutulmuş, yerleştirmesine ulaşırken ağırlaşan ger ği birbirlerine dolanarak serginin giriş Henüz bitmemiş bir gerçekliğin örnekleri, yok sayılan kimliksiz yüzünü sarsıcı ve çekliği hep tankın takip ettiğini hatırla katından birinci katına bayraksız bir şe genlerimize işlenen kimliğin teşhiriyle ya tıyor. Sanatçının yeni ve eski üretimleri kilde uzanıyor. İzleyene DNA sarmalını da haksızlıklar karşısında aldığımız tavırda sahici bir dille sunuyor. Sergide izlediğimiz işlerin vurup kaç nin bir arada olduğu bu yerleştirme, hafı anımsatacak kadar yalın bu iş, dalga dal beliriveren şiddeti, ışığa tutuyor. Sergi, 7 Nisan’a kadar izlenebilir. mayan tavrı, hatırlattıklarıyla hissedile zadan şimdiye uzanan süreçte, görmez ga yayılan ve genlerimize işlemiş kim olNAZLI PEKTAŞ Dans Bahane, İsyan Şahane! Kadın hem evli hem iki çocuk sahibi! Sen bırak onları, tek başına seyahat et! TEK BAŞINA! Amerika’dan taa İstanbul’a... Kimi yazıları okudukça çıldırır insan. Utanmasalar, Sarai Sierra öldürülmeyi hak etti diyecekler! Zihniyet bu olunca niye şaşıyoruz ki Ayşe’lerin, Gülbahar’ların, Esma’ların öldürülmesine... HHH Bugün pazar, güzel şeylerden söz etmeliyim. Yakında, 14 Şubat. “Sevgililer Günü” adı altında tüketimi kışkırtma günü. (Bir çiçek, bir söz en iyi armağandır oysa...) Eğer planlandığı gibi giderse, dünya harika bir tasarıyı gerçekleştirecek... Dünyada kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için “1 Milyar Kadın Dansla Ayaklanıyor”. Beş kıtada hazırlıklar sürüyor. Hareketin özgün adı “One Billion Rising” (Bir milyar yükseliyor/ başkaldırıyor/ direniyor/ isyan ediyor da diyebilirsiniz). Nasıl mı? 14 Şubat günü toplu halde dans ederek! Böylelikle sevgi gününü, kadına şiddete isyana dönüştürerek! Bundan 15 yıl önce, 14 Şubat, “VDay”“VGünü” ilan edildi. Amaç, tüketimden çok sevgiye, sevmeye, sevilmeye yer açmaktı... (V harfi İngilizce: VictoryValentineVagina”. Yani ZaferAziz ValantinVajina)... Dünyada her 3 kadından biri şiddete uğruyor, kabaca eder 1 milyar kadın... Geçen yıl o bir milyar kadın için dans etme kararı alındı... 200 ülkede nicedir belgeseller, afişler hazırlanıyor, toplu dans dersleri, kampanyalar sürüyor. Bizde de hazırlıkları “One Billion Rising Istanbul Platformu” sürdürüyor, kadın örgütleri destekliyor. HHH Hemen burun kıvırıp dansla şiddet mi geriletilirmiş demeyin! Şiddeti geriletmek için her yol mubah! Üstelik her ama her yolu deniyor STK’ler. Ayrıca dans bahane, isyan şahane! İstanbul’da Beşiktaş Meydanı, Haydarpaşa Garı, Kadıköy İskelesi, Caferağa Spor Salonu; Ankara’da Kuğulu Park ve Karanfil Sokak; İzmir’de Konak Meydanı ve Cumhuriyet Meydanı, Eskişehir’de Zübeyde Hanım Kültür Merkezi 14 Şubat günü dans adımlarıyla sarsılacak! HHH Heyecan verici bir kutlama da Haymana’da. Haymana Nuri Bektaş Anadolu Lisesi felsefe öğretmeni Atalay Girgin’den muhteşem bir mektup aldım. 14 Şubat, biliyorsunuz aynı zamanda Dünya Öykü Günü. Okulun felsefe kulübü bu iki etkinliği birleştirmiş. Lise Müdürü Soner Çeki, “İnsana dair her şeyin bir öyküsü olduğu gibi, yaşanan ve yaşatılan şiddetin de öyküsü vardır... Dünya Öykü Günü ve kadına yönelik şiddete karşı ‘Bir milyar kadın dans ediyor’ etkinliğini, bilebildiğimiz kadarıyla Türkiye’de –belki de dünyada bir arada gerçekleştirecek tek lise bizim okulumuzdur” diyor. HHH Bu arada feminist arkadaşımız Gönül Dinçer’in harika bir önerisi var: Gönül, nicedir kadın parlamenterleri, parti farklılıklarını aşıp kadın bakış açısıyla, ortak seslerini birleştirmeye çağırıyor. Şimdi de “kadın parlamenterleri 14 Şubat’ta kadına yönelik şiddeti protesto için TBMM bahçesinde topluca dans etmeye davet edelim” diyor. Ka.Der, Gönül’ün önerisini benimsemiş görünüyor. Bence kadın milletvekillerimiz davet beklemeden 14 Şubat’ta, parti çelişkilerini bir yana bırakıp duygu birliği, sevgi birliği, güçbirliğiyle kenetlenip Meclis bahçesinde dans etsinler! Topluma harika bir mesaj vermiş olurlar! 14 Şubat’ta ben ARCOMadrid’de olacağım. Orada dans eden kadınlara katılacağımdan hiç kuşkunuz olmasın! ‘Sülfürik asit’ balesi Bolşoy Tiyatrosu’nda tartışmalar sürüyor Kültür Servisi Dünya eleştiren ve sanat yönetmeni nın en seçkin bale toplulukla Filin’in yerini almak istediği rından Bolşoy Tiyatrosu’nda ileri sürülen başdansçı Nikopatlak veren “sülfürik asit lay Çiskaridze bulunuyor. skandalı” yeni boyutlar kaBolşoy Genel Direktörü zanarak sürüyor. Anatoli İksanov yaptığı çeşit17 Ocak günü maskeli bir li söyleşilerde, Çiskaridze’yi, saldırganın Bolşoy’un sanat Filin’e karşı girişilen saldıyönetmeni Sergey Filin’e rının ortamını yaratmakla evinin önünde sülfürik asit suçladı. Çiskaridze ise Rusatarak yaralanya hükümetini masına yol açBolşoy yönetimasından sonmini görevden ra, “saldırının almaya çağırardında kim makla kalmavardı” tartışdı, Filin’in yümaları devam züne sülfürik ediyor. asit atıldığına Sergey Filin Olayın, Bolin anmad ığı şoy Tiyatrosu’ndaki rekabet nı söyleyerek saldırıyla ilve düşmanlıkları su yüzüne gili resmi açıklamalara kuşçıkardığı belirtiliyor. Top ku düşürdü. luluğun dansçıları ve yönetBu arada, Çiskaridze’nin menleri birbirlerini suçlaya geçen hafta Bolşoy’da sahdursunlar, Moskova polisi nelenen Çaykovski’nin “KuBolşoy çalışanlarını sorgu ğu Gölü” balesinde “kötü ya çekerek kanıt toplamaya ruhlu büyücü”yü oynaması, çalışıyor. Suçlamaların he akıllara ister istemez Darren definde ise Bolşoy yönetimi Aronofsky’nin 5 Oscarlı “Sini uzun süredir ağır biçimde yah Kuğu” filmini düşürdü. ‘Jîn’ filminin prömiyeri Berlin Festivali’nde yapılan Reha Erdem: ‘Umuttan başka çare yok’ Kültür Servisi Reha Erdem’in “Jîn” (Hayat) adlı yeni filminin prömiyeri 63. Uluslararası Berlin Film Festivali’nde yapıldı. “Kürt hareketi içindeki bir kadın gerillanın öyküsünü” anlatan film, Haus der Kulturen der Welt salonunda gösterildi ve çok sayıda sinemasever tarafından izlendi. Erdem, filmin gösteriminden önce gazetecilere yaptığı açıklamada, “Tüm insanlar gibi bu savaştan hepimiz bıktık. Umutlu bir döneme rastladı, yıllardır çok karanlıktı. İnşallah her şey biter, bu filmin bizim için de ayrı bir anlamı olur” dedi. Türkiye’deki barış görüşmelerinden umutlu olduğunu belirten Erdem, “Umuttan başka çare de yok. Umutsuzum kelimesi bile bana kötü geliyor” dedi. Berlin Film Festivali’nin açılışında “Büyük Usta” adlı filmi yarışma dışı olarak gösterilen seçici ti. Çinli yönetmen, “Bu yıl festivalde önemli filmler var. Biz de seçici kurul olarak yansız bir tutumla ve sinema sanatının ölçütlerini temel alarak en iyi filmi seçmeye çalışacağız” dedi. Seçici kurulda yer alan İranlı yönetmen Şirin Neşat da, basın toplantısında soru yağmuruna tutuldu. İran yönetiminin sinemaya, kadına yaklaşımı ve Ortadoğu’da yaşananlara ilişkin soruları yanıtlayan Neşat, “O coğrafyada sinemanın zor olduğunu, bir kadının sinemayla uğraşmasının ise çok daha zor olduğunu” söyledi. Ukraynalı feminist eylem grubu FEMEN, festivalin açılışında “kadın sünneti”ni protesto ederek bunun işkenceden farksız olduğunu vurguladı. Açılış gecesi kırmızı halıda çıplak vücutlarına “Kadın sünnetine son!” yazarak gösteri yapan grup üyeleri kısa süre sonra gözaltına alındı. kurul başkanı Wong Kar Wai ise Berlinale’nin dünyanın birkaç önemli festivalinden biri olduğunu belirt Istanbul Resitalleri Rus Piyanizminin Yeni Fırtınası İstanbul’da! SCHUBERT BEETHOVEN TCHAIKOVSKY WAGNER KAPUSTIN . istanbulresitalleri.com ALEXEI VOLODIN Steinway & Sons Grand D, AKBANK tarafından sağlanmaktadır. 15 Şubat SAKIP SABANCI MÜZESİ ‘the Seed’