23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 10 ARALIK 2013 SALI kultur@cumhuriyet.com.tr 16 KÜLTÜR İyi uykular Türkiye Yazının başlığı Ortaoyuncuları’nın Şubat 2013’ten bu yana süren yeni oyunu “Masal Müfettişi”nin tanıtımından alındı. Bilirsiniz, masallar çocukların uykuları mayalansın diye söylenir. Yazar Ferhan Şensoy da on yılı aşkın süredir dinlediği masalları gerçek sanan bir topluma sesleniyor. Doğru söze ne denir, “hayalu “Masal Müfettişi” di”, “gerçek oldu”! güncel politik taşlama Oyunun tasarlanmaya başile arı gülmecenin iç landığı 2012 yılında, siyasal erk sahiplerinin tiyatro kuiçe sahneye taşındığı, rumlarımıza ilişkin hayalleri Batı kültürüyle bizim az çok belliydi. Sanatçılar sahkültürümüzün sözel ve ne üstündeki/dışındaki davranışları nedeniyle yerilmekgörüntüsel yansımalarını, te/azarlanmakta, İBBŞT yönegerektiğinde birbirine timi bürokrasinin denetimine teğet geçirtme, verilmekte, ödenekli tiyatroların oyun seçimleri eleştirinin gerektiğinde de çatıştırma oklarına hedef olmakta, Devlet yoluyla Haldun Taner Tiyatroları’nın “özelleştirilmetinlerinden farklı bir me” konusuna ilişkin söylemsahne enerjisi yaratan ler yaygınlaşmaktaydı. Şensoy, işte o günlerde, “tiyatroFerhan Şensoy’un her yu ehlileştirme hayalleri”nin, zaman şaşırtan düş 2013’te, bugünde ve çok yagücünün ürünü. kın gelecekte varacağı noktaya odaklanmıştı. ‘Deus ex machina’ tiyatroda olay dizisini toparlayıp oyunu sonlandırmak için kullanılan bir yöntem olagelmiştir. “Gökten (makineyle) inen Tanrı” anlamına gelen ve içinden çıkılmaz bir biçimde düğümlenen bir oyunu sonlandırmaya yarayan bu teknik “ben yaptım, oldu” mantığını/mantıksızlığını da içerir. Antik Yunan oyunlarının bir bölümünde, yazar söyleyeceğini söyledikten sonra oyunu noktalama işini asansörlü bir mekanizmayla yukarıdan indirilen“Tanrı”nın kararına bırakan bu teknik, daha sonra Moliere oyunlarında, sahnede birdenbire belirip olayları düzene sokan söylediğine karşı gelinmez “kralın habercisi” örgesiyle sürüp gitmiştir tiyatroda. Şensoy’un bu oyununda ise deux ex macDurdu) ise Shakespeare ile Voltaire arasındaki aşamada yücelmiş bir akıl ve kültür anıtı olarak, masal müfettişinin “yontulmamışlığı”nı öne çıkaran etkenlerden başlıcası oluyor. “Masal Müfettişi”, hak ve adaletin yok olduğu, yoksulluğun çok olduğu bir ülkede geçiyor. Bu ülkenin padişahının servet tutkusu sınır tanımıyor. Masalların sonu “iyi”nin ödüllendirilmesi, “kötü”nün cezalandırılmasıyla noktalanmıyor. Şensoy bu olumsuz duruma karşı çıkarak, masallar zincirinde geleceğe uzanıyor: Söylemine, koşulların değişebilme olasılığını, kötü padişahın yerine, Shakespeare’in “Kral Lear”deki bilge Soytarı’sının (Ali Çatalbaş) geçebilme umudunu da ekliyor. hina işlevini, oyunu sık sık keserek perdenin kapanmasına çabalayan, kolu “gamalı haç”lı masal müfettişi (Pınar Arslan) yükleniyor. Ne ki onu kimse dinlemiyor. Öteki karakterler “müfettiş”i sürekli olarak sahneden dışarı kovalıyor. Dolayısıyla oyunun temel çatışması “muhalif” yazar ve “sansürcü” müfettiş arasında oluşturulmuş. “Masal Müfettişi” güncel politik taşlama ile arı gülmecenin iç içe sahneye taşındığı, Batı kültürüyle bizim kültürümüzün sözel ve görüntüsel yansımalarını, gerektiğinde birbirine teğet geçirtme, gerektiğinde de çatıştırma yoluyla Haldun Taner metinlerinden farklı bir sahne enerjisi yaratan Ferhan Şensoy’un her zaman şaşırtan düş gücünün ürünü. Ne ki kabare anlayışıyla yer yer buluşan “Masal Müfettişi”nin kurgulanış biçimi, oyunun oyunculukla kanırtılmadan hızlı bir tartımla oynanmasını gerektiriyor. Bu tartım, altı ay önce oyunu ilk izlediğimde tüm oyuncular tarafından ustalıkla gerçekleştirilmişti. Son geçen hafta izleyişimde ise tartımın düştüğü ve esprilerin patladığı noktaların boşluğa çarpabildiği anlar gözlemlenebiliyordu. Derya Şensoy’un plastik öğelerle bezeli “cansız manken kullanımlı” dekor tasarımı yapıma “şık” espriler katmış, ama yeterince işlevsel değil. Kaldı ki Kaptan ve Rahmetli figürleri daha yoğun dramatik ağırlık taşıyabilirdi. Oyunu ikinci izleyişimde Gezi olayına daha çok değinme bekliyordum. Yanılmışım. Oyunun bir yıl öncesinden bugünü kucaklayan öngörüsü öyle güçlü ki, yalnızca 34 cümlelik bir ekleme yetmiş de artmış bile… Ferhan Şensoy on yılı aşkın süredir dinlediği masalları gerçek sanan bir topluma sesleniyor. Doğru söze ne denir, ‘hayaldi’, ‘gerçek oldu’! Bakanlığa Mozart’lı protesto Devlet Sanatçısı Gürer Aykal ve CHP Milletvekili Tarhan Meclis’te basın toplantısı düzenledi Hızlı tartım gerekli ‘Dediğim dedik’ Tanrı yöntemi Ferhan Şensoy’un hınzırca buluşu, gelmiş geçmiş tüm zamanlarda “genel ahlaka uygun” oldukları düşüncesiyle çocuklara yöneltilen masalları birbirine teyelleyerek “uygunsuz” konumlara getirmek. Böylece oluşan güldürü çizgisinde ne Keloğlan’ın (Orkun Yıldız) ve anasının (Serap Günaydın) masalsı şiirselliği kalıyor, ne Masalcı Dede’nin (Ferhan Şensoy) babacanlığı ne de Hansel ve Gretel’in çocuksu ama güçlü dayanışması… Oğlanın kıza değil de kızın (Müjgan Ferhan Şensoy) oğlana âşık olduğu ortamda ise erkek egemen masal mantığı geri tepiyor. Adı “La” ile başladığı için Fransızca kurallarına göre “kadın’ sayılan ve sahnede kadın olarak canlandırılan La Fontaine (Elif Genel ahlaka uygun masallar Ödül Onur Akyıl’ın 2014 Necati Cumalı Şiir Ödülü sonuçları açıklandı Kültür Servisi Urla Belediyesi ile CumalıSeferis Gökyüzü Kültür ve Sanat Derneği’nin birlikte düzenledikleri Necati Cumalı 2014 Şiir Ödülü sonuçları açıklandı. “Unutacak Kimse Yok” adlı dosyanın sahibi Onur Akyıl ödüle değer görülürken, şiire verdiği emekten dolayı usta sinema sanatçısı Fikret Hakan da “Eski Biri” dosyasıyla jüri özel ödülünün sahibi oldu. u Sinema Ödüller, 13 sanatçısı Ocak’ta Urla Fikret Belediyesi Atatürk Kültür Hakan da Merkezi’nde yajüri özel pılacak törenle sahiplerine suödülü aldı. Ödül töreni nulacak. Ayrıca, ödül kazanan 13 Ocak dosyalar Şiirden Yayıncılık 2014’te. tarafından 2014 yılında kitap olarak yayımlanacak. Yazın hayatına katkıda bulunmak, yazarları desteklemek ve özendirmek amacıyla düzenlenen şiir ödülünün seçici kurulunda Cevat Çapan, Refik Durbaş, Celal Soycan, Sina Akyol, Metin Cengiz, Metin Celâl ve Asuman Susam yer alıyordu. Seçici kurul, Türkiye genelinden ve yurtdışında gelen 200’ün üzerinde başvuruyu değerlendirdi ve 129 başvuru kabul edildi. Bu yıl şiirle başlayan Necati Cumalı Edebiyat Ödülleri, farklı seçici kurullar tarafından, dönüşümlü olarak, 2015’te öykü, 2016’da roman, 2017’de ise oyun dallarında verilecek. Bozlu Art Project’in yeni mekânında alışılmışın dışında bir sergi u Oğuz Erten’in küratörlüğündeki ‘ConnectionBağlantı’ sergisinde, sanatçıların yapıtları atölyelerinde kullandıkları eşya ve gereçlerle birlikte sunuluyor. Sanatçının atölyesi ANKARA (Cumhuriyet Büroyan operaların, balelerin, orkestrasu) Orkestra şefi ve Devlet Saların, tiyatroların bugün çok önemnatçısı Gürer Aykal ve berabeli bir noktaya geldiğini ifade ederindeki sanatçılar, Kültür ve Turek, şunları söyledi: rizm Bakanlığı’nda Devlet Tiyat“Ama bugün bu aşağı yukarı roları (DT), Devlet Opera ve Bale2 bin kişi diyebileceğimiz sanatsi (DOB) gibi sanat kurumlarının çı grubunun aileleri endişe içintüzel kimliğini ortadan kaldırmaya dedirler, geceleri rahat uyuyayönelik hazırlandığı belirtilen yasa mıyorlar. Çünkü kendileri adıtasarısı taslağını, Meclis’te, dünya na bazı yasaların hazırlandığıca ünlü besteci Mozart’ın bir yapı nı, bazı değişiklikler yapılacağını tını seslendirerek protesto etti. duyuyorlar. O duyumların araCHP Ankara Milletvekili Emisında İngiltere ve Kanada’dane Ülker Tarhan, Gürer Aykal ile ki sanat kurumları gibi düzeltbirlikte Meclis’te bameler yapılacağı var. Cumhuriyet’ten beri sın toplantısı düzenu Kültür filizlenen ve bugün bu ledi. Ülkeyi yöneBakanlığı’nın, DT kadar iyi duruma geltenlerin sanat ve samiş bu sanat kurumnatçıyla ilgili ne düve DOB gibi sanat larımız yine sanatçılaşündüğünün bilindikurumlarının tüzel ra danışılarak bence ğini dile getiren Tarkimliğini kaldırmaya en iyi biçimde düzeltihan, “Sanatın içine yönelik yasa tasarısı lebilir ve ülkemize yatükürmelerinden, rarlı hale getirilebilir. heykel yıktırmalahazırlığı, TBMM’de Ne hazırlık varsa gerından, Gezi DireMozart’ın bir yapıtı lin bu hazırlığı birliknişine destek veren çalınarak protesto te yapalım. Türk opesanatçılara yaptıkedildi. rasını, balesini, tiyatları baskılardan birosunu en seçkin biliyoruz. Dünyanın çimde ve devletin dessayılı müzik adamlarından biri olan Fazıl Say’ı linç teğiyle... Devlet desteği her ülkede var.” etmeye kalkışmalarından biliyoAykal, Meclis Başkanı’nın ayarruz. Kendi dünya görüşlerine gölaması halinde Meclis’te büyük bir re sanatı biçimlendirmeye çalışorkestrayla konser verebilecekleritıklarını biliyoruz. Sanki bir çani de söyledi. Klasik Batı müziğimur deryası gibi tiyatrocuları, nin en üretken ve etkili bestecilemüzik adamlarını, itaati redderinden Mozart’ın yaklaşık 250 yıl den heykeltıraşları önlerine katönce Türk Marşı yazdığını belirten tılar. Bununla kalmadılar, şimAykal, Mozart’ın Türkiye’yi dündi sanat kurumları ve kurulları yaya en çok tanıtan besteci olduğuüzerinde çalışmalar yaptıklarını nu söyledi. Toplantıda, Oda Müzibiliyoruz” dedi. ği Topluluğu da yasa taslağına tepOrkestra şefi ve Devlet Sanatçıki göstermek amacıyla Mozart’ın sı Aykal da Cumhuriyet’in kurulubir yapıtını seslendirdi. şuyla birlikte filizlenmeye başla natçı ve yapıt üçgeninde bir bağlantı kurabilmeyi amaçlayan sergide, yapıtlarla bir arada sergilenecek paletler, gömlekler, ayakkabılar, fırçalar, boyalar ve sanatçının eserlerini oluşturmada kullandığı eşyalar, ilk kez bir sergi mekânında izleyici karşısına çıkıyor. Türk saKültür Servisi Sağnatında 20. yüzyılın en lık ve teknoloji alanlarında önemli sanatçıları olagerçekleştirdiği çalışmarak kabul edilen isimlarla adını duyuran Bozlu lerden genç sanatçılaHolding, Bozlu Art Project ra değin uzanan bu karismini verdiği yeni projema sergide Fahrünnisiyle sanat dünyasına adım sa Zeyd, Nejad Melih atıyor. Sanatseverlere yepDevrim ve Mübin Oryeni bakış açıları sunmayı hon gibi isimlerin bir Fahrünnisa Zeyd’in otoportresi ve bir zamanlar kullandıkları amaçlayan projelere hazırzamanlar kullandığı paleti... lanan Bozlu Art Project’in palet ve fırçaları da görilk etkinliği, küratörlüğünü mek mümkün. Oğuz Erten’in yaptığı ve bugün Hedefleri arasında Türk sanaaçılacak olan “Connection Bağtı odaklı yaratıcı sanat yayınlantı” isimli sergi. ları yapmanın da bulunduğuBozlu Art Project, Nişantaşı’nda nu belirten Bozlu Art Project açılan yeni sanat galerisi ile Şişli’dedirektörü Erten, 2014 yılı eyki 400 metrekarelik mekânda oluşlül ayı için Şişli’deki merkez turulmaya başlanan kütüphane, arşiv mekânlarını büyük ölçekli serdosyaları, belgesel çalışmaları ve ilegiler, konferans ve diğer etkinriye dönük gerçekleştirmeyi planladıklikler için hazırladıklarını söyları söyleşi, panel ve sanat yayınları ile lerken, 2016 yılında ise çalışözerk bir sanat enstitüsü niteliğinde çatıkları sanatçıları New York lışmayı hedefliyor. Chelsea’de açmayı planladık“Bağlantı Connection” sergisi ise ları galeride dünya sanat ortayoğun araştırmalar sonucunda ortaya çımına taşımak olduğunu vurguluyor. kan seçkisi ve alışılmışın dışındaki konseptiyle Bozlu Art Project’in 24 Ocak 2014’e kadar dikkat çekiyor. Türk sanatının modern ve çağsürecek bu ilk sergisinde Fahrünnisa Zeyd, Ferdaş örneklerinin yer aldığı sergideki yapıtlar, sa ruh Başağa, Nejad Melih Devrim, Mübin Ornatçıların sanat yaşamları ile özdeşleşmiş eşyahon, Adnan Çoker, Mehmet Güleryüz, Tolarla birlikte izleyici karşısına çıkarken, sergiye mur Atagök, Nur Koçak, Güngör Taner, Utsanatçıları atölyelerinde gösteren 30 dakikalık ku Varlık, Halil Akdeniz, Balkan Naci İslimbir de belgesel eşlik ediyor. yeli, Bedri Baykam, Bubi, Kazım Karakaya, Sanatçıların atölyelerinde kendilerine kurdukTülay İçöz ve Volkan Diyaroğlu’nun yer aldığı ları o çok özel dünyayı akla getiren; atölye, sageniş bir seçkiye yer veriliyor. İnsan Hakları Belgesel Film Günleri 12 Aralık’ta başlıyor Gezi Direnişi’ne adandı Halk Bülent Boral / Antigoni Küçük Adamız Hayatımız Nilüfer Uzunoğlu. 13 Aralık Cuma: Yolun Başında Sommur Vardar / Dom Halil Aygün/ Sözün Farkı: Türkiye’de Tartışma Kültürü Erhan Odabaş/ Tek Başına Dans Birnur Pilavcı/ Olağan Haller Özgür Fındık. 14 Aralık Cumartesi: Gökkuşağının Peşindeki Dilek Gökçin/ Eğitim Zayiatı Anıl Çizmecioğlu/ Nefes Olmayınca Emin Külekçi, Serkan Özer, Eren Eryol / Yürümek Deniz Şengeç / Saroyan Ülkesi – Lusin Dink. 15 Aralık Pazar: Babam, Devrim ve Ben Ufuk Emiroğlu/ Derviş Belgin Cengiz / Ase – Ercan Orhan / Garod Onur Günay, Burcu Yıldız / 33 Yıllık Direniş, Berfo Ana Veysi Altay. 4 gün boyunca sürecek etkinlik kapsamında düzenlenecek söyleşilerle de yönetmenler film gösterimlerinin ardından katılımcılarla bir araya gelip fikir alışverişinde bulunacak. Söyleşilerin perşembe günkü konuğu Nilüfer Uzunoğlu olacak. Cuma günü Özgür Fındık, pazar günü de Veysi Altay katılımcılarla bir araya gelecek. Söyleşilerin başlama saati 19.00. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Ülkemizde yaşanan insan hakları sorunlarına yönelik farkındalık ve duyarlılığın artırılması için Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) tarafından bu yıl 4.’sü düzenlenen “İnsan Hakları Belgesel Film Günleri”nde geri sayım başladı. Bu yılki temayı, insan hakları ihlalleri açısından 2013’e damgasını vurduğu için “Gezi Parkı Direnişi”nin oluşturduğu etkinlik kapsamında film gösterimlerinin yanı sıra söyleşilere de yer verilecek. 12 Aralık’ta başlayacak ve tüm gösterimleri ücretsiz olarak izlenebileceği etkinliğe Fransız Kültür Merkezi ev sahipliği yapacak. 16 Aralık’ta son bulacak ve ilk gösterimlerin başlama saati 14.00’te olacak belgesel günlerinde program şöyle: 12 Aralık Perşembe: Sınırın Ötesindeki Gelinler Mustafa Uluç / İşçinin Ölümü Michael Glawogger / Mazgal Cemil Oğuz/ İşkenceyi Gördük Cenk Örtülü, Zeynel Koç / Dersimli
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle