25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ARALIK 2013 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Bağış, Gezi Direnişi’ni karalayıp, cemaate ‘kula kulluk etmeyiz’ mesajı gönderdi 5 konuldu... Kıskıvrak yakaladık onları... Hukuksuz ve karanlık bir tuzak. Oluşturulmak istenen algıya sakın itibar etmeyin! Birtakım gazetelerin, birtakım ajanların hukuku çiğneyerek yaptıkları yayınlarına kanmayın... O görüntülere, atılan manşetlere, fotoğraflara inanmayın! Yaparsak biz yaparız bunu... Yaptık önceleri... Hanefi Avcı çok iyi bilir ama zindanda... Ne yapabilirim... Türkiye demokratik bir hukuk devleti... Yatıp çıkacak... Ergenekon, Balyoz, Donanma, Odatv, KCK, Devrimci Karargâh... Geçmiş zaman boş verin! Bir hataydı diyebilirsiniz! Siz Müslümanın Müslümana yaptığına bakın... Din baronuna... Bana durmadan laf yetiştiriyor Pensilvanya’dan... Gelemiyor Türkiye’ye... Gelse hesabını soracağım! HHH Aziz milletim, din kardeşlerim, canlarım ciğerlerim... Bunlar uluslararası örgütlerin maşaları, ajanları... Faiz lobisi kullanıyor bunları... ABD ve İsrail... O ABD’nin Ankara Büyükelçisi var ya! Gününü göstereceğim! Bak beni iyi dinleyin, din baronunun çocukları, onlara destek veren medya patronları, muhalifler... Ben bunları yemem! İftiraya boyun eğmem! Aziz milletim! Sen de yeme ve boyun eğme... Bir fasık, bir hain haber getirdiğinde inanma... Yanınızdayım! Faiz lobisini ezer geçerim... Din baronunun çocuklarından hesap sorarım... Komşularımla sıfır sorun yaşarım... El Kaide’yi ve El Nusra’yı Suriye sınırında hem eğitir hem de beslerim... Van münit çekerim, Ortadoğu’nun lideri olur, Mursi için kucak açarım... Çetelere savaş açar, polis içindeki o çeteleri ortaya çıkarırım... HHH Herkes aklını başına alsın... Bana yan bakmasın! Adımlarını düzgün atsın, tek sıra dizilsin... Hukuk ve adalet... Demokrasi ve özgürlük... Yeter ama! Buraya kadar! Haydi eyvallah ben ABD’ye Obama’nın yanına, pardon Pakistan’a gidiyorum... Allah’a emanet olun! Dindarkindar savunma ‘Dinden fersah fersah uzaklar’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Fethullah Gülen, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “İninize gireceğiz” sözlerine, “Kimin inde olduğunu Allah görüyor” sözleriyle yanıt verdi. “Müslümana ‘çete’ diyen, ‘şebeke’ diyen, ‘eşkıya’ diyen ve onları inlere sığınmış goriller gibi, maymunlar gibi gören...” diyen Gülen, “Bunlarla hiçbir eğri düzeltilemez. İki metre genişliğindeki tahta kulübeleri ‘in’ şeklinde görme, esasen ‘in’in neden ibaret olduğunu bilmemenin ifadesidir. Kimin ‘in’de olduğunu Allah görüyor. ‘İnlerdeki maymunlar, goriller, ayılar, sırtlanlar, yılanlar, çıyanlar gibi…’ ‘İn’ deyince onlar anlaşılır” ifadelerini kullandı. Birbirinin ayağını kaydıranlarından “Müslümanlıktan fersah fersak uzak” olacağını dile getiren Gülen, “Din deseler de ondan fersah fersah uzaktırlar. Bunlar bir şey yapıyorlardır ve bunlar bu yaptıkları şeylerden dolayı ta’n u teşnîye maruz kalabilirler” diye konuştu. İstanbul Haber Servisi Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, rüşvet operasyonu ile ilgili “Gezi adı altındaki darbe girişimi milli irade duvarına nasıl tosladıysa bugünkü girişimler de Allah’ın izniyle aynı şekilde toslayacaktır. Bizim alnımız ak, başımız dik. Bizim hamd olsun abdestimizden de şüphemiz yok, namazımızdan da itikadımızdan da” dedi. Bağış, Halk Bankası’nı da halkın bankası haline getirdiklerini savundu. Egemen Bağış, Ataşehir Estethica Hastanesi’nde İstanbul Kalkınma Ajansı’nca desteklenen, “Devlet Himayesi Altındaki Genç Kızlara Meslek Edindirme Projesi sertifika töreni”ne katıldı. Törende 17 Aralık rüş u “Bizim inançlarımızda kula kulluk yoktur” diyerek cemaate gönderme yapan Egemen Bağış, ‘’Ülke üzerinde oyun oynamak isteyenlere, kirli tuzak kurmak isteyenlere bugüne kadar asla izin vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz’’ dedi. Bağış, Halk Bankası Genel Müdürü’nün evinde bulunan paralardan söz etmezken ,”Halk Bankası’nı halkın bankası haline getirdik” diye konuştu. vet operasyonuna yönelik açıklamalar yapan Bağış, Hacı Bektaş Veli’nin sözlerinden örnekler vererek “Bugün de görüyoruz ki ilimden, irfandan, ferasetten yoksun karanlık odaklar Türkiye’yi zifiri dehlizlere sürüklemek için tekrar işbaşında” dedi. Devlet içinde devlete, çetelere, örgütlere asla müsamaha göstermediklerini ileri süren Bağış sözü Gezi Direnişi’ne getirerek şu ifadeleri kullandı: “Bizim inançlarımızda da kula kulluk yoktur. Manşetlerle hü kümetlerin indirildiği dönemler tarihin kara arşivlerinde kalmıştır. Herkes biliyor ki bu ülkede hükümetleri de sadece millet getirir ve sadece millet götürür. Ülke üzerinde oyun oynamak isteyenlere, kirli tuzak kurmak isteyenlere bugüne kadar asla izin vermedik, bundan sonra da vermeyeceğiz. Gezi’de nasıl bozduysak yine bozduk, yine bozacağız. 27 Nisan’da muhtıralara karşı nasıl dimdik durduysak, yine onurlu duruşu bugün de sergileyeceğiz.” Halk Bankası’nı halkın bankası haline getirdiklerini kaydeden Bağış, “Birileri bundan rahatsız oldu. Halk Bankası sadece Türkiye’nin değil, bu coğrafyanın en başarılı bankalarından biriyken, en çok KOBİ’ye kredi verirken, küçük esnafa sahip çıkarken, ekonomik krizin teğet geçerek atlatılmasına çok büyük katkı vermişken birtakım güçlerin Halk Bankası’nı hedef alması gerçekten düşündürücüdür” diye konuştu. İnlerine Gireceğim İnlerine!.. Aziz milletim, Müslüman kardeşlerim, canlarım, ciğerlerim... Beddua sandığa gömülecek, kâfirler cehennem ateşinde yanacak... Din baronu odun ateşiyle yanan cehennem kazanının içine atılacak... Yolsuzluk işin sadece kılıfıdır aziz milletim, kılıfı... Münafıklara, onların işbirlikçilerine sakın kanmayın ve inanmayın! Biz bu ülkeyi karıştırmak için kirli tuzaklar kuranların ellerini kırarız... İnlerine gireriz! Kimse milletin boynuna altın lale takamaz... Biz beraber yürüdük bu yollarda... Beraber ıslandık yağan yağmurun altında... Yaz kış demedik, dağ taş demedik... Evler yaptık; evcikler, gemiler, gemicikler... Gazetecileri zindanlarda çürüttük, parasız eğitim isteyen üniversiteli gençlerin defterini dürdük! Türkiye demokratik bir hukuk devletidir... Gezi’de karşımıza çıktılar, polise ateş açtılar, molotofkokteyli atarak bizi yıkacaklarını sandılar... İşte ayaktayız... Karadeniz gibi coşkulu ve hırçınız... Fırtınayız, kasırga, bora... Eser gürler, hesap sorarız... Bakmayın öyle sessiz olduğumuza... Alçakgönüllüyüz Mehmet Akif gibi... “Doğduğumdan beridir âşıkım istiklale, Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum.” HHH Aziz milletim, Müslüman kardeşlerim, canlarım, ciğerlerim... Biz Müslümanın hidayetinin artması için dua ederiz, laneti için değil! Lanet Müslümanlar arasında öyle bir tezgâhtır ki bumerang gibi döner, bunu yapana gider... Biz onları biliriz! Dedim ya inlerine gireriz, çeteleri yakalarız. Herkes haddini bilecek, yerinde oturup hiçbir yere kımıldamayacak... Eleştirmeyecek... Nerede yolsuzluk, nerede rüşvet? Hepsi yalan ve iftira... Emniyet ve yargı içinde birtakım odaklar eliyle komplo uygulamaya ‘Millet götürür’ AKP MİLLETVEKİLİ ŞAMİL TAYYAR’DAN, BAŞSAVCI VEKİLİ HAKKINDA İLGİNÇ İDDİA ‘Öz, Emniyet’e giremeyecek’ Haber Merkezi AKP Milletvekili Şamil Tayyar, İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Zekeriya Öz’ün İstanbul Emniyeti’ne girişinin yasaklandığını iddia etti. Öz’ün Başbakan’a savaş ilan ettiğini öne süren Tayyar’a Twitter şu açıklamayı yaptı: “İstihbarat müdürü hakkındaki soruşturma kararı, başbakanın tepki gösterdiği tespihli görüntü içindir. Öz, Başbakana savaş ilan etti. Sayısız dökümanın sızdırılmasına sessiz kalan savcının soruşturmayı doğrudan ilgilendirmeyen görüntü için harekete geçmesi intikam amaçlıdır, Öz’ün emniyet baskının sırrı ortaya çıktı; önceden hazırladığı 550 sayfalık 4 bakan hakkındaki korsan fezlekeyi müdürlere imzalatmak istemiş. UYAP’a yüklenen korsan fezlekenin yayılması için şifre dağıtılmış. 17 Aralık operasyonuna konu savcılık soruşturmasının 26 Ekim”de sonlandırıldığı ortaya çıktı. 52 gün neden beklendi? Gerekçe dershane mi? Soruşturmayı hukuk bağlamından çıkarıp intikam davasına dönüştüren savcı Öz’ün emniyet ofisine girişi başsavcılıkça yasaklandı. Soruşturmanın yürütüldüğü emniyet ofisine sadece ilgili savcılar girebiliyor.” Öte yandan Öz’ün, rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun üçüncü gününde aniden İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gidiş sebebi ortaya çıktı. Öz’ün şüphelilere yöneltilecek soruların değiştirilmesini ve bazı soruların da çıkarılmasını önlemek için emniyete gittiği. Öz’ün özellikle bakan çocuklarının yaptığı öne sürülen telefon görüşmelerindeki bazı bölümlerin kayıtlara geçmeyeceği ve değiştirileceği yönünde ihbar aldığı bildirildi. Bunun üzerine emniyete giden Öz, soruşturmayı yürüten şube müdürleri ve sorgulamayı yapan görevlilerle bizzat görüştü. ‘Şüphelilere sorulacak soruların’ mühürlü bir örneğini alarak tutanak tutan Öz’ün, bu tutanağı tutmasının nedeninin de ‘Dinlemeye takılan bazı bakanlarla ilgili tapelerin tutanaklardan çıkarılmasının istenmesi’ olduğu iddia edildi. Öz’ün, soruların değiştirilmesi halinde sorumlular hakkında adli işlem yapacağını da söylediği öne sürüldü. Emniyet’te tutanak tutturmuş Başsavcı Vekili Zekeriya Öz, operasyonun 3. gününde savcılığa gitmişti. ‘Haziran fırtınası...’ Gezi Direnişi’ni anımsatırcasına “Haziran fırtınası” nitelemesi kullanan Fethullah Gülen, konuşmasında şunları belirtti: “Haziran fırtınasında dinediyanete karşı gelenler, kesme, biçme, yapıştırma, montajlama şeklinde o türlü bantları öyle yaptı, piyasaya sürdü ve bir şeyi karartmaya çalıştılar. Fakat oyunları tutmadı. O adliye içinde hakkaniyete bağlı, adalete bağlı, kalbiyle, ruhuyla, latîfei rabbânisiyle dipdiri hâkimler de vardı. ‘Hıyanet müdafaası’ İnşallah hepsi öyle olsun, inşaallah hepsi öyledir. Ve Cenâbı Hak onlara o mevzuda doğruyu, isabeti gösterdi ve doğru ve isabetli bir karar verdiler, sıyrılma imkânı oldu. Müstakîm harekete komplo deniyor, hıyanetin denâetin deşifre edilmesine komplo deniyor; hıyanet ve denâet müdafaa edilmeye çalışılıyor.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle