25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 ARALIK 2013 SALI kultur@cumhuriyet.com.tr 16 KÜLTÜR Yaşama inadına sarılmak AYşEgüL YüKSEL geçen yaz başında, Eminönü’ndeki Ali Paşa Han’ın orta alanının tiyatro için kullanımını sağlayan düzenlemeler sonunda, salonsuz Dostlar Tiyatrosu için yeni bir olanak oluştu. genco Erkal’ın Nâzım Hikmet’in şiirlerinden uyarladığı “Yaşamaya Dair”, adı geçen yapının özgün dekoru içinde müzikli bir gösteri olarak sunuldu. Kapalı gişe süren bu sahne olayı, kış koşullarına göre yeniden düzenlenerek kapalı salon ortamına taşınmış. Duygu Sağıroğlu bu amaç doğrultusunda yeni dekor yapmış. Yapımda genco Erkal’ın seslendirdiği Nâzım şiirleri, Tülay günal’ın söylediği Nâzım şarkılarıyla bütünleniyor. İki sanatçı, hem solist, hem de birbirine “vokal” yapar konumda. Piyanoda gösterinin müzik düzenlemesini de yapan Yiğit Özatalay, viyolonselde Deniz Doğangün var. Uzaktaki kadının düşselliği Sahne olayının görsel bağlamdaki dramatik bütünlüğünü ve hareket düzeninin özelliğini (koreografi Sernaz Demirel’in), iki oyuncunun, aynı ortamda devinmelerine karşın birbirlerinden uzak oluşları, birbirlerini görmüyor oluşları sağlıyor. Çünkü Nâzım Hikmet’in ‘ayrılık’ ve ‘özlem’ üstüne yazdığı şiirlerle çerçevelenmiş bir uyarlama söz konusu. Çerçevenin içinde ise Nâzım’ın ‘yaşam’a her koşulda ‘sımsıkı sarılma’ hallerinin anlatımı var. Tülay günal, düşsellik duygusu veren görüntüsüyle Nâzım’ın ayrı düştüğü, “uzaktaki kadın” figürünü simgelerken şarkılarıyla Nâzım’ın iç dünyasını yankılıyor. genco Erkal ise Nâzım’ı sahneye getirirken ozanın, sevdiği kadınla, doğayla, toplumunun insanlarıyla iç içe geçiriverdiği duyarlığını aktarıyor bize. Oyun Nâzım’ın Bursa Cezaevi’nden yazdığı mektuplarla başlıyor. Bir yandan, yılları kapsayan bir tutsaklığın ve ayrılığın hüznü dile gelirken öte yandan sevginin gücüyle ve dirençle canlı tutulan yaşama coşkusu akıyor dizelere. (İzlerken o sırada tutukluluğu sürmekte olan Mustafa Balbay’ın tutsaklığa ödün vermeyen duruşu düşüyor aklıma. İlginç olan, oyunu görmemiş olan Balbay’ın, özgürlüğüne kavuşmasının ardından yaptığı konuşmalarda Nâzım’ın aynı dizelerine değinmesi... Dünyamızdan boşuna geçmemiş Nâzım!) Genco Erkal’ın Nâzım Hikmet’ten uyarladığı ‘Yaşamaya Dair’ Aziz Nesin’e 98 karanfil Kültür Servisi 1915 Heybeliada doğumlu olan Aziz Nesin, 98. yaş gününde, “Aziz Nesin’i Anmak ve Anlamak” etkinliğiyle, Heybeliada’da anıldı. Adalar Belediyesi’nce düzenlenen anmaya, Aziz Nesin’in oğlu Ateş Nesin ile Nesin Vakfı da destek verdi. Ayrıca Nesin anısına iskeleden 98 adet karanfil denize bırakıldı. Aziz Nesin’le ilgili Halki Palas Oteli’nde düzenlenen panele ise Adalar Belediye Başkanı Dr. Mustafa Farsakoğlu, PEN Türkiye Merkezi Başkanı Tarık Günersel, yazarlar Gülsüm Cengiz ile Zeynep Aliye, Nesin Vakfı Genel Müdürü Süleyman Cihangiroğlu, Kamil Yüceoral, Teyfur Erdoğdu Tarih Atölyesi (TETA) ve Dil Derneği’nden Hülya Küçükaras konuşmacı olarak katıldı. Ateş Nesin toplantı açılış konuşmasında “Ölümsüz yazar Aziz Nesin’in ağırlığını benim çocuğu olarak hiç yüksünmeden ve gururla bir başıma kaldırmamdan daha doğal ne olabilir” dedi. Yaşama düşünsel bakış Sonra, insanın doğa içindeki yaşamını düşünsellikle kutsayan şiirler geliyor gündeme. (“Önce kedi gidecek, sonra…”) Daha sonra da Nâzım’ın, toplumunun insanlarına sitem yağdırdığı dizeler... (“Akrep gibisin, kardeşim…”) Ve tutsaklık sonrasında da ayrılığın ve özlemin sürmesi (Varna’dan İstanbul’a sesleniş…) Tülay günal’ın seslendirdiği, “Karlı kayın ormanından” “Memleketim”e ulaşan Nâzım şarkılarının altında ise Fazıl Say’ın, Zülfü Livaneli’nin, Cem Karaca’nın, Tarık Öcal’ın, Edip Akbayram’ın, Tolga Çebi’nin, Nadir göktürk’ün, Timur Selçuk’un imzaları var. şiirlerle yarışacak düzeyde zengin bir repertuvar oluşturan bu güzelim şarkılar, Özlem Kaya’nın 1940’lı yılların modasından uyarladığı pastel tonlu giysilerle bir “düş”ün içinden geçercesine salınan Tülay günal, sahneye çok yakışan fiziği, l Oyun Nâzım’ın Bursa Cezaevi’nden yazdığı mektuplarla başlıyor. Bir yandan, yılları kapsayan bir tutsaklığın ve ayrılığın hüznü dile gelirken öte yandan sevginin gücüyle ve dirençle canlı tutulan yaşama coşkusu akıyor dizelere. söz ve hareket kullanımındaki ustalığı ve gün geçtikçe daha çok kusursuzlaştırdığı şarkı söyleme becerisiyle, tiyatroda zirveyi zorluyor. Yılları kapsayan bir öğrenme sürecinin, disiplinli çalışmanın ve spor yoluyla form tutmanın, en önemlisi de “iyi” olana ulaşma isteğinin getirdiği noktada duruyor günal. Bütün genç sanatçılar için örnek oluşturuyor. genco Erkal ise doğru anımsıyorsam “Kerem gibi I”, “Merhaba”, “İnsanlarım”, “Sevdalı Bulut”, “Kerem gibi II”nin ardından gelen altıncı Nâzım yapımıyla karşımızda. İlk oyunlarında, Nâzım’ın dizelerini epik bir uzaklıktan şiir okuyan oyuncu olarak seslendirmesine alıştığımız, “Sevdalı Bulut”ta da ozan Nâzım’ı oynayan Erkal, “Kerem gibi II”de, ozan Nâzım’a değil de bizim gibi etten kemikten olan insan Nâzım’a fotoğraf ve film görüntülerini fon perdesine yansıtarak yaklaşmıştı. “Yaşamaya Dair” başlıklı gösteride ise Nâzım’ı yoğun bir duygusal özdeşleşme içinde canlandırıyor. şiirlerin içerdiği hüznü ve coşkuyu içselleştirerek aktarıyor seyirciye. Nâzım’ın şiirini tam 40 yıldır yorumlamakta olan ustanın vardığı son nokta… Nâzım’ın uzak düştüğü “kadın” oyun boyunca “düş” konumundayken, gösteri noktalanırken “gerçek” oluyor. Kadın ve erkek (ya da iki oyuncu) göz göze gelip gülümsüyorlar birbirlerine. Sahneden el ele çıkıyorlar… Alkış! Kültür Servisi Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nin, “Küçük Gece Müzikleri” serisi kapsamında düzenlediği yıl sonu konserinde 26 Aralık Perşembe günü Octagon Nefesli Topluluğu Mozart ve Beethoven’ın yapıtlarını seslendirecek. Sezai Kocabıyık (obua), Aybegüm Şekercioğlu (obua), Ferhat Göksel (klarnet), Barış Yalçınkaya (klarnet), Cavit Karakoç (fagot), Sertaç Çevikkol (fagot), Cem Akçora (korno) ve Tayfun Avcıoğlu’ndan (korno) oluşan Octagon Nefesli Topluluğu’nun saat 19.30’da başlayacak konseri, Pera Müzesi Oryantalist Resim Koleksiyonu sergisi “Kesişen Dünyalar: Elçiler ve Ressamlar”ın yer aldığı katta gerçekleştirilecek. Mehmet Mestçi’nin sanat yönetmenliğinde düzenlenen Küçük Gece Müzikleri oda müziği konserleri kapsamında, program müzisyenlerin her konserde birer sanatçı artarak sahne almalarıyla, duet, trio, kuartet, kentet, sekstet, septet ve oktet dinletileri şeklinde hazırlanıyor. Pera’da yıl sonu konseri Sergide 50 sanatçının yapıtları yer alıyor PAhud, FrAnçAis ve rivet ile istAnbul’dAYdı Heykel sanatı Akmerkez’de CRR’de flüt şöleni Kültür Servisi Etiler Akmerkez’deki Sanat Akmerkez’de Galerisi’nde açılan “Türk Heykel Sanatının 100 Yılından Bir Kesit” sergisinde, Türk heykel sanatının önde gelen 50 adının yapıtlarına yer veriliyor. Sergi 19 Ocak 2014 tarihine kadar açık kalacak. Sergide Abdülkadir Öztürk, Ahmet Avcı, Ali Hadi Bara, Ali Teoman Germener, Ayhan Yılmaz, Ayla Aksungur, Ayten Akbayram, Azade Köker, Bubi, Bülent Demirağ, Canan Bozbağ, Cem Sağbil, Demet Kaya Güngörür, Dinçer Güngörür, Ender Güzey, Eyüp Öz, Ferit Özşen, Ferit Yazıcı, Güncel Öztürk, Gürdal Duyar, Hakan Uzuner, Hayri Karay, Hülya Bakkal, İlhan Koman, Kazım Karakaya, Kemal Tufan, Koray Ariş, Korkut Sönmez, Kuzgun Acar, Maria Kılıçoğlu Baraz, Mahmut Karatoprak, Mehmet Aksoy, Meriç Hızal, Musafa Bulat, Neda İsmail Atar, Nermin Faruki, Nurettin Bektaş, Orhan İlyas, Osman Dinç, Ozan Oganer, Rahmi Aksungur, Rasim Konyar, Remzi Savaş, Saim Bugay, Salih Coşkun, Seçkin Pirim, Seyhun Topuz, Şadi Çalık, Tuba İnal, Tülay İçöz, Uğur Çalışkan, Ümit Öztürk, Yaşar Sami Gökgöz, Yeşim Şahin, Yunus Tonkuş, Ziyatin Nuriev ve Zühtü Müridoğlu’nun yapıtları bulunuyor. 9 yıldır devam eden “Sanat Akmerkez’de” projesi daha önce de Adnan Çoker, Abidin Elderoğlu, Ömer Uluç, Burhan Doğançay, Ergin İnal gibi birçok değerli sanatçının yapıtlarına ev sahipliği yapmıştı. EGEMEN BERKÖZ Birsen Tezer ENKA’da Kültür Servisi Birsen Tezer, ENKA Kültür Sanat Buluşmaları’nın konuğu olacak. Bu akşam gerçekleşecek konser ENKA İbrahim Betil Oditoryumu’nda yapılacak. Birsen Tezer’in sevilen şarkılarını seslendireceği konser, aynı zamanda ENKA Kültür Sanat Buluşmaları’nın 25. yılının kapanış konserini olma özelliği taşıyor. Kuzgun Acar Kenter Tiyatrosu’ndan Shakespeare yorumu Kültür Servisi Kenter Tiyatrosu, Shakespeare’in 450. doğum gününü “İyi Geceler Desdemona, Günaydın Juliet” oyunuyla kutlayacak. Shakespeare’in en iyi bilinen iki tragedyası “Romeo ve Juliet” ile “Othello”yu farklı bir bakış açısıyla yeniden yaratan oyunun yazarı AnnMarie MacDonald, Shakespeare’in kadın karakterlerini ön plana çıkararak, aşk, nefret, kıskançlık, öfke, ihanet, kullanılmışlık gibi duyguları trajikomik bir şekilde yorumluyor. Kadriye Kenter’in yönettiği ve rol aldığı oyunda Ebru Soyuerden, Tuğçe Sartekin Karasu, Sinem Sarızayim, Serkan Altıntaş, Ozan Ayhan ve Osman Kot yer alıyor. Koreografisini Marina Gökçe, kostüm tasarımlarını ise Sadık Kızılağaç üstleniyor. Oyun, ocak ayı boyunca Kenter Tiyatrosu’nda, 5 Ocak’ta Kozyatağı Kültür Merkezi’nde, 12 Ocak’ta ise Caddebostan Kültür Merkezi’nda izlenebilir. Yunus Aran’ın konuğu Cengizkan Kültür Servisi Yunus Aran Birlikteliği ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi işbirliğiyle 2001 yılından bu yana gerçekleştirilen Yunus Aran Konferansları’nın 50. konuğu, Prof.Dr. Ali Cengizkan olacak. “‘Gezi Ruhu’ Ekoloji ve Kentlerin Sürdürülebilirliği” başlıklı konferans Mimar Sinan Üniversitesi Sedad Hakkı Eldem Oditoryumu’nda 25 Aralık Çarşamba günü saat 14.30’da halka açık gerçekleşecek. Dünyanın dört bir yanında verdiği konserlerle kendinden yeni bir flüt ustası doğuyor diye söz ettiren Emmanuel Pahud geçtiğimiz hafta iki akşam üst üste Cemal Reşit Rey konser salonundaydı. 21 Aralık Cuma akşamı, round the World” Pahud’nun da üyesi olduğu Les “Around the World” adlı yoVents Français ile piyanist Eric Le Sage, oda müziğinin tanıma ğunçalarlarında yer alan yapıtlardan bir bödığımız hazilümünü sesnelerini sunlendirdiler. dular bize. 22 Piazzolla’nın Aralık Cumar“Tango’nun tesi akşamı ise Tarihi ”nden Pahud flütüyF r a n s ı z le, Christian Maurice Rivet’nin giOhana’nın tarının da des“Tiento”suna teğiyle salo (Türkiye ilknu dolduran çalınışı), 18. müzikseveryüzyıl İtal leri büyüledi yan bestecisi desem yanlış Molino ’nun olmaz. iki Düet’ine, EmmanuHandel’in el Pahud’nun FlütGitar François LeSonatı’ndan leux (obua), Bartok’un Paul Meyer Romen Halk (klarinet), Dansları’na, Gilbert geçen yıl 104 Audin (fau Pahud flütüyle, Christian yaşında ölen got), Radovan Vladko Rivet’nin gitarının da desteğiyle A m e r i k a l ı Elli viç ( korno) salonu dolduran müzikseverleri besteci ott Carter’ın ve Eric Le Sage’la (pibüyüledi desem yanlış olmaz. Petrarca’dan esinlendiği yano) oluş“ Scrivo in turduğu Vento”sundan “Les Vents Français” topluluğu cuma akşa Ravi Şankar’ın “Todi Ragamı Fransız besteci Andre Caplet sı Üzerine Mutlu Şafak”ına ve (18781925) ile ünlü Rus besteci Rivet’nin “Clap”ına (Türkiye RimskiKorsakov’un Üflemeli ilkçalınışı)… çok değişik tınıda Çalgılar ve Piyano İçin Beşli’le ve duyguda yapıtlar dinledik iki rini, Fransız kadın besteci Louise genç ustadan. Pahud’nun Ravi Shankar’ın Farrenc ile Avusturyalı Ludwig Thuille’nin ise Üflemeli Çalgılar “Mutlu Şafak”ında flütten elve Piyano İçin Altılı’larını ses de ettiği (ustalığının da bir başka lendirdi. O akşam CRR’de bu göstergesi olan) ney tınısı ise aklunan müzikseverler bu dört ni şamın doruğuydu, doğrusu. telikli yapıtı (hem de ayrıntıları ortaya çıkaran incelikli yorumlarla) dinleyen ilk Türk müzikseverlerdi belki de. Cumartesi akşamı ise, Pahud ile Rivet, dünyanın dört bir yanına yaptıkları müzik yolculuklarının esiniyle oluşturdukları “A 1. SETEM BAK Akademi Ödülleri Kültür Servisi 1. Sinema ve Televizyon Eser Sahipleri Meslek Birliği’nin düzenlediği (SETEM) Belgesel, Animasyon, Kısa Film (BAK) Ödülleri sahiplerini buldu. Belgesel dalında “en iyi yönetmen” ve “en iyi belgesel” ödüllerini Burak Türten “Çöp” ile, “en iyi senaryo” ödülünü Hasan Basri Özdemir “Toruk” ile kazandı. Animasyon dalında “en iyi yönetmen” ödülüne Hakan Berber, “en iyi animasyon” ödülüne Tuğba Özer, “en iyi animatör” ödüllerine Ersin Kozan layık görüldü. Kurmaca kısa film dalında, “en iyi erkek oyuncu” ödülü, “Cesur” filmindeki rolüyle Yusuf Berkan Demirbağ’a, “en iyi kadın oyuncu” ödülü “Ana” filmindeki rolüyle Hülya Avşar’a, “en iyi yönetmen” ödülü Emre Sefer’e verilirken, “en iyi kurmaca kısa film” ödülü “Cesur” kazandı. n Kültür Servisi Macar yazar Laszlo Krasznahorkai’nin 1985 yılında yayımlanan aynı isimli romanından uyarlanan, ünlü yönetmen Bela Tarr’ın yönettiği 450 dakikalık “Satantango” adlı film, 28 Aralık’ta Bilgi Sinema’da gösterilecek. 1980’lerin komünizm sonrası Macaristan’ın tahrip olmuş küçük bir köyde yaşananları anlatan film, “Sight & Sound Dergisi”nin tüm zamanların en iyi filmleri listesinde 35. sırada yer alıyor. Macar yazar Laszlo Krasznahorkai’nin romanı ise bir süre önce Can Yayınları tarafından dilimize kazandırılmıştı. 450 dakikalık başyapıt
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle