22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 ARALIK 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA l MEB, öğretmene sorulan ‘Alevi misin’ sorusunu ayrımcılık değil hukuk tekniği saydı ‘hukuk tekniği’ SİNAN TARTANOĞLU Irkçı aracılığıyla bir savunma gönderdi. Ancak savunma ikinci bir skandala dönüştü. Bakan adına hukuk müşaviri Sevgi Kara’nın kaleme aldığı savunmada şöyle denildi: “Bakanlık denetçilerimiz, iddialar konusundaki maddi gerçeğin ne olduğunu tespit ederek bunun hukuk normları karşısındaki durumunu ortaya koymaktadırlar. Bu yapılırken de kişilere ait vaki iddialar, soruşturma konusu kişilere sorulmaktadır. Yani bu sorunun sorulması soruşturma ve hukuk tekniği gereğidir. Zaten bir kişinin bu inanca sahipliğini ispatlayacak başta nüfus cüzdanı olmak üzere hukuksal bir veri kaynağı da olmadığı için kişilere sadece mezhepten kaynaklı ayrımcılık yapılıp yapılmadığı hususu soruşturulmuştur.” HABERLER 9 Kılıçdaroğlu, Washington’daki mesajlarını dört önemli kuruluşta veriyor. Bunlardan ilki önceki gün Brookings’te yaptığı konuşmaydı. Kılıçdaroğlu’ndan Cemaate Mesaj Salon ağzına kadar doluydu ancak Amerikan tarafından etkili isimler yoktu. Ağırlıklı olarak burada yaşayan Türkler iç politikayla ilgili sorular yöneltti. WASHINGTON AKP Bugün benzer bir açık toplantı da hükümeti ile Gülen hareketi John Hopkins Üniversitesi İleri arasında ‘dershaneler’ ve Uluslararası İlişkiler Merkezi’nde ‘2004’teki MGK kararı’ yapılacak. çerçevesinde yaşanan tartışma Yönetimden yetkililer ve diğer sürerken CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, cemaatin ABD’deki etkili isimler ise Center For çatı kuruluşu olan TürkiAmerikan American Progress (CAP) ve Bipartisan Policy Center (BPC) Derneği (TAA) yönetimiyle tarafından düzenlenen basına Washington’da bir araya geldi. kapalı toplantıları tercih etti CHP TAA yönetimi, Kılıçdaroğlu ve liderini dinlemek için. heyetini Washington’daki TAA CAP’de düzenlenen merkezinde yaklaşık 20 kişilik toplantıda katılımcılardan kalabalık bir grupla ağırladı. Görüşmede Türkiye’de gündemin birinin Kılıçdaroğlu’na, “Konuşmalarınızda hükümetiniz en sıcak konusunu oluşturan ile terör örgütleri arasında ‘hükümetcemaat kavgası’ ve bağlantıdan bahsediyorsunuz. ‘dershane’ konuları hiç gündeme Bunun kanıtı var mı” sorusunu gelmezken, ağırlıklı olarak yönelttiğini öğrendik. Kılıçdaroğlu CHP’nin iç ve dış siyasete bakışı da Türkiye’de kurulan kampları, görüşüldü. Görüşmede TAA verilen lojistik desteği, eğitim heyetinin “Toplumun değişik ve silahları, Suriye’ye silah kesimlerine nasıl ulaşmayı transferine ilişkin mahkemelerde düşünüyorsunuz” şeklindeki sürmekte olan davaları örnek sorusuna CHP liderinin şu yanıtı göstererek yanıt verdi. Grup verdiği öğrenildi: konuşmasında ayrıntılı olarak “Biz bir kitle partisiyiz. anlattığı Suriye sınırına roket Tüm toplumu kucaklamak, mermisi taşıyan kamyoncunun Türkiye’nin tüm sorunlarını nasıl himaye gördüğüne ilişkin çözmek istiyoruz. İçimizde ifadesini de katılımcılara ayrıntılı değişik kesimlere ulaşacak biçimde anlattı. hatlar vardır. Merkez sağdan da Bu toplantıda da soldan da arkadaşlarımız var. Kılıçdaroğlu’na tüm Tüm hassasiyetleri gözeten bir görüşmelerinde olduğu gibi yapımız var.” dershaneler, AKPcemaat kavgası hakkındaki görüşleri HP’ye önyargılı soruldu. olunmasın “El Kaide tehdidi” önceki Kılıçdaroğlu, toplumun değişik akşam Kongre’de verilen kesimlerinin de CHP’ye karşı yemekte de Amerikalı önyargılı olmamasını isteyerek parlamenterler tarafından şunları söyledi: Kılıçdaroğlu’na yöneltilen sorular “Bizim hiç kimseye karşı arasındaydı. önyargımız yok. Değişmeye de çalışıyoruz. Kimsenin de bize amas çıkışı: İsrail’i karşı önyargıları olmamalı. Farklı tanımalı düşünebiliriz ama bu bizim ortak CHP lideri daha önce yönetim paydalarda buluşmamıza engel ve Musevi lobisiyle yaptığı olmamalıdır.” görüşmelerde ilk kez dile getirdiği “İsrail ile ilişkiler düzelmeli” enatörler CHP’yi mesajını CAP’de de verdi. soruyor Burada fazladan bir de Hamas’a Kılıçdaroğlu’na bugüne kadar nasıl baktığı soruldu kendisine. 69 ABD senatörünü Türkiye’ye Filistinli örgüt için “terör götürdükleri bilgisini veren TAA örgütü” ifadesini kullanmayan heyeti, “Görüşmelerde sizin Kılıçdaroğlu, sadece bir koşul partinizi çok merak ediyorlar. öne sürerek “Hamas’ın barış Sürekli CHP’yi soruyorlar” sürecinin parçası olması için açıklamasını yaptı. İsrail devletini tanıması gerektiği” mesajını verdi. ihatçılara destek CHP yöneticileri bu duruşun, ABD’nin yakın takibinde AKP’nin Hamas’ı “koşulsuz” destekleyen çizgisinden farklı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve uluslararası toplumla uyumlu Washington’daki temasları olduğunu belirttiler. sırasında ABD Kongresi’nde ve yönetimin kararlarına etki eden ilmediğim yolda düşünce kuruluşlarında büyük ilgi gördü. yürümem’ ABD Kongresi Türkiye Dostluk Gittiği her yerde olduğu gibi Grubu, Kılıçdaroğlu onuruna o toplantıda da CHP liderine Kongre binasında bir resepsiyon “çözüm süreci” soruldu. CHP’nin verirken grubun Cumhuriyetçi barıştan, çözümden yana üyeleri önceki akşam, Demokrat olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, üyeleri de dün akşam CHP “Ancak çözüm süreciyle ilgili liderini yemekte ağırladılar. bize en ufak bilgi verilmedi. Ne yapmak istediklerini bilmiyoruz. KP yönetiminden Yol haritasını bilmediğimiz yolda rahatsızlık var’ yürümeyiz” mesajı verdi. Kılıçdaroğlu akşam katıldığı Türkiye Dostluk Grubu’nun resepsiyonda da gittiği her yerde eşbaşkanlarından Ed Whitfield çözüm sürecinin sorulduğunu ile Virginia Foxx’un yanı belirterek “Herhangi bir yorum sıra Ileana RosLehtinen, yapamıyoruz çünkü içeriğini Steve Stockman, Walter bilmiyoruz ama her şeye rağmen Jones, Mark Meadows, insanların ölmemesi güzel bir Luke Messer gibi Kongre üyelerinin bulunduğu resepsiyon şey” yanıtını verdi. sırasında kendisine, “Bu ilgiyi eç bile kaldınız’ neye bağlıyorsunuz” sorusunu yöneltince yanıtı şu oldu: Akşamki sohbet sırasında “Burada Kongre’den gittiği her yerde muhataplarının diplomatlara, düşünce ziyaretten memnuniyetlerini dile kuruluşlarına kadar gittiğim her getirerek “İyi ki geldiniz” sözüyle yerde şunu gördüm: Türkiye’deki kendisini karşıladığını belirten yönetimden bir rahatsızlık var. Kılıçdaroğlu, “Hatta ‘geç bile Belli ki bu yüzden birinci elden kaldınız’ diyenler bile çıktı” dedi. bizi dinlemek istiyorlar. Bugüne CHP lideri ayrıntısını vermedi kadar şöyle bir algı var: Burada ama kapalı toplantılarda ABD Türkiye denince sadece AKP yönetiminde geçmişte yer alan akla geliyordu. Bundan sonra etkili isimlerin, “Burada meydan öyle olmayacağını gördüler. boştu. AKP dolduruyordu. Sizin Türkiye’nin sadece AKP’den gelmeniz çok iyi oldu. Daha sık ibaret olmadığını gösterdik.” gelin” çağrısı yaptıklarını işittik. Kitle Partisiyiz Herkesi Kucaklamak İsteriz ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), Ankara’da bir Anadolu lisesinde soruşturma yürüten Milli Eğitim Bakanlığı denetçilerinin, kendilerinden önce okulda soruşturma yapan müfettişler ve iki öğretmenin Aleviliği ile ilişkili sorgulama yapmasını “hukuk tekniği” ifadesi ile savundu. Yunus Büyükkuşoğlu Anadolu Lisesi’nde Müdür Yardımcısı Tuncer Küllücek’in yönetim tarzı ve işlemleri okuldaki çok sayıda öğretmen tarafından Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne şikâyet edilmişti. Müdürlükten görevlendirilen eğitim denetmeni Cengiz Karahan, raporunda, Küllücek hakkında “öğrenci dövmek ve hakaret etmekten” maaş kesimi; felse fe öğretmeni Suat Özcan’a yönelik sözleri nedeniyle “Görevin yerine getirilmesinde siyasi düşünce, din ayrımı yapmak”tan kademe ilerlemesinin durdurulması; küfürlü sözleri nedeniyle aylıktan kesme cezalarının verilmesi ve başka okula atamasının yapılmasını istemişti. Okulda kısa bir süre sonra ikinci bir soruşturma başlatıldı. İlk soruşturmada şikâyet edilen Müdür Yardımcısı Küllücek, kendisini şikâyet eden felsefe öğretmeni Özcan’ın yanı sıra Okul Müdürü Turan Kantos ve ilk soruşturmayı yapan eğitim denetmeni Karahan’ı Alevilik üzerinden ayrımcılık yapmakla suçladı. Küllücek, üç eğitimcinin de Alevi olduğunu, ilk soruşturma safhasında “Sunulan belgelerin ‘gerek yok’ denilerek soruşturmaya dahil edilmediği”, “Tanık gösterme lerine izin verilmediği” iddialarında bulundu. Bakanlık merkezinden gelen iki denetçi, soruşturmayı söz konusu eğitimcilerin, yani iddia sahiplerinin Aleviliği üzerinden sürdürdü ve okuldaki diğer öğretmenlere, bu konuda sorular yönelterek açıklamalar istedi. Öğretmenler, soruşturma tarzına tepki gösterdi. levilik sorgusu mahkemelik olunca “Alevilik sorgulaması” şeklinde skandala dönüşen ve Cumhuriyet’te kamuoyuna duyurulan 2. soruşturmada üç eğitimci hakkında herhangi bir usulsüzlük tespit edilmezken Aleviliği sorgulanan felsefe öğretmeni Özcan, Bakanlık denetçileri hakkında tazminat davası açtı. Ankara 5. İdare Mahkemesi’nde görülen davaya MEB de hukuk müşavirliği A BAKAN’DAN İTİRAF GİBİ YANIT ‘Fişlemedik ama saklıyoruz’ MUSTAFA ÇAKIR l Sağlıkta parmak izi uygulamasına sert eleştiri ‘Kişi bilgileri satılamaz’ İstanbul Haber Servisi Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Diş Hekimleri Birliği (TDHB), Türk Eczacılar Birliği (TEB) ve Türkiye Barolar Birliği’nin (TBB) temsilcilerinin dün İstanbul Tabip Odası’nda (İTO) düzenlediği basın toplantısında, önceki gün yürürlüğe giren, özel hastanelerde “avuç içi damar” ya da “parmak izi” uygulamasını sert bir dille eleştirdi. TTB Kişisel Sağlık Verileri Çalışma Grubu adına konuşan Dr. Hasan Doğan, kişi bilgilerinin toplanıp satılmasına karşı olduklarını belirterek “Sosyal Güvenlik Kurumu kişi bilgilerini çok yüksek fiyata sattı. Bu bilgilerin nasıl ve ne amaçla satıldığını bilmiyoruz. Kişi bilgilerine herkes ulaşır oldu. Uyap’ta bir kişi kendi 5 yıllık cezasını sildi. Bu durum bizi kaygılandırıyor” dedi. Hastaların biyometrik kimliğinin oluşturulacağı uygulama ile SGK başkasının kimlik kartını kullanarak hizmet alan hastaların önüne geçmeyi ve tasarruf etmeyi planlıyor. C H ANKARA Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Başbakanlık İdareyi Geliştirme Başkanlığı tarafından yürütülen “Kamu Memnuniyet Anketi”nde yurttaşların fişlendiği iddialarına ilginç bir yanıt verdi. Bozdağ, T.C. kimlik numaralarının veri tabanında tutulmadığını savunurken hemen ardından “Bunun yerine, sisteme girilen TC kimlik numaraları özel olarak şifrelenerek farklı karakterlere dönüştürülerek veri tabanında tutulmaktadır” diye eklemesi soru işareti yarattı. CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün konuyu soru önergesiyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a sormuştu. Önergeye Erdoğan adına Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ yanıt verdi. Bozdağ, “Ad, soyad ve TC kimlik numarası yazılma zorunluluğu getirilmesinin nedeni bir vatandaşın bir kamu hizmetine ilişkin aynı hususta baştan sona an ket formunun tekrar tekrar doldurmasının engellenmesidir” dedi. Bozdağ, sisteme girişlerde ad ve soyad bilgisinin de, yazılmış olan TC kimlik numarasının doğru olup olmadığının teyit edilmesi amacıyla istendiğini savundu. Bozdağ, anket kapsamında yurttaşların TC kimlik numaralarının veri tabanında tutulmadığını belirtirken hemen ardından, “Bunun yerine, sisteme girilen TC kimlik numaraları özel olarak şifrelenerek farklı karakterlere dönüştürülerek veri tabanında tutulmaktadır. Ancak söz konusu şifreleme nedeniyle TC kimlik numaralarının hiçbir gerçek kişi (veritabanı yöneticisi dahil) tarafından anlaşılması mümkün olmayıp teknik olarak tespit edilmesi de mümkün değildir” diye eklemesi dikkat çekti. Bozdağ, yurttaşların, fişlendiği veya takip edildiği şeklinde kaygılar taşımasının hem pratik açıdan hem de teknik açıdan doğru olmadığını savundu. S C ‘B Avukata işkence dava dosyasında İstanbul Haber Servisi Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Başkanı avukat Selçuk Kozağaçlı gözaltındayken tükürük ve kan örneği alınmasına “hukuka aykırı olduğu için” karşı çıkmak isteyince, polislerin üzerine bastığı, kollarını çektikleri ve başını tutup ağzını zorla açtıkları, bu sırada doktorun da tükürük örneği aldığı fotoğraflar ortaya çıktı. Bu fotoğraflar da dava dosyasına girdi. Bianet’in haberine göre, Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde gerçekleşen olayla ilgili tutulan 20 Ocak tarihli tutanakta,“Kozağaçlı nezarethaneye getirilmiş, parmak izi alınacağı kendisine söylendiğinde ‘Mahkemenin kararının hukuka aykırı olduğunu ve o yüzden parmak izi vermeyip direneceğim’ şeklinde beyanda bulunarak parmak izi almak isteyen biz görevlilere direnç göstermiş ve şahıs parmak izini aldırmamak için kollarını sıkarak açmamaya çalışmış, bunun neticesinde şahsa kademeli olarak zor kullanmak suretiyle parmak izi alınmıştır” ifadeleri yer aldı. ÇHD İstanbul Şubesi Başkanı Taylan Tanay da gözaltındayken zorla tükürük örneği alınması olayını “Polisler üzerime çıktı, başımı zorla arkaya çekip yüzüme bastırarak ağzımı açtılar. Doktor da elindeki pamuklu çubukla tükürük örneğimi aldı” diye anlatmıştı. Avukatların gözaltı sürecinde ve hastanede maruz kaldığı kötü muameleyle ilgili savcılığa ve İstanbul Tabip Odası’na şikâyetler yapıldı. ‘A ‘G KCK basın davasının tutuksuz sanığı Zeynep Kuray yargılamaları eleştirdi: İnfaz ediliyorduk bugün rehin alınıyoruz İstanbul Haber Servisi KCK Basın davasında tutuksuz sanık gazeteci Zeynep Kuray, “Dün infaz edilirken bugün rehin tutuluyoruz. Buna şükretmemiz bekleniyor” dedi. Mahkeme Başkanı Ali Alçık’ın “Saçma sapan konuşuyorsun” uyarısına gazeteci Kuray, “Düşüncelerimi ifade ediyorum” diye yanıt verdi. KCK’nin “Basın Konseyi”ni oluşturdukları iddiasıyla 20’si tutuklu 46 basın çalışanının yargılandığı KCK Basın davasına devam edildi. Savunmasını yapan Kuray, kimlik tespiti sırasında sorulara Kürtçe yanıt vermesinin nedenini “Anadili ana sütü kadar helaldir” diye açıkladı. Anadilinde savunma yapanlardan tercüman gideri alınmasına “Bu ırkçılıktır” sözleriyle de tepki gösteren Kuray sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de adaletten ne anlaşıldığını yaşayarak öğrendik. Bunun nedeni ise düne kadar askeri vesayet altında karar veren yargı mekanizmasının iktidar odakları değişince bugün de Emniyet ve hükümetin vesayeti altında işlemeye başlamasıdır. Gözaltında kaybedilenlerin annelerinin feryatlarına kulak vermek sadece gazetecilik değil insanlık görevidir. Gazetecinin görevi nasıl ki devletin yaptığı katliamları örtbas etmek değilse, yargının görevi de o katliamları aklamak değildir. Kürt meselesinde devletin neden olduğu vahşeti sorgulamamız son derece doğaldır. Anormal olan bunu yargılamaktır.” Kuray, savunmasının devamında telefonlarının dinlendiğini “müdürmuhabir” arasında çıkan sorunlar nedeniyle kavgaların da kayda alındığını belirterek “Tam bin 800 sayfalık kavga tutanağı var” dedi. Kuray’ın savunmasını tamamlamasının ardından mahkeme avukatların talepleri üzerine sanıklara delillere ilişkin açıklamaları için 10 dakika süre verdi. Söz verilen tutuklu sanık Ramazan Peköz, süre kısıtlamasının hukuki olmadığını belirterek açıklamalarda bulundu. Ancak Başkan Alçık, 15 dakika konuştuğunu belirterek mikrofonunu kapattı. Avukat Ruşen Mahmutoğlu, süre kısıtlamasının kaldırılmasını talep etti. Hasta tutsak tepkisi: Ölüm cezası hâlâ var ürkiye’deki kaygı burada da var’ CHP liderine “Türkiye’deki yönetimden rahatsızlığın sebebi ne” sorusunu yönelttiğimizde de şu karşılığı verdi: “Türkiye’de entelektüel ve aydın çevresinde var olan rahatsızlık burada da var. İşin gerçeği, özeti budur. Türkiye’de hangi kaygı taşınıyor? Demokrasi, hukuk, hukukun üstünlüğü, insan hakları, özgürlük... Batı’ya doğru giden bir Türkiye’nin geriye doğru çekildiği gibi bir algı var burada. Bu kaygı var. Bu kaygı sadece bir kesimde yok. Düşünce kuruluşlarında, aydın kesimde, siyasetçilerde, diplomatlarda var.” ‘T Haber Merkezi Aralarında Mert Fırat, Altan Erkekli, Aylin Aslım ve Ezel Akay’ın bulunduğu bir grup sanatçı, yasal düzenlemelere rağmen cezaevlerinde halen hasta tutsakların bulunmasına tepki gösterdi. AKP hükümetine çağrı yapan sanatçılar, hasta tutuklu ve hükümlülerin tahliye edilmemesinin işkence olduğunu, bu insanlık ayıbına son verilmesi gerektiğini belirttiler. Oyuncu Mert Fırat, kişinin suçu ne olursa olsun tedavi edilmesi gerektiğini vurgulayarak “Ölüm cezasının yasak olduğu bir ülkede mahkumların elverişli koşullarda tedavi edilmemeleri ve durumları ciddi olanların da serbest bırakılmamaları, bence ölüm cezasından farksız. Devlet, cezaevindeki kişinin şartlarının garantisi olmak zorunda. Ölüm cezası hükmü veremiyorsa ölüme de terk edemez” dedi. Oyuncu Altan Erkekli, Aysa Prodüksiyon Tiyatrosu’nun kurucularından Alaattin Eraslan’ın kanser hastalığı nedeniyle cezaevinde geçen aylarda hayatını kaybettiğini anımsatarak şöyle devam etti: “Cezaevlerinde şu an 100’ün üzerinde hasta, ağır hasta tutuklu ve hükümlünün olduğu söyleniyor.” TAA AÇIKLAMAYLA DUYURDU KPterör ilişkisi soruldu’ ‘A TAA, CHP lideri ile buluşmayı yaptıkları bir açıklamayla kamuoyuna duyurdu. Açıklamada, “Şimdiye dek Türk siyasetinin önde gelen birçok ismi gibi Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP heyetini de misafir etmiş bulunmaktan mutluluk duyuyoruz. Kendilerine, yoğun programları arasında kurumumuzu ziyaretlerinden dolayı teşekkür ediyoruz. Washington ziyaretlerinin TürkAmerikan ilişkilerinin gelişmesine katkıda bulunmasını diliyoruz” ifadelerine yer verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle